Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 156686
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
In my mind, I go over everything you spoke of. | Söylediğin her şeyi sürekli zihnimde tekrarlıyorum. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
The good news delights me, but at the same time..." | İyi haberler neşemi yerine getiriyor ama bir yandan da " | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
"...I feel calm on the whole, just a little odd and distracted. | "Biraz canım yanmış ve keyfim kaçmış olsa da, etraflıca düşününce sakinleşiyorum. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I didn't expect us to share so much in an hour, | Ne bir saat içinde bunca şey yapacağımızı... | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
nor to receive so much good news..." | ...ne de böylesi iyi haberler almayı beklemiyordum " | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
He's your boyfriend? | Erkek arkadaşın mı? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I've got some. | Bende var. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Have one of mine. | Al bir tane. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I love watching girls smoke. | Sigara içen kızların hastasıyım. Sen de içerken şahane görünüyorsun. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
So he's your boyfriend? Good looking. | Erkek arkadaşın mı senin o? Yakışıklı çocuk vallahi. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Have you slept with him? | Sen yattın mı? Sence? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
You want to try with me? | Beni denemeye ne dersin peki? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
You're crazy. I'm not crazy at all. | Kafayı yemişsin. Hiç de bile. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
What's the matter? | N'oluyor lan?! | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Stop fighting! | Kavga etmeyin! | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I'm stopping. | Durdum, tamam. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
What do you want? | Ne istiyorsun ha? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Sleep with him, but don't do it in front of me. | İstersen onunla sikiş ama gözümün önünde yapma. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
What's wrong with you? | Derdin ne senin be? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
With me? | Derdim mi ne? Kendine sor bence bu soruyu. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I cannot find my home Among the city's tower blocks | Şehrin koca binaları arasında bulamıyorum yuvamı | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I wander to the ends of the earth Through the swarming streets | Kalabalık sokakların içinden dünyanın sonuna doğru yol alıyorum | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Carrying my heavy shell | Sırtımda taşıyorum ağır kabuğumu | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Zhou Wei, I'm sleeping here tonight. | Burada yatacağım, Zhou Wei. Olmaz. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Chen Jun, let's grab a bite? | Chen Jun, bir şeyler yemeye gidelim mi? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Supper. | Akşam yemeği yiyeceğiz. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
What brings you here? Come in. | Hangi rüzgâr attı buraya seni? Gel, gel. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Can I take your bed? No problem. | Yatağını ödünç verir misin? Tabii, ne demek. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I'm sleeping here! | Burada yatacağım dedim! | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Let's go out for a bit. All right. | Gel dolaşalım biraz. Tamam. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
What's wrong? I said he was sleeping here. | Ne oldu şimdi? Yatağımı kullanabilir dedim ya. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I just want a word with him. We'll be back soon. | İki kelam edeceğim kendisiyle, geliriz birazdan. Ne bu acele yahu? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
My stuff's outside. | Eşyalarım dışarıda. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Bye, Yu Hong. | Görüşürüz, Yu Hong. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Take it easy. | Çok sinirlenme. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
What's up with you? | Hayırdır ya? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I said no. You're not sleeping here. | Olmaz dedim. Burada yatmayacaksın. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I'm staying unless you hit me. If you... | Bana vurursan giderim. Tabii yer | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Hit me again, and I'll go. | Bir daha vurursan giderim. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Hit me, and I'm gone. | Son kez vur da gideyim. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Yesterday, I hung around Zhou Wei's dorm like a fool all evening. | Avare gibi Zhou Wei'nin odasında dolandım durdum bütün akşam. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
No one spoke to me. | Kimse benimle muhatap olmadı. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
We sang songs. | Bir ara şarkı söyledik. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
"The Snail's Home." | "Salyangozun Evi". | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I wanted to leave... | Gitmek istedim... | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
...but I wavered, and I stayed. | ...ama cayıp, kalmayı seçtim. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Later, Zhou Wei slapped me. | Sonra, Zhou Wei beni tokatladı. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I cried. | Ben de ağladım. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
He took me in his arms and held me for a long, long time. | Beni kollarına alıp, uzunca bir süre sardı sarmaladı. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
That's not the worst part. | En kötü kısım bu değildi ama. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
What's worse is to know this sort of thing will happen to me again. | En kötü kısım, bu tarz bir olayın tekrar başıma geleceğini biliyor olmaktı. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I curse my stupidity, my futility. | Aptallığıma, faydasızlığıma lanet ettim. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
These hallucinations always torment me. | Bu sanrılar hep bana acı çektirdi. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
When I'm impatient, | Sabırsız kaldığım... | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
when I can't bear to wait to see him. | ...ve onu görmek için can attığım zamanlarda özellikle. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
But I've gone too far ahead. | Ama çok ileri gittim işte. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I thought you were far away from me, | Yanı başımda elimi nazikçe tutarken... | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
while you were right there, gently holding my hand. | ...benden çok uzakta olduğunu düşünüyordum. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Let's break up. | Ayrılalım istiyorum. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Seriously. I've thought about it. | İyice düşündüm taşındım. Yeter bu kadarı. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
If I were a man, I'd never let you go. | Erkek olsaydım sensizliğe dayanamazdım. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
You mean in bed? | Yatakta mı diyorsun? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I mean everything about you. | Her anlamda diyorum be. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
So far, no one has managed it. | Şimdiye kadar beni kimse terk etmemişti. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Zhou Wei could. | Zhou Wei eder işte. Öyle mi diyorsun? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
He's not talking to me. | Benimle konuşmuyor. Onu korkuttun. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Guys like him... | Onun gibileri kibar kızları sever. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
You're so hard you make him impotent. | Üzerine o kadar çok gittin ki aciz kaldı çocuk. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
When I saw you on the roof, I was really scared. | Seni çatıda gördüğümde çok korktum, atlayacaksın sandım. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Jumping would have been easy. | Atlamak kısa yolu tercih etmekti ama yapamadım işte. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Looking at my face in the mirror, I don't see the face of a young girl. | Aynada kendime bakınca, genç bir kızın yüzünü görmüyorum. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Instead, I see the face of a mature woman. | Olgun bir kadın var sanıyorum karşımda. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Complex desires. Emotions ripened prematurely. | Karmaşık arzular, zamanından önce olgunlaşan duygular. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Nonchalance and coldness. | Kayıtsızlık ve duygusuzluk. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
All written on my face. | Hepsi suratımda yazıyor âdeta. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
When I see my face, I think of another face beside it. | Yüzüme bakınca, ardında bir başka yüz var sanıyorum. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
How I long to see both faces together. | Ne zamandır beraber görüyorum bu yüzleri acaba? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I talked to Zhou Wei about you. | Zhou Wei'yle senin hakkında konuştuk. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
What did he say? He said you're crazy. | Ne dedi? Kafadan çatlak olduğunu söyledi. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
What did you say? | Sen ne cevap verdin? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I said, "Don't be stupid. She's perfectly sane." | "Saçma sapan konuşma. Gayet aklı başında biri o." dedim. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Clothes everywhere! | Her yere elbise asmışlar! | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
What's wrong? | Ne oldu ya? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Is it something I said? | Söylediğim bir şey yüzünden mi? | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
What's wrong? | Ne oldu diyorum. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
What did you put on the wall? | Neyine lan senin böyle şeyler asmak?! | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I'm going to bloody tear it down! | Paramparça edeceğim, gör bak! | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Don't get upset. | Celallenmeyin artık. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I need to write down some things that have been happening in my life. | Hayatımda olup biten birkaç olayı kağıda dökmem lazım. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
And I want to tell Zhou Wei. | Sonra da bu olayları Zhou Wei'ye anlatmak istiyorum. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
First: | İlk olarak... | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Our decision to break up didn't work out as planned. | Ayrılık kararımız düşündüğümüz gibi sonuçlanmadı. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Maybe I'm doomed to be bound to him. | Belki de hayatımı onunla ya da onsuz geçiremiyor olmam kaderin bir cilvesidir. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Second: | İkinci olarak... | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Song Ping, as serious as she seems, is a book thief. | ...Song Ping, kitap hırsızlığını gitgide ilerletmeye başladı. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
She's stolen loads of books and taken them home one by one. | Birer ikişer çaldığı kitapları evine götürüyor. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Third: I taught Dongdong how to masturbate. | Üçüncü olarak, Dongdong'a nasıl mastürbasyon yapacağını gösterdim. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
One day, I took her to Li Ti's room. | Li Ti'nin odasına gittik bir gün. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
I told her to stand in front of the mirror and to feel her body. | Ona aynanın önünde durup vücudunu hissetmesini... | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |
Those days, Dongdong and I were always together. | O günlerde Dongdong'la beraber takılıyorduk hep. | Summer Palace-1 | 2006 | ![]() |