Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 145900
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
You compromise that evidence in any way, I'll swear you held a gun to my head. | Her hangi bir şekilde bu delilleri gizliliğini bozarsan, yeminle, kafama silah dayamış gibi olursun. | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
Looks like your cold case file may have given us our first positive lead. | Görünüşe göre senin eski dosya, bize ilk ip ucumuzu vermiş olabilir. | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
{\Which }Means it must have come from{\ one of} the robbers. | Bunun anlamı soygunculardan birinden geliyor olmalı. | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
{\Do }You have a DNA match? {\'cause }We could never find{\ one}. | DNA'yı eşleştirebildin mi? Çünkü biz bulamamıştık. | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
but we did find someone right here in old city | ama burada eski şehirde DNA'sı... | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
whose DNA matches 16 alles out of the 20 that we looked at. | ...yirmide on altı uyumlu birini bulduk. | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
That many genetic markers has got to be a{\ close} relative. | Bu kadar genetik işarete sahip birisi kesinlikle yakın akrabasıdır. | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
He's a 71 year old by the name of Oliver Braithwaite. | Oliver Braithwaite adlı, yetmiş bir yaşındaki biri. | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
Do you have an address? He's a drifter, from what we can tell. | Adresin var mı? Anlayabildiğimiz kadarıyla sokakta yaşıyor. | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
Hangs out in my favorite part of town, the old Bryant Street corridor. | Benim şehirdeki en favori yerim olan, eski Bryant sokağı geçidinde takılıyormuş. | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
Excuse me, I'm looking for a man, Oliver Braithwaite. | Affedersiniz, Oliver Braithwaite adlı adamı arıyordum. | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
Oh, yeah, I got a great recipe for a rubbing alcohol martini. | Oh evet, ev yapımı martini yapmak için çok iyi bir tarif buldum. | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
I believe you're looking for me? | Sanırım beni arıyormuşsunuz. | Sanctuary Folding Man-5 | 2008 | ![]() |
Who are you? | Kimsin sen? Helen. Çok güzel gözüküyorsun. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
I've waited a long time for this. | Bunun için uzun zamandır bekliyordum. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
I'm afraid there's nothing I can do. | Üzgünüm ama yapabileceğim hiçbir şey yok. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Maybe you don't want to. | Belki de kalmak falan istemiyorsundur. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
I did aid in procuring the keystone. | Anahtar taşı bulmada yardımcı olmuştum. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
I do it so well. | Ama çok iyi yapıyorum. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Without a source blood shield, | Kaynak kan kalkanı olmadan bize yük olabilirsin. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Oh well, I tried to warn her. | Ben onu uyarmaya çalıştım. Kes... | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
like the pathetic little pet that you are | ...onun ayaklarını dibinde dolaşıyorsun. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Ice blocking the door! | Buz kapıyı bloke etmiş. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
I need you guys to get behind me | Arkama geçip rüzgârı siper edin. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Whoa! What is that? | Dikkat! Bu da ne? | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Well, that's great, but how do we get back out? | Bu harika, ama nasıl geri döneceğiz? | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Well, all the major airports have 'em these days. | Bugünlerde tüm büyük havalimanlarında var artık. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Without the repeater, | Yükseltici olmadan sinyal kayaları aşamaz. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
How'd you do that? | Onu yapmayı nasıl becerdin? | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
And the repeaters. | Ve yükselticileri de. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Then she needs help. | O zaman yardıma ihtiyacı var. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
It is rather incredible, isn't it? | Bayağı müthiş bir şey değil mi? Evet. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
The same coordinates as the gateway. | Olduğu koordinatlarda gerçekleşmiş. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
At roughly the same time as their tracking signal died. | Takip sinyallerinin kesilmesiyle aynı anda. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Hold on, hold on, you need to rest. | Bekle biraz. Dinlenmelisin. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Yes, well, any port in a storm. | Evet, denize düşen yılana sarılır. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Why don't you just let me take a look at your leg? | Niye ayağına bakmama izin vermiyorsun? | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Hank, stop being a child. | Hank, çocukluk etmeyi bırak. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
We can't be too far from the city now. | Şehre yaklaşmış olmalıyız. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
No, that distinctive aroma isn't coming from the plant. | Hayır, o koku bitkiden gelmiyor. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
that's not the adjective I would have used | ama bunu tanımlamak için ben o sıfatı kullanmazdım. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Will! | Kaç! | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
No, it isn't! | Hayır değil. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Now we know where they went. | Artık nereye gittiklerini biliyoruz. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
I know, but that's like saying | Biliyorum, ama bu "Sakın sarı bir gergedan düşünmeyin!" demek gibi. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Well, yes, it does. | Aslında göremez. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
So you mean that this giant dragon snake | Yani bu dev ejder yılan yüz tanıma mı kullanıyor? | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Essentially, yes. | Esasen öyle. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
It's still kind of cool, though. | Gerçi yine de bayağı bir müthiş. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
It's also deaf. | Ayrıca sağırdır... | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
It senses we're here. | Burada olduğumuz hissetti. Ayrılmalıyız. Tamam. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Will, it's right on top of you! | Will, tam üstünde. Ne yaparsan yap sakın... Biliyorum, biliyorum. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
It just all looks the same down here. | Burada da her şey aynı. Hep kaya. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Yeah. | Evet. Tabii varabildilerse. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Keep your face hidden. | Yüzünü kapalı tut. Onu uzaklaştıracağım. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
What the ? | Bu da ne? | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Close your light. | Işığını kapat. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Okay, come on. | Tamam peki. Bize hala bir cevap vermedin. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Oh, well, then, let's review, shall we? | Peki, o zaman olanları gözden geçirelim, olur mu? | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
and now you've come to ask me for my help. | ...ve şimdi de benden yardım istemeye geldiniz. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
You know, there's only so much bile | Biliyor musun, bir günde sabrım ancak bir yere kadar dayanabilir. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
This is your farm? | Burası sizin çiftliğiniz mi? | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
It's harder | Sürüş birimlerimiz bozulduğunda ya da bir devre... | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
they were trapped by the firebreather. | ateş soluyan yüzünden mahsur kaldılar. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Nothing like a firebreather fight | İnsanın iştahını açmak için ateş soluyanla savaşmak gibisi yoktur. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
I think your stories | Sanırım hikâyeleriniz bayağı eski. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Then why are you here? | O zaman niye buraya geldiniz? | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Oh, that would be great. | Bu harika olurdu. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
I'll get water for the journey. | Yolculuk için su getireyim. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
The Rashi is good for you. | Rashi size iyi geldi. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Which I gather is necessary | Sanırım bu da senin ışınlanman için gerekiyor. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Yeah, if I don't know where I'm going, | Evet, nereye gittiğimi bilemezsem işler bayağı kötü olur. Anlaşıldı. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
with the holographic map... | ...holografik harita ile birleştirirsek... | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
I haven't seen one of my little tracking dots in a while. | Bir süredir küçük takip noktalarımdan birini hiç görmedim. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
At least it ain't where we've been. | En azından önceden olduğumuz bir yerde değiliz. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Oh, hey, check this out. | Hey, şuna baksana. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
So we were right. | Yani haklıymışız. Bu birinin su tesisatı. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Civilization. | Medeniyet vardır. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
All right, system's up and ready to receive. | Tamam, sistem çalışır durumda ve almaya hazır. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Always was a fan. | Hep hayranın olmuşumdur. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Now, that looks like... | Şimdi, bu... Toplu taşımaya benziyor. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Well, this is different. | Bu farklıymış. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
You think this ping pong ball | Sence bu pin pon topu bizi şehre mi götürecek? | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Has it ever occurred to you | Bu kadar gelişmiş bir medeniyetin taşıma sistemlerini... | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Allow me, huh? | İzin verir misin? | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Well done, us. | Aferin bize. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Which helps with their communication signals, | Bu da iletişim sinyallerine yardımcı oluyor, | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Some sort of energy blast. | Bir çeşit enerji silahı elektriksel sistemimizi kesti. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Well, it ain't Kansas. | Kansas'ta değiliz. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Okay, now it's your turn. | Tamam, şimdi sıra senin. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
You know, I know we all did | Biliyorum, bunu yapabilmek için çok uğraştık, | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
make sure you get some help before coming after us. | yardım almadan peşimize düşme. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
I'm not missing out on this. | Bunu kaçırmıyorum. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Well, of course I am. | Elbette öyle. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Definitely electric. | Kesinlikle elektrikli. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
Let's call it a tie. | Berabere diyelim. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
We noticed several power fluctuations | Buraya gelirken güç dalgalanmaları olduğunu gördük, | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
This is not going to be good. | Bunun sonu hiç iyi olmayacak. Öyle mi? | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
You're making a huge mistake. | Büyük bir hata yapıyorsunuz. | Sanctuary Hollow Men-1 | 2010 | ![]() |
I take it you're feeling much better. | Sanırım, çok daha iyi hissediyorsun. | Sanctuary Kush-1 | 2008 | ![]() |