Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 19249
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
He's family? Yeah. Dean McTear. | Ailenden mi? Evet. Dean McTear. | Fifty Dead Men Walking-2 | 2008 | ![]() |
Give me that! | Ver şunu bana! Ver lan şunu! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Hey, sir! Sir! Come back! | Hey, bayım. Bayım geri gelin. Bayım! Geri dönün! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I've gotta get outta here. | Artık gitmem gerek. Gitmem lazım. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Girl, you got that list of questions? | Bütün soruları aldın mı kızım? Soru listeni aldın mı kızım? 1 | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Yes. | Evet. Evet. Sanırım gereken her şeyi aldım. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I think I have everything that I need. | Sanırım gerekli her şeyi aldım. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Be happy you ain't got this chlamydia, all right? 1 | Sende enfeksiyon olmadığı için sevinmelisin. 1 Neşelen biraz. Sende klamidya yok en azından. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Ooh, girl, I tried to take a piss earlier, | Of kızım işerken resmen... Kızım sabah işemeye çalıştığımda sanki kukumda öfkeli bir ejderha vardı. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
it was like there was an angry dragon inside my snatch, | ...sinirli bir ejderha içimde dolaşıyor gibi... | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
you know, like some Game of Thrones shit! | ...bilirsin şu "Taht Oyunları" saçmalığı gibi. Game of Thrones'takiler gibi hem de! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
That's terrible, Kateesha. | Berbat bir şey, Kateesha. Çok kötüymüş Kateesha. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I can't help it when a tall, athletic brother | Elimde değil, ne zaman uzun boylu atletik bir kardeş... Uzun boylu atletik bir kardeşimiz gelip itelemek istediğinde karşı koyamıyorum. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
come pushing up on this thickness. | ...içime aletini ittirse... | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Ooh, yeah... Oh, shit! | Oh evet lanet olsun! Evet... Ha siktir! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Oh, God, girl, I thank God every motherfucking day | Her sıçtığımın günü bu ateş parçaları... Supersonics, Oklahoma'ya taşındığı için amına koduğumun her günü... | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
that the SuperSonics moved to Oklahoma. Shit. | ...Oklahoma’ya taşındığı için şükrediyorum. ...Tanrı'ya şükrediyorum. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Okay, I'm gonna go so I won't be late for your interview. | Ben artık gideyim de görüşmene geç kalmayayım bari. Tamam şimdi gidiyorum, böylece röportajına geç kalmamış olacağım. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
What the fuck are you wearing, girl? | Ne giydin lan sen öyle? Ne giymişsin kızım sen böyle? | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
There ain't no camouflage, no fishnets and no fluorescent colors. | Renk uyumu yok, file çorap yok göz alıcılık yok. Kamuflaj yok, jartiyer yok, ışıltılı renkler yok. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
How they gonna see you in the dark, bitch? How they gonna see you? | Seni karanlıkta nasıl görecekler sürtük? Nasıl görecekler? Seni karanlıkta nasıl görecekler kaltak? Söylesene nasıl görecekler? | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I gotta go. | Gitmem gerek. Gitmem lazım. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Wow, so big. | Vay canına büyükmüş! Vay be, kocamanmış. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
If you're looking for the homeless shelter, it's two doors down. | Evsizler barınağını arıyorsanız iki kat aşağıda. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Oh, no, I'm... I'm Hannah Steale. | Hayır, ben Hannah Steale. Hayır, ben Hannah Steale. Bay Black'i görmek için geldim. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I'm here to see Mr. Black. | Bay Black ile randevum var. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
The college bitch. May I take your coat? | Şu kolej sürtüğü demek. Paltonu alabilir miyim? Üniversiteli kaltak. Paltonu alabilir miyim? | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Yes, please. Thank you. | Evet, lütfen teşekkür ederim. Evet lütfen. Teşekkürler. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Ew... | İğrenç! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Follow me. | Takip edin beni. Benimle gel. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
In case you're wondering, | Eğer merak ediyorsan... Merak ediyorsan diye söylüyorum, patronla düzüşen seksi sekreter benim... | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I'm the hot secretary who's fucking the boss, | ...lanet patronun ateşli sekreteri benim... | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
which means there's no room for the dopey intern | ...bu da demek oluyor ki dağınık saçlı... ...yani bakımsız saçlı, düz bacaklı, varoş bir stajyere yer yok. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
with the damaged hair and the cankles. | ...koca ayaklı stajyere yer yok. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Come here. | Yaklaş. Gel. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
That's the smell of his balls | Bu onun öğle yemeği ve masa tenisi... Yemekten sonra oynadığı iki setlik raketbol maçından sonraki taşak kokusu bu. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Have a nice day, Ms. Steale. | İyi günler Bayan Steale. İyi günler dilerim Bayan Steale. Götsüz kaltak. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Plain ass bitch. | Tabak kıçlı sürtük. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Ow! My neck. Ow. Ooh. | Tanrım boynum! Boynum! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Oh, shit! | Siktir! Siktir! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I guess I should've tried pulling. | Sanırım çekmem gerekirdi. Sanırım çekmeyi de denemeliymişim. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Ms. Kavahellnah. | Bayan Kavahellnah. Bayan Kavahellnah. Christian Black. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Christian Black. | Christian Black. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Are you okay? | Siz iyi misiniz? İyi misiniz? Sanırım evet. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I think so, yeah. | Sanırım, evet. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Good, 'cause you got fucked up! | Güzel çünkü resmen sıçtın. Güzel, çünkü rezil oldunuz! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I mean, you hit that statue like a hard charging rhino, | Yani, sert bir gergedan gibi vurdunuz... Heykele hızını almış gergedan gibi tosladınız... | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
and I say rhino because you're a lot fatter than I thought, | ...gergedan dedim çünkü düşündüğümden daha şişmansın... ...gergedan diyorum çünkü beklediğimden de şişmanmışsınız. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
and you got this bump on your nose that resembles a small horn. | ...ayrıca burnunda boynuza benzeyen bir şişlik var. Ayrıca burnunuzun ucundaki yumru da küçük bir boynuzu andırıyor. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Maybe you wanna get that squeezed. Okay. | Belki sıkmak istersin. Pekâlâ. Sıkın isterseniz. Tamam. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
A little Proactiv on it. | Biraz merhem sür. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I'm not Ms. Kavahellnah. | Ben Bayan Kavahellnah değilim. Ben Bayan Kavahellnah değilim. Bayan Kavahellnah değil misiniz? | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
You ain't Ms. Kavahellnah? | Bayan Kavahellnah değil misin? | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Who the fuck are you? My name is Hannah Steale. | Kimsin lan sen? Adım Hannah Steale. O zaman kimsin amına koyayım? Hannah Steale. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I'm studying literature | Kateesha ile aynı üniversitede edebiyat okuyoruz. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
with Kateesha at the university. | ...edebiyat okuyorum. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Please, have a seat. | Lütfen oturun. Lütfen, otursana. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Thank you. You're welcome. | Teşekkür ederim. Rica ederim. Teşekkürler. Rica ederim. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
No. So, what do you want? | Hayır. Peki ne istiyorsun? Hayır. O zaman ne istiyorsun?! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Jesus Christ! Just spit it out! | Tanrı aşkına! Çıkar ağzındaki baklayı. İsa aşkına! Söyleyiver işte! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
A pencil. | Kalem. Kalem. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
A pencil... You should've just said that in the beginning! | Ka..ka..kalem... başından söylesene. Kalemmiş. Baştan söyleseydin ya! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Gosh! Here, take 'em! | Tanrım! Al işte. Tanrım! Al! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Jesus! Thank you. | Tanrım! Teşekkür ederim. Of ya! Teşekkür ederim. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
You gotta get your shit together, Ms. Steale. | Kendinize gelin Bayan Steale. Götü başı toplaman lazım, Bayan Steale. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
These are Kateesha's questions, okay? | Bunlar Kateesha'nın soruları tamam mı? Bunlar Kateesha'nın soruları, tamam mı? | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
"You have mad stacks of cash. | Yığınla nakit paranız var. "Bok gibi paran var." | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
"How'd you get it, and can I get some?" | Bunları nasıl elde ettiniz ve biraz alabilir miyim? "Nasıl kazandın, ben de biraz otlanabilir miyim?" | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Oh... Ms. Steale. | Bayan Steale. Bayan Steale. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I got my money | Paramın çoğunu karanlık... Ben de paramı birçok siyahi girişimcinin kazandığı yoldan kazandım. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
the way most black entrepreneurs got theirs. | ...işler çeviren insanlardan elde ettim. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Real estate? Drug dealing. | Emlak işi mi? Uyuşturucu. Emlak sektörü mü? Torbacılık. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
See, you have to know your business inside and out. | Bak, yaptığın işin içini dışını bilmelisin. İşin ıcığını cıcığını bilmek zorundasın. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I smoked crack. Not for long, | Kokain kullandım. Çok uzun değil... Kokaine vurdum. Çok uzun süreliğine değil ama... | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
but just long enough to know what a penis tastes like. | ...ama penisin tadını bilecek kadar uzun kullandım. ...penisin tadını öğrenmeye yetecek kadar. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Tastes like raw rump roast. | Tadı çiğ bir rosto gibi. Tadı çiğ but gibi. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Mmm. Ew! | Mmm. İğrenç! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I got all ashy, like E.T. when he was sick in the river. | Betim benzim attı, tıpkı nehirde hasta yatan E.T gibi. E.T'nin nehir sahnesindeki hâli gibi betim benzim atmıştı. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
I lost six essential teeth. | Altı azı dişimi kaybettim. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Have you ever tried to eat steak with one molar? | Tek dişle biftek yedin mi hiç? Tek azıdişiyle biftek yemeyi denedin mi hiç? | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
No. Why would I do that? | Hayır. Neden yiyim ki? | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Gnaw and suck. | Kemir ve em. Kemir ve somur. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Gnaw and suck. It's hard. | Kemir ve em anladın mı? Çok zor. Kemir ve somur. Zor işte. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Could be that you're lucky. No. | Eğer şanslıysan bu mümkün. Hayır. Şanslı olduğunuzdan olabilir mi? Hayır. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Keanu Reeves is lucky. | Keanu Reeves şanslıdır. Keanu Reeves şanslı. Flo Rida şanslı. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Flo Rida is lucky. | Flo Rida şanslıdır. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Iggy Azalea is lucky. | Iggy Azalea şanslıdır. Iggy Azalea şanslı. Evet herif çok şanslı. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Yeah, he's lucky. | Evet, şanslı herif. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Next question. | Sıradaki soru. Sıradaki soru. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
"Is you gay, or is you gay as a motherfucker?" 1 | Gey misin yoksa aşağılık bir gey gibi misin? Adam mısın madam mısın? | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Just because you touch a penis doesn't mean you're gay. | Sadece tek bir penise dokunmak seni gey yapmaz. Sırf penise dokundun diye madam olmazsın. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Especially if it's for money or crack. | Özellikle de kokain ve para içinse. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
You're only gay if you enjoy touching penis. | Penise dokunmaktan zevk alıyorsan o zaman geysindir. Penise dokunmaktan keyif alırsan madam olursun. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
You touch a penis with attitude, like... "I don't really like this." | Penise "gerçekten hiç hoş değil" diye dokunursan... 1 Penise şöyle bir yaklaşımla dokunursan, "Bunu hiç sevmedim." | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
That ain't gay. It's just exploratory. | ...bu geylik değil sadece arayıştır. Bu seni madam yapmaz. Sadece keşifseldir. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
You said you're an English major. | İngiliz edebiyatı okuduğunu söylemiştin. Branşının edebiyat olduğunu söyledin. | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Was it Chaucer, Shelley or Keats | Seni son bahar aşkına düşüren kim... Seni edebiyata âşık eden Chaucer mı, Shelley mi yoksa Keats miydi? | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
that first made you fall in love with literature? | ...Chaucer, Shelley ya da Keats mı? | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
It was Seuss. Seuss! | Seuss. Seuss! Seuss'tu. Seuss! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |
Cat in the Hat, Thing 1 and Thing 2. ...and Thing 2! | Şapkadaki kedi demek. 1 alet 2 alet. 2 alet! Şapkalı Kedi, Şey 1 ve Şey 2. Şey 2! | Fifty Shades of Black-1 | 2016 | ![]() |