Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 21191
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
We do not know the cause of his sickness... | Hastalığının sebebini bilmiyoruz, ama kuş gribi virüsü gibi duruyor. Biz hastalığın nedenini bilmiyoruz... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
but for the moment he seems to be infected with bird flu virus. | Kuş gribi virüsü olduğundan emin olmalıyız. Önemini anlamalısınız. Ama şu an için kuş gribi virüsü gibi görünüyor. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
To make sure it's really is a virus, | Gerçekten emin olmamız gerek, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
So I think you'll understand. | Yani anladığını düşünüyorum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
What virus? | Ne virüsü? Ne virüsü? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Like a computer virus? | Bilgisayar virüsü gibi mi? Bir bilgisayar virüsü gibi mi? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
He always drank cough medicine. | Hep öksürük şurubu içer. Her zaman öksürük ilacı içer. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Where's the container? | Konteynır nerede? Konteynır nerede? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Where is he? | Kardeşim nerede? O nerede? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
No need, | Göremezsiniz, karantinada. Gerek yok, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
He isolated at this time. | O şu anda izole ediliyor. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Damn it. | Sıçarım. Lanet olsun. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I have to meet my younger brother. | Kardeşimi görmek istiyorum lan, niye önüme çıkıyorsunuz? Kardeşimi almak zorundayım. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Why are you guys ... | Neden çocuklar... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
standing in my way? | ...Yolumda dikiliyor? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Emergency conditions .... Emergency conditions .... | Acil durum. Acil durum. Acil durum.... Acil durum.... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Immediately proceed to the isolation room. | Görevliler, karantina odasına. Hemen izolasyon odasına gelin. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You cannot go there. | Odaya giremezsiniz. Oraya gidemezsin. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Move over guys. | Çocuklar durdurun. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You may be infected as well. | Siz de enfeksiyon kapmış olabilirsiniz. Size de bulaşmış olabilir. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Catch ... catch him. | Yakalayın. Yakalayın... onu yakalayın. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Byeong Woo ... | Byeong Woo. Byeong Woo... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You may not enter. | İçeri giremezsiniz. Giremezsin. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Byeong Woo ... | Byeong Woo... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You must not hold him, | Dokunamazsınız. Onu tutma, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Don't, let go. | Yapma, bırak. Yapma, çık dışarı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Come on, | Hadi. Hadi, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Quickly, take him out of here. | Çabuk olun, çıkarın onu. Hemen onu buradan çıkarın. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Hold him fast. | Sıkı tutun. Onu tutun. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Kitty. | Kedicik. Kedicik. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Kitty, I came, | Kedicik, ben geldim. Kedicik, ben geldim, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I brought a lots of yummy food. | Bir sürü güzel yemek getirdim. Bir sürü nefis yiyecek getirdim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Miow ...miow.. | Miyav. Miyav. Miyavvv... miyavvv.. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Be careful when walking. | Çocuğa sahip çıksana, serseri. Yürürken dikkatli olun. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Are you sick? | Hasta mısın? Hasta mısın? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I'm sick, don't come closer. | Hastayım, yaklaşma. Hastayım, yaklaşma. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Or you'll be in danger. | Yoksa sana da bulaşır. Yoksa tehlikede olacaksın. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Go there. | Uzaklaş. Oraya git. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Don't come close. | Yaklaşma. Yakına gelme. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Call me Mi Reu. | Ben, Mi Reu. Ben Mi Reu. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Why do you keep following me? | Neden beni takip ediyorsun? Neden beni takip ediyorsun? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Go home to your house now. | Evin yok mu senin? Artık evine git. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Go on, go home, go home. | Haydi, evine git. Haydi, eve git, eve git. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I said, call me Mi Reu. | Benim adım Mi Reu, diyorum. Dedim ki, ben Mi Reu. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mi Reu. | Mi Reu. Mi Reu. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Your name's Mi Reu. | Adın, Mi Reu. Adın Mi Reu. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I'm Moon Sai. | Ben Moon Sai. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
My name is Moon sai. | Benim adım Moon Sai. Benim adım Moon sai. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Ahh ... Moon sai. | Moon Sai. Ahh... Moon sai. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Oh, thank you. | Merhaba, sevimli çocuk. Teşekkür ederim. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Looking at you, I remember my sister. | Sana bakınca, kardeşimi hatırladım. Sana baktığımda, ablamı hatırlıyorum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Moon sai ... | Moon Sai, Moon sai... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You're sick ... | ...çok mu hastasın? Hasta mısın... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Moon sai, | Moon sai, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I will find someone to help. | Ben yardım getirmeye gideceğim, Moon Sai. Yardım için birini bulacağım. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Moon sai | Moon sai | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You must hold on. | Sen birazcık bekle beni, tamam mı? Sen burada kal. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You have to wait for me, understand. | Beni bekle anladın mı? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Wait for me. | Buradan ayrılma. Beni bekle. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Come on my little friend, come out. | Miki. Miki. Benim küçük arkadaşım hadi gel. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
How can I reach it? | Nasıl ulaşacağım? Buna nasıl ulaşabilirim? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Don't give your heart to a beautiful woman. | Kalbini güzel bir kadına kaptırmayacaksın, Yoksa zor bir hayat yaşarsın. Güzel bir kadına kalbini verme. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Come on out little fella. | Ufaklık dışarı gel. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
It's hard to live. | Bu yaşam çok zordur. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
There's a wonderful place, yes? | Ne saçmalıyorsun? Harika bir yer, değil mi? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
You really don't remember? | Cidden bilmiyor musun? Gerçekten hatırlamıyor musun? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
I really don't remember. | Bilmiyorum. Gerçekten hatırlamıyorum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Come on, come out, | Miki. Hadi çık, çık, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Stop it, | Kes şunu, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Ah, contact. | Yakaladım. Ah, tuttum. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Oh Mi Ki. | Miki. Oh Mi Ki. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Did you suffer? | Nasılsın? Geçti, geçti. Canın acıdı mı? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
How is it there? | Oraya nasıl girdin? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mommy is sorry, | Anne çok üzüldü. Anne çok üzgün, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Mommy is sorry, | Anne çok üzgün. Annen üzgün, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Ah, it's funny. | Çok sevimli, cidden. Çok sevimli. Ah, bu komik. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Really funny. | Gerçekten komik. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Sir. | Beyefendi. Bayım. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Rescuing dog is not with the mouth. | Köpekler lafla kurtarılmıyor. Köpeğe böyle konuşulmaz. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
This is very disturbing. | Çok sıkıldım ama. Bu çok rahatsız edici. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
When there's call to 119, | 119'a telefon geliyor, 119 varken, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
We instead end up helping a puppy. | ...ve köpek kurtarmaya bizi gönderiyorlar. Bunun yerine bir köpek yavrusunu kurtardık. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
There must be an error in the system. | Sistemin bir yerinde sorun olmalı. Sistemde bir hata olmalı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
This photo, | Bu fotoğraf geçen yıl Vietnam'daki kuş gribinden, Bu fotoğraf, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
This is a photo of a bird flu patient in vietnam last year. | Bu Vietnam'da bir kuş gribi hastasının geçen yıl çekilmiş bir fotoğrafı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
His face was red. | ...ve vücudu lekelerle dolu. Yüzü kırmızıydı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Look at the photos of the patient Byeong Woo, | Hastanın Byeong Woo'nun fotoğraflarına bakın, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
The situation is very different. | Durum çok farklı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Strangely both are similar. | İkisi birbirinin aynısı. İkisi de benzer. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
But the spread is not as fast as this. | Bu kadar hızlı buraya ulaşmış olabilir mi? Ama yayılması bu kadar hızlı değil. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Perhaps the patient is already sick before this, | Hasta büyük ihtimalle konteynırdan virüs kaptı. Belki de hasta daha önceden de hastaydı, | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Do you have any infected patients in addition to the patient's in this hospital? | Bu hastadan başka hasta var mı? Bu hastaneye ek olarak herhangi bir enfekte hasta var mı? | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
None yet. | Henüz yok. Henüz yok. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Judging from the rate of death with the number of patients, what could it be? ... | Öldürme hızını düşünürsek, sonuç ne olur? Hastaların sayısıyla ölüm oranına bakılırsa, ne olabilir?... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
This should be handled by the Disease Operations Center in our country. | Bu durumla ülkenin Bulaşıcı Hastalıklarla Mücadele ekibi ilgilenmeli. Bu ülkemizdeki Hastalık Operasyon Merkezi tarafından ele alınmalı. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
This's the best way. | Bu en iyi yolu. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Doctor! | Doktor. Doktor! | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
There are some patients with the same condition. | Aynı belirtileri gösteren hastalar var. Aynı durumda olan bazı hastalar var. | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Make way ... make way ... | Açılın, açılın. Yolu açın...Yolu açın... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |
Out of the way... out of the way... | Yol verin. Yoldan çıkın... yolumdan çekilin... | Gamgi-1 | 2013 | ![]() |