Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 19788
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
It's not just sea motion with these chairs | Bu koltuklarda sadece okyanus hareketi fonksiyonu yok. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What? What's all this? | Bunlar da ne? Ne? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It lets viewers have a realistic movie experience. | Bu seyircilerin daha gerçekçi film deneyimi yaşamalarına imkân veren bir sistem. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Those sensations were no joke. | Bu hislerin şakası yok valla. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You'll be in charge of the creative aspects. | Siz doğrudan tüm yaratıcı yönlerinden sorumlu olabilirsiniz. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Why don't we work together? | Bizimle çalışmak ister misiniz? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What time is it? | Bayım, şuanda saat kaç? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
May I watch one more movie? | Bir film daha izleyebilir miyim? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Get me popcorn? The sweet kind. | Biraz da patlamış mısır alabilir miyim? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ This is a list of editors with autobiography experience ] | Konferans ve otobiyografi alanında deneyimli editörlerin listesi | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ Go Dok Mi ] | Go Dok Mi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ Yoo Ha Na ] | Yoo Ha Na. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Yes, Sunbae. | Efendim, Yoo Ha Na. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Go Dok Mi, I sent you a package. | Bayan Go Dok Mi, az önce bir paket gönderdim. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Stop all work and finish this book, please. | Yaptığın her şeyi hemen bırak ve önce bu kitabı bitir lütfen. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
But my schedule is... | Ama programım... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Dok Mi was always lonely. | Dok Mi her zaman yalnızdı. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Yes, she's very lonely. | Evet, çok yalnız. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You saw earlier? Lonely ones are sensitive. | Az önce gördün değil mi? Yalnızlar biraz hassas olurlar. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Her parents divorced during her middle school. | O ortaokuldayken ebeveynleri boşandı. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
They both remarried. Oh my, I bet it was hard on her. | Ve ikisi de yeniden evlendi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Dok Mi lived with her grandma. | Dok Mi büyükannesi ile yaşıyordu. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Maybe because both parents remarried and had other kids... | Ebeveynleri yeniden evlenip çocuk sahibi oldukları için mi bilmiyorum ama... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
she never saw her parents much. | asla ebeveynlerini çok görmezdi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
But she grew up accomplished, didn't she? | Ama böyle başarılı olarak büyüyebilmiş, değil mi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
The truth is, in school... | Ortaokul ve lisede... Aslında... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Then why's she cold to you? | Peki, senin gibi ona iyi bakan yakın arkadaşına karşı neden soğuk davrandı? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
True. | Doğru diyor. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Oh, you don't. | Bilmiyorsun demek. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Ow! Friggin' hot! | Ah! Kahrolası sıcak! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I wonder how we can find Dok Mi's smile again? | Dok Mi için o gülümsemeyi yeniden bulmanın bir yolu var mı? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I created my first game at 10. | İlk oyunumu oluşturduğumda 10 yaşındaydım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Is it the first time you heard that? | İlk defa duyduğunu düşünüyorsun değil mi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Learn well. I'll ask questions later. | İyi öğren. Sonra soracağım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It was thought I was a genius. | Dahi olduğumdan başka kabul edilebilir bir açıklamanın olmadığı bir yaş. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I copied no one. I was very creative... | Başka oyunlardan kopyalamayıp oldukça yaratıcı bir şey oluşturdum. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
That game equals legendary games these days. | Günümüzdeki efsanevi oyunlara eşdeğer olacak bir oyundu. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
A 10 year old set foot in Spain. | 10 yaşında yabancı bir ülkeye, İspanya'ya ilk adımını attı. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I remember first seeing Alcazar Castle. | Alcazar Kalesini ilk görüşümü hatırlıyorum. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
A fairy tale castle | Sadece peri masallarında olacağını sandığım bir kale... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I felt reality and imagination weren't separate. | ...gerçek ve hayalin ayrı varlıklar olmadığını düşünmeye başladım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
No matter what or who, | Ne olursa olsun... Kim olursa olsun... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
you can imagine it. | Hayal edebilirsiniz. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Alcazar Castle was special... | Alcazar Kalesi, hayatında ilk ve tekti. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
like once only first love. | Hayatta başımıza bir kez gelen ilk aşk gibi göz açıcı olmuştu. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Easy...speedy...fantastic battles in 3 D graphics. | Kolay... Hızlı... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Work was the best fun. | Yemek yemem ve uyumam bile işim kadar eğlenceli değildi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Though I was happy, I lost my teen years to work. | Mutlu olsam da... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Oh my god... | Aman Allah’ım... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Those are pretty good skills. | Yine de yeteneklilermiş. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
They've done this before. | Bir iki kereden fazla yapmaları yeteneklerini gösteriyor. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Drawing books...writing books. | Çizim defteri... Yazı defteri... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Cute one. | Bu sevimliymiş. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
This wasn't just one person. | Bu tek kişinin işi değil. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I feel like I'm Sherlock Holmes. | Neden bilmem Sherlock Holmes gibi hissettim. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Really interesting. | ...daha büyük ilgi ve daha fazla gayret göstereceksin! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
why do they hate me? | O insanlar neden benden bu kadar nefret ediyor? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I'm so amazing, they're jealous | Tabi ya... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
When kids run away from home, where do they sleep? | Koreli gençler, kışın evden kaçtıklarında... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
PC Rooms or saunas? | İnternet kafe değilse, saunadır. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Here you go. Take it with you. | Alın buyurun. Bunu yanınıza alın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Sweet rice drink, please. That's on the third floor. | Tatlı pirinç içeceğinden alabilir miyim? Üçüncü katta bulabilirsiniz. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
There... right, don't crash. | İşte... Böyle. Çarpma. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Go around it! Go round! | Dolan! Dolan! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Regulations are biased. I don't like restrictions. | Yönetmeliklerin ön yargılı sınırlamaları vardır. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You say gaming is a danger? Anything can be a danger. | Oyunlar tehlikeli mi dedin? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Malicious comments and gossip show an inferiority complex. | Kötü amaçlı tüm yorum ve dedikodularda bir aşağılık kompleksi vardır. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Lady! That's dangerous! Bring it out quickly! | Ahjumma! O tehlikeli bir şey! Çabuk dışarı çıkar! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ I'm sending a few edited pages ] | Düzenlenen bir kaç sayfayı gönderiyorum. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Yes, Sunbae. | Evet, efendim. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I didn't send many. | Size çok sayfa gönderemedim değil mi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I only edited rough patches | Yazının sadece çok sert olduğu yerlere dokundum... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You need to meet the writer. | Sanırım yazar ile görüşsen daha iyi olacak. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I don't meet writers! | Yazarlarla asla görüşmeyeceğim konusu sizinle çalışma şartımdı! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Do you know of Enrique? He'll be at your place in an hour. | Enrique'yi gerçekten tanımıyor musun? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I have a meeting. | Bir toplantıya gitmem gerek. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Let's publish on time. | Zamanında kitabı yayınlayacağımızdan emin ol tamam mı? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ Lose your mind with unrequited love! ] | Karşılıksız aşkından deliye dön. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What the heck is this! | Amanın... Bu halt da ne böyle?! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
'Lose your mind...'? | "Karşılıksız aşkından deliye dön" mü? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Did you see our webtoon? | Ağabey, çizgi dizimizi gördün mü? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I know, I know. I'll go there to sort it out. | Biliyorum, biliyorum, anladım. Bunu halletmek için oraya gidiyorum. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Be strong! Fight back! | Güçlü ol! Ve ona dersini ver! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
He hung up on me! | Ben daha konuşurken kapattığına inanmıyorum. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
No, no, it's nothing. | Yok, yok bir şey. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Oh, Jung Eun! | Oh... Jung Eun! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What do I do? | Ne yapacağım, ne yapacağım? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What to do? What to do? | Ne yapacağım? Ne yapacağım ya? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Are you Editor Go Dok Mi? | Acaba Editör Go Dok Mi siz misiniz? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Hi. I'm the author of the book you're editing now. | Merhaba. Şuanda düzenlediğiniz kitabın yazarı benim. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Today is a bit late. | Bugün için biraz geç oldu. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
The publisher wants it completed soon. | Yayıncılar olabildiğince çabuk yayınlamak istiyorlar. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Which bit don't you like? | Neresini beğenmediniz? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Be honest. Fate surprised you. | Böyle bir kaderi görünce, dürüst ol, şaşırdın değil mi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Just tell me which bit you disliked. | Neresini beğenmediğinizi söyleyin bana. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It was more than a bit. | Sadece bir yer değildi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
No matter how rough the draft, | Taslak ne kadar kaba olursa olsun... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
is it okay to edit ruthlessly? | Başkasının yazısını öyle düzenlemek, acımasızlık değil mi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Where should we work? | Nerede çalışmaya başlasak? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Wait a moment. | Bir dakika bekleyin lütfen. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |