Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 21242
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Just kill him. | Öldürün onu. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Ki Ho. | Ki Ho. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You bastard, hey! Hey! | Seni adi piç kurusu! | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You bastard! | Piç kuruları! | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
'Could I really kill Choi Min Woo?' | Gerçekten Choi Min Woo'yu öldürebilir miyim? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
This is Se Gwang Hospital. | Se Gwang Hastanesi'nden arıyoruz. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Choi Min Woo was in a car accident. | Choi Min Woo trafik kazası geçirdi. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
No, no way. It can't be. | Hayır, olamaz. Olamaz. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I heard you were injured. Are you okay? | Yaralandığını duydum. İyi misin? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Just here. | Sadece şurası... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
What is it, Seo Eun Ha? Is everything okay? | Seo Eun Ha, ne oldu? Her şey yolunda mı? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I'm saying I love you. | Seni seviyorum dedim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Gosh, unfortunately I have a meeting with buyers today... | Ne yazık ki bugün alıcılarla toplantım var. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
It was scheduled a month ago, so I can't just cancel it now. | Bir ay öncesinden ayarlanmıştı bu yüzden şimdi iptal edemem. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Did I hear you wrong earlier, by any chance? | Bir ihtimal az önce dediğini yanlış mı duydum? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I think you said something about you loving me... | Ben, Seo Eun Ha, SJ Grup'ta sahip olduğum hisselerin... Sanki bana seni seviyorum gibisinden bir şeyler dedin... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
How long will you tease me about it? | Daha ne zamana kadar benimle dalga geçeceksin? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
What do you mean tease you? | Dalga geçtiğimi kim söylemiş? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I still can't tell if it was for real or not. | Hâlâ gerçek mi değil mi bilemiyorum. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
It was for real, right? | Gerçekti, öyle değil mi? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I will tell you everything. | Sana her şeyi anlatacağım. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
After you hear me out | Hikâyemi dinledikten sonra... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
if you still feel the same way | ...hâlâ aynı şekilde hissedersen... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
then I will tell you again that I love you. | ...sana tekrar seni sevdiğimi söyleyeceğim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Go ahead and meet with the buyers. | Devam et. Alıcılarla olan toplantıya git. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I will wait for you at home. | Seni evde bekleyeceğim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Do you have the documents ready? Of course. | Belgeler hazır mı? Elbette. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
What is this document? | Bu belge ne böyle? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
[Fingerprint results] | Parmak İzi Sonuçları | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
[The fingerprints are identified as belonging to Byun Ji Sook.] | Tanımlanan parmak izlerinin Byun Ji Sook'a ait olduğu tespit edilmiştir. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Are you going to check? | Kontrol edecek misiniz? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
There is zero chance your wife would | Hanımefendi gecenin bir vakti kasanızı gizlice açmış mıdır bilmem ama... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I hope my charity foundation will help create a world | Parası olan insanlar için ve parası olmayan insanlar için... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
where the rich and poor can all be happy together. | ...hepimizin mutlu bir şekilde yaşayacağı bir dünya yaratmak istiyorum. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I can't believe what just happened. | Olanlara inanamıyorum. Hâlâ şoktayım. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Eun Ha, you must have been scared. Yes. | Gelinim çok korkmuş olmalısın. Evet. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
If Min Woo hadn't rushed to save me, something serious would have happened. | Min Woo beni kurtarmak için koşmasaydı ciddi bir şey yaşanabilirdi. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Min Woo, are you okay? Yes. I'm fine. 1 | Min Woo, iyi misin? Evet, iyiyim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You should have paid more attention to make sure everything was set properly! | Her şeyin doğru dürüst ayarlandığından emin olman gerekirdi! 1 | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I'll look closely into the accident and find out the cause behind it. | Neden böyle bir şeyin yaşandığını ve kimin sorumlu olduğunu öğreneceğim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I've made sure this won't get to the media. | Hikâyenin basına sızmaması için gereken önlemleri aldım. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I'm still in shock. Get me some pills to calm my nerves. | Korkudan hâlâ elim ayağım titriyor. Lütfen bana sakinleştirici bir şeyler verin. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
What happened today? How much do you know? | Bugün ne oldu? Ne kadarını biliyorsun? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I told you. You are in danger. Who's behind this? | Sana tehlikede olduğunu söylemiştim. Bunun arkasında kim var? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
By chance... Is it Suk Hoon? | Yoksa... eniştem mi? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I don't know. I can't prove it. | Bilemiyorum. Bunu kanıtlayamam. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I may sound shameless, but I need to tell you something. | Söyleyeceklerim kulağa arsızca gelebilir ama sana bir şey söylemem gerekiyor. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Min Woo. | Min Woo. Lütfen güven bana. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Why should I trust Seo Eun... | Sana neden güveneyim, Seo Eun | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I mean, why should I trust you? | Yani neden sana güvenmek zorundaymışım? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
So I can tell you this. | Madem öyle, sana şunu diyeyim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I'm not telling you this out of nowhere. | Bu birden bire aklıma düşen bir şey değil. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Min Woo. We... | Min Woo. Biz... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
We should get a divorce. | Boşanmalıyız. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I think this is the end for us. | Sanırım bizim için hikâyenin sonu geldi. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
That accident... | O kaza... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Do you really think it was a coincidence? | Gerçekten bir tesadüf olduğunu mu düşünüyorsun? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
What? Do you think someone planed it? | Ne? Sence birisi plânladı mı? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Yes. I think someone did it on purpose. | Evet. Galiba birisi bunu bilerek yaptı. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Who? You tell me. | Kim? Sen söyle. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You said you'd investigate this case. I will. | Bu olayı araştıracağını söylemiştin. Araştıracağım. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
If someone was behind this | Önceden yüzde yüz isabet ettirirdin. Bunun ardında biri varsa... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
find out whether it was Min Woo or Eun Ha | ...hedefin yengem mi yoksa Min Woo olduğunu... | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
that they were targeting. You must. | ...öğren. Bunu yapmak zorundasın. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
If they were targeting Min Woo, I won't stand for it. | Eğer Min Woo'yu hedef alıyorlarsa buna göz yumamam. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I won't forgive them, no matter what. | Ne olursa olsun onları affetmem. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Divorce? | Boşanmak mı? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Did she say divorce? | Boşanacağını mı söylüyor? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I told you it would be no use. | Sana hiçbir yararı olmayacağını söylemiştim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Even if you divorce him and leave, Choi Min Woo will eventually die. | Ondan boşanıp onu terk etsen bile Choi Min Woo eninde sonunda ölecek. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Because I will make sure of it. | Bunun gerçekleşmesini sağlayacağım. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Min Woo? | Yemek yedin mi? Min Woo? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
[Episode 16 The Puppet's Heart] | 16. Bölüm Kuklanın Yüreği | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
[Director Seo Eun Ha] | Seo Eun Ha Müdür | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You announced that you'll donate 50 percent of your shares to a charity. | Hisselerinizin yarısını bir hayır kurumuna bağışlayacağınızı duyurmuştunuz. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
When do you plan to make the donation? | Bağışı ne zaman yapmayı düşünüyorsunuz? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I plan on donating 90 percent of my assets. | Malvarlığımın yüzde doksanını bağışlamayı plânlıyorum. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
There is another person who shares the same values. | Aynı değerleri paylaşan birisi daha var. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Lawyer Min Suk Hoon? | Avukat Min Suk Hoon? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You told me you're planning on donating 50 percent of your shares too, right? | Siz de hisselerinizin %50'sini bağışlamayı düşündüğünüzü söylemiştiniz, değil mi? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Is that true? Go over there. | Bu doğru mu? Bu tarafa gelin. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You've made such an important decision. | Çok önemli bir karar vermişsiniz. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
What was your motive? | Bu kararı vermenizdeki sebep ne? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You tried to kill Min Woo, right? Why would you think that? | Min Woo'yu öldürmeye çalıştın, değil mi? Neden böyle düşünüyorsun? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Because I know all about your plan. | Çünkü bütün plânından haberim var. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Once Min Woo dies, I'll inherit all of his assets. | Min Woo öldüğü zaman bütün serveti bana kalacak. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Then no matter what, you'll try to take them away from me. | Sonra her ne pahasına olursa olsun bu parayı benden almaya çalışacaksın. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
So, is this what you came up with? | Yani bu yöntemi mi buldun? | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Donating all of your assets? This is what I've always wanted to do. | Bütün hisselerini bağışlayacak mısın? Önceden beri yapmak istediğim buydu. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
I always wanted to help people like me. | Daima benim gibi insanlara yardım etmek istemiştim. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Just because you help people like you, this world is not going to change. | Sırf senin gibi insanlara yardım etmekle bu dünya değişmeyecek. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
That money needs to be spent on something more valuable. | O paranın daha değerli bir şey için harcanması lazım. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
No. The world will change. | Hayır. Dünya değişecek. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
If people like you change your mindset. | Şayet zihniyetini değiştirirsen. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Change your outlook on life. | Hayata bakış açını değiştir. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Let's change this world together. | Bu dünyayı beraber değiştirelim. Boş ver. İşte görüşürüz. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
[CEO Choi] | Başkan Choi | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
You should change your perspective. | Düşünme şeklini değiştirmelisin. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
If not, things will get more difficult for you. | Değiştirmezsen işler senin için daha zor olacak. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |
Give 60 percent of your shares to Choi Min Woo immediately. | Hisselerinizin yüzde 60'ını derhal Choi Min Woo'ya devredin. | Gamyeon-1 | 2015 | ![]() |