Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 21190
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
But she and her daughter are very similar. | Kızı da aynı kendisine benziyor. Ama o ve kızı çok benziyor. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
ha ha ha | Ha ha ha | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
She's a married woman | Kadın, evli miymiş yani?! O evli bir kadın. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
So it is in vain then ... | Boşuna uğraştın o kadar! o zaman boşuna... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Yes, I'm on the way home. | Eve geliyorum. Evet, eve geliyorum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Class! | Başkan. Sınıf! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Class monitor. | Sınıf başkanı. Sınıf başkanı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You ate something wrongly? | Mideni mi bozdun? Yanlış bir şey mi yedin? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Children... | Çocuklar, yemek vakti. Çocuk... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
It's time to eat snacks. | Atıştırmalıklar yeme zamanı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Not here. | Burada yok. Burada değil. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Why? | Ne oluyor? Neden? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Why are you so late? Sorry I'm late. | Çok üzgünüm, geç kaldım. Neden bu kadar geç kaldın? Üzgünüm geç kaldım. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I'm sorry ... I'm sorry ... | Özür dilerim. Üzgünüm... Üzgünüm... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Did you do what the nanny tells you aunt? | Teyzeyi üzmedin, değil mi? Dadı teyzen sana ne yaptırdı? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Like it? | Sürpriz! Beğendin mi? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Ohh ... | Ohh... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Finally I found it. | Sonunda. Sonunda buldum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Thank you dear. | Sağ ol, bebeğim. Teşekkür ederim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Thank you, my sweet Mi Reu. | Sağ ol, benim tatlı Mi Reu'm. Benim tatlı Mi Reu'm, teşekkür ederim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I love you dear. | Seni çok seviyorum. Seni seviyorum hayatım. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You know, mom finds it very difficult to find. | Bunu bulmak için çok uğraştım, biliyor musun? Biliyorsun, anne bunu çok zor yaptı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Uncle from the rescue team help to find mom's handbag. | Kurtarma ekibinden olan amca buldu çantanı. Kurtarma ekibindeki amca çantanı bulmak için yardımcı oldu. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
And I did not go in his car. | Arabasına binmedim. Ve arabasına binmedim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
If there's something missing from mom's handbag, | Eğer çantanda eksik bir şey varsa, Annemin çantasında bir şey eksikse, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Just call the uncle. | ...amcayı ararsın. Sadece amcayı arayabilirsin. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I told him to provide his contacts, | Kartını vermesini istedim. Ben arayacağımızı ona söyledim, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
So that he could be responsible later. | Böylece onu sorumlu tutarız. Bu yüzden artık sorumlu olabilir. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
We don't really know the person. | Sonuçta, tanımıyoruz. Biz gerçekten o kişiyi bilmiyoruz. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Ohh my dear. | Tatlım benim. Ohh Canım benim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
My dear Kim Mi Reu. | Benim tatlı Mi Reu'm. Sevgili Kim Mi Reu. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Of course, I'm mom's daughter. | Annemin kızıyım ben. Tabii ki, ben annemin kızıyım. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I'm incredible, right? | Mükemmelim, değil mi? Ben inanılmazım, değil mi? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Say thanks to me. | Bana teşekkür et. Bana teşekkür et. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Say thank you very much. Thank you very much dear. | Teşekkür ederim. Çok teşekkür ederim, bebeğim. Çok teşekkür ederim. Canıma teşekkür ederim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Because you live for mom. | Annenin bir tanesisin. Çünkü annenin hayatını kurtardı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
What should mom buy for you? | Anne, sana ne alsın? Senin için anne ne almalı? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I ... | Ben... Ben... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
want a cat. | ...kedi istiyorum. Bir kedi istiyorum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mother had already said, the one thing you can't have is a cat. | Kedi alamayacağımızı söylemedim mi? Anne zaten kedi olmaz demişti. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Ohh ... Ohh ... | Ohh... Ohh... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Cannot keep a cat. | Evde kedi besleyemeyiz. Bir kedi olmaz. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
The cat's leg is injured. | Kedinin bacağı yaralı. Kedilerin bacağı yaralanıyor. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
It cannot be adopted. | Kimse onu almıyor. Bu kabul edilemez. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
No one wants it. | Kimse istemiyor. Kimse bunu istemiyor. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
It need someone to take care of it. | Birinin ona bakması lazım. İlgilenmesi için birine ihtiyaçları var. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Is acupuncture treatment enough? | Tedavi ettirsek, yetmez mi? Akupunktur tedavisi olur mu? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
That's okay, right? | Olur, değil mi? Böyle iyi, değil mi? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mom will make you, your favorite food. | Annen sana en sevdiğin yemeği yapsın. Anne, en sevdiğin yemeği yapacak. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
At that time he talks nonsense. | O kadar konuştu, durdu. O zaman saçma saçma konuştu. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Why not help me from the beginning. | Başından yardım etsene, o zaman. Başından beri neden bana yardım etmedi sanki. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Now in fact he goes alone to find it. | Sonra da tek başına bulmaya gidiyor. Sonra bulmak için tek başına gitti. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mom, telephone call. | Anne, telefon var. Anne, telefon. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Oh, I've found the USB thumbdrive. | Flaş belleği buldum. Oh, USB belleğini buldum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Doctor, there is an emergency. | Doktor Kim, virütik bir vaka var. Doktor, acil bir durum var. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You need to come here. | Hemen gelmelisiniz. Buraya gelmek zorundasın. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Virus attack? | Virüs mü? Virüs saldırısı mı? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
the body temperature is more than 40 degrees. | Vücut sıcaklığı 40 derecenin üzerinde. Vücut ısısı 40 dereceden fazla. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
the man is being isolated. | Hastayı karantinaya aldık. Adam izole ediliyor. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
But we do not know the cause. | Ama sebebi bilinmiyor. Ama neden bilmiyorum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
All right, I understand. | Tamam, anladım. Tamam, anlıyorum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I'll be right there. | Hemen geliyorum. Hemen geleceğim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
That's all right. | Olsun. Ben iyiyim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Go mom, for my sake. | Git anne, beni düşünme. Git anne, beni düşünme. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
But, what about your dinner? | Ama yemeğin ne olacak. Ama, akşam yemeği ne olacak? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I can feed myself. | Kendim yiyebilirim. Kendimi besleyebilirim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
It's an emergency, | Hastaneye gitmem gerekti, Bu acil bir durum, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Right now I can't get the nanny. | ...bakıcıyı da çağıramam. Åu anda dadıyı arayamam. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mom, just help me this time. | Anne, bu seferlik gel, olmaz mı? Anne, bu kez bana yardım et. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I don't always ask for mom's help. | Her zaman bırakmıyorum ya. Her zaman annemden yardım istemiyorum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Only this time only. | Sadece bu seferlik. Sadece bu kez. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Dr. Kim. Here. | Doktor Kim. Bu taraftan. Dr Kim. Burada. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mom must help me to take care of Mi Reu. | Anne, Mi Reu sana emanet. Anne Mi Reu ile ilgilenmelisin. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You should, | Yapmalısın, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I have to hang up. | Kapatmalıyım. Kapatmak zorundayım. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Isolation area. | Karantinada. İzolasyon alanı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Is he vomiting blood? | Kan kusuyor mu? O kan mı kusuyor? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Has he been injected with antibiotics? | Antibiyotik yollandı mı? Antibiyotik enjekte edildi mi? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Blood poisoning can lead to coma. | Kanında zehirlenme olursa komaya girebilir. Kan zehirlenmesi komaya yol açabilir. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
With anti hypertensive drugs we couldn't control his blood pressure. | Antihipertansiflerle bile tansiyonu kontrol altına alamadık. Onun kan basıncını kontrol etmeden antihipertansif ilaçlar veremeyiz. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
We have to examine his internal organs. | İç organ hasarına bakmalıyız. İç organlarını incelemeliyiz. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Have you've checked where he ever traveled? | Nerelere yolculuk yapmış, kontrol ettiniz mi? Bu güne kadar nerede seyahat etti, kontrol ettiniz mi? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
We haven't check. | Etmedik. Biz kontrol etmedik. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Doctor, this. | Doktor hanım, buyurun. Doktor, bu. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I need time, I will inject this drug first. | Biraz vakit lazım. Önce şunu enjekte edelim. Önce bu ilacı enjekte edeceğim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Is that the patient's belongings? | Hastanın eşyaları bunlar mı? Hastanın eşyaları bu mu? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Ah, yeah right. | Evet, öyle. Ah, evet doğru. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Professor. | Hocam. Profesör. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
How's the patient's condition at this time? | Hastanın durumu nasıl? Åu anda hastanın durumu nasıl? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
This is the patient recording. | Bu, hastanın yapmış olduğu kayıt. Bu hastanın kaydı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
View this recording. | İzleyin, lütfen. Bu kayıt bilgileri. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
There's a possibility of infection from the container. | Konteynırdan virüs kapmış olma olasılığı var. Konteynırdan enfeksiyon olanağı var. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Based on this video, | Bu videoya göre, Bu videoya dayanarak, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
there's a possibility he is attacked by some sort of bird flu virus. | ...bir tür kuş gribi virüsü kapmış olabilir. ...kuş gribi virüsü bulaşmış olabilir. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Our country is attacked by bird flu virus? | Ülkemiz kuş gribi virüsü tehlikesi altında mı yani? Ülkemiz kuş gribi virüsü tarafından saldırıya mı uğruyor? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Are you the family of the patient? | Hastanın yakını siz misiniz? Hastanın ailesi var mı? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Yeah, something like that. | Evet, benim. Evet, neden? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Have you seen the video in his hand phone? | Cep telefonundaki kaydı gördük. Telefonundaki videoyu gördünüz mü? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
What happens inside the container? | Konteynır nerede? Konteynırın içinde ne oldu? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I do not understand what you mean. | Bilmiyorum. Ne konteynırı? Ne demek istediğinizi anlamıyorum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |