Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 14514
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Never questioned a potential suspect. | ...muhtemel bir şüpheliyi hiç sorgulamadı. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
"A Klan member who operated a store near the shooting | Bir Klan üyesi vurulmanın olduğu yerin yakınındaki bir dükkanı işletiyormuş. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
And who had previously been convicted of racial violence. " | Ve daha önce ırkçı şiddet nedeniyle mahkum edilmiş. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Not "near the shooting. " | "Vurulmanın yakınında" değil. Bunu "cinayet mahallinin yanında" olarak değiştir. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
But it's a start. | Ama bu da bir başlangıç. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Fix the lead. Make it, "never bothered to investigate. " | Girişi düzelt ve "soruşturmaya zahmet edilmemiş" yap. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
A 15 Year Old is dead. The cops don't care. | 15 yaşındaki birisi öldürüldü. Polisler hiç umursamadı. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
"Almost 20 years later, | " Yaklaşık 20 yıl geçtikten sonra suç soruşturulmadan bırakılmış... | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Unsolved, and unpunished. " | ...çözülmemiş ve kimse mahkûm edilmemiştir." | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Are you gonna pitch it for the front page? | Bunu ilk sayfada mı yayınlayacaksın? Çoktan koydum bile. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Amos, ala Frickin' Bama? | Amos, lanet olası Alabama mı? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
The name of the paper is The Nashville Times, | Nashville Times'da bu konuları haber yaparsak... | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
And our competition's craigslist, | ...gazetemize hiç ilan alamayız. Bu Washington Post değil. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
How long did we spend on this? | Ne kadardır bu işle uğraşıyorsunuz? Birkaç gündür. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
A couple of days? Two reporters? | Birkaç gün mü? Ve iki muhabir mi? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Wake up, people! | Uyanın millet! Her gün reklam verenleri kaybediyoruz! | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
We need to write about stuff that matters to Nashvillians. | Nashville halkını ilgilendiren haberleri yazmalıyız. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
This is a heck of a story, all right? | Bu müthiş bir hikaye, tamam mı? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
It'll matter to our readers. | Okuyucularımız için de çok önemlidir. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Well, you'd better be right. | Umarım haklısındır. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Let me put you on speaker. | Hoparlörü açmama izin ver. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I just found another police report. | Az önce başka bir polis raporu buldum. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Right after the firebomb, | Yangın bombasının hemen ardından Braeford Watson kalp krizi geçirmiş. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
He was in the hospital when Wallace was shot. | Wallace vurulduğunda hastanedeymiş. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Matt, I'm sorry, it is cancer. | Matt, üzgünüm. Kansermiş. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Will you go with me? | Benimle gelir misin? Tabii ki. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
You didn't tell me Trey Hall was a woman. | Trey Hall'un kadın olduğunu bana söylemedin. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
What are you saying? | Ne diyorsun? Eğer Trey Hall erkek olsaydı... | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I haven't told my dad we're not getting married. | Evlenmeyeceğimizi babama henüz söylemedim. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
What? | Ne? Söylemeliydim. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Matt, how does this not come up? | Matt bunu nasıl söylemezsin? Henüz babamla konuşmadım. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
You would have if it was important. | Senin için önemli olsaydı babanla konuşurdun. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Fine, thanks. Transfusion helped. | İyiyim, teşekkürler. Kan nakli iyi geldi. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
How long do you have to do chemo for? | Ne kadar kemoterapi yapılacak? Yani bu daha ne kadar sürecek mi diyorsun? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
To paraphrase Winston Churchill, | Winston Churchill'un bir sözüyle açıklayacak olursam: | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
"Ending a sentence with a preposition | "Cümleyi hiçbir zaman bir edatla bitirmem. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Come on in, Matty. | İçeri gel Matty. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
You're no closer to getting your story | ...bu hikâyede fazla ilerlemediniz. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Than you were when you started out. | Hâlâ başladığınız yerdesiniz. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Tell us about your treatment. | Bize tedavini anlatır mısın? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
They go right into my circulatory system. | Direk olarak kan dolaşım sistemine gidiyorlar. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Uh, chemo goes in. No needles. Pretty neat. | Kemo buradan giriyor. İğne yok, çok temiz. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I'll have it done on Fridays, | Cuma gününe kadar devam edecek. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
You scheduled so you can be sick at home | Plan yapmışsın ama evde hastalanabilirsin. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
But be well to work? | Ama çalışmak için hazır olmak mı? Ev hayatını fazla abartma. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
It always was. The world's more important. | Her zaman öyleydi. Dünya daha önemliydi. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Long or short? Front page or buried inside? | Kısa mı yoksa uzun mu? İlk sayfadan mı yoksa içerilere sıkıştırılmış mı? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Above the fold? Below the fold? | Sayfanın altında mı yoksa üstünde mi? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Would they remember my preferred epitaph? | Seçtiğim mezar taşını hatırlar mısınız? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
You were a fool for the truth? | Doğrucu bir aptalsın. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Fine for you. What about me? | Senin için iyi olur. Peki ya ben? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Son, I happen to have | Evlat, çok agresif bir kansere yakalandım. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
He's a wonderful man. A wonderful, very sick man. | O mükemmel bir insan. Mükemmel ve çok hasta bir adam. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Let me tell you something about my father. | Sana babam hakkında bir şey söyleyeyim. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I don't believe that. | Buna inanmıyorum. Şaka yapmıyorum. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I've played this game | Türlü oyunlar oynadım ve babama söyletmek için çok uğraştım. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I've never won. | Ama asla başaramadım. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
We've got to get back down there. | Oraya geri dönmeliyiz. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
All we need is a couple more days. | Sadece birkaç güne daha ihtiyacımız var. Dükkânın sahibini buluruz. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
And we haven't even talked to | Wallace'ın sevgilisi Vanessa Brown ile henüz konuşmadık. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I don't think Walker will buy it, | Walker'ın bunu yutacağını sanmıyorum. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
And our credibility isn't exactly at a high point. | Ayrıca fazla kredimiz yok. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Well, who says we need to ask Walker's permission? | Walker'dan izin almamız gerektiğini kim söylüyor? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
We could do it in a series of trips. | Bir dizi seyahate çıkarız. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I'll pick you up at 6:00. | Seni saat 6'da alacağım. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I told you about the night it happened. | O gece yaşananları size anlattım. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Yeah, but we need to make sure we know everything. | Doğru ama her şeyi bildiğimizden emin olmalıyız. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
That's even things that you might not think are important. | Bunların önemli olmadığını düşünüyor olabilirsin. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
You can trust me. Ask anyone who knows me. | Bana güvenebilirsin. Beni tanıyan herkese sorabilirsin. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I got a horrible review. Oh, yeah, I almost forgot. | Korkunç bir eleştiri aldım. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
You got cold feet three months before our wedding. | Düğüne üç ay kala isteksiz davranmaya başladın. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Now you want me to drop everything | Şimdi her şeyi unutup isteksiz bir tanık için sana yardım etmemi mi istiyorsun? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
You're trained to get people to open up to you. | İnsanların sana açılması konusunda eğitim aldın. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
You're good at it. | Bunda da iyisin. Bu çok eskidendi. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Now I sling mud. It doesn't talk back. | Şimdi bunları askıya aldım. Yeniden yapmak istemiyorum. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Trey's like her child. | Trey onun kızı gibi. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
That's how I feel about my studio. | Ben de stüdyom konusunda aynı şeyi hissediyorum. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
But may I ask you some questions? | Ama sana birkaç soru sorabilir miyim? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I understand Braeford Watson was in the Klan. | Braeford Watson'ın Klan örgütünden* olduğunu biliyorum. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Is that why someone threw a firebomb at his store? | Sence bu yüzden mi onun dükkânına yangın bombası attılar? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Plus he charged twice what he should have for everything. | Ayrıca yaptığı her şey için iki kez suçlandı. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
But that's not why the store was firebombed. | Ama... | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Hey, guys. How are you doing? | Merhaba beyler. Nasılsın? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I forgot patty has Fridays off, but the door was open. | Bayan Patty'nin cuma günleri olmadığını unutmuşum. Ama kapı açıktı. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
What is this? | Bu da nedir? Bitki numuneleri topluyorum. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
That one's called cnidoscolus stimulosus. | Onun adı cnidoscolus stimulosus. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Cnidoscolus stimulosus. | Cnidoscolus stimulosus. Doğal afrodizyak. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Freeze. Y'all keep your hands up where I can see 'em. | Kıpırdamayın! Herkes ellerini kaldırıp görebileceğim bir yere koysun. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Up. Now, just what do you think you're doing? | Eller yukarı! Burada ne yaptığınızı sanıyorsunuz? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
We're looking at real estate records. | Emlak kayıtlarına bakıyorduk. Şu silahı indir. Kıpırdama! | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Now, you're all under arrest. For what? | Hepiniz tutuklusunuz. Hangi suçla? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Why don't we just come back when miss patty's here? | Neden biz Bayan Patty buradayken gelmiyoruz? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Mr. Bullock and I have to be back in Nashville by 3:00. | Bullock'la saat 3'te Nashville'de olmalıyız. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Uh huh, well, you should have thought about that | Bunu içeri zorla girmeden önce düşünecektiniz. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
We didn't break in. It was open. | Zorla girmedik, kapı açıktı. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Olen, please, lower the gun. | Lütfen, Olen. Silahı indir. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
I promise, we won't go anywhere | Yargıç Buchanan, gelene kadar bir yere gitmeyeceğimize söz veriyorum. | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Why don't I make us some coffee while we wait. | Beklerken bize kahve yapsam nasıl olur? | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Braeford Watson started running girls out of the store | Braeford Watson, dükkânın arka odasında... | Deadline-1 | 2012 | ![]() |
Workers from the nuclear plant | Nükleer santral işçileri... | Deadline-1 | 2012 | ![]() |