• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 14566

English Turkish Film Name Film Year Details
I had seen lots of pictures of Andrew at this point Andrew'nun birçok fotoğrafını görmüştüm. Andrew'nun birçok fotoğrafını görmüştüm. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and even pictures of him as a child Hatta bebeklik resimlerini bile görmüştüm... Hatta bebeklik resimlerini bile görmüştüm... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and I thought, "Holy crow," you know. "There's no doubt." ...ve "Vay canına!" diye düşündüm. "Hiç şüphe yok." ...ve "Vay canına!" diye düşündüm. "Hiç şüphe yok." Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
We wanted more time. Daha fazla zaman istiyorduk. Daha fazla zaman istiyorduk. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
So we went back. Bu yüzden tekrar gittik. Bu yüzden tekrar gittik. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And this time, she accused us of keeping him beyond the time Bu sefer de bizi, bebeği haddinden fazla yanımızda tutmakla suçlayıp... Bu sefer de bizi, bebeği haddinden fazla yanımızda tutmakla suçlayıp... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
so that he was distraught when he went back to her. ...bebek ona geri döndüğünde çılgına döndüğünü söyledi. ...bebek ona geri döndüğünde çılgına döndüğünü söyledi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
She'd try a lot of manipulations without thinking them through. Hiç düşünüp taşınmadan kafasında kurduğu bir sürü dalavere deniyordu. Hiç düşünüp taşınmadan kafasında kurduğu bir sürü dalavere deniyordu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And this one was a no brainer, really. Ve bu gerçekten ahmakça bir şeydi. Ve bu gerçekten ahmakça bir şeydi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
If she accuses us of doing anything wrong to the baby, Bizi bebeğe yanlış bir şey yapmakla suçladığı zaman... Bizi bebeğe yanlış bir şey yapmakla suçladığı zaman... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
she's indirectly accusing Maureen of being a slouch. ...Maureen'i de dolaylı yoldan beceriksiz biri olmakla suçlamış oluyor. ...Maureen'i de dolaylı yoldan beceriksiz biri olmakla suçlamış oluyor. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
The supervisor? The supervisor. Gözetmen mi? Gözetmen. Gözetmen mi? Gözetmen. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
You know, Maureen's not gonna take that. Bu, Maureen'in kabul edeceği bir şey değil. Bu, Maureen'in kabul edeceği bir şey değil. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
So she just didn't think it through. Yani hiç düşünmeden konuşuyordu. Yani hiç düşünmeden konuşuyordu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
While your grandparents and Jackie battled Shirley Büyükannen, büyükbaban ve Jackie, seninle daha fazla... Büyükannen, büyükbaban ve Jackie, seninle daha fazla... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
for more time with you in family court, ...vakit geçirmek için aile mahkemesinde mücadele ederken... ...vakit geçirmek için aile mahkemesinde mücadele ederken... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
the law in the extradition proceedings was still slow. ...iade işlemleri konusunda adalet hâlâ yavaştı. ...iade işlemleri konusunda adalet hâlâ yavaştı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
September 19th. 19 Eylül. 19 Eylül. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
The extradition hearing finally began, Sonunda iade duruşması başladı... Sonunda iade duruşması başladı... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and evidence was finally presented. ...ve nihayet kanıtlar sunuldu. ...ve nihayet kanıtlar sunuldu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
But just as everything was moving along smoothly, Ama her şey sorunsuz bir şekilde ilerlerken... Ama her şey sorunsuz bir şekilde ilerlerken... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Shirley's lawyer Randy Piercey threw a wrench into the works. ...Shirley'nin avukatı işlerin yolunda gitmesine engel oldu. ...Shirley'nin avukatı işlerin yolunda gitmesine engel oldu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Because the "authority to proceed" with these hearings Çünkü bu duruşmalarda o yılın başlarında... Çünkü bu duruşmalarda o yılın başlarında... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
provided by the minister of justice early that year ...Adalet Bakanı tarafından verilen "dava açma yetkisi"... ...Adalet Bakanı tarafından verilen "dava açma yetkisi"... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
had failed to specify subsections 1 or 2 ...Ceza Kanunu'nun 229/A bölümünün 1 ya da 2'nci alt bölümlerinde... ...Ceza Kanunu'nun 229/A bölümünün 1 ya da 2'nci alt bölümlerinde... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
of Section 229/a of the criminal code, ...açıkça belirtildiği üzere ortadan kalkmıştı,... ...açıkça belirtildiği üzere ortadan kalkmıştı,... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
the authority to proceed was invalid, ...dava açma yetkisi geçersizdi,... ...dava açma yetkisi geçersizdi,... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
the 90 day limit to amend it was now past, ...90 günlük ıslah süresi artık geçmişti... ...90 günlük ıslah süresi artık geçmişti... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and therefore all extradition proceedings against Shirley ...ve bu nedenle Shirley aleyhindeki bütün iade davaları düşmeli... ...ve bu nedenle Shirley aleyhindeki bütün iade davaları düşmeli... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
should be dropped so she could get on with her life. ...ve böylece o da hayatına devam etmeliydi. ...ve böylece o da hayatına devam etmeliydi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Judge Derek Green now had to rule on whether or not Yargıç Derek Green şimdi bütün davayı reddedip reddetmeyeceğine... Yargıç Derek Green şimdi bütün davayı reddedip reddetmeyeceğine... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
to throw out the entire case, ...karar vermek zorundaydı. ...karar vermek zorundaydı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
which would take place on October 18th, Duruşmayı 18 Ekim'e erteledi. Duruşmayı 18 Ekim'e erteledi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
which was delayed four days until October 22nd, Sonra duruşma 22 Ekim'e ertelendi... Sonra duruşma 22 Ekim'e ertelendi... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
where Judge Green told Piercey to forget about it ...ve o duruşmada Yargıç Green, Piercey'e bu konuyu unutmasını söyleyip... ...ve o duruşmada Yargıç Green, Piercey'e bu konuyu unutmasını söyleyip... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and said they would continue with the extradition hearing 1 ...iade duruşmasına 14 Kasım'da devam edeceklerini... 1 ...iade duruşmasına 14 Kasım'da devam edeceklerini... 1 Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
on November 14th. ...ifade etti. ...ifade etti. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Meanwhile, I came back to California, Bu arada ben Kaliforniya'ya geri dönmüştüm. Bu arada ben Kaliforniya'ya geri dönmüştüm. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
pointed the van east toward Newfoundland Kamyonetimin yönü doğuya, Newfoundland'a çevrilmişti... Kamyonetimin yönü doğuya, Newfoundland'a çevrilmişti... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and set off across the continent on my way to see you, ...ve seni görmek için kıtayı boydan boya geçmek üzere yola koyulmuştum. ...ve seni görmek için kıtayı boydan boya geçmek üzere yola koyulmuştum. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
stopping all over the map to collect the memories Babanın temas kurduğu insanların bulunduğu bütün yelpazedeki... Babanın temas kurduğu insanların bulunduğu bütün yelpazedeki... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
of a whole spectrum of people your dad touched. ...anıları toplamak için harita üzerindeki her noktada duruyordum. ...anıları toplamak için harita üzerindeki her noktada duruyordum. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
But it was when I pulled into St. Louis Ama büyükbabanın ailesini görmek için... Ama büyükbabanın ailesini görmek için... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
to see your grandpa's family... ...Saint Louis'e uğradığım zaman... ...Saint Louis'e uğradığım zaman... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Are you the oldest? Yeah, I'm the oldest. En yaşlı siz misiniz? Evet, en büyükleri benim. En yaşlı siz misiniz? Evet, en büyükleri benim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Bob was the middle one. Bob ortancamızdı. Bob ortancamızdı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He's one year younger than me. Benden bir yaş daha küçüktü. Benden bir yaş daha küçüktü. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
...that I discovered a very special place ...babanın kalbini bırakmış olduğu... ...babanın kalbini bırakmış olduğu... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
where your dad had left his heart. ...çok özel bir yer keşfettim. ...çok özel bir yer keşfettim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Andrew and Bob were very, very close. Andrew ve Bob birbirlerine çok yakındı. Andrew ve Bob birbirlerine çok yakındı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
To see them around each other, you'd think that Andrew Onları birbirinin etrafında gördüğünüz zaman Andrew'nun... Onları birbirinin etrafında gördüğünüz zaman Andrew'nun... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
had grown up his entire life around Bob. ...bütün hayatı boyunca Bob'un yanında yetiştiğini düşünürdünüz. ...bütün hayatı boyunca Bob'un yanında yetiştiğini düşünürdünüz. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
You wouldn't know that it was a once a summer relationship. Bunun bir seferlik bir yaz ilişkisi olduğunu asla anlayamazdınız. Bunun bir seferlik bir yaz ilişkisi olduğunu asla anlayamazdınız. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Bob used to take Andrew out and let him drive the truck Bob, Andrew'yu gezmeye götürür ve yaşı dolmadığı halde... Bob, Andrew'yu gezmeye götürür ve yaşı dolmadığı halde... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
before he was old enough. ...kamyonu kullanmasına izin verirdi. ...kamyonu kullanmasına izin verirdi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And they'd play pool. Ayrıca bilardo oynarlardı. Ayrıca bilardo oynarlardı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And my dad was very good at pool, Babam bilardoda çok iyiydi. Babam bilardoda çok iyiydi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
but then Mack came along who was even probably better at pool. Ama sonra Mack'in bilardoda belki de çok daha iyi olduğu ortaya çıktı. Ama sonra Mack'in bilardoda belki de çok daha iyi olduğu ortaya çıktı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I would say he was excellent, but he wasn't as good as me. Onun mükemmel olduğunu söyleyebilirim, ama benim kadar iyi değildi. Onun mükemmel olduğunu söyleyebilirim, ama benim kadar iyi değildi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He probably still owes me around $30,000. Muhtemelen bana hâlâ 30.000 dolar civarında borcu vardır. Muhtemelen bana hâlâ 30.000 dolar civarında borcu vardır. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Okay, Mack is my daughter Rhonda's first husband. Mack, benim kızım Rhonda'nın ilk kocası. Mack, benim kızım Rhonda'nın ilk kocası. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I don't know. They just clicked. Bilmiyorum. Sadece toplara vururlardı. Bilmiyorum. Sadece toplara vururlardı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I mean, they just clicked. I can't explain why or anything. Yani, sadece toplara vururlardı. Neden öyle yaptıklarını açıklayamam. Yani, sadece toplara vururlardı. Neden öyle yaptıklarını açıklayamam. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Automatically my little brother. Kendiliğinden benim küçük kardeşim gibiydi. Kendiliğinden benim küçük kardeşim gibiydi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
That's the way I looked at it, you know. Ona bakış açım buydu, bilirsiniz. Ona bakış açım buydu, bilirsiniz. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
We just become friends. Hemen arkadaş olmuştuk. Hemen arkadaş olmuştuk. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
This is our clubhouse that me and Bob had. Burası Bob'a ve bana ait olan kulüp evi. Burası Bob'a ve bana ait olan kulüp evi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And he used to love to come down here. Buraya gelmeyi çok severdi. Buraya gelmeyi çok severdi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
As soon as he'd hit town, O, şehre iner inmez... O, şehre iner inmez... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
we'd come down here and just stay for days. ...buraya gelip günlerce kalırdık. ...buraya gelip günlerce kalırdık. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Dave and Katie and them would come out. Dave ve Katie de gelirdi. Dave ve Katie de gelirdi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Always have a big barbecue or fish fry. Her zaman büyük bir barbekümüz ya da kızarmış balığımız olurdu. Her zaman büyük bir barbekümüz ya da kızarmış balığımız olurdu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Get the johnboat and head up the river. Sandalı alıp nehir boyunca gezmeye çıkardık. Sandalı alıp nehir boyunca gezmeye çıkardık. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He was the captain. Kaptan oydu. Kaptan oydu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Me and Bob got to the point where we didn't even think about Andrew burada olduğunda ben ve Bob tekneyi... Andrew burada olduğunda ben ve Bob tekneyi... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
who was gonna drive the boat if Andrew was here. ...kimin kullanacağı konusu üzerinde düşünmezdik bile. ...kimin kullanacağı konusu üzerinde düşünmezdik bile. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
At nighttime, they'd stack up logs and build a bonfire. Geceleri de kütükleri bir yere yığıp kamp ateşi yakarlardı. Geceleri de kütükleri bir yere yığıp kamp ateşi yakarlardı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And we'd buy fireworks, you know. Ayrıca, havai fişekler satın alırdık. Ayrıca, havai fişekler satın alırdık. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
It'd be beautiful 'cause it was real dark out there. Çok güzel olurdu, çünkü dışarısı gerçekten karanlıktı. Çok güzel olurdu, çünkü dışarısı gerçekten karanlıktı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
"That's really stupid, me checking to see if you're hurt "Bu gerçekten aptalca!" derdim. "Lanet bir doktor olduğun zaman bile... "Bu gerçekten aptalca!" derdim. "Lanet bir doktor olduğun zaman bile... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
when you're gonna be a damn doctor. ...eğer yaralanırsan tedavini ben yapabilirim. ...eğer yaralanırsan tedavini ben yapabilirim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
You ought to know yourself." Kendini tanıman gerek. Kendini tanıman gerek. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I said, "If you're smart, you'll be a gynecologist." Eğer biraz aklın varsa, jinekolog olursun," derdim. Eğer biraz aklın varsa, jinekolog olursun," derdim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Doctor came into the room and said he had bad news. Doktor odaya geldi ve kötü haberleri olduğunu söyledi. Doktor odaya geldi ve kötü haberleri olduğunu söyledi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He said that the cancer had spread Kanserin kemiklerine... Kanserin kemiklerine... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
to his bones and to his liver. ...ve karaciğerine kadar yayıldığından bahsetti. ...ve karaciğerine kadar yayıldığından bahsetti. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Bob looked at him and said, "I want the truth." Bob ona baktı ve "Gerçeği istiyorum," dedi. Bob ona baktı ve "Gerçeği istiyorum," dedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He said, "3 to 6 months." O da "3 ya da 6 ay," diye cevap verdi. O da "3 ya da 6 ay," diye cevap verdi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I mean, I can come down here anytime I want. Buraya her istediğim zaman gelebilirim. Buraya her istediğim zaman gelebilirim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I just don't have time anymore, really. Artık gerçekten çok fazla vaktim olmuyor. Artık gerçekten çok fazla vaktim olmuyor. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I lost... Aslında... Aslında... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I lost total interest in a lot of things ...Bob öldüğü zaman nedense birçok şeye karşı... ...Bob öldüğü zaman nedense birçok şeye karşı... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
when Bob died, for some reason. ...bütün ilgimi kaybettim. ...bütün ilgimi kaybettim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I know it was hard on Andrew, too. Bunun Andrew için de zor olduğunu biliyorum. Bunun Andrew için de zor olduğunu biliyorum. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
'Cause he wrote me a little note, a letter. Çünkü bana küçük bir not yazmıştı, bir mektup. Çünkü bana küçük bir not yazmıştı, bir mektup. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Bob was very proud of him. Bob onunla gurur duyardı. Bob onunla gurur duyardı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Imagine him and Andrew are laughing at me right now. Onun ve Andrew'nun şu anda bana güldüğünü hayal ediyorum. Onun ve Andrew'nun şu anda bana güldüğünü hayal ediyorum. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Both assholes. Aşağılık herifler. Aşağılık herifler. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
One third of Andrew's ashes are scattered here with Bob's ashes. Andrew'nun küllerinin üçte biri burada Bob'un küllerinin yanına serpilmiştir. Andrew'nun küllerinin üçte biri burada Bob'un küllerinin yanına serpilmiştir. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Are you sad now? Hâlâ üzgün müsün? Hâlâ üzgün müsün? Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 14561
  • 14562
  • 14563
  • 14564
  • 14565
  • 14566
  • 14567
  • 14568
  • 14569
  • 14570
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact