• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 296

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
I wish we had black people in Poland when I was growing up. Keşke ben büyürken siyah insanlar Polonya'da da olsaydı. Keşke ben büyürken siyah insanlar Polonya'da da olsaydı. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Too bad. Çok yazık. Çok yazık. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
We really would have enjoyed segregation and Hitler. Irkçılık ve Hitler'le gerçekten çok eğlenirdik. Irkçılık ve Hitler'le gerçekten çok eğlenirdik. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Oh, hi, building neighbors. Selam, komşular. Selam, komşular. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Well, I was just driving by, and since it was raining, Bu civardan geçiyordum, yağmur yağdığını görünce... Bu civardan geçiyordum, yağmur yağdığını görünce... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I thought I could offer you two girls ...düşündüm ki siz kızları... ...düşündüm ki siz kızları... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
a ride home in my town car. ...arabayla eve bırakmayı teklif edebilirim. ...arabayla eve bırakmayı teklif edebilirim. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
The last time someone offered me a ride, En son birisi beni arabayla bırakmayı teklif ettiğinde... En son birisi beni arabayla bırakmayı teklif ettiğinde... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I ended up in a drainage pipe in Jersey. ...kendimi Jersey'de bir atık borusunda bulmuştum. ...kendimi Jersey'de bir atık borusunda bulmuştum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Sophia, you rent a town car? Sophie, araba mı kiraladın? Sophie, araba mı kiraladın? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Yes, but only when it's raining, Evet, ama sadece yağmur yağdığı zamanlar da kiralıyorum. Evet, ama sadece yağmur yağdığı zamanlar da kiralıyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
because, you know, I got hair extensions and nail extensions, Çünkü takma saçlarım ve takma tırnaklarım var. Çünkü takma saçlarım ve takma tırnaklarım var. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
and, you know, I... I'm too extended to walk. Yağmurda yürümek için çok fazlalığım var. Yağmurda yürümek için çok fazlalığım var. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Hello. I saw you from kitchen. Selam, seni mutfaktan gördüm. Selam, seni mutfaktan gördüm. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
You turned pick up window into painting. Sipariş penceresini bir tabloya çevirdin. Sipariş penceresini bir tabloya çevirdin. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Plink! Zınk! Zınk! 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Velvet painting of nude at counter. Tezgahta duran kadifemsi nü bir tablo. Tezgahta duran kadifemsi nü bir tablo. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Clamp, ouch! Hızmam. Ah! Hızmam. Ah! 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
The girls tell me you own cleaning service. Kızlar temizlik şirketiniz olduğunu söyledi. Kızlar temizlik şirketiniz olduğunu söyledi. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I would like to hire you to clean my house. Evimin temizlik işini size vermek istiyorum. Evimin temizlik işini size vermek istiyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Oh, yeah, this is possible. Tamam. Olabilir. Tamam. Olabilir. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I will send girl. What is your address? Bir kız gönderirim. Adresin nedir? Bir kız gönderirim. Adresin nedir? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I don't want some girl. Herhangi bir kız istemiyorum. Herhangi bir kız istemiyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I want you to come clean. Senin gelip temizlemeni istiyorum. Senin gelip temizlemeni istiyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Oh, you cannot get me to come. Beni getiremezsin.* Beni getiremezsin.* 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Oh, I can get you to come. Evet, getirebilirim. Evet, getirebilirim. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
No, I can no longer come anymore. Artık hiç gelmiyorum. Artık hiç gelmiyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
No, Max and Caroline can come. Max ve Caroline gelebilirler. Max ve Caroline gelebilirler. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Both: No, no, we're not coming. Hayır, hayır. Biz gelmiyoruz. Hayır, hayır. Biz gelmiyoruz. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
So no one can get you to come? Yani hiç kimse seni getiremiyor mu? Yani hiç kimse seni getiremiyor mu? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Well, some people can get me to come... Bazıları getirebiliyor. Bazıları getirebiliyor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Just not you. Ama sen değilsin. Ama sen değilsin. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Hard to get... I like it. Zoru oynuyorsun. Hoşuma gitti. Zoru oynuyorsun. Hoşuma gitti. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Go get the coats. I'll get this check. Git montları al. Ben hesabı halledeyim. Git montları al. Ben hesabı halledeyim. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Oh, Max, can you take care of that for me, please? Max, benim için onunla ilgilenir misin? Max, benim için onunla ilgilenir misin? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Sure. Why? Tamam. Neden? Tamam. Neden? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Uh, nothing pressing... Just having a heart attack. Önemli bir şey yok. Sadece kalp krizi geçiriyorum. Önemli bir şey yok. Sadece kalp krizi geçiriyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I'll see you tomorrow. Yarın görüşürüz. Yarın görüşürüz. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Wait, you're having a heart attack? 1 Dur, kalp krizi mi geçiriyorsun? Dur, kalp krizi mi geçiriyorsun? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Most definitely. Büyük ihtimalle. 1 Büyük ihtimalle. 1 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I've had three in my life. We're old friends. Hayatım boyunca üç kez geçirdim. Kendisini yakından tanırım. Hayatım boyunca üç kez geçirdim. Kendisini yakından tanırım. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Earl, you're having a heart attack. Earl, kalp krizi geçiriyorsun. Earl, kalp krizi geçiriyorsun. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I'll be fine. Have you seen my tangerine? Bana bir şey olmaz. Mandalina mı gördün mü? Bana bir şey olmaz. Mandalina mı gördün mü? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I had a tangerine set aside for my walk home. Eve yürürken yemek için bir kenara koymuştum. ...mastürbasyon tatili yaparım. Eve yürürken yemek için bir kenara koymuştum. Kot seçmeyi özledim. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Forget the tangerine. Boş ver şimdi mandalinayı. Boş ver şimdi mandalinayı. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Earl's having a heart attack! Earl kalp krizi geçiriyor. Earl kalp krizi geçiriyor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Sophie, we're taking the town car to the hospital. Sophie arabanı hastaneye gitmek için alıyoruz. Sophie arabanı hastaneye gitmek için alıyoruz. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Earl, when did the pain start? Earl, ağrıların ne zaman başladı? Earl, ağrıların ne zaman başladı? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
When I saw Sophie in that dress. Sophie'yi o elbise içinde gördüğümde. Sophie'yi o elbise içinde gördüğümde. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Oh, hell, no! Hayır. Olamaz. Hayır. Olamaz. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Why is this line so long? Did the new iPhone come out? Neden bu kuyruk bu kadar uzun? Yeni bir iPhone mu çıktı? Neden bu kuyruk bu kadar uzun? Yeni bir iPhone mu çıktı? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Let's just get him over there. Hadi şuraya geçelim. Hadi şuraya geçelim. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Max, anything you can do to move this along? Max, sırayı geçmek için bir şey yapamaz mısın? Max, sırayı geçmek için bir şey yapamaz mısın? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Move! Celebrity coming through. Çekilin! Ünlü şahsiyet geliyor. Çekilin! Ünlü şahsiyet geliyor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Morgan Freeman having a heart attack. Morgan Freeman kalp krizi geçiriyor. Morgan Freeman kalp krizi geçiriyor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
He is having a heart attack. Kalp krizi geçiriyor. Kalp krizi geçiriyor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
On a scale of one to ten, what's your pain? Ağrılarına 1'den 10'a kadar puan versen, kaç puan verirdin. Ağrılarına 1'den 10'a kadar puan versen, kaç puan verirdin. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Uh, two, we were just in the neighborhood, İki! Bu civardan geçiyorduk da... İki! Bu civardan geçiyorduk da... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
looking for a place to have jell o. ...jöle yiyebileceğimiz bir yer bakıyorduk. ...jöle yiyebileceğimiz bir yer bakıyorduk. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I was talking to Morgan Freeman. Morgan Freeman'la konuşuyordum. Morgan Freeman'la konuşuyordum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Take him now! Hemen şimdi ilgilenin! Hemen şimdi ilgilenin! 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Sir, he has a history of heart trouble. Bayım, daha önce de kalp rahatsızlığı yaşamış... Bayım, daha önce de kalp rahatsızlığı yaşamış... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
All right, we'll get him in. Tamam. İçeriye alın. Tamam. İçeriye alın. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Earl, go with the nurse. Earl, hemşireyle birlikte git. Earl, hemşireyle birlikte git. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Damn, it's a man. Kahretsin! Erkekmiş. Kahretsin! Erkekmiş. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
We'll be right out here, Earl. Everything is gonna be okay. Biz hemen burada olacağız Earl. Her şey yoluna girecek. Biz hemen burada olacağız Earl. Her şey yoluna girecek. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Have a seat and wait. Oturun ve bekleyin. Oturun ve bekleyin. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Look at me, Gingerbread. If anything happens to him, Bana bak pekmez akıllı. Eğer ona bir şey olursa... Bana bak pekmez akıllı. Eğer ona bir şey olursa... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I will staple your nut sack to that chair. ...toplarını o sandalyeye zımbalarım. ...toplarını o sandalyeye zımbalarım. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
{pub}That's right... it's me again. Haklısın... Yine ben. Haklısın... Yine ben. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
For the tenth time, he's fine. 10. kez söylüyorum. Önemli bir şeyi yok. 10. kez söylüyorum. Önemli bir şeyi yok. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
He had a minor attack, but he's in good hands. Hafif bir kriz geçirdi ama şimdi emin ellerde. Hafif bir kriz geçirdi ama şimdi emin ellerde. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I would know... I had both of my heart attacks here. Biliyorum. İki kalp krizimi de burada geçirdim. Biliyorum. İki kalp krizimi de burada geçirdim. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I want to go back there and see for myself. Oraya gidip kendi gözlerimle görmek istiyorum. Oraya gidip kendi gözlerimle görmek istiyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Family members only. Sadece aile üyeleri girebilir. Sadece aile üyeleri girebilir. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Well, I'm his daughter. Ben kızıyım. Ben kızıyım. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Oh, really? It says here he's 75 years old... Gerçekten mi? Burada 75 yaşında olduğu yazıyor. Gerçekten mi? Burada 75 yaşında olduğu yazıyor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Well, he started late. Çalışmalara geç başladı. Çalışmalara geç başladı. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
And African American. Ve Afro Amerikanmış. Avukat sonunda evlilik öncesi anlaşmanda bir açık mı buldu? Ve Afro Amerikanmış. Avukat sonunda evlilik öncesi anlaşmanda bir açık mı buldu? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
He started late with a honky. I'm one of those combo babies. İşe Kafkasyalı biriyle geç başladı. Ben de onların mucize bebeğiyim. İşe Kafkasyalı biriyle geç başladı. Ben de onların mucize bebeğiyim. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Here... İşte. İşte. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
You need proof? Kanıt mı istiyorsun? Kanıt mı istiyorsun? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
My last name is Black, see? Max Black. Soyadım Siyah, görüyor musun? Max Siyah. Soyadım Siyah, görüyor musun? Max Siyah. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
He's black. I'm Black. O siyah. Ben siyah. O siyah. Ben siyah. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
It'd be dumb if we weren't related. Akraba olmasaydık çok saçma olurdu. Akraba olmasaydık çok saçma olurdu. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Can I just get back to playing Angry Birds? Angry Birds oynamaya devam edebilir miyim? Angry Birds oynamaya devam edebilir miyim? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
You are yammering on here about nothing Hayatımın aşkı orada korkmuş ve yalnız kalmış haldeyken... Hayatımın aşkı orada korkmuş ve yalnız kalmış haldeyken... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
while the love of my life is back there alone and scared. ...sen burada boş boş konuşuyorsun. ...sen burada boş boş konuşuyorsun. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
You said he was your father. Baban olduğunu söylemiştin. Baban olduğunu söylemiştin. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Now he's the love of your life? Şimdi de hayatının aşkı mı oldu? Şimdi de hayatının aşkı mı oldu? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
He's both. We're from the South. İkisi de. Biz güneyliyiz. İkisi de. Biz güneyliyiz. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Have a seat. Otur. Otur. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I got us two lattes. It took forever. İki tane latte aldım. Ama Allah canımı aldı. İki tane latte aldım. Ama Allah canımı aldı. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
The guy in front of me missed his kidney transplant Önümdeki adam frappuccino beklerken.. Önümdeki adam frappuccino beklerken.. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
waiting for a mocha frappuccino. ...böbrek naklini kaçırdı. ...böbrek naklini kaçırdı. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Any news? The same. Haber var mı? Aynı. Haber var mı? Aynı. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
But they won't let me back there. I even told him Earl was my father. Earl'ün kızı olduğumu bile söyledim ama beni içeri almıyorlar. Earl'ün kızı olduğumu bile söyledim ama beni içeri almıyorlar. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Now's my chance. Nurse Chewbacca's on the move. İşte şans. Hemşire Chewbacca* harekete geçti. İşte şans. Hemşire Chewbacca* harekete geçti. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I'm going back there. Ben içeri gidiyorum. Ben içeri gidiyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
If you see anyone about to notice me sneak by, Eğer beni sıvışırken biri görecek olursa... Eğer beni sıvışırken biri görecek olursa... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 291
  • 292
  • 293
  • 294
  • 295
  • 296
  • 297
  • 298
  • 299
  • 300
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim