• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 177403

English Turkish Film Name Film Year Details
Look! Well done! Bak! Aferin! Tulpan-1 2008 info-icon
Ondas, look at his leg. Ondas, şu bacağa bir bak. Tulpan-1 2008 info-icon
Ondas, look here! What's wrong? Ondas, buraya bak! Sorun nedir? Tulpan-1 2008 info-icon
He runs around wild, that's all! Baştan savma iş yapıyor, hepsi bu! Tulpan-1 2008 info-icon
The dumber they are, the harder they fall. Ne kadar aptal olursan, o kadar kötü düşersin. Tulpan-1 2008 info-icon
I don't see his guts hanging out! Cesaretsiz herif! Tulpan-1 2008 info-icon
Are you starting again? Yine mi başlıyorsun? Tulpan-1 2008 info-icon
I asked you not to! Yapmamanı söylemiştim! Tulpan-1 2008 info-icon
Don't you see he's trying? I see he's trying all wrong! Yapmaya çalışıyor görmüyor musun? Evet, yanlış yapmaya çalıştığını görüyorum! Tulpan-1 2008 info-icon
Only his mouth works. Sadece çenesi çalışıyor. Tulpan-1 2008 info-icon
You're pampering him! It's ridiculous! Onu sen şımartıyorsun! Anlayamıyorum! Tulpan-1 2008 info-icon
Don't forget he's my brother! So what? Unutma o benim kardeşim! Ne olmuş yani? Tulpan-1 2008 info-icon
He has nobody except us! Should we cradle him? Bizden başka kimsesi yok! Ne yapabilirim ki? Tulpan-1 2008 info-icon
We started scraping and bowing! He's gone through a lot! Beni küçük düşürüyor! Çok ileri gidiyorsun! Tulpan-1 2008 info-icon
As if we have nothing to do! Sanki bir şey yaptım! Tulpan-1 2008 info-icon
I promise he'll stop! Söz veriyorum bir daha yapmayacak! Tulpan-1 2008 info-icon
Why does he hate me? Niçin benden nefret ediyor? Tulpan-1 2008 info-icon
For what, Samal? It's not so. Ne için Samal? Yanılıyorsun. Tulpan-1 2008 info-icon
What did I do? He doesn't hate you. Ne yaptım ben? Senden nefret etmiyor. Tulpan-1 2008 info-icon
Maybe I'm to blame for coming? Belki de suçum buraya gelmek. Tulpan-1 2008 info-icon
Am I in the way? No. Sorun bu mu? Hayır. Tulpan-1 2008 info-icon
Well, am I? Not at all. Sorun bu mu? Hayır değil. Tulpan-1 2008 info-icon
If I'm in the way, I'll sleep on the steppe! Eğer sorun buysa, ben bozkırda yatarım! Tulpan-1 2008 info-icon
I'll ask him to go with you to see that girl again. Seninle o kızı bir kez daha görmek için gitmesini isteyeceğim. Tulpan-1 2008 info-icon
I don't need anything! Do you want me to? Hiçbir şeye ihtiyacım yok! Bana da mı? Tulpan-1 2008 info-icon
I wouldn't go with him for anything! Onunla hiçbir yere gitmem! Tulpan-1 2008 info-icon
What's a sailor to do? I see him on the bottom, not breathing. Bir denizci ne yapar bilmiyordum! Onu en dipte nefes alamıyorken gördüm. Tulpan-1 2008 info-icon
I swim down and pull him to the surface. Bende daldım ve onu yüzeye doğru çektim. Tulpan-1 2008 info-icon
Something grabs my legs and starts to squeeze. Bir şey ayaklarımdan yakaladı ve sıkmaya başladı. Tulpan-1 2008 info-icon
I feel something pulling me under, tentacles squeezing me. Bir şeyin ben aşağıya çektiğini hissettim. Dokunaçlar bacaklarımı sıkıyordu. Tulpan-1 2008 info-icon
My bones are cracking. I'm losing consciousness. Kemiklerim çatırdıyordu. Bilincimi kaybetmeye başladım. Tulpan-1 2008 info-icon
I look up, and in the darkness two red eyes appear. Arkama baktım ve karanlıkta iki kırmızı gözün parladığını gördüm. Tulpan-1 2008 info-icon
There's nothing I can do. Yapabilecek hiçbir şeyim yoktu. Tulpan-1 2008 info-icon
I try to escape... But those eyes are moving in... Kaçmaya çalıştım... Fakat gözler beni takip ediyordu... Tulpan-1 2008 info-icon
I jerk backwards, but this mouth keeps coming closer! Geriye doğru hareketlendim fakat ağzı daha da yaklaşıyordu! Tulpan-1 2008 info-icon
We don't get it. We've come here, travelled all day. Bunları anlatmana gerek yok. Gün boyunca yolculuk ettik ve buraya geldik. Tulpan-1 2008 info-icon
A sailor. Top marks in basic training. Bir denizci. Temel eğitimi en iyi derecede bitirdi. Tulpan-1 2008 info-icon
Two arms and two legs. İki kolu ve iki ayağı var. Tulpan-1 2008 info-icon
What do ears have to do with it? Kulakların konuyla ne alakası var? Tulpan-1 2008 info-icon
Or is it you who are against him? Ya da onu sevmedin mi? Tulpan-1 2008 info-icon
Tell us now, Grandpa! Söyle bize büyükbaba! Tulpan-1 2008 info-icon
Right, here's to peace on earth! Hadi, dünya barışının şerefine! Tulpan-1 2008 info-icon
Why are you silent? Neden sustun? Tulpan-1 2008 info-icon
Are you against him? Onu sevmediniz mi? Tulpan-1 2008 info-icon
We are not against him. Onu sevmemizle alakası yok. Tulpan-1 2008 info-icon
Tulpan doesn't like him. Tulpan onu sevmedi. Tulpan-1 2008 info-icon
We can't force her. Onu zorlayamayız. Tulpan-1 2008 info-icon
We are cultured people. Biz eğitimli insanlarız. Tulpan-1 2008 info-icon
My father was a bookkeeper. Benim babam muhasebeciydi. Tulpan-1 2008 info-icon
Well then... Mademki... Tulpan-1 2008 info-icon
Look, he's a prince! Bak, o bir prens! Tulpan-1 2008 info-icon
Like our president! Cumhurbaşkanımız gibi! Tulpan-1 2008 info-icon
Take your glasses! Kendi gözlüğünü tak! Tulpan-1 2008 info-icon
What is there to look at? İyice bakın! Tulpan-1 2008 info-icon
Everything's clear. Her şey normal. Tulpan-1 2008 info-icon
Asa, it's okay. Asa, tamam. Tulpan-1 2008 info-icon
Asa has even smaller ears! Asa’nın çok küçük kulakları var! Tulpan-1 2008 info-icon
From this side. Bu taraftan. Tulpan-1 2008 info-icon
Even the prince has big ears! Prensin bile büyük kulakları var! Tulpan-1 2008 info-icon
Sit down. What? Otur. Ne? Tulpan-1 2008 info-icon
Let Tulpan speak for herself. Have her come out! Bırak Tulpan kendi adına konuşsun. Onu dışarı çıkar! Tulpan-1 2008 info-icon
Tulpan! Tulpan! Tulpan-1 2008 info-icon
Go tell her, her father is calling! Git ona babasının çağırdığını söyle! Tulpan-1 2008 info-icon
Stubborn woman! İnatçı kadın! Tulpan-1 2008 info-icon
The daughter is just like you! Kızın da tıpkı senin gibi! Tulpan-1 2008 info-icon
"To the city, to the city!" "Şehre, şehre!" Tulpan-1 2008 info-icon
"To college!" "Okula!" Tulpan-1 2008 info-icon
Who needs her there? Orada ona kimin ihtiyacı var? Tulpan-1 2008 info-icon
Be realistic. Foolish old woman! Gerçekçi ol. Aptal yaşlı kadın! Tulpan-1 2008 info-icon
Is he an African Prince? Afrikalı bir prens mi o? Tulpan-1 2008 info-icon
American! Alright. One second. Amerikalı! Pekâlâ... Bir saniye. Tulpan-1 2008 info-icon
He is jobless! How many times do I have to tell you: O işsiz biri! Sana kaç kere söylemem gerekiyor: Tulpan-1 2008 info-icon
Our daughter with an unemployed man? Kızımız işsiz bir adamla mı evlenecek? Tulpan-1 2008 info-icon
You're the fool! Aptal olan sensin! Tulpan-1 2008 info-icon
We're going? Sit! Gidiyor muyuz? Otur! Tulpan-1 2008 info-icon
On your feet! What? Ne oturuyorsunuz! Ne oldu? Tulpan-1 2008 info-icon
Let's move! Kalkın! Tulpan-1 2008 info-icon
Asa, let's go. Asa, gidelim. Tulpan-1 2008 info-icon
We've travelled all day. Bütün gün yolculuk yaptık. Tulpan-1 2008 info-icon
We're not leaving so easily. O kadar kolay pes etmeyeceğiz. Tulpan-1 2008 info-icon
Asa wants to ask Tulpan himself. Asa Tulpan’a bizzat sormak istiyor. Tulpan-1 2008 info-icon
You won't marry her off easily! O kızla evlendirmen çok zor! Tulpan-1 2008 info-icon
I know. He's a good boy. Biliyorum. O iyi bir çocuk. Tulpan-1 2008 info-icon
The city is all drunks and druggies! Şehir sarhoşlarla ve esrarkeşlerle dolu! Tulpan-1 2008 info-icon
Tulpan... Tulpan... Tulpan-1 2008 info-icon
It's me, Asa. Benim, Asa. Tulpan-1 2008 info-icon
I wanted to ask you: Sana birkaç sorum var... Tulpan-1 2008 info-icon
Are you enrolling in college? Okula kaydoldun mu? Tulpan-1 2008 info-icon
Is that your dream? Hayalin bu mu? Tulpan-1 2008 info-icon
Do you want to see my dream? Hayalimi görmek ister misin? Tulpan-1 2008 info-icon
There's a tradition: Each sailor draws his dream on his collar. Bir gelenek vardır: Her denizci hayalini yakasına çizer. Tulpan-1 2008 info-icon
This is my dream. Bu benim hayalim. Tulpan-1 2008 info-icon
My chance, Tulpan, to change my life. Bu hayatımı değiştirme şansım Tulpan. Tulpan-1 2008 info-icon
It's my dream to build a little corner of paradise like this. Hayalim bunun gibi cennetten küçük bir köşe yapmak. Tulpan-1 2008 info-icon
Under the starry skies of the Kazakh steppe. Kazak bozkırlarının yıldızlı gökyüzü altında. Tulpan-1 2008 info-icon
I'll have everything there. Orada her şeyim olacak. Tulpan-1 2008 info-icon
A white yurt with patterns on it like this... Üzerinde bunun gibi desenleri olan beyaz bir yurt*... Tulpan-1 2008 info-icon
...a TV, my own farm. ...ve bir televizyon. Kendi çiftliğimde. Tulpan-1 2008 info-icon
It will be mine, Tulpan, do you understand? Bunlar benim olacak, Tulpan anlıyor musun? Tulpan-1 2008 info-icon
Hey, what do you want? Hey, ne istiyorsun? Tulpan-1 2008 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 177398
  • 177399
  • 177400
  • 177401
  • 177402
  • 177403
  • 177404
  • 177405
  • 177406
  • 177407
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact