• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 147906

English Turkish Film Name Film Year Details
I've got to get out of the 9 3. 9 3'ten kurtulmalıyım. Serpico-2 1973 info-icon
What happened on your Narcotics application? Narkotik Büro başvuruna ne oldu? Serpico-2 1973 info-icon
It was all set until I told them I was in Plain Clothes, and that was it. Sivil Bölümde olduğumu söyleyene kadar her şey iyiydi. Sivil Bölümde olduğumu söyleyene kadar herşey iyidi. Serpico-2 1973 info-icon
It was like the kiss of death. They think everybody in Clothes in on the take. Ölüm öpücüğü gibiydi. Sivil Bölümdeki herkesin rüşvet aldığını düşünüyorlar. Serpico-2 1973 info-icon
Sir, do you know anything about the Bronx 7th Division? Efendim, Bronx 7. Bölüm hakkında bilginiz var mı? Serpico-2 1973 info-icon
I'd rather answer phones for the Spanish Communications Unit and go nuts. İspanyolca Bölümünde telefonlara bakıp çıldırmayı yeğlerim. Serpico-2 1973 info-icon
Come on, Alfie. Hadi, Alfie. Serpico-2 1973 info-icon
Frank, did anyone ever tell you Frank, sana hiç Serpico-2 1973 info-icon
that you have a tendency towards self pity? sende kendine acıma eğilimi olduğunu söyleyen oldu mu? Serpico-2 1973 info-icon
No, you're the first. All right. Hayır, sen ilksin. Tamam. Serpico-2 1973 info-icon
I have a friend up there. Roy Palmer. He's an administrative officer. Orada bir arkadaşım var. Roy Palmer. İdarede çalışıyor. Serpico-2 1973 info-icon
I'll speak with him. Good. Thank you, sir. onunla konuşurum. İyi. Sağolun, efendim. Serpico-2 1973 info-icon
Bye, Francis. God bless you. Thank you. Güle güle, Francis. Tanrı seni korusun. Teşekkür ederim. Serpico-2 1973 info-icon
Yeah? 'Frank? Captain McClain here.' Alo? 'Frank? Ben Yüzbaşı Mc Olain.' Alo? 'Frank? Ben Yüzbaşı McOlain.' Serpico-2 1973 info-icon
Captain McClain. Hold on a minute? 'Sure'. Yüzbaşı Mc Olain. Bir dakika bekler misiniz? 'Tabii'. Yüzbaşı McOlain. Bir dakika bekler misiniz? 'Tabii'. Serpico-2 1973 info-icon
Yeah. Sorry. Frank. I saw Inspector Palmer tonight. Alo. Özür dilerim. Frank. Dün gece Müfettiş Palmer'ı gördüm. Serpico-2 1973 info-icon
He says the 7th Division is as clean as a hound's tooth. 7. Bölümün bir köpeğin dişleri kadar temiz olduğunu söylüyor. Serpico-2 1973 info-icon
His words. "Clean as a hound's tooth." Kendi sözler: ''bir köpeğin dişleri kadar temiz.'' Kendini işine falan mı adadın yoksa? Serpico-2 1973 info-icon
'I told him that he was getting a hard working officer.' 'Ona çok çalışan bir memur yolladığımı söyledim.' Serpico-2 1973 info-icon
Wears a beard, speaks Spanish. He'd make a superb undercover man. Sakallı, İspanyolca konuşan. Hakiki bir gizli polis olacağını söyledim. Sakallı, İspanyolca konuşan. Hakika bir gizli polis olacağını söyledim. Serpico-2 1973 info-icon
He was delighted. That's good news, sir. Çok mutlu oldu. Bu iyi haber, efendim. Serpico-2 1973 info-icon
Thank you. Thank you very much. 'Good night, Frank. God bless.' Sağolun. Çok sağolun. 'İyi geceler, Frank. Tanrı seni korusun.' Serpico-2 1973 info-icon
When did you start doing that? Bunu yapmaya ne zaman başladın? Serpico-2 1973 info-icon
McClain says that Palmer says that the 7th is as clean as a hound's tooth. Mc Olain, Palmer'ın 7. Bölümün bir köpeğin dişleri kadar temiz olduğunu söylediğini söyledi. McOlain, Palmer'ın 7. Bölümün bir köpeğin dişleri kadar temiz olduğunu söylediğini söyledi. Serpico-2 1973 info-icon
Well, if that's true, your problems are over. Şey, eğer doğruysa, sorunun kalmadı. Serpico-2 1973 info-icon
Plain Clothes Division? Sivil Bölümü? Serpico-2 1973 info-icon
Frank! How are you? Good to see you! We heard you were coming up here. Frank! Nasılsın? Seni görmek çok güzel! Buraya geldiğini duyduk. Serpico-2 1973 info-icon
Say hello to Nate Smith. Frank Serpico. Nate Smith'le tanış. Frank Serpico. Serpico-2 1973 info-icon
Jaime Morales, Frank Serpico. Serpico. Jaime Morales, Frank Serpico. Serpico. Serpico-2 1973 info-icon
You'll love it up here. It's beautiful. Burayı seveceksin. Çok güzeldir. Serpico-2 1973 info-icon
I'll see you later. Take a ride with me. I've got to make a collar. Sonra görüşürüz. Benimle gel. Bir tutuklama yapmam gerekiyor. Serpico-2 1973 info-icon
Maybe I should check in. Fuck that. Come on. Belki de geldiğimi bildirmem gerek. S**tir et. Gel hadi. Serpico-2 1973 info-icon
...dollars if Minnesota. Right. ... Minnesota olursa. Tamam. Serpico-2 1973 info-icon
Green Bay twelve and a half at... Green Bay 12.5... Serpico-2 1973 info-icon
You dumb fuck. We told you this location's hot. We told you to stay out of here. Seni aptal. Sana buranın karışık olduğunu söyledik. Burada kalmanı söyledik. Serpico-2 1973 info-icon
Keogh. Nobody told me. Honest. Keogh. Bana kimse bir şey söylemedi. Keogh. Bana kimse birşey söylemedi. Serpico-2 1973 info-icon
Bullshit. Let's take a walk. Palavra. Biraz yürüyelim. Serpico-2 1973 info-icon
All right, a C note a piece. No way. We got a complaint. Right? Tamam, tanesi yüz dolar. Boş versene. Şikayetimiz var, değil mi? Tamam, tanesi yüz dolar. Boşversene. Şikayetimiz var, değil mi? Serpico-2 1973 info-icon
Come on. All right, make it two hundred, Keogh. Hadi. Tamam, 200 olsun, Keogh. Serpico-2 1973 info-icon
Are you getting cheap in your old age, bambino? Yaşlandıkça ucuzlaşıyor musun, ufaklık? Serpico-2 1973 info-icon
You heard me. All right. Three. Beni duydun. Tamam. Üç. Serpico-2 1973 info-icon
I'll make it a light one. Hafif bir şey olur. Hafif birşey olur. Serpico-2 1973 info-icon
Hey, Frankie. Yeah? Hey, Frankie. Evet? Serpico-2 1973 info-icon
Want to write this up? No, I'm gonna check in. Bunu sen yazmak ister misin? Hayır, geldiğimi bildireceğim. Serpico-2 1973 info-icon
Take the collar. Get on the sheet. I better check in. Sen al. Listeye gir. Geldiğimi bildirsem daha iyi. Serpico-2 1973 info-icon
We'll have a talk later, right? Sonra biraz konuşalım, oldu mu? Serpico-2 1973 info-icon
That dumb schmuck only came up with two bills because I booked him. O aptal herif iki onu ben tıktığım için iki suçla kurtuldu. Serpico-2 1973 info-icon
Here you go, Frank. No, it was your collar. Keep it. İşte al, Frank. Hayır, senin tutuklamandı. Sende kalsın. Serpico-2 1973 info-icon
I had a hunch you weren't going to take it. Kabul etmeyeceğini tahmin etmiştim. Serpico-2 1973 info-icon
Frankie, we got a call about you from downtown. I ain't saying who. Frankie, senin hakkında bir telefon geldi. Kim olduğunu söylemeyeceğim. Serpico-2 1973 info-icon
They just said you couldn't be trusted, you know? Sana güvenemeyeceğimizi söylediler, anlıyor musun? Serpico-2 1973 info-icon
Cos I don't take money, right? Frank... Para almadığım için, değil mi? Frank... Serpico-2 1973 info-icon
Who can trust a cop who don't take money? Rüşvet almayan bir polise kim güvenebilir? Serpico-2 1973 info-icon
You are pretty weird, you know, kid? Oldukça garip birisin, bunu biliyor musun, evlat? Serpico-2 1973 info-icon
With that call and all, the guys were getting a little worried. O telefondan falan sonra çocuklar endişelenmeye başlamışlardı. Serpico-2 1973 info-icon
I told 'em you were OK. I knew you. You'd never hurt another cop. Right? Senin iyi olduğunu söyledim. Seni tanıdığımı. Bir polise kötülük yapmayacağını. Tamam mı? Serpico-2 1973 info-icon
You'd never hurt another cop, would you? Bir polise kötülük yapmazsın, değil mi? Serpico-2 1973 info-icon
It'd depend on what he did. That's the wrong answer, Frank. Onun ne yaptığına bağlı. Yanlış cevap, Frank. Serpico-2 1973 info-icon
We're not doing anything bad here. Burada kötü bir şey yapmıyoruz. Burada kötü birşey yapmıyoruz. Serpico-2 1973 info-icon
We're skimming a little gambling money. It's clean. It's not dope. Hurts nobody. Birazcık kumar parası alıyoruz. Temiz. Uyuşturucu değil. Kimseye zarar vermiyor. Serpico-2 1973 info-icon
Frank, a gambler's a gentleman. They'll operate anyhow, right? Frank, kumarbazlar centilmendir. Zaten nasılsa iş yapacaklar, değil mi? Frank, kumarbazlar centilmendir. Zaten nasılsa iş yapacakalr, değil mi? Serpico-2 1973 info-icon
Keogh, you don't have to explain yourself to me. Do what you gotta do. Keogh, bana kendini açıklaman gerekmez. Ne yapman gerekiyorsa onu yap. Serpico-2 1973 info-icon
Want some tea? I don't like that shit. I'll have a coffee. Çay ister misin? O haltı sevmiyorum. Kahve alacağım. Serpico-2 1973 info-icon
What's the matter? What are you worried about? Sorun ne? Neden kaygılısın? Serpico-2 1973 info-icon
Listen, we don't go overboard here. We're not sloppy. We're careful. Dinle, biz abartmıyoruz. Sakar değiliz. Dikkatliyiz. Serpico-2 1973 info-icon
The spics, the niggers, we bust them cos they operate so dumb İspanyolları, zencileri yakalıyoruz çünkü o kadar aptalca iş yapıyorlar ki; Serpico-2 1973 info-icon
But the Italians are a different story. They're men of their word. They're reliable. Ama İtalyanlar başka bir hikaye. Onlar sözlerinin eri adamlar. Güvenilirler. Ama İtalyanlar başka bir hikaye. Onlar sözlerinini eri adamlar. Güvenilirler. Serpico-2 1973 info-icon
You've got it analysed. You're fucking right I have. It's worth it. İyi analiz etmişsin. Bundan emin olabilirsin. Buna değer. Serpico-2 1973 info-icon
You know how much the nut's running now, Frankie? Ne kadar ödediklerini biliyor musun, Frankie? Serpico-2 1973 info-icon
No, I wouldn't know that. $800 a month. Hayır, bunu bilemem Ayda 800$. Serpico-2 1973 info-icon
That's 800 clams every time your girlfriend gets the curse. Tax free. Bu, kız arkadaşın her adet gördüğünde 800 papel demek. Vergiden muaf. Serpico-2 1973 info-icon
Here's the beauty. You don't get it for the first eight weeks anyhow. Güzelliği şurada. İlk sekiz hafta zaten para almıyorsun. Güzelliği şurda. İlk sekiz hafta zaten para almıyorsun. Serpico-2 1973 info-icon
Till the guys get to know you and you're OK. But you don't lose, either. Adamlar seni tanıyıp sorun olmadığını anlayana kadar. Ama o parayı kaybetmiyorsun da. Serpico-2 1973 info-icon
You get it on the other end when you leave the Division. Bölümden ayrılınca alıyorsun. Serpico-2 1973 info-icon
Frankie, it's like... it's like severance pay. Frankie, bu şey gibi... kesinti ödemesi gibi. Serpico-2 1973 info-icon
Think it over, all right? In or out. Bunu bir düşün, tamam mı? Var mısın, yok musun? Serpico-2 1973 info-icon
Look at me. I'm shaking. Bak bana. Titriyorum. Serpico-2 1973 info-icon
All my life I've wanted to be a cop. Hayatım boyunca polis olmak istedim. İşte al, Frank. Hayır, senin tutuklamandı. Sende kalsın. Serpico-2 1973 info-icon
I can remember nothing else. Hatırladığım başka hiçbir şey yok. Serpico-2 1973 info-icon
I remember this one time... Hatırlıyorum da, bir seferinde... Serpico-2 1973 info-icon
There was something happening. A domestic argument or something. Bir şeyler oluyordu. Aile içi tartışma ya da öyle bir şey. Birşeyler oluyordu. Aile içi tartışma ya da öyle birşey. Serpico-2 1973 info-icon
Somebody stabbed somebody. Biri birini bıçakladı. Serpico-2 1973 info-icon
And there was this crowd around this tenement. Ve apartmanın birinin etrafında bir kalabalık vardı. Serpico-2 1973 info-icon
I must have been nine, ten years old. I was this big. Dokuz, on yaşında falandım. Boyum şu kadardı. Serpico-2 1973 info-icon
I went over to see what was going on. The red light was going round and round. Ne olduğunu görmek için gittim. Kırmızı ışık dönüp duruyordu. Serpico-2 1973 info-icon
There were all these people and I couldn't see. Etraf insan kaynıyordu ve göremiyordum. Serpico-2 1973 info-icon
I kept saying, "Do you know what's going on?" ''Ne olduğunu biliyor musunuz,'' deyip durdum. Serpico-2 1973 info-icon
Nobody knew. It was like a big mystery behind that... that crowd there. Kimse bilmiyordu. Kalabalığın diğer tarafında büyük bir sır var gibiydi. Serpico-2 1973 info-icon
the crowd just parted. kalabalık açıldı. Serpico-2 1973 info-icon
Like the Red Sea, you see. Kızıl deniz gibi. Serpico-2 1973 info-icon
And there were these guys in blue and I said, "They know." Ve mavili adamlar vardı, kendi kendime ''onlar biliyor,'' dedim. Serpico-2 1973 info-icon
But what do they know? What do they know? Ama ne biliyorlar? Ne biliyorlar? Serpico-2 1973 info-icon
It's amazing. It's incredible. Bu akıl almaz bir şey. İnanılmaz. Bu akıl almaz birşey. İnanılmaz. Serpico-2 1973 info-icon
But I feel like a criminal cos I don't take money. Ama rüşvet almadığım için kendimi suçlu gibi hissediyorum. Serpico-2 1973 info-icon
You get so tense when you talk about it. I wonder why. Bundan bahsederken çok geriliyorsun. Neden acaba? Serpico-2 1973 info-icon
Right there. Here? Tam orada dur. Burada mı? Serpico-2 1973 info-icon
I'm going to ask you a question, OK? OK. Sana bir soru soracağım. Tamam mı? Tamam. Serpico-2 1973 info-icon
Do you like cops? You're my first. Polisleri sever misin? Sen ilksin. Serpico-2 1973 info-icon
No, I mean all this shit I've been telling you. Hayır, demek istediğim sana anlattığım tüm bu şey. Serpico-2 1973 info-icon
Do you believe it? Why not? Bunlara inanıyor musun? Neden olmasın? Bunlara inanıyor musun? Neden olmsın? Serpico-2 1973 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 147901
  • 147902
  • 147903
  • 147904
  • 147905
  • 147906
  • 147907
  • 147908
  • 147909
  • 147910
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact