Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 151908

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
Thought you might like to come for a run.	Koşmaya gelirsin diye düşünmüştüm.	Spaced Help-1	2001
Might ease your frustration.	Tıkanıklığını giderir.	Spaced Help-1	2001
What frustration?	Ne tıkanıklığı?	Spaced Help-1	2001
(Twist) Why? I like going out! (Brian ) I want to stay in.	Neden? Dışarı çıkmayı seviyorum!	Spaced Help-1	2001
(Twist) And have sex? That's all you ever want.	Evde kalıp, sevişmek istiyorum. Tek istediğin bu zaten.	Spaced Help-1	2001
I'm not here for one thing. I want you to see me as a whole.	Sadece bir tek şey için burada değilim. Beni bir bütün olarak görmeni istiyorum.	Spaced Help-1	2001
I do. Whole with a "w".	Görüyorum. Whole (bütün) demek istedim, "w" ile.	Spaced Help-1	2001
Just thought you might like a jog.	Sadece jogging yapmak istersin diye düşünmüştüm.	Spaced Help-1	2001
No, can't. Mum's coming, we're going out for lunch.	Gelemem. Annem gelecek, yemeğe çıkacağız.	Spaced Help-1	2001
Is that why you're dressed like that?	O yüzden mi böyle giyindin?	Spaced Help-1	2001
She thinks I'm a lawyer.	Avukat olduğumu sanıyor.	Spaced Help-1	2001
Bloody 'ell.	Hadi be.	Spaced Help-1	2001
I thought I knew all your little secrets.	Ben de bütün sırlarını bildiğimi sanıyordum.	Spaced Help-1	2001
No wonder you're so tense.	Gergin olmana şaşırmıyorum.	Spaced Help-1	2001
Come on! (Honks horn )	Hadi!	Spaced Help-1	2001
What is the hold up?	Bu tıkanıklık niye?	Spaced Help-1	2001
There's been an accident.	Kaza oldu.	Spaced Help-1	2001
Somebody got hurt.	Birisi yaralandı.	Spaced Help-1	2001
Who? A lady.	Kim? Bir bayan.	Spaced Help-1	2001
How d'you know? Because we hit her.	Nereden biliyorsun? Çünkü çarpan biziz.	Spaced Help-1	2001
Did we? Yeah. That's her there.	Vallaha mı? Evet. İşte orada.	Spaced Help-1	2001
Ah! What the hell are you doing?	Ne bok yediğinizi sanıyorsunuz?	Spaced Help-1	2001
It's broad daylight!	Güpegündüz hem de!	Spaced Help-1	2001
You have no consideration for cyclists.	Bisiklet sürenlere karşı hiç saygınız yok.	Spaced Help-1	2001
What the hell are you doing? It's broad daylight.	Ne bok yediğinizi sanıyorsunuz? Güpegündüz hem de!	Spaced Help-1	2001
All right. What's your problem?	Tamam, anladık. Sorunun ne senin?	Spaced Help-1	2001
Think you can go on? Come on. Yeah.	Devam edebilecek misin? Evet.	Spaced Help-1	2001
Yeah. Yeah, sure.	Evet, tabi.	Spaced Help-1	2001
That's not gonna happen	Böyle bir şey olmayacak...	Spaced Help-1	2001
cos he's a small fish in a big pond	...çünkü o büyük bir havuzdaki küçük bir balık...	Spaced Help-1	2001
and I'm a big...shark!	...bense bir köpekbalığıyım!	Spaced Help-1	2001
Yes, yes. OK. Bye.	Tamam. Görüşürüz.	Spaced Help-1	2001
Hello, love. Shall we go?	Merhaba, tatlım. Gidelim mi?	Spaced Help-1	2001
Aren't we going in?	İçeri girmeyecek miyiz?	Spaced Help-1	2001
No, I've got the builders in. They're making a wall.	Hayır, içeride tadilat var. Duvar örüyorlar.	Spaced Help-1	2001
I know a good place to eat.	Güzel yemek yapan bir yer biliyorum.	Spaced Help-1	2001
This is all right.	İyi gidiyoruz.	Spaced Help-1	2001
What did I tell you? It's quite fun.	Ne demiştim sana? Bayağı eğlenceli.	Spaced Help-1	2001
Shit, there he is.	Kahretsin, işte orada.	Spaced Help-1	2001
What about you?	Ne haber?	Spaced Help-1	2001
Don't deliver that parcel. Why?	Paketi teslim etme. Niye?	Spaced Help-1	2001
There's something I don't want them to see.	İçinde onların görmesini istemediğim bir şey var.	Spaced Help-1	2001
Paperclips?	Mandallar mı?	Spaced Help-1	2001
No. Where's my portfolio?	Hayır. Portfolyom nerede?	Spaced Help-1	2001
I delivered that half an hour ago.	Yarım saat önce teslim ettim.	Spaced Help-1	2001
Tim Bisley's portfolio has arrived.	Tim Bisley'in portfolyosu geldi.	Spaced Help-1	2001
Actually, I'll look at it after lunch.	Yemekten sonra baksam daha iyi olacak.	Spaced Help-1	2001
(Tim ) Couldn't we go get it?	Tekrar alamaz mıyız?	Spaced Help-1	2001
Not even I can get to the upper reaches.	Ben bile gidip alamam.	Spaced Help-1	2001
Parcels are left at reception and collected by personnel.	Paketler resepsiyona bırakılır ve personel tarafından toplanır.	Spaced Help-1	2001
(Both) Damn. They must let some people up.	Kahretsin. Belki izin verirler.	Spaced Help-1	2001
Not without an appointment. Shit.	Randevusuz olmaz. Kahretsin.	Spaced Help-1	2001
How am I gonna get my picture back? Mike, any ideas?	Peki nasıl geri alacağız? Mike, fikrin var mı?	Spaced Help-1	2001
Yeah, but we'll need another walkie talkie.	Evet ama başka bir telsiz lazım.	Spaced Help-1	2001
(Beeping) 0r two.	Veya iki tane.	Spaced Help-1	2001
Can I have a large half caff frappuccino, please?	Büyük bir fincan frappuccino alabilir miyim, lütfen?	Spaced Help-1	2001
With whipped cream and marshmallow dunkers...Mum?	Kremşanti ve şekerlemeli olsun. Anne?	Spaced Help-1	2001
Yes. I'll have one of those, too.	Bende aynısından alayım.	Spaced Help-1	2001
So how is everything? Good.	Pekala, nasıl gidiyor? Güzel.	Spaced Help-1	2001
How's Twist? Good. 0ut of town.	Twist nasıl? O da iyi. Şehir dışında.	Spaced Help-1	2001
Can't wait to meet her.	Onunla tanışmak için sabırsızlanıyorum.	Spaced Help-1	2001
Very busy.	Çok meşgul.	Spaced Help-1	2001
Well, fashion is big business these days, Brian.	Bugünlerde moda işleri çok yoğun, Brian.	Spaced Help-1	2001
You know that.	Sende biliyorsun.	Spaced Help-1	2001
0h, are they friends of yours?	Arkadaşların mı?	Spaced Help-1	2001
Never seen them before.	Daha önce hiç görmedim.	Spaced Help-1	2001
Brian, what is it? Sorry?	Brian, ne yapıyorsun? Pardon?	Spaced Help-1	2001
What is it? It's me again.	Ne var? Yine ben.	Spaced Help-1	2001
I can see that. Third time today.	Görebiliyorum. Bugün üçüncü kez.	Spaced Help-1	2001
Have you got something to deliver?	Teslimatın mı var?	Spaced Help-1	2001
I was thinking, I'm getting a bit	Düşünüyordum da artık bisiklet...	Spaced Help-1	2001
long in the tooth with this cycling lark.	...sürmek için biraz yaşlanıyorum.	Spaced Help-1	2001
The old pins ain't what they used to be.	Ayaklarım artık eskisi gibi değil.	Spaced Help-1	2001
I was wondering what it's like to be a security guard.	Güvenlik görevlisi olmak nasıl bir şey merak ediyorum.	Spaced Help-1	2001
I really look up to people like you.	Sizlere gerçekten hayranlık duyuyorum.	Spaced Help-1	2001
Yeah. How'd I get to be like you?	Evet. Nasıl sizin gibi olabilirim?	Spaced Help-1	2001
Well, tell you what, give us your name and address,	Bak ne diyeceğim, ismini ve adresini ver,...	Spaced Help-1	2001
and I'll send you all you need to apply.	...müracaat için gerekenleri sana yollayayım.	Spaced Help-1	2001
Would you? Sure. Why not?	Bunu yapar mısın? Tabi. Neden olmasın?	Spaced Help-1	2001
Brilliant. All right. My name's Henry Krinkle.	Harika. Tamam. Adım Henry Krinkle.	Spaced Help-1	2001
154, Hopper Avenue.	154, Hopper Avenue.	Spaced Help-1	2001
Hopper? Yeah, Hopper.	Hopper mı? Evet, Hopper.	Spaced Help-1	2001
Colin! Stop her.	Colin! Durdur onu.	Spaced Help-1	2001
Who does he think he is? Bob bloody Kane?	Kim olduğunu sanıyor? Bob Kane mi?	Spaced Help-1	2001
Tell him I'd make more money pimping his grandmother.	Ona söyle annesini satarak daha fazla para kazanabilirim.	Spaced Help-1	2001
0h, you know him. Frustrated as ever. He's taken up art classes.	Onu bilirsin. Her zamanki gibi. Sanat sınıflarıyla meşgul oluyor şu aralar.	Spaced Help-1	2001
I think he'd always fancied himself as an artist.	Sanırım kendisini her zaman bir sanatçı olarak hayal ediyordu.	Spaced Help-1	2001
He keeps it to himself.	Sadece kendine saklıyordu.	Spaced Help-1	2001
We always hoped you might go in for that sort of thing.	Senin de her zaman böyle şeylerle uğraşmanı umut etmiştik.	Spaced Help-1	2001
You were so good at it at school.	Okulda bu konuda çok iyiydin.	Spaced Help-1	2001
It might have given you something to talk about with your father.	Babanla konuşacak ortak şeyleriniz olabilirdi.	Spaced Help-1	2001
Mum. What, love?	Anne. Efendim, tatlım?	Spaced Help-1	2001
Something I should tell you.	Sana söylemem gereken bir şey var.	Spaced Help-1	2001
This is it. Fourth floor.	İşte burası. Dördüncü kat.	Spaced Help-1	2001
You ready? I was born ready.	Hazır mısın? Ben hazır doğmuşum.	Spaced Help-1	2001
But are you ready now? Yeah.	Tamam da, şimdi hazır mısın? Evet.	Spaced Help-1	2001
We've only got to get the picture back and not get caught.	Yapacağımız şey resmi geri alıp yakalanmamak.	Spaced Help-1	2001
Tell Stan I'll speak to him later.	Stan'e söyle onunla sonra konuşurum.	Spaced Help-1	2001
After I've put Bisley out of his misery.	Bisley'in sefaletine son verdikten sonra.	Spaced Help-1	2001
Shit. Is it locked?	Kahretsin. Kilitli mi?	Spaced Help-1	2001