Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 19785
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
It's like rearview mirrors. | Ejderha yuvası filan mı? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I bet they can even hear us. | Ne söylesem oradan duyulabilir. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It's closer than it looks. | Göründüğünden daha yakındır eminim. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
"Objects in mirror are closer than they appear" | "Objeler göründüğünden daha yakındır" | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You are smart. | Çok akıllısın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
But they're not actually as close as they appear. | Ama... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Hurry up! | Hadi çabuk çık! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Be careful! Careful! | Dikkatli ol! Dikkatli ol! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
When you're moving, those shoes are a no no. | Taşınırken.. Bu ayakkabılar olmaz, olmaz. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You tarts! | Sizi insancıklar! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I'd help but Jin Rak's ill so we need to... | Sana yardım ederdim ama abim hasta o yüzden bizim... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
sober him up... | ...onu ayıltmamız gerek. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Are you sick? Maybe it's flu? | Hasta mısınız? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
A scary flu is going around. | Bu günlerdeki gripler oldukça korkunç. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
This won't do. I'll make you homemade ginger tea. | Böyle olmaz. Eve gidip sana kendi ellerimle zencefil çayı hazırlamalıyım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It's not flu. | Grip almadım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
He said you're sick. | Hasta olduğunu söylemişlerdi... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
It's a common hangover treatable with soup. | Sadece ılık bir çorba ve pilavla geçebilecek sıradan bir akşamdan kalmalık işte. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Let's go! I'm hungry. | Gidelim! Açım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
By any chance, would you model for my shopping mall? | Acaba... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Model? Model? | Model? Model? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I...I knew it! You see my potential! | Bili..Biliyordum! Yeteneğimin fark edileceğini biliyordum! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Go. Go with him. | Birlikte... birlikte gidin. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
We can discuss modelling later. | Modellik meselesini sonra konuşuruz. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Yes, Miss Cha. Call us any time. | Peki, Yönetici Cha. İstediğiniz zaman arayın. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Hyung! Wait for me! | Ağabey! Beraber gidelim! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Hyung. I'm going to be a model. | Ağabey... Model olacağım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
402's friend is CEO of a shopping mall. | Daire 402'nin arkadaşı, bir alışveriş merkezinin yöneticisiymiş. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Even if I become a star and celebrity, | Model olduktan sonra Hallyu yıldızı ya da ünlü biri olsam da... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You should've told me those two were friends! | O ikisinin arkadaş olduğunu bana daha önce hatırlatmalıydınız. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Let's be kind. | Nazik olalım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Treat her kindly... kindly. | Ona nazik davranalım... nazik... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What the..? Is he still drunk? | Ne? Hala sarhoş mu? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Hey, home made ginger tea... | O kendi ellerinle yapabileceğin el yapımı zencefil çayı... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Though we sell women's clothing... you'll use male models? | Biz kadın kıyafetleri satarken... Erkek modeller mi kullanacağız? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
We can expand, you tacky tarts! | Şuandan itibaren başlarız... Sizi yapışkan küçük insancıklar. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You're so funny! | Çok komiksin. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Miss Do Hwi. | Bayan Do Hwi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Oh my, Jae Won...Jin Rak. | Jae Won... Yani Bay Jin Rak. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Welcome to our neighbourhood. | Mahallemize hoş geldin. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I guess we were meant to meet. | Görmek istediğin kişinin biriyle randevusu vardı sanırım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Dok Mi got home at the crack of dawn | Dok Mi eve döndü. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
so it doesn't count as staying out all night. | Teknik olarak, tüm gece dışarıda kalmış sayılmaz. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Did you come back just to tell me that? | Yoksa şimdi onu görmemi mi istiyorsun? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
No, no... she came back early so she needs sleep. | Hayır, hayır... Sabah erkenden geldiği için biraz uyuması gerek. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
wait till later to see her, got it? | ...evet, öğleden sonra onu görmeye gidersin. Tamam mı? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
When she steps into the world, that woman often becomes invisible. | Dünyadan dışarı bir adım attığında o kadın, genelde görünmez oluyor... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
When she gets shoved around and stepped on, | İtilip üzerine basılıyordu. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
and overlooked... | Ve ne zaman kalabalıklara karışsa... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
she feels invisible to others. | Diğer insanlar onu görmüyorlardı. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
That's why she hid in her room. | Bu yüzden bu kadın odasında saklandı. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Her small room was like a cozy nest for a bird with an injured wing. | Onun küçük odası, kanadı kırık bir kuşun kafesi gibiydi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
In that space, that woman can breathe freely. | O odada... Özgürce nefes alabilirdi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
She never missed or dreamed of the world outside. | O kadın asla dışarıdaki dünyanın hayalini kurmadı ya da onu özlemedi. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
At least until now... | En azından şimdiye kadar... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
At least until now. | En azından şimdiye kadar... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I caught the flu on our trip to the sea. | Okyanus seyahatimizden grip kaptım herhalde. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I'm coughing up blood! | Kan kusuyorum! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I think... I'm really sick... | Sanırım... Ben gerçekten hastayım... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Want some flu medicine? | Grip ilacı ister misin? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Wanna go to hospital? | Hastaneye gidelim mi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Ajumma. I found a hairpin in the car. | Ahjumma... arabamda bir toka buldum. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Ajumma. | Ahjumma. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
The penalty for debtors is no joke. | Bu günlerde borçluların cezası şaka değil. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I can't sleep because of money we owe. | Borç aldığımız o paralar yüzünden uyuyamıyorum bile. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Ajumma? | Ahjumma? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ Let me know your account number ] | Hesap numaranızı verin. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I don't have a Korean bank account. | Kore'de banka hesabım yok, ne yapacaksın şimdi? ...ben de seni hayatımdan kesip atacağım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Am I paying them all by myself? | Onların hepsini tek başına kendim mi ödeyeceğim? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ Let me know Han Tae Joon's bank account number ] | Han Tae Joon'un banka hesap numarasını ver o zaman. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
[ I will be back soon! ] . | Yakında döneceğim! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I don't want to! I'll get it from you! | İstemiyorum! Senden direkt almak istiyorum. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
If she won't see him, he should accept it! | Birisi onunla görüşmek istemiyorsa, bunu kabul etmeli! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Ugh! Seriously! | Cidden ya! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I won't stand it any longer. | Buna daha fazla dayanamayacağım. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Dunno how it'll go. | Nasıl gideceğini bilmesem de. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
are you Enrique? | Bay... Enrique misin? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You know me? | Kim olduğumu biliyor musun? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You live on the fourth floor. | Burada 4. katta yaşıyorsun değil mi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Remember I got treated like a pervert the other day? | Sapık gibi davrandığım günü hatırladın mı?! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I remember! I remember! | Hatırladım! Şimdi hatırladım! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
You almost got kicked out because you had no rent money! | Kiranı zamanında ödemediğin için az daha dışarı atılıyordun! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Why'd you pretend you didn't know who I was then! | Neden o zamanlar beni bildiğin halde tanımıyormuş gibi davrandın? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I just thought you looked a bit familiar. | O zaman sadece biraz benzediğini düşünmüştüm! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Number. Give me your number. | Numaran. Bana numaranı ver. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
My number? Number... your number. | Numaram mı? Telefon Numarası... Bana numaranı ver. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Give me your number. | Bana numaranı ver. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
What's your name? My name? | Adın ne? Adım? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Oh Jin... Huh? | Oh Jin... Efendim? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Oh J...ae Won. Oh Ji Ae Won. | Oh J... ae Won. Oh Ji Ae Won. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Four words? No, Oh Jae Won. | Dört kelime mi? Hayır, Oh Jae Won. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
But how do you know me? | Ama beni nereden tanıyorsun? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
From games? Animation? Anima... | Oyunlar mı? Animasyonlardan mı? Animasy... | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Games. I game a bit. | Oyun. Biraz oyun oynuyorum da. | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
A.R. Madrid? | Real Madrid mi? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I back Barcelona! | Ben Barselona'yı tutuyorum! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
I can't believe I met a rival! | Rakibimle karşılaştığıma inanamıyorum! | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Why'd you wait so long to recognise me! | Bana haber vermek için neden bu kadar bekledin? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Let's go. | Neden gitmiyoruz? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |
Do you know how lonely I was, knowing no one? | Ağabey... kimseyi tanımadığım için yeni yılı ne kadar yalnız geçirdim biliyor musun? | Flower Boy Next Door-1 | 2013 | ![]() |