Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 164277
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Last round. Touch 'em up. | Son raunt. Tokuşturun. | The Hammer-1 | 2007 | |
| You gonna run this round? I'm through runnin'. | Bu raunt kaçacak mısın? Çok beklersin. | The Hammer-1 | 2007 | |
| And we're ready for the fourth and final round. | Dördüncü ve son raunt için hazırız. | The Hammer-1 | 2007 | |
| It looks like Brown's dancing days are over, | Görünüşe göre Brown'ın dansı sona erdi... | The Hammer-1 | 2007 | |
| as he moves in for the knockout. | ...ve nakavt için dövüşüyor artık. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Holy cowl | Aman Tanrım... | The Hammer-1 | 2007 | |
| Brown is a man possessed. | ...Brown çıldırmış gibi. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Ferro is taking his best shots. | Brown, Ferro'ya en iyi vuruşlarını gösteriyor. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Break! Break! No pushing! Box. | Dur! Dur! İtişmek yok! Boks. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Robert, stay away from him. Stay away from him. | Robert, uzak dur ondan. Uzak dur. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Two hard lefts to the head! | Başına iki ağır darbe! | The Hammer-1 | 2007 | |
| Another one! And Ferro has hurt Brown. | Bir tane daha! Ve Ferro Brown'ın işini bitiyor. | The Hammer-1 | 2007 | |
| God damn it, kid! Get out of there! | Kahretsin, evlat! Kaç oradan! | The Hammer-1 | 2007 | |
| Brown is hurt. Up against the ropes. | Brown'ın işi bitti. İplere sıkıştı. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Brown appears to be out on his feet. | Brown ayaklarının üstünde duramıyor. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Don't stop it! Do not stop it! | Durdurma! Sakın durdurma! | The Hammer-1 | 2007 | |
| And it's over! | Ve sonunda bitti! | The Hammer-1 | 2007 | |
| It looks like Robert Brown is going to the Olympics. | Görünüşe göre Brown Olimpiyatlara gidiyor. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Jerry Ferro practically held him up. | Jerry Ferro onu ayakta tuttu. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Why don't you listen to me, kid? | Beni niye dinlemedin, evlat? | The Hammer-1 | 2007 | |
| 'Cause I don't need you. | Çünkü sana ihtiyacım yok. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Oh, is that so? | Oh, öyle mi? | The Hammer-1 | 2007 | |
| Well, you're gonna find out who needs who around here, | Kimin kime ihtiyacı olduğunu öğreneceksin... | The Hammer-1 | 2007 | |
| small time punk. | ...seni önemsiz serseri. | The Hammer-1 | 2007 | |
| He's the champion! Right now, man! | Şampiyon o! Şimdi, dostum! | The Hammer-1 | 2007 | |
| I bow to you, man! I bow to you! | Seni selamlıyorum, dostum! Seni selamlıyorum! | The Hammer-1 | 2007 | |
| I guess you miss your crackheads, huh? | Sanırım müşterilerini kaçırdın, ha? | The Hammer-1 | 2007 | |
| Just my boxing instructor. | Sadece boks eğitmenim için. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Lindsay! You back! | Lindsay! Geri döndün! | The Hammer-1 | 2007 | |
| When you leave, Jerry cried like the baby. | Sen gittiğinde, Jerry bebek gibi ağladı. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Why'd you hold back? | Niye durdun? | The Hammer-1 | 2007 | |
| Affirmative action. | Hak ediyordun. | The Hammer-1 | 2007 | |
| I figured it was your arthritis acting up. | Hasta numarası yapıyorsun sandım. | The Hammer-1 | 2007 | |
| You're going to the Olympics, baby. | Olimpiyatlara gidiyorsun, bebeğim. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Yeah, but I'm going to need a trainer. | Evet, ama yeni bir eğitmene ihtiyacım var. | The Hammer-1 | 2007 | |
| All right, I accept. | Peki, kabul ediyorum. | The Hammer-1 | 2007 | |
| No, you got Ozzie's number? | Hayır, Ozzie'nin numarası var mı sende? | The Hammer-1 | 2007 | |
| Oh, that's great. [laughs] | Oh, müthiş. | The Hammer-1 | 2007 | |
| That is good stuff. | Güzel şaka. | The Hammer-1 | 2007 | |
| You're gonna love Beijing. | Beijing'e bayılacaksın. | The Hammer-1 | 2007 | |
| None of the rickshaws go over 37 miles an hour. | Puspuslardan hiçbiri 37 kilometrenin üstünde hız yapamaz. | The Hammer-1 | 2007 | |
| [Jerry] We break ground on Monday. | Pazartesi inşaata başlıyoruz. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Steve says when we're finished we can use his place. | Steve bitirene kadar onun yerini kullanabileceğimizi söyledi | The Hammer-1 | 2007 | |
| Are you going to have spinning classes? | Sektirme sınıfları da olacak mı? | The Hammer-1 | 2007 | |
| No. No. This is a boxing gym. | Hayır, hayır. Burası bir boks salonu. | The Hammer-1 | 2007 | |
| I'm saying, but spinning classes have the finest women. | Öyle ama sektirme kadınların için en iyisi. | The Hammer-1 | 2007 | |
| They be... | Onlara... | The Hammer-1 | 2007 | |
| Yeah, Robert, you shouldn't even | Öyle, Robert, Olimpiyatlar... | The Hammer-1 | 2007 | |
| be thinking about women until after the Olympics. | ...bitene kadar kadınları düşünmemelisin bile. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Let me tell you guys about a circulating life energy | Beyler size chi olarak bilinen hayat enerjisinden... | The Hammer-1 | 2007 | |
| known as chi. | ...bahsedeyim. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Cheese? | Peynir mi (Cheese)? | The Hammer-1 | 2007 | |
| So close. Chi. | Benziyor. Chi. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Yeah, you don't melt it on chips. | Evet, onu cipsin üstüne eritemezsin. | The Hammer-1 | 2007 | |
| [Jerry narrating] A great lady, a loyal best friend, | Mükemmel bir kadın, sadık bir arkadaş... | The Hammer-1 | 2007 | |
| two promising boxers, | ...iki parlak boksör... | The Hammer-1 | 2007 | |
| and my own gym to train them in. | ...ve onları çalıştırabileceğim kendi spor salonum. | The Hammer-1 | 2007 | |
| Now that sounds like a dream come true. | Kulağa sanki hayalim gerçekleşmiş gibi geliyor. | The Hammer-1 | 2007 | |
| [Ozzie] Are you going to cry again? | Tekrar ağlayacak mısın? | The Hammer-1 | 2007 | |
| [Jerry] I wasn't crying. | Ağlamıyordum ki. | The Hammer-1 | 2007 | |
| [Ozzie] I see you! | Gördüm seni! | The Hammer-1 | 2007 | |
| [Jerry] I had sawdust in my eye. | Gözüme talaş kaçmıştı. | The Hammer-1 | 2007 | |
| [Ozzie] You liar! | Yalancı! | The Hammer-1 | 2007 | |
| [Jerry] Why do you have to bust my chops? | Niye her şeyi mahvetmek zorundasın? | The Hammer-1 | 2007 | |
| [Ozzie] You cry baby. | Seni sulu göz. | The Hammer-1 | 2007 | |
| [Jerry] What, that makes me less of a man? | Ne yani, bu benim erkeklik seviyemi mi düşürür? | The Hammer-1 | 2007 | |
| [Ozzie] Lindsay, he cry! | Lindsay, o ağladı! | The Hammer-1 | 2007 | |
| Life | Hayat | The Hammer-1 | 2007 | |
| Story of my life | Hayat hikâyem | The Hammer-1 | 2007 | |
| Well, high school seemed like such a blur | Lise hayatım biraz bulanıktı | The Hammer-1 | 2007 | |
| I didn't have much interest | Fazla bir şeye ilgim olmadı | The Hammer-1 | 2007 | |
| In sports or school elections | Spora ya da okul etkinliklerine | The Hammer-1 | 2007 | |
| And in class I dreamed all day | Ve sınıftayken hep hayalini kurardım | The Hammer-1 | 2007 | |
| About a rock 'n' roll weekend | Çılgın bir hafta sonunun | The Hammer-1 | 2007 | |
| And the girl in the front of the room | Ve odanın önündeki kız | The Hammer-1 | 2007 | |
| So close yet so far | Çok yakındı ama aslında çok uzaktı | The Hammer-1 | 2007 | |
| You know she never seemed to notice | Hiç ilgilenir gibi görünmedi bana | The Hammer-1 | 2007 | |
| This silly school boy crush | Bu sersem okul çocuğu saçmalığı | The Hammer-1 | 2007 | |
| Wasn't just pretend | Uydurma değildi | The Hammer-1 | 2007 | |
| Life goes by so fast | Hayat akar, gider | The Hammer-1 | 2007 | |
| You only want to do what you think is right | Sadece doğru olduğunu zannettiğin şeyi yapmak istersin | The Hammer-1 | 2007 | |
| Close your eyes, then it's past | Kapa gözlerini ve geçmiştir | The Hammer-1 | 2007 | |
| La la huh huh | La la ha ha | The Hammer-1 | 2007 | |
| And I went down to my old neighborhood | Eski çevreme geri döndüm | The Hammer-1 | 2007 | |
| The faces have all changed | Çehreler hep değişti | The Hammer-1 | 2007 | |
| There's no one there left to talk to | Konuşacak kimse kalmadı | The Hammer-1 | 2007 | |
| And the pool hall that I loved as a kid | Ve çocukken sevdiğim bilardo salonu | The Hammer-1 | 2007 | |
| Is now a 7 Eleven | Şimdi 7 Eleven | The Hammer-1 | 2007 | |
| And I went downtown to look for a job | İş bulmak için şehir merkezine gittim | The Hammer-1 | 2007 | |
| I had no training, no experience to speak of | Görüşme için ne deneyimim ne de çalışmam vardı | The Hammer-1 | 2007 | |
| And I looked at the holes in my jeans | Ve pantolonumdaki deliklere baktım | The Hammer-1 | 2007 | |
| And I turned and headed back | Ve geriye döndüm | The Hammer-1 | 2007 | |
| And good times come and good times go | İyi zamanlar gelir ve gider | The Hammer-1 | 2007 | |
| I only wish the good times would last a little longer | Sadece şu iyi zamanların birazcık daha uzun olmasını istiyorum | The Hammer-1 | 2007 | |
| I think about the good times we had | Geçen güzel günleri düşünüyorum | The Hammer-1 | 2007 | |
| And why they had to end | Ve niye bitmeleri gerektiğini | The Hammer-1 | 2007 | |
| So I sit at the edge of my bed | Bu yüzden yatağımın ucuna oturdum | The Hammer-1 | 2007 | |
| I strum my guitar | Acemice gitarımı tıngırdattım | The Hammer-1 | 2007 | |
| And I sing an outlaw love song | Ve bir kaçak aşk şarkısı söyledim | The Hammer-1 | 2007 | |
| I think about what you're doin' now | Ve şu an ne yaptığını düşünüyorum | The Hammer-1 | 2007 |