Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 19798
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
It's better I give up. | Vazgeçmem daha doğru olur. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I was lying. | Doğrusu ben yalan söyledim. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
That's why you're in Dok Mi's heart instead. | Bu yüzden ben buradayım sen de Dok Mi'nin kalbindesin. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It seems that way. | Böyle görünüyor. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Don't scare me! | Zırt pırt gelip~ | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I said to call first. | Habersiz gelip durma demedim mi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Editor! | Patronum! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Our building had a black out. | Oturduğumuz binada aniden elektrikler kesildiği için... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
We lost all tomorrow's upload. | Yarın çizgi dizi sayfasına yükleyeceğimiz her şey silinmiş. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Why's the world doing this to me? | Dünyanın bana ne gıcığı var? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I finished my work and got a break to eat. | Sonunda işlerimi bitirebilmiş ve sonunda bir şeyler yiyebileceğim bu mutlu zamanımda... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Why is this freakin' happening when I'm about to eat? | Yemek kokuları yükselirken, bu lezzetlerden keyif alacak olan güzelim dudaklarıma... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Can you calm down? | Sakin olabilir misin? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You think I'm angry? | Benim böyle kızdığımı zannettin değil mi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I don't get angry for something you had no control over. | Asla kontrolümü kaybedecek kadar kızmam ben. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Let's do this. | Şöyle yapalım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
The webtoon's about unrequited love. It's a popular topic. | Çizgi dizi tamamen karşılıksız aşk hakkında. Bence tüm dünya karşılıksız aşka deli olur. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I'll upload edited images with: 'No issue this week.' | O yüzden eski bölümlerdeki karşılıksız aşk ile ilgili yerleri toplayıp düzenler... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
All good! Go home right now! | Bu iyi oldu! Hadi git evine, hemen! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I don't want you to be alone all night. | Bütün geceni yalnız burada geçirmeni istemiyorum. Sırf bizim hatamız yüzünden. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Let's edit together. | Birlikte düzenleyelim. Her.. Her neyse... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I'll do it alone like always. | Yalnız yaparım. Her zaman yalnız yaparım zaten. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Why do it alone? That's why you have raccoon eyes. | Neden hep yalnızsın? Bu yüzden 7/24 rakun gözlerine sahipsin. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It's faster together. | Birlikte yaparsak daha çabuk biter. Birlikte yapalım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Want some? | Birlikte yiyelim mi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Right here. | Hemen şurası. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You should 'save' from time to time! | İşte bu yüzden sık sık kaydetmeliydin yaptıklarını! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You only show your temper. | Ancak öfkeli bir yapın var. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
The castle looks good. | Bu arada Rapunzel'in Kulesi gerçekten çok iyi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
The story will be good with enough time. | Zaman sınırlı olmasaydı, bu hikâye daha da iyi olurdu. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I can't work around you! | Senin yüzünden çalışamıyorum! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Fine! | Anladık! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You're not sleeping yet? | Daha uyumamış mıydın? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
We're really close, now I look from here. | Buradan bakıldığında cidden yakınmışız. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You can't sleep from thinking? | Çok düşünmekten dolayı mı uyuyamadın? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Enrique tried to leave once. | Enrique bir keresinde gitmeye kalkışmıştı ya hani? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
He asked me to look after you then. | O zaman seni bana emanet etmişti. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Sometimes let her be. | Bir süre onu kendi haline bırak. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Then knock on her door one day. | Sonra bir gün git kapısını çal. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Take her outside. | ve beraber dışarı çıkın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Show her something beautiful. | Sonra ona gerçekten güzel bir manzara göster. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
"The world is beautiful. I feel healed." | Böylece 'dünya yaşamaya değer', 'kalbim iyileşmeye başladı' | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Make her think that, and let her be free. | İşte böyle düşünmeye başlayacak. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Let her know you're aware of her scars | Biraz süre geçince... Acını biliyorum... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
"Can't you be closer to me?" | Bu yüzden sen de... bana biraz daha yaklaşamaz mısın? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Be like that. | Böyle davranman gerekir. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I felt uneasy hearing that. | Bunları duyduğumda... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I thought he mightn't go back to Spain, or be able to leave you. | Olur da İspanya'ya gitmezse... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What I thought ended up being right. | ...diye düşünmüştüm. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
So don't worry. | O yüzden hiç endişelenme. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
No matter what you decide, Enrique won't change. | Kararın ne olursa olsun, Enrique değişmeyecek. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ 'Enri's Game' Members meeting ] | ~'Enri'nin Oyunları' Üyelerinin Toplantısı~ | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Post on all bulletin boards, and spam Sola. | Sola Stüdyosunun bülten sayfalarını ve e mail adreslerini yazı yağmuruna tutun. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Deal! Deal! | Tamam mı? Tamam! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ Sola without Enrique is pointless! ] | Sola, Enrique olmadan bir hiç! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ Come back to Sola! ] | Sola'ya geri dön! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ Animation 'Adventure of the Fairy': Enrique is needed ] | 'Perinin Maceraları' Animasyonu sadece Enrique'nin hakkı! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ The Fairy will fail without Enrique ] | Enrique olmadan, peri hatalı olur. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It's my final day to sign disinheritance papers | Bugün mirastan vazgeçme belgelerini imzalamak zorunda olduğum son gün. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
so today's the day! | Bugün karar günü! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Fine. So! | Peki yani... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You need to repay Dong Hoon's debt. | Dong Hoon'un borcunu geri ödemen gerektiğini söylüyorsun. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You'll pretend to sign the consent form | Muvafakat nameyi imzalayacakmış gibi yapacaksın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
and hijack your brother's car, and take what's inside? | Ağabeyinin arabasını çalacak ve içinde ne varsa alacaksın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It's today. | O zaman bugün son şansımız. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I'm not surprised you do this stuff. | Şimdi ne olacak? Böyle bir şey yaptığın için artık şaşırmıyorum. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Your brother's cheap. You deserve a share. | Nasıl olsa cimri olan ağabeyin. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I'll plan it like a simulation game. 'Fugitive Jin Rak!' | Bunu sizin için bir oyun simülasyonu gibi kusursuzca planlayacağım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
So what's 'that'? | Duymuyor musunuz? 'O' ne? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
"That" is... | O... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Have a good breakfast. | İyi bir kahvaltı yapın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You worked late last night. | Dün gece geç saate kadar çalışıyor gibiydin. Neden bu kadar erken uyandın? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I was going to get you bread and tea, like in movies. | Sana filmlerdeki gibi çay ve tost hazırlayıp yatağına getirecektim. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Where is everyone? | Herkes nereye gidiyor? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
He said he had... "near sightedness"? | Bir şeyi varmış. Miyop mu? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Not 'near sightedness'. It's 'worry'. | Miyop değil. Endişeli. ~Korece’de benzer sesli kelimeler~ | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Worry! You're so smart! | Endişeli! Çok zekisin! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Are you up to something? | Bir şey mi planlıyorsun? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
We're off to see Cha Do Hwi... | Cha Do Hwi’nin Ofisi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Jin Rak made a mistake. | Jin Rak bir hata yaptı. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
He thought she graffitied your door. | Kapına mesajı yazanın o olduğunu düşünüp sinirlendi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Cha Do Hwi felt hurt about it. | Cha Do Hwi incinmiş olmalı. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
But Cha Do Hwi liked Jin Rak for a long time. | Bu arada Cha Do Hwi Hanım, Jin Rak ağabeyi uzun zamandır seviyormuş. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
They met in America. Do Hwi knew all about Jin Rak. | Amerika'da tanışmışlar. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Was Cha Do Hwi a good writer in school? | Peki, ama Cha Do Hwi okulda yazı yazmada gerçekten iyi miydi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I won't judge her, but you'd be a better writer. | İnsanları görünüşlerine göre yargılamıyorum ama... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Why would that teacher only like her? He's odd. | Edebiyat öğretmeni neden sadece Cha Do Hwi'yi sevdi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Do Hwi said that? | Do Hwi böyle mi söyledi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Tell me what Do Hwi said. | Söyle bana. Do Hwi ne dedi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
That's Director's office. Not going in? | Ağabey! Müdürümün ofisi şurada. Uğramayacak mısın? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Why would I? | Neden oraya gideyim? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
How can I tell her I'm sorry, if I don't mean it? | Özür dilerim sözü içten gelmeli. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I hate apologising when I don't mean it. | İçten istemediğimde özür dilemekten nefret ediyorum. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I need to check my brother's schedule. | Şu anda ağabeyimin programını bulmalıyım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Move. | Çekil! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What are you pondering? | Ne düşünüyorsun? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I must go. I'll tell you why later. | Hayır! Gitmeliyim. Döndüğümde niye gittiğimi söylerim. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You seem disappointed. I'll be back soon. | Üzülmüş olmalısın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
This complicates things but I'll say it. | Biliyorum bu senin için işleri karmaşıklaştıracak. Ama söyleyeceğim. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
My problem will get better soon. | Benim sorunum yakında düzelecek. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |