• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 19600

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
You still wanna get pregnant? Hala hamile olmak istiyor musun? Evet. FlashForward-2 2009 info-icon
Then don't, give up. O zaman pes etme. FlashForward-2 2009 info-icon
Hitler, Idi Ami, Suharto. ...Hitler, Idi Ami, Suharto. Simcoe ve Campos... FlashForward-2 2009 info-icon
There's a real good case to be made here. Burada görülmesi gereken bir dava var. Tarihteki en büyük toplu katliama tanığız. FlashForward-2 2009 info-icon
Why aren't they in jail? Wedeck. Neden onlar hapiste değil? Wedeck. FlashForward-2 2009 info-icon
They haven't broken any laws. He's... Tamam, her şeyden önce onlar herhangi bir yasaya karşı gelmediler. O mu? FlashForward-2 2009 info-icon
What about criminal negligence "Peki ya ihmalkârlık..." Kimse mi?... " ...20 milyon kişi!" FlashForward-2 2009 info-icon
Yes. Evet. ...bir soruşturma açılmalı. FlashForward-2 2009 info-icon
Simcoe went to Harvard, 1998. Simcoe, 1998'de Harvard'da doktorasını yaptı. FlashForward-2 2009 info-icon
I'm not sure what we did could be construed as a crime, Bizim sorumlu olduğumuz kanıtlansa bile... FlashForward-2 2009 info-icon
Not my choice. Ben istememiştim. Lloyd Simcoe duygularını içine atmakta güçlük yaşıyor. FlashForward-2 2009 info-icon
I don't. Ben yaşamıyorum. Kimin yaptığına dair bir fikrin var mı? FlashForward-2 2009 info-icon
So you wanna be deputized. Yani atanmak istiyorsun. Uluslararası Bilim Vakfı ile birlikte... FlashForward-2 2009 info-icon
How long do you think Washington will continue to fund an investigation Sence Washington daha ne kadar bayılmaya neden olan şeyi araştıran... FlashForward-2 2009 info-icon
into what caused the blackout ...bir soruşturmaya sermaye sağlayacak? Hem de biri çıkıp suçu üstlendiği sırada. FlashForward-2 2009 info-icon
My guess is unless you come up with some compelling evidence relatively soon, Kısa süre içinde elle tutulur bir kanıt bulamazsanız... FlashForward-2 2009 info-icon
you'll never find out what or who ...insanlık tarihinin en büyük felaketinden kimin veya neyin sorumlu olduğunu... FlashForward-2 2009 info-icon
Or if you can prevent it from happening again. ...ya da bir daha yaşanıp yaşanmayacağını asla bulamayacağınızı tahmin ediyorum. FlashForward-2 2009 info-icon
How about this. Şuna ne dersin? Yarın sabah tekrar gel. Ben de sana gelişmelerimiz hakkında... FlashForward-2 2009 info-icon
we make some progress. ...birkaç şey göstereyim. Resmi unvan hakkında da bir şeyler yapmaya çalışırım. FlashForward-2 2009 info-icon
Because I do like you, Sizi seviyorum Yardımcı Müdür Weddeck... FlashForward-2 2009 info-icon
I will accept your disingenuous offer. ...ve bu samimi olmayan teklifinizi kabul ediyorum. FlashForward-2 2009 info-icon
How dare he come in here. Ne cüretle gelebilmiş. FlashForward-2 2009 info-icon
He's here. Simcoe geldi. FlashForward-2 2009 info-icon
Did you charter a flight? Uçuş ayarladınız mı? Pardon? FlashForward-2 2009 info-icon
Are you here to arrest me? Come in and talk to us. Beni tutuklamaya mı geldiniz? Gelip bizimle konuşun. FlashForward-2 2009 info-icon
We need information and you need some protection. Bizim bilgiye, sizin de korunmaya ihtiyacınız var. FlashForward-2 2009 info-icon
I'm sorry. My son's safety is my priority right now. Üzgünüm, şu an ki önceliğim oğlumun güvenliği. FlashForward-2 2009 info-icon
If you've connected me to him, it won't be long before others do as well. Eğer onunla konuştuysanız başka birisi daha konuşamayacak. FlashForward-2 2009 info-icon
I have to get him out of here. Onu buradan çıkarmam gerek. FlashForward-2 2009 info-icon
Let us help you. Please. Yardım etmemize izin verin. Lütfen. FlashForward-2 2009 info-icon
This could be an opportunity... To be polite, I'm not interested. Sizin için büyük bir... Kusura bakmayın ama ilgilenmiyorum, tamam mı? FlashForward-2 2009 info-icon
Just leave us alone. Rahat bırakın bizi. FlashForward-2 2009 info-icon
We're looking for a friend. She works around here, Bir arkadaşımızı arıyoruz. Buralarda çalışıyor ya da burada yemek yiyor. FlashForward-2 2009 info-icon
We don't have a picture of her but we have a recording. Elimizde resmi yok ama ses kaydı var. Bir dinleyip tanıyıp tanımadığınızı... FlashForward-2 2009 info-icon
and let us know if you recognize it. ...söyler misiniz acaba? Tabii ki. FlashForward-2 2009 info-icon
I am sorry, there is no delicate way to say this, "Üzgünüm, bunu söylemenin nazik bir yolu yok ama... FlashForward-2 2009 info-icon
but on March 15th 2010, ...15 Mart 2010 tarihinde öldürüleceksiniz." FlashForward-2 2009 info-icon
I would remember that voice if I knew who it belonged to. Kimin olduğunu bilseydim, bu sesi hatırlardım. FlashForward-2 2009 info-icon
Now, how about some dessert? Şimdi, tatlı yemeye ne dersiniz? Tabii ki, teşekkürler. FlashForward-2 2009 info-icon
Yeah, I saw it. Stand outside. Make sure no one comes in. Evet, gördüm. Dışarıda bekle. İçeriye kimse girmesin. FlashForward-2 2009 info-icon
"Merry Christmas!" Mutlu Noeller! FlashForward-2 2009 info-icon
OK. Some faludeh. Pekâlâ, biraz faludeh tatlısı. FlashForward-2 2009 info-icon
Thank you. Your friend? Teşekkürler. Arkadaşınız nerede? FlashForward-2 2009 info-icon
Stepped outside. Sit down, join me. Dışarı çıktı. Otur, katıl bana. FlashForward-2 2009 info-icon
The woman we're looking for, she has information we need. Şu aradığımız kadında ihtiyacımız olan bilgiler var. FlashForward-2 2009 info-icon
I'm so sorry. I can't help you. Çok üzgünüm. O konuda yardımcı olamam. FlashForward-2 2009 info-icon
You have it backwards. Tereddüt ettin. FlashForward-2 2009 info-icon
If you can't help, Yardım edemezsen, sen üzülürsün. ...ve telefonda birisi ile tartışıyordum. FlashForward-2 2009 info-icon
You know that woman. O kadını tanıyorsun. FlashForward-2 2009 info-icon
Not so long ago, Yakın zaman önce... FlashForward-2 2009 info-icon
a hotel concierge named Anush Harandi, ...Anush Harandi adında İranlı bir pansiyon işletmecisi,... FlashForward-2 2009 info-icon
was taken from his home in Bangkok, in the middle of the night ...Bangkok'daki evinden gecenin bir yarısında götürüldü çünkü... FlashForward-2 2009 info-icon
because my government believed he had some small ...benim hükümetim bazı bilgiler taşıdığına inanıyordu. FlashForward-2 2009 info-icon
His friends, his family, no one knew what happened to him. Arkadaşları, ailesi, kimse ona ne olduğunu öğrenemedi. FlashForward-2 2009 info-icon
He spent two years in secret detention. İki yıl boyunca gizlice alıkoyuldu. FlashForward-2 2009 info-icon
My government's gotten very good at that sort of thing. Benim hükümetim o işlerde bayağı iyidir. FlashForward-2 2009 info-icon
Her name is Nhadra Udaya. You got her name? Adı, Nhadra Udaya'ymış. Adını öğrendin mi? FlashForward-2 2009 info-icon
She comes here on the weekends but almost every night, Buraya hafta sonları geliyormuş ama neredeyse her gece geç saatte... FlashForward-2 2009 info-icon
she has a late dinner at a dim sum place, two blocks down. ...iki blok aşağıdaki tenha bir mekânda yemek yiyormuş. FlashForward-2 2009 info-icon
Now, we just have to get her to talk. One way or another. Şimdi onu konuşturmalıyız. Öyle ya da böyle. FlashForward-2 2009 info-icon
Why didn't you want me in there? I'm trying to protect you, Dem. Neden içerde olmamı istemedin? Seni korumaya çalışıyorum, Dem. FlashForward-2 2009 info-icon
If someone's hands are gonna get dirty, let it be mine. Birinin elleri kirlenecekse benimkiler kirlensin. FlashForward-2 2009 info-icon
We've given these to our top level analysts. Bu görüntüyü yüksek seviyedeki uzmanlarımıza verdik. FlashForward-2 2009 info-icon
They haven't been able to tell us anything useful. Henüz işe yarar bir şey alamadık. FlashForward-2 2009 info-icon
It's a good thing I'm smarter than they are. Neyse ki, ben onlardan daha zekiyim. FlashForward-2 2009 info-icon
These are highly classified images Bunlar son derece gizli fotoğraflar oldukları için nerede çekildiklerini... FlashForward-2 2009 info-icon
Somalia. Somali'de çekilmiş. Çukurlar içerisinde oluşan birbiri üzerine eğimli... FlashForward-2 2009 info-icon
the orientation of the flora, shallow waters... ...kireç taşları, bitki örtüsünün dağılımı, sığ su birikintileri. FlashForward-2 2009 info-icon
Tell us what you see. Sadece ne gördüğünü söyle. FlashForward-2 2009 info-icon
Are you taking the piss? Tell us what you see. Tuvalete gitmek ister misin? Ne gördüğünü söyle! FlashForward-2 2009 info-icon
Zoom in, please. Yakınlaştır, lütfen. FlashForward-2 2009 info-icon
I designed that. Bunu ben tasarladım. Bu plazma art yakıcılar için üretilmiş olan... FlashForward-2 2009 info-icon
It increases the rate of acceleration for radio frequency machines. Radyo frekanslı makinelerin yerel hız oranını arttırıyor. FlashForward-2 2009 info-icon
The concept should win me a Nobel in a couple of years. Fikrini ortaya atmam bile birkaç sene içinde bana Nobel'i kazandıracak. FlashForward-2 2009 info-icon
I must say, Söylemeliyim ki, kullandığınız modelleme yazılımı gerçekten çok etkileyici. FlashForward-2 2009 info-icon
The structure almost looks real. Yapı neredeyse gerçek gibi. FlashForward-2 2009 info-icon
That is a real structure. O zaten gerçek bir yapı. FlashForward-2 2009 info-icon
And that is a real photograph. O da gerçek bir fotoğraf. FlashForward-2 2009 info-icon
That's not possible. The technology doesn't exist yet. Bu imkânsız. O teknoloji henüz kullanılamıyor. FlashForward-2 2009 info-icon
We're still running numerical simulations. Hala sayısal denemeler yapıyoruz. FlashForward-2 2009 info-icon
When did you come up with the idea? Bu lazer fikrini ne zaman buldun? FlashForward-2 2009 info-icon
'92. Why? 1992. Neden sordun? FlashForward-2 2009 info-icon
That photograph was taken in 1991. Ama o fotoğraf 1991'de çekildi. FlashForward-2 2009 info-icon
That... Bu hiç mantıklı değil. Bu fikri başka kim bulmuş olabilir? FlashForward-2 2009 info-icon
No one. Kimse bulamaz. Sadece dehana ve zekâna toz konduramıyorsun. FlashForward-2 2009 info-icon
That's not what I mean. Demek istediğim bu değil. Herhangi zeki bir bilim adamına başarmak... FlashForward-2 2009 info-icon
If you discover something that changes the world, you live forever. Dünyayı değiştirebilecek bir şey keşfederseniz, sonsuza kadar yaşarsınız. FlashForward-2 2009 info-icon
So whoever designed this not only had to be brilliant but Yani bunu tasarlayan kişi hem zekiydi... FlashForward-2 2009 info-icon
Practically fetishised their anonymity. Yani adını saklama saplantısı vardı. FlashForward-2 2009 info-icon
A recluse. A paranoid. Tek başına yaşayan, paranoyak biri. FlashForward-2 2009 info-icon
Exactly. Aynen öyle. Bu adamın bir şekilde bayılmayla bağlantılı olduğunu düşünüyoruz. FlashForward-2 2009 info-icon
This is a composite sketch, made by our field agents Bu da saha ajanlarımızın karışık bilgilerden yaptıkları bir kabataslak. FlashForward-2 2009 info-icon
He was awake during the black out. En azından uyanık olduğunu biliyoruz. FlashForward-2 2009 info-icon
He may have been in contact with another person who was awake. Ayrıca, diğer uyanık olan kişiyle iletişime geçmiş olabileceğini düşünüyoruz. FlashForward-2 2009 info-icon
We don't even know his real name. He's using the alias "D Gibbons". Gerçek adını bile bilmiyoruz. "D. Gibbons" takma ismini kullanıyor. FlashForward-2 2009 info-icon
He's highly efficient in computing equipment Bilgisayar araç gereçleri hakkında yüksek bir becerisi var... FlashForward-2 2009 info-icon
and particle physics simulation. ...parçacık fiziği hakkında denemeler yapıyor. FlashForward-2 2009 info-icon
He's been hacking into a number of high tech facilities. Görünüşe göre, birçok sayıda yüksek teknolojili sisteme giriyormuş. FlashForward-2 2009 info-icon
He also seems to have a penchant for chess. Ayrıca satranca bir ilgisi var gibi gözüküyor. FlashForward-2 2009 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 19595
  • 19596
  • 19597
  • 19598
  • 19599
  • 19600
  • 19601
  • 19602
  • 19603
  • 19604
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim