Türkçe
İngilizceAra
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 15809
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Try to show up, even if you're fucked up, | Bombok durumda olsanız bile gelmeye çalışın. | Dog Eat Dog-1 | 2016 |  |
| so I know you're not dead. | Gelin ki ölmediğinizi bileyim. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Blackjack. | Blackjack. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| This fuckin' dude's a cock. | Bu lanet herif tam bir yavşak. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Which dude? Over there. | Hangisi? Şuradaki. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| I really like my scotch neat, | Harbiden şu viskiyiseviyorum... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| and this fuckin' bozo insists that I take it on the rocks. | ...ama bu kahrolası herif taşaklarını almam için ısrar ediyor. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Why is that? | Niye biliyor musun? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Because the management has determined | Çünkü idare, milletin içkilerinin buzsuz... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| that when people drink drinks without ice, | ...olması gerektiği yönünde karar aldı. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| they become drunk too quickly. | Daha çabuk sarhoş olsunlar diye. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| So I kind of laugh at this. | Ben buna bir tarafımla gülerim. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Well, that's interesting. | Vay, pek enteresanmış. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| That's the spa menu. | Bu kaplıca menüsü. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| You can have the body rejuvenation for 180 bucks. | 180 papele vücudunu gençleştirebilirsin. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| "Rhythmic hydrobath plus neck massage." | "Ritmik hidroterapi ve boyun masajı." | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| "Creamy body scrub with hand dredged organic sea salts." | "Elle taranmış organik deniz tuzuyla kremsi vücut masajı." | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Thank you. There he is again. | Teşekkürler. Yine geliyor. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Push those ice cubes in his face. | Al şu buzları bas suratıma diyor resmen. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Yeah, show that fucker you mean business. | Evet, iş nası yapılırmış göster şu dümbeleğe. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| That wouldn't be a good choice. | Bu iyi bir seçim olmazdı. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| For me. | Benim açımdan. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| You're a big dude, ain't ya? | Sen esas oğlansın, değil mi? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Damn, dude. | Kahretsin, kanka. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| You're fuckin' made of rock. | Resmen kayadan imal edilmişsin. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Wanna bounce? | Sekmek ister misin? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Let's do this. | E hadi o zaman. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Have you ever been to nice? | Hiç Nice'a gittin mi? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| No, what's that? It's in France. | Hayır. O ne ki? Fransa'da. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| It's a beach town. | Bir sahil kasabası. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| I guess you could call it like like a resort spot. | Sanırım oraya tatil köyü diyebilirdin. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Let's get some jams up in here. | Şunun içine biraz sıkıştıralım. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Yeah, my mom and dad took me there when i was a little kid. | Evet, anne ve babam ben küçükken beni oraya götürürlerdi. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Oh, shit. | Oh, kahretsn. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Yeah, I didn't go anywhere when I was a kid. | Evet, daha ufakken başıma buyruk değildim. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Actually, my mom and dad took me to Niagara Falls once. | Aslında, anne ve babam bir kere Niagara'ya götürmüştü. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| It's the most incredible thing because when you're flying in, | Bu çok acayip bir şey çünkü uçtuğun zaman... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| it's like this blue sky, and then the water's so blue. | ...mavi gökyüzü gibi, ve dahası, suyun ziyade mavisi. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| I wanna go back there. | Oraya tekrar dönesim var. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Did you wanna go there with me? | Benimle gelmek ister miydin? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| You know, you're a real cutie patootie. | Biliyor musun, resmen tatlı patatessin. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Just a cutie patootie. | Tatlı patates. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| You were sayin'. You got that classic movie star look | Dediğin gibi. Klasik film yıldızı... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| like Marlene Dietrich. | ...Marlene Dietrich gibisin. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| I could be your bogart, you can be my Dietrich. | Senin Bogart'ın olabilirdim, sen de benim Dietrich'im. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| You like those classic movie stars from the '30s, | 30'ların klasik film yıldızları gibisin... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| like cagney, bogart, Edward g? | ...Cagney, Bogart, Edward G.? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| I like those guys. Uh huh, me, too. | Severim kerataları. Evet, ben de. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Okay, so if you want me to go downtown, | Peki, eğer aşağı mahalleye inmemi istiyorsan... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| it's an extra 300 bucks. | ...fazladan 300 papele patlar. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| But I'll make it worth your while, | Ama senin vaktini zayi etmeyeceğim... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| 'cause I know how to do it right. | ...çünkü ben en iyisini yaparım. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Can I just ask you one thing? Sure. | Sana sadce birşey sorabilir miyim? Elbette. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Would you be interested in going to nice with me, | Benimle Nice'a gitme konusuyla ilgilenir miydin? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| maybe get away from all this for a little while? | Tüm bunlardan kısa bir süre uzaklaşırsın hem. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Yeah, where is nice again? | Evet, Nice nerde demiştin? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| In fucking France. | Fransa dedik ya amk! | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Yeah, I don't know, uh, | Evet, bilmiyorum... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| I still gotta get my head shots taken, | Hala birilerini patlatmam gerekiyor... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| and then there's this guy, Robert. | ...ve sonra şu eleman var, Robert. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Oh, the gay guy I was telling you about, | Oh, sana söylediğim ibne çocuk... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| he's my roommate, and when he gets back, | ...o benim oda arkadaşım, o geldiğinde... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| he's gonna help me edit my album. | ...albümümü düzenlemede bana yardım edecek. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| So, sorry, baby, but... | Yani, üzgünüm bebeğim, ama.... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| How about some extra tlc for $300? | Yakın ilgi için ekstra $300'a ne dersin? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Have you ever heard of a gemstone called black tourmaline? | Hiç siyah turmalin denilen değerli taşı duydun mu? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| No. It's very beautiful. | Hayır. Çok güzeldir. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Why you have to make such problem of it, huh? | Nedir bu arkadaş gelmek bilmedi? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Just relax, let it come. | Rahatla artık, bırak çıksın. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| I know how to make myself cum. | 31 çekmeyi ben de biliyorum. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Just go easy. I know. | Sakinleş. Biliyorum. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| This take forever. | Sonsuza kadar sürer bu. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| The fuck? | Yuh amk! | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Get the fuck outta here, go on! Get the fuck outta here! | Kalk siktir git lan buradan! Kalk siktir git! | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Go on, get the fuck out before i paint the wall with ya! | Hadi, pekmezini akıtmadan önce siktir git buradan. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Get out! | Çık git! | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| You like this guy? | Sen de onun gibi misin? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| I don't know him. | O'nu tanımıyorum. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| I'm gonna get some cashews outta the meat locker in here. | Et dolabının içinden biraz kaju alacağım. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Hey, go right ahead. | Devam et. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Throw me one of the snickers bars while you're down there. | Hazır eğilmişken bana da snikers atıver. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Empty calories. | Boşa kalori. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| It's been a while. Mm, almonds. | Bayadır yememiştim. Mm, badem. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| You know it takes 1.1 gallons of water to grown an almond? | Bir badem yetiştirmek için 1,1 galon su lazım, biliyor musun? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Fuckin' crazy. | Resmen çılgınca. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| So you don't know Elliott Smith? | Ee, Ellioth Smith'i tanımıyor musun? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| They said it was self inflicted, but I never believed it. | Kendi kendine yaptığını söylerler ama ben buna hiç inanmadım. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Yeah, that don't add up. | Bokunu çıkarmışlar. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Why do you say? | Neden ki? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Well, it's not impossible. | Çünkü bu mümkün değil. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| It's just if you wanna die, | Eğer derdin sadece ölmekse... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| you're gonna sit there and hack away at your chest? | ...geçer şuraya oturup, bıçağı bağrına mı saplarsın? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| No, you're gonna take a gun. | Yo, hemen bir silah alırsın. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| If you're afraid of that, you eat a bunch of pills | Bundan da korkarsan, bir kutu hap içersin... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| or do a fat shot of heroin. | ...ya da eroine yüklenirsin. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| Yeah, exactly. Plus his girlfriend was a bitch | Evet, aynen. Ayrıca sevgilisi orospuydu... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| and she envied him 'cause he was, like, | ...ve kız da ona özendi, çünkü o... | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| the only acoustic guy who penetrated the Seattle scene. | ...Seattle sahnesindeki tek etkili akustik çalan elemandı. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| And this was the time with nirvana and Alice in chains and whatnot. | Ve bu, Nirvana ve Alice gibi isimlerin olduğu zamandı. | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
| So what kind of music you like? | Ne tür müzik seversin peki? | Dog Eat Dog-1 | 2016 | |
