Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 167080

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
Yeah! Right! She could be.	Evet! Doğru!Olabilir.	The Meaning of Life-2	1983
She sings about the meaning of life.	Hayatın anlamı ile ilgili şarkılar söylüyor.	The Meaning of Life-2	1983
Yeah. That's right, but I don't think she writes her own material.	Evet. Bu doğru, ama şarkılarını kendisi yazmıyor sanırım.	The Meaning of Life-2	1983
No. Oh, maybe Schopenhauer writes her material.	Hayır. Belki Schopenhauer yazıyordur.	The Meaning of Life-2	1983
No. Burt Bacharach writes it.	Hayır. Burt Bacharach yazıyor.	The Meaning of Life-2	1983
There's no "S" in "Burt Bacharach. "	"Burt Bacharach"da "S" yok.	The Meaning of Life-2	1983
Or in "Hal David. "	"Hal David"de de yok.	The Meaning of Life-2	1983
Who's Hal David?	Hal David de kim?	The Meaning of Life-2	1983
He writes the lyrics. Burt just writes the tunes.	Sözleri o yazıyor. Burt sadece besteleri yapıyor.	The Meaning of Life-2	1983
Only now, he's married to Carol Bayer Sager.	Ama şu anda Carol Beyer Sager ile evli.	The Meaning of Life-2	1983
Uh, waiter? This conversation isn't very good.	Garson. Bu sohbet pek iyi değil.	The Meaning of Life-2	1983
Oh, I'm sorry, sir. Ah, we do have one today that's not on the menu.	Üzgünüm efendim. Bugün mönüde olmayan bir sohbetimiz var.	The Meaning of Life-2	1983
It's sort of a specialty of the house, you know? Live organ transplants.	Bir tür spesiyalite gibi bir şey. Canlı organ nakilleri.	The Meaning of Life-2	1983
Live organ transplants? What's that?	Canlı organ nakilleri mi? O da ne?	The Meaning of Life-2	1983
Don't worry, dear. I'll get it.	Merak etme canım. Ben bakarım.	The Meaning of Life-2	1983
Yes? Hello. Uh, can we have your liver?	Evet? Merhaba. Ciğerinizi alabilir miyiz?	The Meaning of Life-2	1983
My what? Your liver.	Ne? Ciğerinizi.	The Meaning of Life-2	1983
It's a large glandular organ in your abdomen.	Karın bölgenizdeki büyük, enzim salgılayan organımız.	The Meaning of Life-2	1983
You know, it's reddish brown, sort of...	Bilirsiniz, hani kızıl kahverengidir.	The Meaning of Life-2	1983
Yeah, yeah, I know what it is, but I'm using it.	Evet, ne olduğunu biliyorum, ama onu kullanıyorum.	The Meaning of Life-2	1983
Come on, sir. Don't muck us about. Hey, hey, hey!	Haydi ama beyefendi. Zevzeklik etmeyin.	The Meaning of Life-2	1983
What's this, then? A liver donor's card.	Bu ne bu? Karaciğer bağış kartı.	The Meaning of Life-2	1983
Need we say more? No.	Söyleyecek başka bir şey var mı? Yok.	The Meaning of Life-2	1983
Listen, I can't give it you now. It says "in the event of death. "	Bakın, şu anda veremem. Orada "ölüm halinde" yazıyor.	The Meaning of Life-2	1983
No one has ever had their liver taken out by us and survived.	Ciğerini aldıklarımızdan hiçbiri sağ kalmadı.	The Meaning of Life-2	1983
Just lie there, sir. It won't take a minute.	Şuraya yatın beyefendi. Bir dakika bile sürmez.	The Meaning of Life-2	1983
Here. What's going on? He's donating his liver, madam.	Hey. Neler oluyor burada? Karaciğerini bağışlıyor hanımefendi.	The Meaning of Life-2	1983
Is this because he took out one of those silly cards?	O aptal kartlardan doldurduğu için mi oluyor bunlar?	The Meaning of Life-2	1983
That's right, madam. Typical of him.	Evet hanımefendi. Hep böyle yapar zaten.	The Meaning of Life-2	1983
He goes down to the public library,	Halk kütüphanesine gider,	The Meaning of Life-2	1983
sees a few signs up,	imza atan birkaç kişi görür...	The Meaning of Life-2	1983
comes home all full of good intentions.	ve eve iyi niyetlerle dolu olarak gelir.	The Meaning of Life-2	1983
He gives blood, does cold research, all that sort of thing.	Kan verir, grip araştırmalarına katılır, ne varsa yapar.	The Meaning of Life-2	1983
What do you do with them all, anyway?	Aklıma gelmişken, bunlar ne işe yarıyor?	The Meaning of Life-2	1983
They all go to saving lives, madam.	Hayat kurtarmak için hanımefendi.	The Meaning of Life-2	1983
That's what he used to say.	O da öyle derdi.	The Meaning of Life-2	1983
"It's all for the good of the country," he used to say.	"Ülkenin selameti için" derdi.	The Meaning of Life-2	1983
Do you think it's all for the good of the country?	Sizce bu, ülkenin selameti için mi?	The Meaning of Life-2	1983
I wouldn't know about that, madam. We're just doing our jobs, you know?	Bilemem hanımefendi. Biz sadece işimizi yapıyoruz.	The Meaning of Life-2	1983
You're not doctors, then?	Siz doktor musunuz?	The Meaning of Life-2	1983
Oh, blimey, no.	Daha neler, hayır.	The Meaning of Life-2	1983
Mum, Dad, I'm off out now.	Anne, baba, ben çıkıyorum.	The Meaning of Life-2	1983
I'll see you about 7:00? Righto, son.	Saat yedi gibi görüşürüz. Tamam oğlum.	The Meaning of Life-2	1983
You, uh, fancy a cup of tea?	Bir fincan çay alır mısınız?	The Meaning of Life-2	1983
Oh, well, that'd be very nice. Thank you.	Çok iyi olur. Sağolun.	The Meaning of Life-2	1983
Thank you very much, madam.	Çok sağolun hanımefendi.	The Meaning of Life-2	1983
I thought she'd never ask.	Hiç sormayacak sandım.	The Meaning of Life-2	1983
Uh, you do realize...	Bilmem farkında mısınız, kartta...	The Meaning of Life-2	1983
he has to be, uh, well, dead by the terms of the card...	ciğerini bağışlamadan önce...	The Meaning of Life-2	1983
before he donates his liver.	ölmüş olması gerektiği yazıyor.	The Meaning of Life-2	1983
Well, I told him that, but he never listens to me, silly man.	Ona söyledim, ama beni hiç dinlemez ki, akılsız adam.	The Meaning of Life-2	1983
I mean, I was wonderin', uh...	Merak ettim de...	The Meaning of Life-2	1983
Well, you know, what you was thinkin' of doin' after that.	daha sonra ne yapmayı düşünüyorsunuz?	The Meaning of Life-2	1983
I mean... Will you stay on your own?	Yani, tek başınıza mı yaşayacaksınız?	The Meaning of Life-2	1983
Or is there, well, someone else, sort of...	Yoksa, acaba, aklınızda...	The Meaning of Life-2	1983
on the horizon?	birileri var mı?	The Meaning of Life-2	1983
I'm too old for that sort of thing. I'm past my prime.	Öyle şeyler için çok yaşlıyım. Eski güzelliğim kalmadı.	The Meaning of Life-2	1983
Not at all. Very attractive woman.	Hiç de bile. Çok çekici bir kadınsınız.	The Meaning of Life-2	1983
Well, I'm certainly not thinking of getting hitched up again.	Hayır, bir yüzük daha istemiyorum.	The Meaning of Life-2	1983
Sure? Sure.	Emin misiniz? Eminim.	The Meaning of Life-2	1983
Can we have your liver then? I would be scared.	Öyleyse, ciğerinizi alabilir miyiz? Ay, ben korkarım.	The Meaning of Life-2	1983
* Whenever life gets you down, Mrs. Brown, *	*Hayattan gına gelirse Bayan Brown	The Meaning of Life-2	1983
* and things seem hard or tough... *	*Ve her şey zor gelirse size	The Meaning of Life-2	1983
* and people are stupid, obnoxious or daft... *	*İnsanlar görünürse aptal, kötü, salak	The Meaning of Life-2	1983
* And you feel that you've had *	*Ve canınıza tak etmiş	The Meaning of Life-2	1983
* Quite enough *	*hissederseniz.	The Meaning of Life-2	1983
* Just remember that you're standing *	*Hatırlayın ki, durduğunuz gezegen,	The Meaning of Life-2	1983
* On a planet that's evolving *	*hani sürekli gelişen	The Meaning of Life-2	1983
* And revolving at 900 miles an hour *	*Saatte 1.500 kilometre hızla döner	The Meaning of Life-2	1983
* It's orbiting at 19 miles a second so it's reckoned *	*Hesaplara göre saatteki hızı 30 kilometre	The Meaning of Life-2	1983
* A sun that is the source of all our power *	*Enerji kaynağı güneşin etrafında döner	The Meaning of Life-2	1983
* The sun and you and me and all the stars that we can see *	*Güneş ve siz ve ben Ve tüm yıldızlar görünen	The Meaning of Life-2	1983
* Are moving at a million miles a day *	*Günde 1.500.000 kilometre, bilin	The Meaning of Life-2	1983
* In an outer spiral arm at 40,000 miles an hour *	*Gider saatte 65.000 kilometre dış spiralinde	The Meaning of Life-2	1983
* Of the galaxy we call the Milky Way *	*Samanyolu denen galaksinin	The Meaning of Life-2	1983
* Our galaxy itself contains a hundred billion stars *	*Galaksimizde vardır 100 milyar yıldız	The Meaning of Life-2	1983
* It's a hundred thousand light years side to side *	*Bir uçtan bir uca 100.000 ışık yılı	The Meaning of Life-2	1983
* It bulges in the middle 16,000 light years thick *	*16.000 ışık yılı kalınlığındadır merkezi	The Meaning of Life-2	1983
* But out by us, it's just 3,000 light years wide *	*Ama buradan sadece 3.000 ışık yılı	The Meaning of Life-2	1983
* We're 30,000 light years from galactic central point *	*Galaksinin merkezinden 30.000 ışık yılı uzaktayız	The Meaning of Life-2	1983
* We go round every 200 million years *	*200 milyon yılda bir çevresinde döneriz	The Meaning of Life-2	1983
* And our galaxy is only one of millions of billions *	*Ve galaksimiz milyonlarcasından biridir sadece	The Meaning of Life-2	1983
* In this amazing and expanding universe *	*'Bu şaşırtıcı ve genişleyen evrendeyiz	The Meaning of Life-2	1983
* The universe itself keeps on expanding and expanding *	*Evrenin kendisi de genişler de genişler	The Meaning of Life-2	1983
* In all of the directions it can whizz *	*Dönerek açılır dört bir yöne	The Meaning of Life-2	1983
* As fast as it can go the speed of light you know *	*Çok hızlı yürür lşık hızıyla büyür	The Meaning of Life-2	1983
* Twelve million miles a minute and that's the fastest speed there is *	*Yoktur daha yüksek bir hız Dakikada yirmi milyon kilometre	The Meaning of Life-2	1983
* So remember when you're feeling very small and insecure *	*Öyleyse kendini hissedersen çok küçük ve güvensiz	The Meaning of Life-2	1983
* How amazingly unlikely is your birth *	*Düşünürsen ne şaşırtıcıdır doğmak diye	The Meaning of Life-2	1983
* And pray that there's intelligent life somewhere up in space *	*Dua et de uzayda bir yerde olsun zeki yaşam formu	The Meaning of Life-2	1983
* 'Cause there's bugger all down here on earth. *	*Çünkü bir bok yok bu gezende"	The Meaning of Life-2	1983
Makes you feel so... sort of insignificant, doesn't it?	İnsan kendini çok değersiz hissediyor, değil mi?	The Meaning of Life-2	1983
Yeah. Yeah.	Ya, evet.	The Meaning of Life-2	1983
Can we have your liver, then?	Yani ciğerinizi alabilir miyiz?	The Meaning of Life-2	1983
Yeah, all right. You talked me into it. Eric!	Pekala. Beni ikna ettiniz. Eric!	The Meaning of Life-2	1983
Which brings us, once again, to the urgent realization...	Bu da bizi, bir kez daha, henüz sahip olmadığımız...	The Meaning of Life-2	1983
of just how much there is still left to own.	başka nelerin kaldığı konusuna götürüyor.	The Meaning of Life-2	1983
Item six on the agenda: "The Meaning of Life. "	Toplantının altı numaralı gündem maddesi: "Hayatın Anlamı."	The Meaning of Life-2	1983
Now, uh, Harry, you've had some thoughts on this.	Evet Harry, bu konuda bazı fikirlerin vardı.	The Meaning of Life-2	1983
I've had a team working on this over the past few weeks,	Son birkaç haftadır ekibim bu konuda araştırma yapıyor.	The Meaning of Life-2	1983