Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 182058

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
OH, NO, SHE'S AT A SLEEPOVER AT A FRIEND'S, YEAH.	Ah, hayır, bir arkadaşına yatıya gitti.	Wonderful World-3	2009
I MEAN, SHE DIDN'T WANT TO GO 'CAUSE IT WAS YOUR WEEKEND,	Hafta sonu sırası sende olduğu için gitmek istemedi...	Wonderful World-3	2009
NO, THAT'S ALL RIGHT. I'M GLAD SHE WENT.	Yok, önemli değil. Gittiğine sevindim.	Wonderful World-3	2009
ACTUALLY, YOU WON'T BECAUSE WE HAVE THE SCHOOL CAMPING TRIP, SO...	Aslında görüşemeyeceksiniz çünkü okul kamp gezisi var, yani...	Wonderful World-3	2009
YOU WANT TO UM, YOU WANT TO COME IN FOR A SEC?	Bir dakika içeri... Bir dakika içeri gelmek ister misin?	Wonderful World-3	2009
NO, THAT'S ALL RIGHT.	Hayır, önemli değil.	Wonderful World-3	2009
WHAT IS WHAT IS HAPPENING?	Ne... Neler oluyor?	Wonderful World-3	2009
HIS BLOOD PRESSURE WENT DOWN.	Tansiyonu düştü.	Wonderful World-3	2009
SO WHAT'S WITH THE SNEAKERS?	Spor ayakkabıların nesi var?	Wonderful World-3	2009
THE NIKES.	Nike'ler.	Wonderful World-3	2009
OH, YES. THE NIKES.	Ah evet. Nike'ler.	Wonderful World-3	2009
IT IS VERY HARD TO GET NIKES	Dünyada minik azıcık gelirimizle...	Wonderful World-3	2009
IN OUR TINY LITTLE SPOT	...Nike sahibi olmak çok zor.	Wonderful World-3	2009
IT IS A WOLOF EXPRESSION.	Bir Senegal deyimi.	Wonderful World-3	2009
"IF YOU DO NOT HAVE IT, IT IS A TREASURE."	"Sende yoksa, sana göre hazine."	Wonderful World-3	2009
NOW YOU TELL ME, PLEASE, AMERICAN PHRASE.	Şimdi sen söyle lütfen, Amerikan deyimi.	Wonderful World-3	2009
IN AMERICA, WE HAVE A PHRASE, "BOTTOM LINE."	Amerika'da "Sonuçta" diye deyim vardır.	Wonderful World-3	2009
BOTTOM LINE?	Sonuçta mı?	Wonderful World-3	2009
YEAH. YEAH, IT'S THE LINE FROM AN ACCOUNTANT'S FORM	Evet. Evet, bir muhasebecinin sözlerinden çıkan bir cümle,...	Wonderful World-3	2009
BUT WE USE IT WHEN WE'RE ABOUT TO DO SOMETHING	...ama yanlış olduğunu bile bile yapmak üzere olduğumuz...	Wonderful World-3	2009
THAT WE KNOW IS WRONG. LIKE, WE'LL SAY,	...bir şey için kullanırız. Şöyle mesela;...	Wonderful World-3	2009
"BOTTOM LINE SHE ISN'T PRETTY ENOUGH," BEFORE WE DUMP A GIRLFRIEND	Kız arkadaşımızı sepetlemeden önce: "Sonuçta; yeterince çekici değil." Kız arkadaşımızı sepetlemeden önce: "Sonuçta yeterince alımlı değil."	Wonderful World-3	2009
OR, "BOTTOM LINE HE DOESN'T FIT INTO THE COMPANY,"	Ya da üç çocuklu birini işyerinden kovmadan önce...	Wonderful World-3	2009
BEFORE WE FIRE A GUY WITH THREE KIDS.	..."Sonuçta; şirkete uygun biri değil." deriz. ..."Sonuçta, şirkete uygun biri değil." deriz.	Wonderful World-3	2009
HE DOES NOT FIT INTO THE COMPANY."	...şirkete uygun biri değil."	Wonderful World-3	2009
RIGHT. YOU UNDERSTAND BOTTOM LINE,	Doğru. "Sonuçta"yı anladıysan,...	Wonderful World-3	2009
YOU UNDERSTAND AMERICA.	...Amerika'yı da anladın demektir.	Wonderful World-3	2009
IN DAKAR, WE ALL HAVE EYE ON AMERICA.	Dakar'da, hepimizin gözü Amerika'dadır.	Wonderful World-3	2009
WE SEE IT ON TV, IN THE MAGAZINES.	TV'den izler, dergilerden takip ederiz.	Wonderful World-3	2009
IT IS TRULY THE LAND OF MORE.	Gerçekten "daha fazlasının" ülkesi.	Wonderful World-3	2009
SENEGAL IS A VERY VERY SMALL COUNTRY.	Senegal çok ama çok küçük bir ülke.	Wonderful World-3	2009
BOTTOM LINE.	Sonuçta.	Wonderful World-3	2009
BACK TO HIS RUGGED SELF.	Normale döndü.	Wonderful World-3	2009
THAT DOCTOR IS... ( speaks Wolof ).	O doktor tam bir ??? . O doktor tam bir ... .(Senegal’ce)	Wonderful World-3	2009
ASSHOLE. SHE IS ASSHOLE.	Şıllık. Kadın bir şıllık.	Wonderful World-3	2009
SHE TREATS PEOPLE LIKE THEY ARE WATER	İnsanları değerleri yokmuş gibi tedavi ediyor,... İnsanları sanki su'ymuş gibi tedavi ediyor,...	Wonderful World-3	2009
ONE IS THE SAME AS ANOTHER.	...al birini vur ötekine.	Wonderful World-3	2009
I WILL I WILL BE RETURNING HOME THIS AFTERNOON.	Bu öğlen... Bu öğlen sonu eve döneceğim.	Wonderful World-3	2009
WELL, YOU SPENT IT ALL ON FOOTWEAR.	Hepsini ayakkabılara harcadın.	Wonderful World-3	2009
THANK YOU FOR FOR EVERYTHING.	Her şey için teşekkür ederim.	Wonderful World-3	2009
WELL, IF IBOU	Şey, eğer Ibou...	Wonderful World-3	2009
WHEN IBOU I'LL TELL HIM.	Ibou iyileşince söylerim.	Wonderful World-3	2009
THIS IS FROM YOUR BROTHER'S SAFETY DEPOSIT BOX.	Bu kardeşinin kilitli kasasındaydı.	Wonderful World-3	2009
HE WOULD HAVE WANTED YOU TO HAVE IT.	Senin almanı isterdi.	Wonderful World-3	2009
( rings doorbell ) PIEWORKS DELIVERY.	Sipariş teslimi.	Wonderful World-3	2009
YEAH, NO, IT'S JUST THE TIMING IS REALLY TOUGH FOR ME.	Evet, hayır, benim için çok zor bir zamanlama.	Wonderful World-3	2009
GIRLS, NO RUNNING.	Kızlar, koşuşturmayın.	Wonderful World-3	2009
SO THAT'S ONE HALF MUSHROOMS, ONE HALF ANCHOVIES, RIGHT?	Bir paket yarım mantarlı, bir yarım paket de balıklı.	Wonderful World-3	2009
Khadi: THERE MUST BE NO LIGHT EXCEPT FOR THE VOTIVE CANDLES.	Adak mumları hariç hiç ışık olmamak zorunda.	Wonderful World-3	2009
IT IS... ( speaks Wolof ),	Bu ??? . Bu ... .(Senegal’ce)	Wonderful World-3	2009
WOLOF RITUAL, TO MAKE HIM GET BETTER.	Senegal ayini. Onun daha iyi olması için.	Wonderful World-3	2009
OH. NO, I'LL PASS. THANKS.	Ah, hayır. Ben almayayım. Teşekkürler.	Wonderful World-3	2009
SERIOUSLY, YOU DON'T WANT ME.	Cidden, beni istemezsin.	Wonderful World-3	2009
I'LL SEND BAD VIBES OR SOMETHING.	Kötü enerji falan yayarım.	Wonderful World-3	2009
PLEASE, IT IS BETTER WITH TWO.	Lütfen, iki kişiyle daha iyi.	Wonderful World-3	2009
IN WOLOF, WE HAVE SAYING: ( speaks Wolof )	Senegalce'de bir deyim vardır:	Wonderful World-3	2009
"THOUGHTS ARE THINGS."	"Düşünceler var olanlardır."	Wonderful World-3	2009
THIS SUBSTANCE IS MY BROTHER	Bu madde iyi olmasını istediğimiz kardeşimin temsili.	Wonderful World-3	2009
WE ASK HIS ANCESTORS WHO ARE HERE	Şifa kaynağı bu düşünceleri tasavvur etmek için... Bu şifa dolu aynı düşünceleri düşünmek için...	Wonderful World-3	2009
TO THINK THESE SAME HEALING THOUGHTS.	...buradaki atalarına baş vururuz. ...burada olan atalarını çağırırız.	Wonderful World-3	2009
IT HAS NO WEIGHT, A THOUGHT NO CHARGE,	Ağırlığı yoktur, bir düşünce yer kaplamaz,...	Wonderful World-3	2009
NO PROPERTIES. THOUGHTS DO NOT EXIST,	...maddiyatı yoktur. Düşüncelerin varlığı yoktur,...	Wonderful World-3	2009
NOT THE WAY A CHAIR EXISTS.	...bir sandalyenin varlığı gibi değildir.	Wonderful World-3	2009
THEY CANNOT DIE. WE BELIEVE IN THE POWER OF OUR ANCESTORS	Ölmezler. Atalarımızın güçlerine inanırız...	Wonderful World-3	2009
BECAUSE WE BELIEVE THEIR THOUGHTS AND FEELINGS ARE FOREVER.	...çünkü düşünce ve hislerinin sonsuzluk olduğuna inanırız.	Wonderful World-3	2009
IT IS SALT WATER FROM THE OCEAN.	Bu tuzlu su, okyanustan.	Wonderful World-3	2009
IT IS NOW A QUIET WAVE...	Şimdi sakin bir dalga...	Wonderful World-3	2009
LIKE HIM.	...aynı o gibi.	Wonderful World-3	2009
MOVE YOUR FINGERS THROUGH THE WATER.	Parmaklarını suyun içinde gezdir.	Wonderful World-3	2009
DO IT LIKE IT IS A LIVING THING.	Canlı bir şeymiş davran. Canlı bir şeymiş gibi yap.	Wonderful World-3	2009
BUT IT'S IT'S SEA WATER.	Ama bu... Ama bu deniz suyu.	Wonderful World-3	2009
YOU DO NOT BELIEVE IN MAGIC, NO?	Sihre inanmazsın, değil mi?	Wonderful World-3	2009
FEELINGS ARE MAGIC, NO?	Hisler sihirdir, değil mi?	Wonderful World-3	2009
THE FEELINGS PEOPLE HAVE;	İnsanlardaki hisler;...	Wonderful World-3	2009
WHAT A FEELING CAN DO TO ANOTHER PERSON	...bir hissin başka birine ne hissettireceği.	Wonderful World-3	2009
IT IS LIKE CHEMICAL REACTION.	Sanki kimyasal tepkime gibi.	Wonderful World-3	2009
WE BOTH LOVE HIM.	Onu ikimiz de seviyoruz.	Wonderful World-3	2009
LET THE FEELINGS TALK.	Bırak hislerini konuşsun.	Wonderful World-3	2009
WAIT. PLEASE.	Bekle. Lütfen.	Wonderful World-3	2009
WE LEAVE NOW. YOU MUST NOT LOOK BEHIND.	Artık ayrılmalıyız. Arkana bakmamalısın. Artık biz ayrılmak. Arkana bakmamalısın.	Wonderful World-3	2009
IF YOU LOOK BEHIND, HE WILL NOT GET BETTER.	Bakarsan iyileşemez.	Wonderful World-3	2009
I DON'T KNOW WHY I	Ne yaptığımı bilmi...	Wonderful World-3	2009
HE ALWAYS HELD A BIG STICK TO PROTECT ME FROM SNAKES.	Beni yılanlardan korumak için hep büyük bir sopa taşırdı.	Wonderful World-3	2009
I WAS NOT AFRAID OF SNAKES,	Yılanlardan korkmazdım,...	Wonderful World-3	2009
BUT I NEVER TOLD HIM.	...ama ona hiç söylemedim.	Wonderful World-3	2009
THAT IS FATOU, MY MOTHER.	Bu Fatou, annem.	Wonderful World-3	2009
AFTER MY FATHER LEFT, IBOU BECAME OUR PRINCE.	Babamın gidişinden sonra, Ibou bize bakar oldu.	Wonderful World-3	2009
SHE SAVE FOR HIM TO GO TO U.S. FOR A BETTER LIFE.	Gidip A.B.D.'de daha iyi bir hayat sürmesi için...	Wonderful World-3	2009
IT IS ALL SHE THOUGHT ABOUT.	Tek düşüncesi buydu.	Wonderful World-3	2009
AFTER HE LEFT, SHE WAS FEELING TERRIBLE GRIEF,	Gittikten sonra korkunç acılar çekiyordu,...	Wonderful World-3	2009
AND THEN THERE WAS NOTHING LEFT.	...geriye de bir şey kalmamıştı.	Wonderful World-3	2009
I CAN COUNT THE NUMBER OF TIMES I WAS KISSED.	Kaç kez öpüldüğümü sayabilirim.	Wonderful World-3	2009
ONCE WHEN I TURNED NINE, AND THE OTHER WHEN I TURNED 10.	Biri dokuzuma girdiğimde, diğeri ise onumda.	Wonderful World-3	2009
I FELT A SPOT ON MY CHEEK FOR DAYS, AND IT MADE ME SAD,	Günlerce yanağımda bir şey hissettim, beni üzdü,...	Wonderful World-3	2009
TRAGICALLY SAD.	Feci şekilde üzdü.	Wonderful World-3	2009
MMM. I WAS A VERY TRAGIC LITTLE GIRL	Etrafta yüzü öpülmemiş durumda gezinen...	Wonderful World-3	2009
WALKING AROUND WITH MY UNKISSED FACE.	...hüzünlü küçük bir kızdım.	Wonderful World-3	2009
CAN YOU DRIVE ME, PLEASE,	Beni hastaneye kadar...	Wonderful World-3	2009
TO THE HOSPITAL?	...götürebilir misin lütfen?	Wonderful World-3	2009
I HEARD YOU THE FIRST TIME.	Seni bir kez duydum zaten.	Wonderful World-3	2009