• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 14564

English Turkish Film Name Film Year Details
Childish. That's not the right word. Çocuksu. Hayır, bu doğru kelime değil. Çocuksu. Hayır, bu doğru kelime değil. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He's an engineer in the truest sense of the word. O, kelimenin tam anlamıyla bir mühendis. O, kelimenin tam anlamıyla bir mühendis. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
The guy likes Pintos, okay? Adam Pintos'u seviyor, dahası var mı? Adam Pintos'u seviyor, dahası var mı? Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Logical. Mantıklı. Mantıklı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Does things in steps, logical steps. Adımlarını dikkatli atıyor, mantıklı adımlar. Adımlarını dikkatli atıyor, mantıklı adımlar. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Comparing Andrew as a teenager and Dave as a teenager, Andrew'nun gençliğiyle Dave'in gençliği karşılaştırıldığında... Andrew'nun gençliğiyle Dave'in gençliği karşılaştırıldığında... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
they're almost twins. He's the older model. ...neredeyse ikiz gibiler. Onun yaşlı modeli. ...neredeyse ikiz gibiler. Onun yaşlı modeli. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
It was wonderful. It was wonderful. Harikaydı. Harikaydı. Harikaydı. Harikaydı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He always calls you "mate," his father does. "Mate." Tıpkı oğlu gibi o da size daima "dostum" diye hitap ediyor. "Dostum." Tıpkı oğlu gibi o da size daima "dostum" diye hitap ediyor. "Dostum." Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
"How you doing, mate?" "Nasılsın, dostum?" "Nasılsın, dostum?" Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And Kate calls you "love." Ve Kate size "hayatım" diyor. Ve Kate size "hayatım" diyor. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Oh, I thought she was feisty. Onun çok enerjik olduğunu düşünmüşümdür. Onun çok enerjik olduğunu düşünmüşümdür. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Like a little ball of fire. Yanan bir ateş topu gibi. Yanan bir ateş topu gibi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
She's so tiny, and then big things come out of her. Kendisi çok ufak tefek, ama büyük şeyler hep ondan çıkıyor. Kendisi çok ufak tefek, ama büyük şeyler hep ondan çıkıyor. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
It's great if she's on your side Eğer sizin tarafınızda yer alıyorsa bu harika bir şey... Eğer sizin tarafınızda yer alıyorsa bu harika bir şey... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
because she'll always stand up for what she believes in ...çünkü inandığı ve sevdiği değerleri... ...çünkü inandığı ve sevdiği değerleri... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and those that she loves. ...sürekli olarak savunuyor. ...sürekli olarak savunuyor. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
They're a rare pair. Onlar ender bulunan bir çift. Onlar ender bulunan bir çift. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
They were from the start. Baştan beri öyleydi. Baştan beri öyleydi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
In itself, it's quite a story, their marriage, you know. Kendi içinde harika bir hikâye. Yani onların evliliği. Kendi içinde harika bir hikâye. Yani onların evliliği. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I was going to come here for the two years, Buraya iki yıl için gelecektim. Buraya iki yıl için gelecektim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
then I was going on to Australia for two years, Sonra iki yıl için Avustralya'ya gidecektim. Sonra iki yıl için Avustralya'ya gidecektim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
work my way around the world. Böylece işimi dünyanın her yerinde yapacaktım. Böylece işimi dünyanın her yerinde yapacaktım. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And then I was going back to Devon. Sonra Devon'a geri dönecektim Sonra Devon'a geri dönecektim Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And I wasn't going to get married Ve evlenmeyecektim... Ve evlenmeyecektim... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
because that was not on my list of things to do at all. ...çünkü bu, "yapılacak işler" listemde kesinlikle yoktu. ...çünkü bu, "yapılacak işler" listemde kesinlikle yoktu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I was in the Navy, Deniz Kuvvetleri'ndeydim. Deniz Kuvvetleri'ndeydim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
stationed on an aircraft carrier, the Hornet, Kaliforniya'da, Logn Beach'te,... Kaliforniya'da, Logn Beach'te,... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
in Long Beach, California. ...Hornet uçak gemisinde görevliydim. ...Hornet uçak gemisinde görevliydim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
A guy came into the shop one day, E.T., electronics shop, Bir gün bir adam, bulunduğum elektronik eşya mağazasına gelip... Bir gün bir adam, bulunduğum elektronik eşya mağazasına gelip... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and said he had two English nurses ...Disneyland'a gitmek isteyen... ...Disneyland'a gitmek isteyen... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
who wanted to go to Disneyland. ...iki İngiliz hemşire olduğunu söyledi. ...iki İngiliz hemşire olduğunu söyledi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
We were too cheap to pay the fare. Ücreti ödeyecek kadar çok paramız yoktu. Ücreti ödeyecek kadar çok paramız yoktu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Yeah, two cheap English nurses. Evet, iki parasız İngiliz hemşire. Evet, iki parasız İngiliz hemşire. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And I took the little one Ben bu ufaklığı aldım... Ben bu ufaklığı aldım... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and left him with the tall one. ...ve uzun olanını diğer adama bıraktım. ...ve uzun olanını diğer adama bıraktım. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And, uh, they didn't work out so well, but we did. Onlarınki yürümedi ama bizimki yolunda gitti. Onlarınki yürümedi ama bizimki yolunda gitti. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
We went out 13 times in the first two weeks. İki hafta içinde 13 kez birlikte çıktık. İki hafta içinde 13 kez birlikte çıktık. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And he could quote Shakespeare, by the way, Yeri gelmişken, Shakespeare'den alıntılar yapabiliyordu. Yeri gelmişken, Shakespeare'den alıntılar yapabiliyordu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
so I knew it was all right. Bu yüzden işlerin yolunda gideceğini biliyordum. Bu yüzden işlerin yolunda gideceğini biliyordum. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Five months later, I'm married. Beş ay sonra evlenmiştim. Beş ay sonra evlenmiştim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
So we moved down to San Diego and started working on a baby. Sonra San Diego'ya taşındık ve bir çocuk yapmaya karar verdik. Sonra San Diego'ya taşındık ve bir çocuk yapmaya karar verdik. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
But nothing happened. Ama hiçbir şey olmadı. Ama hiçbir şey olmadı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
We tried to get pregnant for a year, two years, İki yıl boyunca hamile kalmaya çalıştık, iki yıl. İki yıl boyunca hamile kalmaya çalıştık, iki yıl. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
with no result. Hiçbir sonuç alamadık. Hiçbir sonuç alamadık. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
At some point, they mentioned that they might adopt. Bir yerden sonra, evlat edinmekten söz etmeye başladılar. Bir yerden sonra, evlat edinmekten söz etmeye başladılar. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And then, I mean, it was like a miracle. Ama sonra... Bir mucize gibiydi. Ama sonra... Bir mucize gibiydi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Coming to St. Louis and sleeping in my mother's bedroom Saint Louis'e gelip annemin yatak odasında yattılar. Saint Louis'e gelip annemin yatak odasında yattılar. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
seemed to make people pregnant. Orası sanki insanları hamile hâle getiren bir yer gibiydi. Orası sanki insanları hamile hâle getiren bir yer gibiydi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And then, of course, Andrew didn't come. Ve sonra tabii ki, Andrew gelmedi. Ve sonra tabii ki, Andrew gelmedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He was two weeks late. İki hafta gecikmişti. İki hafta gecikmişti. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Hi. It's Heather. It's 9:00 Thursday. Merhaba. Ben Heather. Perşembe, saat 9:00. Merhaba. Ben Heather. Perşembe, saat 9:00. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Shirley went into labor around 3:00 in the afternoon, Shirley, Newfoundland zamanıyla öğleden sonra saat 3:00'da... Shirley, Newfoundland zamanıyla öğleden sonra saat 3:00'da... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Newfoundland time. ...doğuma girdi. ...doğuma girdi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
On July 18, 2002, you were born. 18 Temmuz 2002'de sen doğdun. 18 Temmuz 2002'de sen doğdun. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Shirley named you Zachary Andrew Turner. Shirley sana Zachary Andrew Turner adını koydu. Shirley sana Zachary Andrew Turner adını koydu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
You grandma and grandpa came to the hospital to see you, Büyükannen ve büyükbaban, seni görmek için hastaneye geldiler... Büyükannen ve büyükbaban, seni görmek için hastaneye geldiler... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
but Shirley wouldn't let them in the door. ...ama Shirley, kapıdan girmelerine izin vermedi. ...ama Shirley, kapıdan girmelerine izin vermedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
The stood five feet away from you on the other side of a wall. Bir duvarın diğer tarafında senden bir buçuk metre uzakta ayakta beklediler. Bir duvarın diğer tarafında senden bir buçuk metre uzakta ayakta beklediler. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
They left a gift for you. Senin için bir hediye bıraktılar. Senin için bir hediye bıraktılar. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Is there anything you'd like to say to Zachary? Zachary'ye söylemek istediğiniz bir şey var mı? Zachary'ye söylemek istediğiniz bir şey var mı? Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Well, your dad was an amazing person. Senin baban inanılmaz bir insandı. Senin baban inanılmaz bir insandı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
You're gonna get such a broad range Bu adamı çok geniş bir bakış açısıyla... Bu adamı çok geniş bir bakış açısıyla... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
of different perspectives of this guy. ...farklı açılardan ele almalısın. ...farklı açılardan ele almalısın. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
You're gonna know what his character was like Onun nasıl bir karakteri olduğunu bilirsen... Onun nasıl bir karakteri olduğunu bilirsen... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and you're gonna know what fun he was to be with ...onunla birlikte olmanın ne kadar eğlenceli olduğunu anlarsın... ...onunla birlikte olmanın ne kadar eğlenceli olduğunu anlarsın... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and you're gonna know that you can be proud of him. ...ve onunla gurur duyabileceğini bilirsin. ...ve onunla gurur duyabileceğini bilirsin. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I flew to England to collect the memories Senin için büyükannenin akrabalarından... Senin için büyükannenin akrabalarından... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
of your grandma's side of the family for you ...hatıralar toplamak amacıyla İngiltere'ye uçtum... ...hatıralar toplamak amacıyla İngiltere'ye uçtum... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and arrived just in time for a very special occasion. ...ve çok özel bir fırsat için oraya tam zamanında vardım. ...ve çok özel bir fırsat için oraya tam zamanında vardım. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Well, we're on the eve of my wedding, for a start. Şu anda kendi düğünüm için bir başlangıcın arifesindeyim. Şu anda kendi düğünüm için bir başlangıcın arifesindeyim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
It's been a bit hectic. Biraz telaşlıyız. Biraz telaşlıyız. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
We're just trying to fit this interview Bütün bu düğün hazırlıklarının arasına... Bütün bu düğün hazırlıklarının arasına... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
in between all of the preparations. ...bu röportajı da sıkıştırmaya çalışıyoruz. ...bu röportajı da sıkıştırmaya çalışıyoruz. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Your dad crossed the Atlantic to come here almost every summer, Baban buraya gelmek için neredeyse her yaz Atlantik'i geçerdi. Baban buraya gelmek için neredeyse her yaz Atlantik'i geçerdi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
but instead of heading to the tourist attractions in London Ancak diğer herkes gibi Londra'nın turistik cazibesine... Ancak diğer herkes gibi Londra'nın turistik cazibesine... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
like everyone else, ...kapılmak yerine... ...kapılmak yerine... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
he'd head to the outskirts ...zamanını büyükannesi, dedesi,... ...zamanını büyükannesi, dedesi,... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
to spend time with his grandparents, aunts, ...teyzeleri, dayıları ve kuzenleriyle geçirmek için... ...teyzeleri, dayıları ve kuzenleriyle geçirmek için... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
uncles, and cousins. ...kentin kenar mahallelerine giderdi. ...kentin kenar mahallelerine giderdi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He was a king to me, man. Seriously, man. Bana göre adamın kralıydı. Cidden, dostum. Bana göre adamın kralıydı. Cidden, dostum. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And, in particular, with his cousin John. Ve özellikle de kuzeni John'la iyi anlaşırdı. Ve özellikle de kuzeni John'la iyi anlaşırdı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
The main thing, I guess, about being an only child Yalnız bir çocuk olarak söyleyeceğim en önemli şey, sanırım... Yalnız bir çocuk olarak söyleyeceğim en önemli şey, sanırım... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
is that I get to choose my brothers. ...kendi kardeşlerimi kendimin seçme hakkı olduğu. ...kendi kardeşlerimi kendimin seçme hakkı olduğu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Others of you don't. Sorry. Sizlerin yok. Üzgünüm. Sizlerin yok. Üzgünüm. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
John, me brother, and Andrew Kardeşim John ve Andrew... Kardeşim John ve Andrew... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
were born within a month of each other. ...aynı ay içinde doğdular. ...aynı ay içinde doğdular. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I think it was about 30 seconds Sanırım, normal bir çocuğun "Sen hangisisin?" diye sorup... Sanırım, normal bir çocuğun "Sen hangisisin?" diye sorup... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
of the normal child, "Who are you? Who are you?" ...sonra aniden parmağını "Buldum!" anlamında şıklatması... ...sonra aniden parmağını "Buldum!" anlamında şıklatması... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And then suddenly, snap, that was it. ...yaklaşık 30 saniye sürüyordu. İşte böyle oluyordu. ...yaklaşık 30 saniye sürüyordu. İşte böyle oluyordu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
We often said at least they would have each other Sürekli, en azından hayatları boyunca birbirlerine... Sürekli, en azından hayatları boyunca birbirlerine... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
through life. ...sahip olacaklarını söylerdik. ...sahip olacaklarını söylerdik. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
John would always have Andrew, John için her zaman Andrew olacaktı... John için her zaman Andrew olacaktı... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and Andrew would always have John. ...ve Andrew için de her zaman John olacaktı. ...ve Andrew için de her zaman John olacaktı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
For me, kind of blur into this haze of me and Andrew Kendi adıma Andrew ve ben bu puslu belirsizliğin içine girip... Kendi adıma Andrew ve ben bu puslu belirsizliğin içine girip... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
running around castles, country homes, gardens. ...şatoların, kır evlerinin, bahçelerin etrafında koşuşturuyorduk. ...şatoların, kır evlerinin, bahçelerin etrafında koşuşturuyorduk. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I mean, these fantastic historical places. Bu etkileyici, tarihi yerlerde dolaşıyorduk. Bu etkileyici, tarihi yerlerde dolaşıyorduk. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And, to us, they were places to play hide and seek, Bizim için buralarda saklambaç oynayacak yerler vardı. Bizim için buralarda saklambaç oynayacak yerler vardı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
buy water pistols, shoot each other, Su tabancaları satın alıp birbirimize ateş ediyorduk. Su tabancaları satın alıp birbirimize ateş ediyorduk. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and then get told off and thrown out. Sonra azarlanıp dışarı atılıyorduk. Sonra azarlanıp dışarı atılıyorduk. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 14559
  • 14560
  • 14561
  • 14562
  • 14563
  • 14564
  • 14565
  • 14566
  • 14567
  • 14568
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact