Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 182582
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Please, I didn't trick you into loving me. | Lütfen, beni sevmen için seni kandırmadım. | X-Men Origins: Wolverine-8 | 2009 | ![]() |
You know, when you said you were gonna kill everyone... | Herkesi öldüreceğini söylediğinde, biraz abarttığını sanmıştım. | X-Men Origins: Wolverine-8 | 2009 | ![]() |
But that would make us no better than you. | Ama o zaman senden bir farkımız kalmaz. | X-Men Origins: Wolverine-8 | 2009 | ![]() |
X MEN ORIGINS WOLVERINE (2000) | X MEN ORIGINS WOLVERINE (2000) | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Brothers protect each other. | birbirimizi savunmamız. Kardeşler birbirini korurlar. Kardeşler birbirlerini kollar. Kardeşler birbirlerini kollar. Kardeşler birbirini korurlar. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
just keep a **** on it. | Biraz üzerinde çalışmak gerekiyor. Konuşmana saygı da kat. Konuşmana saygı da kat. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Tired of denying your... true nature? | sen gerçekten yanıyorsun Gerçek doğanızı inkar etmekten yoruldunuz mu? Kendinizi inkâr etmekten? Kendinizi inkâr etmekten? Gerçek doğanızı inkâr etmekten yoruldunuz mu? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
What do you care? Oh I care ... | Ne yapacaksın? Umurumda ... Ne ile ilgileniyorsun? Evet, ilgileniyorum. Neden buradasın? Neden buradasın? Ne ile ilgileniyorsun? Evet, ilgileniyorum... | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I care cause I know how special you are. | Bu bilgiler özeldir nasıl uygulanır bilirsiniz. Önemsiyorum. Çünkü ne kadar özel olduğunuzu ne kadar... İlgileniyorum çünkü ne kadar özel olduğunuzu biliyorum... Çünkü ne kadar özel olduğunuzu biliyorum... Çünkü ne kadar özel olduğunuzu biliyorum... ...ilgileniyorum. Çünkü ne kadar özel olduğunuzu biliyorum... | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Look. | Bak ... Bakın. Bakın. Bakın... Bakın... Bakın. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Now tell me: how would you like to really serve your country? | Bana söyledikleri özel yeteneklere sahip bir ekip? Söylesenize, ülkenizi gerçekten korumaya ne dersiniz? Söyleyin bakalım. Ülkenize gerçekten nasıl hizmet etmek isterdiniz? Söyleyin bakalım. Bu sefer ülkenize gerçekten hizmet etmeye ne dersiniz? Söyleyin bakalım. Bu sefer ülkenize gerçekten hizmet etmeye ne dersiniz? Söyleyin bakalım. Ülkenize gerçekten nasıl hizmet etmek isterdiniz? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I know all of this weapon more than any other thing in the whole wide world in my whole life. | Dünya bu silahla değişicek Bu silahı bu koca dünyadaki her şeyden çok seviyorum. Bu kılıcı dünyadaki her şeyden çok severim. Bu kılıcı dünyadaki hiçbir şeye değişmem. Bu kılıcı dünyadaki hiçbir şeye değişmem. Bu kılıcı dünyadaki her şeyden çok severim. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Sure, it's a little bulky, tough to get on a plane | Tabi bu uçak büyüktür hemen hemen tırmandınmı Kesinlikle. Bir uçağa almak için oldukça kabadır. Elbette uçağa almak için biraz büyük. Tabii, uçağa sokmak biraz zor oldu. Tabii, uçağa sokmak biraz zor oldu. Elbette uçağa almak için biraz büyük. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
You would bat a couple of swords at your ex girlfriends wedding, | Ancak birkaç kılıcımı alıp eski bir arkadaşımın düğününe gittim Birkaç çift kılıcınız var ve baktınız eski kız arkadaşınız evleniyor. Ama, eski sevgilinin düğününe birkaç kılıçla gidersen... Ama, eski sevgilinin düğününe birkaç kılıçla gidersen... Birkaç çift kılıcınız var ve baktınız eski kız arkadaşınız evleniyor. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Right it is. It's probably not as intimidating as having a gun | Tabii, muhtemel olarak etkileyici bir silah Doğru. Haklısın. Bir silah ya da bir çelik pençe gibi ya da... Evet, doğru. Belki bir silaha yahut kemik pençelere... Elbette birkaç tabanca taşımak,... Elbette birkaç tabanca taşımak,... Evet, doğru. Belki bir silaha yahut kemik pençelere... | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
or bone claws, or the... fingernails of a back lady... | veya pençeleri çivi ve kemik olan bazı serseriler ... ... bir kızın çantasındaki oje gibi korkutucu değil... ...ya da zenci kadın tırnaklarına sahip olmak kadar korkutucu değil. ...kemikten pençelerinin olması veya kocakarı tırnaklarına sahip olmak gibi değil. ...kemikten pençelerinin olması veya kocakarı tırnaklarına sahip olmak gibi değil. ...ya da zenci kadın tırnaklarına sahip olmak kadar korkutucu değil. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Manicure? Victor. Easy. | Manikür yapayımmı? Victor ... sakin ol. Manikür ister misin? Victor... Sakin ol. Manikür ister misin? Victor, sakinleş. Manikür? Victor. Sakin ol. Manikür? Victor. Sakin ol. Manikür ister misin? Victor, sakinleş. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I'm concerned. Oh Geez, Fred you just met her last night. | Endişeliyim. Tanrım,sadece biliyorum dün gece o nu Etkilendim. Hadi be, kızla daha dün gece tanıştın. Endişelendim. Daha dün gece tanıştınız. Endişelendim. Daha dün gece tanıştınız. Etkilendim. Hadi be, kızla daha dün gece tanıştın. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
She's a gymnast. | Bir jimnastikçi. Jimnastikçi. Jimnastik eğitmeni. Jimnastik eğitmeni. Jimnastikçi. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Bradley, take us (her?it?) down. | Bradley, siyah. Bradley, kaldır şunu. Bradley, inişe geçelim. Bradley, inelim. Bradley, inelim. Bradley, inişe geçelim. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
If we were meant to fly, we'd grow wings. | Eğer uçmak doğamızda olsaydı, kanatlarımız olurdu. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Hey, be nice. Or be approximation of nice. | Hey biraz nazik ol. En azından olmaya çalış. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
No. Gentlemen, wheels down in Lagos in five. | Baylar 5 dakika sonra Lagos'a iniyoruz. Arkadaşlar. Beş dakika içinde Lagos'a ineceğiz. Beyler, beş dakika içinde Lagos'a iniyoruz. Beyler, beş dakika içinde Lagos'a varıyoruz. Beyler, beş dakika içinde Lagos'a varıyoruz. Beyler, beş dakika içinde Lagos'a iniyoruz. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Victor, high ground lookup. Having fun yet? | Victor, bir bak bakalım ne kadar yüksekte Hala eğlenmek istiyor musunuz? Victor, onu dikkatle izleyin. Eğlenemedin mi hâlâ? Victor, onu dikkatle izleyin. Eğlenemedin mi hâlâ? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Fred. Tank? | Fred ... Tank? Fred... Tank mı? Fred! Tank mı? Fred. Tank? Fred. Tank? Fred! Tank mı? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Tank. Yeah, I like that. | Tank. Çok iyi. Tank. Şahane. Evet. Mükemmel. Evet. Mükemmel. Tank. Şahane. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Stuck in the elevator with five guys on a high protein diet. | Daha fazla protein içeren 5 çocukla asansörde kaldık. Yüksek protein diyetli beş serseri bir asansörde tıkıldık mı yani? Yüksek protein diyetinde beş adamla bir asansöre tıkılmak. Protein diyeti yaparken beş adamla asansörde mahsur kalmak... Protein diyeti yaparken beş adamla asansörde mahsur kalmak... Yüksek protein diyetinde beş adamla bir asansöre tıkılmak. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Thank you, sir. Look very nice today. | Saolun,efendim. Bugün çok iyiyim. Sağolun komutanım. Bugün çok iyi davranıyorsunuz. Sağ olun, efendim. Bugün iyiliğiniz üstünüzde. Sağ olun, efendim. Kıyafetiniz çok yakışmış. Sağ olun, efendim. Kıyafetiniz çok yakışmış. Sağ olun, efendim. Bugün iyiliğiniz üstünüzde. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
It's the green. | Çünkü renk yeşil. Yeşil renk... Ve, şu yeşil ışık... Ve, şu yeşil ışık... Yeşil renk... | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Brings out the seriousness in your eyes. | Bu gözler ciddi bir sopa istiyor. ...gözlerindeki ciddiyeti ele veriyor. ...gözlerinizdeki ciddiliği açığa çıkartıyor. ...gözlerinizdeki ciddiliği açığa çıkartıyor. ...gözlerindeki ciddiyeti ele veriyor. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Oh my God, you ever shut up pal? No. Not when I'm awake. | Tanrım, hemen kes sesini Hayır. Burda değil Tanrım, çenen hiç kapanmaz mı, Paul? Hayır, uyanıkken hep açıktırlar. Tanrım, hiç susmaz mısın, sen? Hayır, uyanıkken asla. Tanrım, hiç susmaz mısın, sen? Hayır, uyanıkken asla. Tanrım, çenen hiç kapanmaz mı, Paul? Hayır, uyanıkken hep açıktırlar. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
If you didn't have that mouth on you Wade, you'd be the perfect soldier. | Bu mükemmeldi Wade,bu kadar büyük bir Ağızın olmasa asker? Şu çenen olmasa Wade, mükemmel bir askersin. Bu kadar çok konuşmasaydın kusursuz bir asker olurdun. Çeneni kontrol edebilsen mükemmel bir asker olacaksın. Çeneni kontrol edebilsen mükemmel bir asker olacaksın. Bu kadar çok konuşmasaydın kusursuz bir asker olurdun. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Where did you find it? I want the source. | Nereden buldun?bana yerini söyle Bunu nerede buldun? Kaynağı neresi? Nerede buldun bunu? Kaynağı neresi? Nerede buldun bunu? Kaynağı neresi? Bunu nerede buldun? Kaynağı neresi? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I know what it is. I ask him where he found it. | Banane. Burda neden bulunuyoruz. Ne olduğunu ben de biliyorum. Nerede bulduğunu soruyorum. Meteor parçası olduğunu ben de biliyorum. Öğrenmek istediğim nerede bulduğu. Meteor parçası olduğunu ben de biliyorum. Öğrenmek istediğim nerede bulduğu. Ne olduğunu ben de biliyorum. Nerede bulduğunu soruyorum. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
He says that it's sacred. Okay, fine. | Kutsal olduğunu söylüyor. Tamam. Bunun kutsal olduğunu söylüyor. Pekala, tamam. Kutsal olduğunu söylüyor. Tamam, güzel. Taşın Tanrı tarafından indirildiğini söylüyor. Tamam. Taşın Tanrı tarafından indirildiğini söylüyor. Tamam. Kutsal olduğunu söylüyor. Tamam, güzel. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Victor. | Victor ... Victor... Victor. Victor. Victor. Victor. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Don't even think about it. | Bunu düşünme bile! | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
We didn't sign on for this. | Buraya niçin geldin. Anlaşmamız bu değildi. Buraya bunun için gelmedik. Ekibe bunun için katılmadık. Ekibe bunun için katılmadık. Buraya bunun için gelmedik. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Maybe you'd rather be... rottin' in a hole somewhere | ve başka birisi haline geldik Sanırım kendini bir deliğin içinde çürümeğe bıraksan iyi olacak... Şu işi halledip çıkış yolu bulana kadar... Farelerle birlikte kuyunun birinde çürüyerek ölmek istemezsin değil mi? Farelerle birlikte kuyunun birinde çürüyerek ölmek istemezsin değil mi? Şu işi halledip çıkış yolu bulana kadar... | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
till they figure out a way to do us, is that it? | başka nasıl yapılabilirki? ...şu saçmalıklarına ara versen iyi olur, değil mi? ...şu saçmalıklarına ara versen iyi olur, değil mi? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I said show's over! | Ben gösterinin bittiğini söylemedimmi! Gösteri bitti dedim. Gösteri bitti dedim ya. Gösterinin bittiğini söylemedim mi? Gösterinin bittiğini söylemedim mi? Gösteri bitti dedim ya. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Yeah. Come on in. | Evet,Gel. Tabi ya. Girsene! Evet, içeri gel. Tabii ki, gel içeri. Tabii ki, gel içeri. Evet, içeri gel. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
to anyone... about what happened. | ...hiç bir şey söylemedim kimseye. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I'm living a totally different life now, but... | Şu an tamamen farklı bir hayat yaşıyorum. Ama... | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
No need to bring up the past. | Geçmişi karıştırmaya gerek yok. Geçmişle uğraşmaya gerek yok. Maziyi karıştırmamıza lüzum yok. Maziyi karıştırmamıza lüzum yok. Geçmişle uğraşmaya gerek yok. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Well.. | Şey. Wade gitti. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Yeah... | evet ... Evet. Evet. Evet. Evet. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
It smells like government. | Devlet kokusu alıyorum. Hükümetten gibiler. Devletin adamları gibi kokuyor. Devletin adamları gibi kokuyor. Hükümetten gibiler. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Clean living. | Temiz yaşadım. Düzenli yaşıyorum. Sağlıklı yaşıyorum. Sağlıklı yaşıyorum. Düzenli yaşıyorum. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
You remember Agent Zero. | Ajan Zero.biliyorsun Ajan Zero'yu hatırladın mı? Ajan Sıfır'ı hatırlıyor musun? Ajan Sıfır'ı hatırlıyor musun? Ajan Zero'yu hatırladın mı? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Still shooting first and asking questions later? | Tavuk gibi silah çeker sonra sorar? Hala önce tetiği çekip sonra mı soruyorsun? Hala önce tetiği çekip sonra mı soruyorsun? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I already have a job. Lumberjack! | Zaten çalışıyorum Keresteci? İşim var zaten. Kerestecilik mi? Zaten bir işim var. Odunculuk mu? Zaten bir işim var. Odunculuk mu? İşim var zaten. Kerestecilik mi? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Eighteen grand a year? Eighteen five. | 18 bin yıl? 18 bin ve 500. Yılda 18 bin dolar mı? 18 bin beş yüz. Yılda 18.000 dolar mı? 18.500. Yılda 18.000 dolar mı? 18.500. Yılda 18 bin dolar mı? 18 bin beş yüz. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Plus I haven't had to kill anyone in a while. | Ayrıca ben bir süre birini öldürmedim. Artısı, bu sürede kimseyi öldürmek zorunda kalmadım. Kimseyi öldürmek zorunda kalmadım da. Kimseyi öldürmek zorunda kalmadım da. Artısı, bu sürede kimseyi öldürmek zorunda kalmadım. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Start to miss it? Right about now I am. | Ben özledim? şimdi ,evet . Iskalamaya mı başladın? Evet, şimdilerde. Özlüyor musun peki? Şimdi özlemeye başladım. Özlüyor musun peki? Şimdi özlemeye başladım. Iskalamaya mı başladın? Evet, şimdilerde. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Zero, back to the car. | Zero, arabaya dön. Sıfır, arabaya dön. Sıfır, arabaya dön. Zero, arabaya dön. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Conversation's over. | Sohbetin amacı bumu. Konuşma bitmiştir. Seninle işim bitti. Seninle işim bitti. Konuşma bitmiştir. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Playing "Little house in the prairie" with a... school teacher? | Bir öğretmen ile kasaba evinde takılıyorsun Bir okul öğretmeniyle yeşillikler içinde bir kır evinde gününü gün etmek. Çayırlıkların içinde bir öğretmenle evcilik oynamak mı? Bir anaokulu öğretmeniyle evcilik oynamak, ha? Bir anaokulu öğretmeniyle evcilik oynamak, ha? Çayırlıkların içinde bir öğretmenle evcilik oynamak mı? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
That just isn't you, Logan. | Bu sen değilsin Logan. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
And you would know, uh? | Bilmek ister misin peki? Sen beni tanıyordun, öyle mi? Sen beni tanıyordun, öyle mi? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I believe that someone is hunting down our whole team. | Birisi ekibimizin eski üyesini öldürmek istiyor. Sanırım birileri takımımızı birer birer avlıyor. Sanırım, birisi takımı teker teker avlıyor. Sanırım, birisi takımı teker teker avlıyor. Sanırım birileri takımımızı birer birer avlıyor. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
As far as I know, Victor is safe. | Victor'u gönder güvenilir biridir. Bildiğim kadarıyla Victor güvende. Bildiğim kadarıyla Victor iyi. Bildiğim kadarıyla Victor iyi. Bildiğim kadarıyla Victor güvende. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Whoever it is, he's had names, addresses. I can take care of myself. | Herhangi biri olabilir isim ve adres var ... kendi kariyerimi giyiyorum. Her kimse; isimleri, adresleri biliyor. Ben kendimi kollarım. Bu her kimse, elinde isim ve adreslerimiz var. İsimlerinizi, adreslerinizi bilen. Başımın çaresine bakabilirim. İsimlerinizi, adreslerinizi bilen. Başımın çaresine bakabilirim. Bu her kimse, elinde isim ve adreslerimiz var. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Why is he bothering you after all this years? | Neden yıllar sonra seni rahatsız ediyor? Bu kadar yıldan sonra neden rahatsız ediyor seni? Neden bunca yıl sonra seni rahatsız ediyor? O zaman neye canın sıkılıyor? O zaman neye canın sıkılıyor? Neden bunca yıl sonra seni rahatsız ediyor? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
And what I do best is killing guys. | ve çok çalışan insanlar en iyidir . En iyisi olduğum iş de oldukça hoş. Ama yaptıklarım çok da hoş değil. Ama yaptıklarım çok da hoş değil. En iyisi olduğum iş de oldukça hoş. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
You're not an animal, Logan. What you have is a gift. | Hayır sen bir hayvansın, Logan. Bir yeteneğin var. Sen hayvan değilsin, Logan. Sahip olduğun şey bir yetenek. Hayır, Logan, sen bir hayvan değilsin. Yeteneğin sana verilmiş bir hediye. Hayır, Logan, sen bir hayvan değilsin. Yeteneğin sana verilmiş bir hediye. Sen hayvan değilsin, Logan. Sahip olduğun şey bir yetenek. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
A gift? You can return a gift. | hediye? geriye. Yetenek mi? Yeteneklerini kaybedebilirsin. Hediye mi? Bir hediyeyi iade edebilirsin. Hediye mi? Bir hediyeyi iade edebilirsin. Yetenek mi? Yeteneklerini kaybedebilirsin. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Stay in the car. Just gonna ask nicely. | Arabada kal. Güzel onlara sen sorabilirsin. Arabada kal. Kibar davranacağım. Arabada kal. Kibarca rica edeceğim. Biraz bekle. Nazikçe ilerlemelerini isteyeceğim. Biraz bekle. Nazikçe ilerlemelerini isteyeceğim. Arabada kal. Kibarca rica edeceğim. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Mind letting us go by? | Diğer tarafa geçmek istiyoruz? Çıkmamıza izin vermeniz mümkün mü? Müsaade ederseniz geçebilir miyiz? İznin olursa yola devam edeceğim. İznin olursa yola devam edeceğim. Müsaade ederseniz geçebilir miyiz? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
You in some kind of a hurry there, pal? | Zamanın var dostum? Aceleniz mi vardı acaba? Acelen mi var, ahbap? Bir yere mi yetişmen lazım ha, dostum? Bir yere mi yetişmen lazım ha, dostum? Acelen mi var, ahbap? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Are you? | Evet? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
You start some, you better be ready to finish it. | bir şeye başlamak ve bitirmek için yeterince gücün varmı. Bir şeyi başlatınca bitirmeye hazır olman gerek. Eğer bir işe başlarsan, bitirmeye de hazır ol. Eğer bir işe başlarsan, bitirmeye de hazır ol. Bir şeyi başlatınca bitirmeye hazır olman gerek. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
How do you do that? | Nasıl iyimi? Nasıl yaptın bunu? Bunu nasıl yaptın? Nasıl yaptın bunu? Nasıl yaptın bunu? Bunu nasıl yaptın? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
You know, powers of persuasion is a gift. | Biliyormusun ikna gücüne sahipsin Biliyorsun ikna yeteneği de bir hediyedir. İkna gücü doğuştan gelen bir yetenektir. İkna da bir çeşit hediye, değil mi? İkna da bir çeşit hediye, değil mi? İkna gücü doğuştan gelen bir yetenektir. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I see... Do you uh... have those powers over me? | Anlıyorum. Bu güçlerin benim üzerimde de geçerli mi? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
You didn't stay in the car. Did you? | Arabada kalmadın. Öyle değil mi? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Cause she used to have a lover. | benim bir erkek arkadaşım var. Çünkü aşık olmuştu. Çünkü bir aşığı varmış. Çünkü bir sevgilisi var. Çünkü bir sevgilisi var. Çünkü bir aşığı varmış. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
You tell this to the kids? No. | Çocuk diyorsun? Hayır. Bunu çocuklara anlattın mı? Hayır. Bunları öğrencilerine anlatıyor musun? Hayır. Bunları öğrencilerine anlatıyor musun? Hayır. Bunu çocuklara anlattın mı? Hayır. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
But one of the other spirits was jealous. | Ama ruhlarından birine düşkündü. Ama... Ruhlardan biri onları kıskanmaya başlamıştı. Ancak diğer perilerden biri ikisini kıskanmış. Ama, başka bir ruh onu kıskanmış. Ama, başka bir ruh onu kıskanmış. Ancak diğer perilerden biri ikisini kıskanmış. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Trickster, one of the moon from South. | Hilekar böylece onu Kuekuatsheu Luna söyledi. Trickster, güney tarafından bir ruh. Düzenbaz peri, ay sadece kendinin olsun istemiş... Hilekâr ruh, Ay'ın sadece kendisinin olmasını istemiş. Hilekâr ruh, Ay'ın sadece kendisinin olmasını istemiş. Düzenbaz peri, ay sadece kendinin olsun istemiş... | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
So he told Kuekuatsheu that the Moon asked for flowers. | Ay'ın sevlisine sorular sordu. ...ve Kuekuatsheu'ya "Ay, çiçek istedi" demiş. Ve Kuekuatsheu'ya Ay'ın çiçekleri çok sevdiğini söylemiş. Ve Kuekuatsheu'ya Ay'ın çiçekleri çok sevdiğini söylemiş. ...ve Kuekuatsheu'ya "Ay, çiçek istedi" demiş. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
He told him to come to our world and pick up some wild roses. | Dünyaya gelmek için Biraz dogberry toplamalısın Kendi bölgesine gelebileceğini ve orada biraz yabani gül toplayabileceğini söylemiş. Ona, dünyamıza gelip yaban gülü toplamasını söylemiş. Ona dünyamıza gelip birkaç yabani gül toplamasını söylemiş. Ona dünyamıza gelip birkaç yabani gül toplamasını söylemiş. Ona, dünyamıza gelip yaban gülü toplamasını söylemiş. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
you can never go back... | ve dünyanın ruhları kaldı. ...geri dönemezsin! ...dönülemeyeceğini bilmiyormuş. ...dönülemeyeceğini bilmiyormuş. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
And every night, he looks up in the sky and sees the moon and howls her name. | Hergece göğe bakıp ay'ın adını haykırıyordu. Her gece, gökyüzündeki Ay'a bakarmış. Ve ismini haykırırmış. Her gece, gökyüzündeki Ay'a bakarmış. Ve ismini haykırırmış. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
He can never touch her again. | ...O'na asla dokunamamış. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Coo coo cachoo got screwed. | Koo koo choose oldu diddled. Koo koo Kachooka'nın işi bitmiş. Koo koo Kachooka sarhoş mu olmuş? Koo koo choose iyi keklenmiş. Koo koo choose iyi keklenmiş. Koo koo Kachooka sarhoş mu olmuş? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
What you doing, Logan? | Ne oldu Logan? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
You got an insurance for this place? Insurance? | yerel sigortamı? sigorta? Buranın sigortası var mı? Sigortası mı? Buranın sigortası var mı? Sigorta mı? Burayı sigortalatmış mıydın? Sigorta mı? Burayı sigortalatmış mıydın? Sigorta mı? Buranın sigortası var mı? Sigorta mı? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Why? | Niçin? Neden? Neden? Neden mi? Neden? Neden? Niçin? Niçin mi? Niçin? Niçin mi? Neden? Neden? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
You don't call. | Yazdım,aramadın ... Dikkatini çekmek için başka ne yapabilirdim? Aramıyorsun. Yazmıyorsun. Aramaz, sormazsın. Aramadın, yazmadın... Başka türlü nasıl çekebilirdim dikkatini? Aramadın, yazmadın... Başka türlü nasıl çekebilirdim dikkatini? Aramaz, sormazsın. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I hate to say, James, but... | Bunu söylemeyi istemiyorum ama james, açıkçası biraz hayal kırıklığına uğradım. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
When are you gonna figure it out? | Biz onlar gibi değiliz ne zaman Anlayacaksın ? Ne zaman anlayacaksın! Biz onlara benzemiyoruz. Ne zaman onlar gibi olmadığımızı... Onlar gibi olmadığımızı ne zaman anlayacaksın? Onlar gibi olmadığımızı ne zaman anlayacaksın? Ne zaman onlar gibi olmadığımızı... | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I... am nothing like you. | Ben senin gibi değilim. Evet. henüz bilmiyorum. Ben senin gibi bir şey değilim. Öylesin. Henüz bilmiyorsun. Ben senin gibi değilim. Zerre kadar benzemiyorum sana. Benziyorsun, ama henüz farkında değilsin. Zerre kadar benzemiyorum sana. Benziyorsun, ama henüz farkında değilsin. Ben senin gibi değilim. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
What!? Is this a joke? The guy's fine. | Ne dir bu şakamı? Hiç birşey olmamış. Ne yani? Şaka mı bu? Hiç bir şeyi yok bunun! Şaka mı bu? Hiçbir şeyi yok. Ne! Şaka mı yapıyorsun? Adam turp gibi. Ne! Şaka mı yapıyorsun? Adam turp gibi. Şaka mı bu? Hiçbir şeyi yok. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I said where is he? | Nerede olduğunu sordum! O nerede dedim! Nerede, dedim sana! Nerede, dedim sana! O nerede dedim! | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Six years, I've been here. Noone know me and then you show up! | 6 yıldır kalıyordum kimse çay içmeye bile gelmedi,sonra siz çıktınız geldiniz ! Altı yıldır buradayım. Kimse yerimi bilmiyor. Sonra sen geliyorsun ve gösteriyorsun. Altı yıldır buradayım, kimse beni tanımıyordu ancak sen ortaya çıktın ve... Altı yıl boyunca... Kimse benimle bağlantı kurmadı ve sen geldin. Altı yıl boyunca... Kimse benimle bağlantı kurmadı ve sen geldin. Altı yıldır buradayım, kimse beni tanımıyordu ancak sen ortaya çıktın ve... | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Why don't you told me it was Victor? I didn't know! | Neden Victor'u söylemedin? Ben ve tiut! Neden peşimizdekinin Victor olduğunu söylemedin? Niye Victor olduğunu söylemedin? Bilmiyordum. Niye Victor olduğunu söylemedin? Bilmiyordum. Neden peşimizdekinin Victor olduğunu söylemedin? | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
I had to lock him out. He thought I betrayed him. | Kapatmak zorunda kaldım. ihanet ettiklerini düşündü. Onu hapsetmek zorunda kaldım. İhanet ettiğimi düşündü. Onu hapsetmek zorunda kaldım. Ona ihanet ettiğimi düşündü. Onu hapsetmek zorunda kaldım. Ona ihanet ettiğimi düşündü. Onu hapsetmek zorunda kaldım. İhanet ettiğimi düşündü. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
Went AWOL (absent without leave). He said he was coming after all of us. | o olmadan yetkili sol ve biri gelip dedi ki hepimizi öldürecekmiş. AWOL'a gitti. Hepimizi hallettikten sonra döneceğini söyledi. Kaçıp gitti ve hepimizin peşine düşeceğini söyledi. Kaçarken hepimizin peşinden geleceğini söyledi. Kaçarken hepimizin peşinden geleceğini söyledi. Kaçıp gitti ve hepimizin peşine düşeceğini söyledi. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |
You can't beat him, Logan, you know you can't. | Planın ney yüzbaşı? Onu alt edemezsin, Logan. Bunu sen de biliyorsun. İyi biliyorsun ki, onu yenemezsin. İyi biliyorsun ki, onu yenemezsin. Onu alt edemezsin, Logan. Bunu sen de biliyorsun. | X-Men Origins: Wolverine-10 | 2009 | ![]() |