Search
English Turkish Sentence Translations Page 181948
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Give me a sign, a clue, a phone number. Do something or I'll | Bana bir işaret ver, bir ipucu, bir telefon numarası. Birşeyler yap yoksa ben | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Free at last, free at last! Monica! | Nihayet özgürüm, nihayet özgürüm! Monica! | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
I missed you so much. Thank Estee Lauder, I'm free at last! | Seni öyle özledim ki. Estee Lauder sağolsun, nihayet özgürüm! | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
She wasn't even pretty. Are you sure? | Güzel bile değildi. Emin misin? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
[ Laughs ] I'm just playing. Honey, he's a man. | Sadece oynuyorum. Tatlım, o bir erkek. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
They're not like us faithful, romantic, selective. | Bizim gibi değiller sadık, romantik, seçici. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
They're like animals on the Discovery Channel. Fuck, fuck, fuck. | Discovery Channel'daki hayvanlar gibiler. Sikiş, sikiş, sikiş. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
That's disgusting. I know. | Bu iğrenç. Biliyorum. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
So, what did you do? Why were you in jail? | Eee, ne yaptın? Niye hapisteydin? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Nikos didn't tell you? Remember Dominic? | Nikos sana söylemedi mi? Dominic'i hatırlıyor musun? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
He told me he wanted a real woman that could give him a family. | Bana kendisine bir aile kuracak gerçek bir kadın istediğini söyledi. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
So, in a fit of pique, I doctored his good bye drink and muralized the dog. | Ben de, bir cinnet anında, içkisine ilaç katıverdim ve köpek herifi iyice bir benzettim. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
I used his body as my canvas au Dominic. | Vücudunu tuval olarak kullandım her yerini boyadım. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
It's beautiful. In Bahia, they would have given you a medal. | Güzel olmuş. Bahia'da olsak sana madalya verirlerdi. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
I can't believe the son of a bitch even pressed charges. | O..spu çocuğu suç duyurusunda bile bulundu, inanamıyorum. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
[ Chuckles ] | [ kikirder ] | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
I missed you a lot. You broke my heart when you left Bahia. | Seni çok özledim. Bahia'yı terkettiğinde kalbimi kırmıştın. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
What about me, huh? What about me? | Ya ben, ha? Ya ben? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
It's not my fault. You're my best friend. | Benim suçum değil. Sen benim en iyi dostumsun. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
You know, "the retard twins." | Biliyorsun, "tuhaf ikizler"iz biz. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Little puking girl and the boy in the dress. | Sürekli kusan küçük kız ve kadın gibi giyinen oğlan. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
But Daddy got called home and it was " Bye bye, Bahia." | Ama Babacık eve geri çağrıldı ve ben de " Bye bye, Bahia" oldum. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
The diva had to learn how to be all by herself. | Diva'nın kendi başının çaresine bakmayı öğrenmesi gerekti. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
I've never been alone. | Ben hiç yalnız kalmadım. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
One day I was a child in my parents' home, | Ya annemlerin evinde bir çocuktum, | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
the next a wife in Toninho's. | ya da Toninho'nun karısıydım. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Well, now, girlfriend, you are going to learn to be on your own. | Eh, işte şimdi, arkadaşım, kendi başının çaresine bakmayı öğrenmek zorundasın. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
But I'm so lonely, I can't even cook... | Ama o kadar yalnız hissediyorum ki, Toninho'yu düşünmeden... | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
without thinking of Toninho. | yemek bile yapamıyorum. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Yesterday in class, I smelled a malagueta... | Dün sınıfta bir malagueta biberi kokladım... | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
and nearly chopped my finger off. | neredeyse parmağımı uçuruyordum. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Girlfriend, if you love him that much, why don't you forgive him... | Dostum, eğer onu bu kadar çok seviyorsan, neden affetmiyorsun... | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
and go on back to Bahia? | ve Bahia'ya geri dönmüyorsun? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
To be locked in a kitchen, while he flirts with woman after woman? | O birbiri ardına kadınlarla flört ederken mutfakta kapalı kalmak için mi? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
No! What I have with Toninho is not love. It's a curse. | Hayır! Toninho ile aramdaki şey aşk değil. Bir lanet. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
If I want to start a new life, I have to get him out of my head, | Eğer yeni bir hayata başlayacaksam, onu kafamdan atmalıyım, | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
out of my skin, get him out of me! | tenimden atmalıyım, içimden atmalıyım! | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Okay. You serious about this curse stuff? | Pekala. Bu lanet olayından emin misin? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
He's haunting me. | Beni lanetliyor. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Then, there's only one thing we c]an do. | O halde yapabileceğimiz tek bir şey var. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
[ Speaking in Portuguese ] | [ portekizce konuşmalar ] | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Isabella, what took you so long? | Isabella, neden bu kadar uzun sürdü? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Hello. I can help you, child. | Merhaba. Sana yardım edebilirim, çocuğum. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
But I warn you, there's no looking back. | Ama uyarıyorum, geri dönüşü yoktur bu işin. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Yemanja will take your love to the bottom of the sea, | Yemanja aşkını denizin diplerine gömecek, | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
and you will never love Toninho again. | ve bir daha asla Toninho'yu sevemeyeceksin. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Are you prepared for that? | Buna hazır mısın? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Okay. This is what you must do. | Tamam. Yapman gereken şey şu. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Find four fat Mephistophelean crabs, | Dört adet şişman Mephistophelean yengeci bul, | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
the heart of an artichoke, | bir adet Artichoke bitkisi kalbi, | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
two ripe female mangoes, | iki taze dişi mango, | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
twelve drops of midnight rain | on iki damla geceyarısı yağmuru | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Feather of a black rooster. | bir siyah horoz tüyü. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
The eyes of two boiled catfish. Uck! | İki kaynamış kedi balığının gözleri. ıyy! | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
And finally, sprinkle the ashes of his burnt photograph. | Son olarak da, yaktığın bir fotoğrafının küllerini hepsinin üzerine serp. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
[Thunderclap] | [şimşek] | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
[Birds Twittering in Distance] | [uzakta ötüşen kuşlar] | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Okay, how about this? "What's my orientation?" | Pekala, şuna ne dersin? "Benim cinsel yönelimim nedir?" | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Every day, we bring out guests, | Her gün misafir izleyiciler getiririz, | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
and a local celebrity panel has to figure out if they're gay or straight. | ve yerel bir ünlüler topluluğu onların eşcinsel mi yoksa normal mi olduklarını tahmin eder. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
God, I wouldn't watch that. Yeah, me neither. | Tanrım, böyle bir şey izlemezdim ben. Evet, ben de. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Oh, damn it, Cliff. Just find me a 7:30 show... | Oh, kahretsin, Cliff. Bana sadece 19:30'da yayınlanacak... | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
that won't get clobbered by Xena. | ve Xena ile çakışmayacak bir şov bul. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
I know. I know. I will find you something, Alex. I promise. | Biliyorum. Biliyorum. Sana bir şeyler bulacağım, Alex. Söz veriyorum. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Just give me another day. Yeah, well, you better. | Bana sadece bir gün daha ver. Evet, bulsan iyi edersin. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Thank you. [Hangs Up] | Teşekkür ederim. [kapatır] | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Good morning. [Cliff] Wow! | Günaydın. [Cliff] Vauv! | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Good bye! Good bye! Sorry! | Hoşçakalın! Hoşçakalın! Pardon! | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Good morning. I am Isabella Oliveira. Welcome to my class. | Günaydın. Ben Isabella Oliveira. Dersime hoşgeldiniz. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
I see a lot of new faces here today. | Bugün burada pek çok yeni yüz görüyorum. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Oh, Lord! What, are you nuts? You're crazy. | Oh, tanrım! Aklını mı kaçırdın? Sen delisin. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
My friend, can you take me here? | Arkadaşım, beni buraya götürür müsün? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Oh, Christ! | Oh, İsa aşkına! | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
There's no address, mon. Uh, I know. | Adres yazmıyor. Ee, biliyorum. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Will that be a problem? | Bu bir sorun yaratır mı? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Now crush the garlic in the mortar with a pinch of salt. | Şimdi havanda sarımsağı dövün, bir çimdik tuzla birlikte. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Measure with your senses. | Miktara kendiniz karar verin. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
In time, your fingers can develop a tactile memory... | Zamanla parmaklarınız hafıza kazanacaktır... | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
for just the right amount. | tam tutturmak istediğiniz kıvam için. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
[ Mashing Garlic] ] | [ sarımsağı döver ] | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Mon, you got to ring more doorbells than the Avon lady... | Eğer bu metodla bulmak istiyorsan, kapı kapı ürün pazarlayan kadınlardan | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
you want to find something by this method. | daha fazla kapı çalman gerekiyor. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Saute the bell peppers, onions, tomatoes and chilies in dende oil. | Çan biberlerini, soğanları, domatesleri ve şili biberlerini yağda kızartın. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Then, we add the stock. | Sonra suyu ekliyoruz. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
add the shrimp. | karidesleri ekleyin. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
You will see that they are ready when they turn pink and begin to curve. | Pembeleşip kıvrımlanmaya başladıklarında piştiklerini anlarsınız. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Isn't that beautiful? | Güzel, değil mi? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
To finish, pour into a nicke serving dish, | Son olarak, servis tabağına aktarın, | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
and sprinkle a little more cilantro. | ve azcık daha cilantro baharatı serpin. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Thank you. Sure. | Teşekkür ederim. Birşey değil. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Voila! Moquequa de Camarao. | Voila! Moquequa de Camarao. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
And remember, the last and most important ingredient... | Ve unutmayın, en son ve en önemli işlem... | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
is to share it with someone you love. | onu sevdiğiniz biriyle paylaşmaktır. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
I think it always improves the flavor of the dish. | Bence her zaman yemeğin lezzetini artırır. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
That's all. Thank you. [Applause] | Bu kadar. Teşekkür ederim. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
[ Sips Loudly] | [ höpürdeterek içer ] | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Too hot for you? No. | Sizin için fazla mı acı? Hayır. | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
No. Um, it's just new. [ Hiccups ] | Hayır. Um, alışkın değilim de. [ hıçkırır ] | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
Can I talk to you for a sec? | Sizinle bir saniye konuşabilir miyim? | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |
[ Woman On Phone ] But if you call every Monica Jones in the book, | [ telefondaki kadın ] Ama eğer telefon rehberindeki bütün numaraları aradıysanız, | Woman on Top-1 | 2000 | ![]() |