Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 177017
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| You're both psychotic. | İkiniz de ruh hastasısınız. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l thought l might find you in here. | Seni burada bulacağımı düşünmüştüm. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Yeah. A photographer in a darkroom. Go figure. | Evet. Karanlık odadaki fotoğrafçı. Mantıklı. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l'm sorry l lied. | Yalan söylediğim için üzgünüm. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l only met Mark because l was worried about him. | Mark ile sadece endişelendiğim için görüştüm. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| The first time we went out... | İlk çıktığımızda... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| you warned me there'd be times you'd take off with no explanation. | ...beni zamansız gideceğin konusunda uyarmıştın. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| And before today, I was okay with that. | Ve bugünden önce, bununla sorunum yoktu. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| But now l'm curious. When you leave, where do you go? | Ama şimdi merak ediyorum. Ayrıldığında, nereye gidiyordun? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Come on. l mean, you said you were gonna be honest with me. | Hadi. Bana dürüst olacağını söylemiştin. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| And l will. So tell me. What's the deal? | Ve olacağım. O halde söyle. Olay nedir? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Do you have some secret life? | Gizli bir hayatın mı var? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| LUC: Another guy stashed somewhere? TRU: Of course not. | Gizlenen başka bir adam mı? Tabii ki değil. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Then why won't you tell me what's going on with you? | O halde, neler olduğunu, niye söylemiyorsun? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| LUC: Honesty. TRU: Hey, Luc | Dürüstlük. Hey, Luc... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| No, it's okay 'cause we're just starting... | Hayır, sorun yok, çünkü daha yeni başladık... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| and it's better this happened now instead of later. | ...ve bunun sonra yerine, şimdi olması güzel. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Listen, if you're looking for neat and easy... | Düzenli ve kolay bir ilişki arıyorsan... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| then, yeah, you're probably right. You've got the wrong girl. | ...muhtemelen haklısın. Yanlış kızla berabersin. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| But if you think you can handle something a little more complicated... | Ama daha karışığıyla baş edebilirsen... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| then stick around. You won't be sorry. | ...o halde, kal. Pişman olmayacaksın. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| LUC: Yeah. | Evet. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| TRU: Hello? DAVlS: I need to see you. Now. | Alo? Seni görmem gerek. Şimdi. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| TRU: l've got to go. Davis needs me. | Gitmeliyim. Davis'in bana ihtiyacı var. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Yeah. l've heard that before. | Evet. Bunu daha önce de duymuştum. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| DAVlS: l finished running the numbers through the simulator. | Simülatördeki araştırmamı bitirdim. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Based on the victim's own height and weight... | Kurbanın boyuna ve kilosuna... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| and the location and moderate depth of the wounds... | ...ve yaranın derinliğine uyumlu olarak. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l believe that the killer was approximately 5'4'', right handed... | Bence katil; yaklaşık 1.60, sağ elini kullanıyor... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| and lacking upper body strength. | ...ve vücudunun üstü güçsüz. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Mostly likely a female. What do you think? | Muhtemelen bir dişi. Ne düşünüyorsun? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l think you just described me. | Sanırım beni tarif ettin. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Don't put words in my mouth. l still don't think you did it. | Lafı ağzıma tıkama. Hala senin yaptığını düşünmüyorum. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| 5'4'', right handed, my apartment, my knife. Who else could.... | 1.60, sağ elini kullanan, dairem, bıçağım, başka kim... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l'll deal with exes my way, Tru. | Eski sevgililerimle kendim baş edebilirim, Tru. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Julie. Who? | Julie. Kim? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Mark's ex girlfriend. She and l are about the same size. | Mark'ın eski kız arkadaşı. Neredeyse aynı boydayız. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| There. All we have to do is go to the party, keep an eye on Mark... | İşte. Tüm yapmamız gereken; partiye gidip, Mark'ı izlemek... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| and if the ex shows up, you and l will be there to stop her. | ...eski sevgilisi ortaya çıkarsa da, onu durdurmak. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| And if l'm the killer? | Ya katil bensem? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l will not let you make the same mistake twice. | Aynı hatayı iki kez yapmana izin vermeyeceğim. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Thanks, Marty. Glad you could make it. | Sağol, Marty. Geldiğine sevindim. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Hey, neighbor. Kicking party. Thanks, neighbor. | Hey, komşu. Harika bir parti. Sağol, komşu. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| You okay? You look a little worried. | İyi misin? Endişeli görünüyorsun. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| The last party l had was kind of a disaster. | Son partim çok felaketti. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Before l moved in, l guess. | Ben taşınmadan önceydi, sanırım. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| BRlAN: That's okay. Don't worry. lf things start to slow down... | Sorun değil. Üzülme. Eğer parti yavaşlarsa... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l'll go get my karaoke machine. People love that stuff. | ...karaoke makinemi getiririm. İnsanlar onu severler. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| So here's a little something from me to you. | Benden sana küçük bir şey. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l know you got, like, a ton. But this one's supposed to be pretty rare. | Sende tonlarca var biliyorum. Ama bu oldukça nadir olmalı. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| LlNDSAY: Oh, my God! | Aman Tanrım! | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Popeye, 1952, blue base, no feet. There was only 2,000 of these made. | Temel Reis, 1952, mavi, bacaksız. Sadece 2000 tane üretilmişti. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| You said something about a collection once. | Bir keresinde koleksiyon yaptığını söylemiştin. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Guess l wanted you to know that l was listening. | Sanırım dinlediğimi bilmeni istedim. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Look what your brother gave me. | Kardeşinin bana verdiğine bak. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Sorry. He means well. Are you kidding? l love it. | Üzgünüm. İyi sanmıştır. Dalga mı geçiyorsun? Bayıldım. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| TRU: You do? LlNDSAY: Yeah. | Öyle mi? Evet. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l don't know, l'm thinking maybe l was wrong about him. | Bilemiyorum, belki onunla ilgili yanlış düşünüyordum. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| LlNDSAY: Maybe he is special. | Belki o özeldir. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| You haven't seen Mark, have you? | Mark'ı görmedin, değil mi? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| As in your ex? Why would he be here? | Eski sevgilini mi? Neden burada olsun ki? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l invited him. What? | Ben davet ettim. Ne? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Why would you do that? What about Luc? | Niye böyle bir şey yaptın? Peki ya Luc? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| You know what you need? Some of my special punch. | Neye ihtiyacın var biliyor musun? Özel kokteylime. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Thanks, but not tonight. | Sağol ama bu gece olmaz. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| No sign of Mark or Julie yet, but it's still early. | Mark ya da Julie'den iz yok ama daha erken. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l'm glad you're here. | Geldiğine sevindim. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Thanks for having me. Where should l stand? | Çağırdığın için sağol. Nerede durmalıyım? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Where is that knife l bought? | Aldığım bıçak nerede? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| BRlAN: Need something? | Bir şey mi gerekiyor? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| 'Cause if you do, you know, l live just right next door. | Eğer öyleyse, hemen yanda oturuyorum. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Got a knife? | Bıçağın var mı? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Now l'm selling shoes with my dad in his store until l can reapply. | Tekrar başvurana kadar, babamın dükkanında ayakkabı satıyorum. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| SAM: How about you? | Peki ya sen? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| TRU: Would you just excuse me one sec? SAM: Yeah. No problem. | Bir saniye izin verir misin? Evet. Problem değil. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Where did you get that? Your neighbor. | Bunu nereden buldun? Komşundan. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| LlNDSAY: l can't find the one l bought today. Have you seen it? | Bugün aldığımı bulamadım. Sen gördün mü? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| No, just be careful, okay? | Hayır, sadece dikkatli ol, tamam mı? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Okay. Sis, you got a sec? | Tamam. Kardeşim, bir saniyen var mı? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l don't think it's gonna happen for me and Linds. | Ben ve Linds'in yürüyeceğini sanmıyorum. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| But she loved your present. Yeah, but... | Ama hediyeni beğendi. Evet ama... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| she's so into me now, it's sort of a turnoff. | ...çok içime girdi, biraz canımı sıktı. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| HARRlSON: You mind if l turn on the TV, check out some scores? | TV'yi açıp, skorlara bakmamın sakıncası var mı? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| TRU: Yeah, whatever. HARRlSON: Okay. | Evet, her neyse. Tamam. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Yeah. Sorry l'm late. My class ran kind of long. | Evet. Üzgünüm geç kaldım. Dersim uzun sürdü. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Not a problem. l'm glad you're here. | Problem değil. Burada olduğuna sevindim. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Do you have a second? Sure. | Bir saniyen var mı? Elbette. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| lt's kind of loud in here. Do you think we can go to the roof? | Burası çok gürültülü. Çatıya çıkabilir miyiz? | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l'm the hostess, l shouldn't. Come on, it'll take a second. | Ev sahibiyim, çıkmamalıyım. Hadi, bir saniye sürecek. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| l thought you had a boyfriend. What happened? He go missing or.... | Erkek arkadaşın olduğunu sanıyordum. Ne oldu? Yoksa... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Trouble in paradise? Something like that. | Cennette sorun mu var? Onun gibi bir şey. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Trust me. He's a fool to walk away from a girl like you. | Bana güven. Senin gibi bir kızdan uzaklaşmak için aptal olmalı. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Take it from someone who knows. | Tanıdığım birinden biliyorum. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| What are you doing? l'm sorry, you invited me to the party | Ne yapıyorsun? Üzgünüm, partine davet ettin... | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Mark, l told you. l just want to be friends. | Mark, sana söyledim. Sadece arkadaş olmak istiyorum. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| But friends isn't enough. l won't give you up, Tru. | Ama arkadaşlık yeterli değil. Seni bırakmayacağım, Tru. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| You're gonna have to. | Zorundasın. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Look, just stay away from me, Mark. | Benden uzak dur, Mark. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| MARK: Tru. | Tru. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 | |
| Downstairs, hook a right, anywhere in the alley. | Aşağı, sağa, sokaktaki her yer. | Tru Calling Morning After-1 | 2003 |