Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 19484
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
This may come as a shock, but I'm actually | Çok şaşırabilirsin ama aslında kızlarla konuşmada becerikli değilimdir. Çok şaşırabilirsin ama aslında kızlarla konuşmada becerikli değilimdir. Çok şaşırabilirsin ama aslında kızlarla konuşmada becerikli değilimdir. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Why, is there someone you are good at talking to? | Konuşmada becerikli olduğun biri var mı? Konuşmada becerikli olduğun biri var mı? Konuşmada becerikli olduğun biri var mı? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Do not fear me. Ours is a peaceful race | Benden korkma. Bizimki barışçıl bir ırk... Benden korkma. Bizimki barışçıl bir ırk... Benden korkma. Bizimki barışçıl bir ırk... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
and we must live in harmony. | ...ve uyum içinde yaşamalıyız. ...ve uyum içinde yaşamalıyız. ...ve uyum içinde yaşamalıyız. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Struck out again, did you? It's like something out of a fable. | Yine mi olmadı? Masal gibi bir durum. Yine mi olmadı? Masal gibi bir durum. Yine mi olmadı? Masal gibi bir durum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I got this priceless artefact, the biggest score | Paha biçilmez bir esere sahibim, hayatımın en büyük vurgunu ve kimse dokunmuyor. Paha biçilmez bir esere sahibim, hayatımın en büyük vurgunu ve kimse dokunmuyor. Paha biçilmez bir esere sahibim, hayatımın en büyük vurgunu ve kimse dokunmuyor. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
The Lassiter is universally known. | Lassiter evren çapında biliniyor. Lassiter evren çapında biliniyor. Lassiter evren çapında biliniyor. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Fencing it is like fencing the Mona Lisa. | Alıcı bulmak, Mona Lisa'ya alıcı bulmak gibi bir şey. Alıcı bulmak, Mona Lisa'ya alıcı bulmak gibi bir şey. Alıcı bulmak, Mona Lisa'ya alıcı bulmak gibi bir şey. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
The Mona who? | Mona kim? Mona kim? Mona kim? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You're out of your league. You should consider my offer. | Olay seni aşıyor. Benim teklifimi değerlendirmelisin. Olay seni aşıyor. Benim teklifimi değerlendirmelisin. Olay seni aşıyor. Benim teklifimi değerlendirmelisin. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I'm done thinking about that, and you are to stay clear. | Yeterince düşündüm ve sen bulaşmayacaksın. Yeterince düşündüm ve sen bulaşmayacaksın. Yeterince düşündüm ve sen bulaşmayacaksın. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I know people in the highest ranks of... Jabber, jabber, jabber. | Çok yüksek mevkilerde Falan, filan, feşmekân... Çok yüksek mevkilerde Falan, filan, feşmekân... Çok yüksek mevkilerde Falan, filan, feşmekân... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I ain't listening. Just 'cause you helped out on the job, don't make you a crook. | Dinlemiyorum. Bir vurgunda yardım etmen seni hırsız yapmaz. Dinlemiyorum. Bir vurgunda yardım etmen seni hırsız yapmaz. Dinlemiyorum. Bir vurgunda yardım etmen seni hırsız yapmaz. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
And I will not have you jeopardizing your career over this. | Bunun uğruna kariyerini tehlikeye atmayacağım. Bunun uğruna kariyerini tehlikeye atmayacağım. Bunun uğruna kariyerini tehlikeye atmayacağım. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
The career you abhor and look down on? | İğrenip, aşağıladığın kariyerimi mi? İğrenip, aşağıladığın kariyerimi mi? İğrenip, aşağıladığın kariyerimi mi? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I just don't want you in the way of trouble. Just take it as you like. Amnon! | Başının derde girmesini istemiyorum. İstediğin gibi algıla. Amnon! Başının derde girmesini istemiyorum. İstediğin gibi algıla. Amnon! Başının derde girmesini istemiyorum. İstediğin gibi algıla. Amnon! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
How you been? Malcolm. | Nasılsın? Malcolm. Nasılsın? Malcolm. Nasılsın? Malcolm. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
An old friend's face is a balm in this age. | Bu yaşta eski bir dostu görmek ne hoş. Bu yaşta eski bir dostu görmek ne hoş. Bu yaşta eski bir dostu görmek ne hoş. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I read your wave. You holdin' some post for me? Yeah. Got quite a haul. | Mesajını aldım. Benim için sakladığın posta mı var? Evet. Büyük bir paket. Mesajını aldım. Benim için sakladığın posta mı var? Evet. Büyük bir paket. Mesajını aldım. Benim için sakladığın posta mı var? Evet. Büyük bir paket. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You can sign for everyone, right? Sure. | Herkes için imza atabilirsin, değil mi? Elbette. Herkes için imza atabilirsin, değil mi? Elbette. Herkes için imza atabilirsin, değil mi? Elbette. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Any packages for me? Don't know yet. | Bana paket var mı? Henüz bilmiyorum. Bana paket var mı? Henüz bilmiyorum. Bana paket var mı? Henüz bilmiyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
My food is problematic. Girl's a mind reading genius, | Yemeğim problem teşkil ediyor. Kız akıl okuyan bir deha... Yemeğim problem teşkil ediyor. Kız akıl okuyan bir deha... Yemeğim problem teşkil ediyor. Kız akıl okuyan bir deha... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
can't even figure out how to eat ice planet. | ...ama dondurma yemeği çözemedi. ...ama dondurma yemeği çözemedi. ...ama dondurma yemeği çözemedi. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Did you get everything? Yeah. | Her şeyi aldın mı? Evet. Her şeyi aldın mı? Evet. Her şeyi aldın mı? Evet. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
They didn't have rounds for the Buhnder, but we're ammo'd up pretty good. | Buhnder için mermi ellerinde yoktu ama bayağı cephane aldım. Buhnder için mermi ellerinde yoktu ama bayağı cephane aldım. Buhnder için mermi ellerinde yoktu ama bayağı cephane aldım. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Got a good discount on account of my intimidating manner. | Herif benden tırstığı için iyi de indirim yaptı. Herif benden tırstığı için iyi de indirim yaptı. Herif benden tırstığı için iyi de indirim yaptı. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
This one's addressed to you and Zoe, Mal. | Bu hem sana hem de Zoe'ye yollanmış Mal. Bu hem sana hem de Zoe'ye yollanmış Mal. Bu hem sana hem de Zoe'ye yollanmış Mal. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I don't remember ordering any parts. The little one's for Cobb. | Parça ısmarladığımı hatırlamıyorum. Küçük olanı Cobb'ın. Parça ısmarladığımı hatırlamıyorum. Küçük olanı Cobb'ın. Parça ısmarladığımı hatırlamıyorum. Küçük olanı Cobb'ın. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I got post? | Bana paket mi gelmiş? Bana paket mi gelmiş? Bana paket mi gelmiş? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Might we all wanna step a few paces back before he opens that? | Açmadan hepimiz birkaç adım geri atmak isteyebiliriz. Açmadan hepimiz birkaç adım geri atmak isteyebiliriz. Açmadan hepimiz birkaç adım geri atmak isteyebiliriz. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
It's from my mother. | Annemden. Annemden. Annemden. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
So, do aliens live among us? Yeah. One of them's a doctor. | Aramızda uzaylılar mı yaşıyor? Evet. Biri de doktor. Aramızda uzaylılar mı yaşıyor? Evet. Biri de doktor. Aramızda uzaylılar mı yaşıyor? Evet. Biri de doktor. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
"My dear boy, I hope you are well..." | "Sevgili oğlum, inşallah iyisindir..." "Sevgili oğlum, inşallah iyisindir..." "Sevgili oğlum, inşallah iyisindir..." | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
"...and that you get this soon in your tra... vels... Travels." | ...ve yolculuğun sırasında çabuk eline geçer." ...ve yolculuğun sırasında çabuk eline geçer." ...ve yolculuğun sırasında çabuk eline geçer." | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Did you order any equipment? No, sir. | Alet, edevat filan ısmarladın mı? Hayır efendim. Eğer yardıma ihtiyaçları varsa, neden yardım çağrısı yollamıyorlar? Alet, edevat filan ısmarladın mı? Hayır efendim. Alet, edevat filan ısmarladın mı? Hayır efendim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
"Thank you for the credits you forwarded. They have helped..." | "Aktardığın kredi için teşekkür ederim. Çok işe yaradı... "Aktardığın kredi için teşekkür ederim. Çok işe yaradı... "Aktardığın kredi için teşekkür ederim. Çok işe yaradı... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
"...as Mattie is still sick with the damplung." | ...çünkü Mattie hâlâ hasta." ...çünkü Mattie hâlâ hasta." ...çünkü Mattie hâlâ hasta." | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
"I made you the enclo..." Enclosed. | "Sana paketin içindekini yaptım. İçinde." "Sana paketin içindekini yaptım. İçinde." "Sana paketin içindekini yaptım. İçinde." | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
"...enclosed to keep you warm in your travels." | "Yolculuğun esnasında seni sıcak tutsun diye." "Yolculuğun esnasında seni sıcak tutsun diye." "Yolculuğun esnasında seni sıcak tutsun diye." | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
"Hope to hear from you soon..." | "İnşallah senden yakında haber alırım." "İnşallah senden yakında haber alırım." "İnşallah senden yakında haber alırım." | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
"Love, your mother." | "Sevgiler, annen." "Sevgiler, annen." "Sevgiler, annen." | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
How's it sit? Pretty cunning, don't you think? | Nasıl durdu? Kurnaz görünüyorum, ne dersiniz? Nasıl durdu? Kurnaz görünüyorum, ne dersiniz? Nasıl durdu? Kurnaz görünüyorum, ne dersiniz? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I think it's the sweetest hat ever. | Gördüğüm en şirin bere. Gördüğüm en şirin bere. Gördüğüm en şirin bere. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
A man walks down the street in that hat, people know he's not afraid of anything. | Adam böyle bir bere ile yolda yürürse, millet hiçbir şeyden korkmadığını anlar." Adam böyle bir bere ile yolda yürürse, millet hiçbir şeyden korkmadığını anlar." Adam böyle bir bere ile yolda yürürse, millet hiçbir şeyden korkmadığını anlar." | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Damn straight! Well, let's hope... we get some funny hats, too. | Aynen öyle! İnşallah bize de komik şapkalar gelmiştir. Aynen öyle! İnşallah bize de komik şapkalar gelmiştir. Aynen öyle! İnşallah bize de komik şapkalar gelmiştir. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
What'd y'all order a dead guy for? | Neden ceset ısmarladın ki? Neden ceset ısmarladın ki? Neden ceset ısmarladın ki? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
~ Tell them I ain't comin' back ~ | * Söyle herkese geri dönmeyeceğimi * * Söyle herkese geri dönmeyeceğimi * * Söyle herkese geri dönmeyeceğimi * | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
~ Since I've found serenity ~ 1 | * Serenity'yi bulduğumdan beri * * Serenity'yi bulduğumdan beri * * Serenity'yi bulduğumdan beri * | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Thanks. | Sağ ol. Sağ ol. Sağ ol. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I didn't know you were out there. | Burada olduğunu bilmiyordum. Burada olduğunu bilmiyordum. Burada olduğunu bilmiyordum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Sort of the point. Stealth. You may have heard of it. | Amaç da o zaten. Dikkat çekmeme. Duymuşsundur belki. Amaç da o zaten. Dikkat çekmeme. Duymuşsundur belki. Amaç da o zaten. Dikkat çekmeme. Duymuşsundur belki. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I don't think they covered that in basic. | Temel eğitimde işlediklerini sanmıyorum. Temel eğitimde işlediklerini sanmıyorum. Temel eğitimde işlediklerini sanmıyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Well, at least they covered dropping your weapon... | Hiç değilse fasulye yerken vurulmak için silahını bırakmanı işlemişler. Hiç değilse fasulye yerken vurulmak için silahını bırakmanı işlemişler. Hiç değilse fasulye yerken vurulmak için silahını bırakmanı işlemişler. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Yeah, I got a badge in that. | Evet, rozetim bile var. Evet, rozetim bile var. Evet, rozetim bile var. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Won't happen again. It does, I'm just gonna watch. | Bir daha olmaz. Olursa, sadece seyredeceğim. Bir daha olmaz. Olursa, sadece seyredeceğim. Bir daha olmaz. Olursa, sadece seyredeceğim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
See anything interesting out there... If you don't mind my asking. | Sormamın sakıncası yoksa ilginç şeyler gördün mü? Sormamın sakıncası yoksa ilginç şeyler gördün mü? Sormamın sakıncası yoksa ilginç şeyler gördün mü? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
About 30 troops behind those buildings. Mortars. No rollers yet. | Binaların arkasında 30 kadar birlik var. Havan topları var, henüz tank yok. Binaların arkasında 30 kadar birlik var. Havan topları var, henüz tank yok. Binaların arkasında 30 kadar birlik var. Havan topları var, henüz tank yok. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I expect they plan to peck at us for a spell before they charge. | Saldırmadan önce bir süre bizi gagalayacaklarını tahmin ediyorum. Saldırmadan önce bir süre bizi gagalayacaklarını tahmin ediyorum. Saldırmadan önce bir süre bizi gagalayacaklarını tahmin ediyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
They had two scouts sniffing, but I took 'em down. | Etrafı kolaçan eden iki öncü vardı ama onları hallettim. Etrafı kolaçan eden iki öncü vardı ama onları hallettim. Etrafı kolaçan eden iki öncü vardı ama onları hallettim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I didn't hear a single thing. | Hiçbir şey duymadım ben. Hiçbir şey duymadım ben. Hiçbir şey duymadım ben. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
First rule of battle, little one... | Savaşın ilk kuralı, ufaklık... Savaşın ilk kuralı, ufaklık... Savaşın ilk kuralı, ufaklık... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
don't ever let them know where you are. | ...nerede olduğunu asla anlamasınlar. ...nerede olduğunu asla anlamasınlar. ...nerede olduğunu asla anlamasınlar. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I'm right here! I'm right here! You want some of me? Yeah, you do! | İşte buradayım! İşte buradayım! Beni mi istiyorsunuz? Tabii ki! İşte buradayım! İşte buradayım! Beni mi istiyorsunuz? Tabii ki! İşte buradayım! İşte buradayım! Beni mi istiyorsunuz? Tabii ki! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Come on! Come on! | Hadi! Hadi gelin! Hadi! Hadi gelin! Hadi! Hadi gelin! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Course, there are other schools of thought. | Tabii ki başka taktik okulları da var. Tabii ki başka taktik okulları da var. Tabii ki başka taktik okulları da var. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
That was bracing. | Bir anda canlandım. Onlara ateş edince hoşlarına gitmiyor. Bir anda canlandım. Onlara ateş edince hoşlarına gitmiyor. Bir anda canlandım. Onlara ateş edince hoşlarına gitmiyor. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I worked that out myself. Did you find Vitelli? | Kendim keşfettim. Vitelli'yi buldunuz mu? Kendim keşfettim. Vitelli'yi buldunuz mu? Kendim keşfettim. Vitelli'yi buldunuz mu? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Vitelli's out of it. That bumblebee laid down arms... | Vitelli bitmiş. Ezici yenilginin ilk belirtisi ile... Vitelli bitmiş. Ezici yenilginin ilk belirtisi ile... Vitelli bitmiş. Ezici yenilginin ilk belirtisi ile... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Can you imagine such a cowardly creature? Southwest corridor is open? | Böyle bir korkak yaratık görmüş müydün? Güneybatı koridoru açık o zaman? Böyle bir korkak yaratık görmüş müydün? Güneybatı koridoru açık o zaman? Böyle bir korkak yaratık görmüş müydün? Güneybatı koridoru açık o zaman? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Tracey, ain't you dead yet? Through no fault of my own. | Tracey, sen daha ölmedin mi? Benim hatamdan kaynaklanmıyor. Tracey, sen daha ölmedin mi? Benim hatamdan kaynaklanmıyor. Tracey, sen daha ölmedin mi? Benim hatamdan kaynaklanmıyor. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I really wanted your beans. They're gonna come right through here. | Fasulyeni çok istiyordum. Buradan gelecekler. Fasulyeni çok istiyordum. Buradan gelecekler. Fasulyeni çok istiyordum. Buradan gelecekler. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
They got rollers? Oh, they got every damn thing. | Tankları var mı? Her şeyleri var. Tankları var mı? Her şeyleri var. Tankları var mı? Her şeyleri var. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
How's the lieutenant? | Teğmen'in durumu nasıl? Teğmen'in durumu nasıl? Teğmen'in durumu nasıl? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Oh, started screaming all of a sudden about his arms. | Aniden kolları hakkında bağırmaya başladı. Kolları neredeymiş, gidip bulmalıymışız. Aniden kolları hakkında bağırmaya başladı. Kolları neredeymiş, gidip bulmalıymışız. Aniden kolları hakkında bağırmaya başladı. Kolları neredeymiş, gidip bulmalıymışız. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
What the hell happened? He ain't even hurt. | Ne oldu ki ya? Yaralanmadı bile. Ne oldu ki ya? Yaralanmadı bile. Ne oldu ki ya? Yaralanmadı bile. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
He's got 10 pretty fingers on his hands, like the most of men. | Çoğu insan gibi 10 güzel parmağı var ellerinde. Çoğu insan gibi 10 güzel parmağı var ellerinde. Çoğu insan gibi 10 güzel parmağı var ellerinde. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
But he's screaming like they're gone, crying. | Ama kopmuşlar gibi bağırıp, ağlıyor. Ama kopmuşlar gibi bağırıp, ağlıyor. Ama kopmuşlar gibi bağırıp, ağlıyor. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
He ain't said a word in two hours. | 2 saattir tek kelime etmedi. 2 saattir tek kelime etmedi. 2 saattir tek kelime etmedi. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
These kids... | Bu çocuklar... Bu çocuklar... Bu çocuklar... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Sir, do we hold? | Efendim, burayı savunuyor muyuz? Efendim, burayı savunuyor muyuz? Efendim, burayı savunuyor muyuz? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I don't wanna die here. Forgive me saying, this rock ain't worth it. | Burada ölmek istemiyorum. Böyle dediğim için kusura bakmayın ama bu kaya değmez. Burada ölmek istemiyorum. Böyle dediğim için kusura bakmayın ama bu kaya değmez. Burada ölmek istemiyorum. Böyle dediğim için kusura bakmayın ama bu kaya değmez. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Not our lives. Everybody dies, Tracey. | Hayatımızdan olmaya değmez. Herkes ölür, Tracey. Hayatımızdan olmaya değmez. Herkes ölür, Tracey. Hayatımızdan olmaya değmez. Herkes ölür, Tracey. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Someone's carrying a bullet for you right now, doesn't even know it. | Haberi bile yok ama biri seni öldürecek mermiyi taşıyor. Haberi bile yok ama biri seni öldürecek mermiyi taşıyor. Haberi bile yok ama biri seni öldürecek mermiyi taşıyor. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
The trick is, die of old age before it finds you. | Esas marifet, seni bulmadan yaşlanıp ölmek. Esas marifet, seni bulmadan yaşlanıp ölmek. Esas marifet, seni bulmadan yaşlanıp ölmek. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
We can still cut through to the 22nd at the school system... | Hâlâ 22'inci birliğe geçip, okulun orada... Hâlâ 22'inci birliğe geçip, okulun orada... Hâlâ 22'inci birliğe geçip, okulun orada... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
make a decent stand there. Well, we can't do any good here. | ...adam gibi savunma yapabiliriz. Burada pek bir işe yaramıyoruz. ...adam gibi savunma yapabiliriz. Burada pek bir işe yaramıyoruz. ...adam gibi savunma yapabiliriz. Burada pek bir işe yaramıyoruz. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I sure as hell ain't gonna lay down arms. | Teslim olmayacağıma çok eminim. Teslim olmayacağıma çok eminim. Teslim olmayacağıma çok eminim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Zoe... you heard the lieutenant give the order to join up with the 22nd. | Zoe, teğmenin 22'inci birliğe katılma emrini duydun. Zoe, teğmenin 22'inci birliğe katılma emrini duydun. Zoe, teğmenin 22'inci birliğe katılma emrini duydun. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I did. Round 'em up then. | Evet. Topla milleti o halde. Evet. Topla milleti o halde. Evet. Topla milleti o halde. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
And you heard the lieutenant, too. I ain't gonna rat you out. | Sen de teğmeni duydun. Seni ele vermeyeceğim. Sen de teğmeni duydun. Seni ele vermeyeceğim. Sen de teğmeni duydun. Seni ele vermeyeceğim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Don't worry. Ain't me I'm worried on. | Endişelenme. Kendim için endişelenmiyorum. Endişelenme. Kendim için endişelenmiyorum. Endişelenme. Kendim için endişelenmiyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
If the lieutenant gets his mind back, this shouldn't go on his record. | Teğmenin aklı başına gelirse, bu olay siciline geçmemeli. Teğmenin aklı başına gelirse, bu olay siciline geçmemeli. Teğmenin aklı başına gelirse, bu olay siciline geçmemeli. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Ain't his fault he couldn't take it. That's more than he'd do... | Kaldıramaması onun suçu değil. Kendisinin yapacağı Kaldıramaması onun suçu değil. Kendisinin yapacağı Kaldıramaması onun suçu değil. Kendisinin yapacağı | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Seeker! Incoming! | Arayıcı! Dikkat! Arayıcı! Dikkat! Arayıcı! Dikkat! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Is it bad? Is it bad? It's glorious. | Durumum kötü mü? Kötü mü? Şahane! Durumum kötü mü? Kötü mü? Şahane! Durumum kötü mü? Kötü mü? Şahane! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Come on! We gotta move! I can't. | Hadi! Gitmemiz lazım! Yapamam! Hadi! Gitmemiz lazım! Yapamam! Hadi! Gitmemiz lazım! Yapamam! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
We gotta run! Zoe, get the lieutenant! | Kaçmamız lazım! Zoe, teğmeni al! Kaçmamız lazım! Zoe, teğmeni al! Kaçmamız lazım! Zoe, teğmeni al! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I can't. Really. Go. You know the old saying. | Yapamam. Gerçekten. Sen git. Eskiler ne der bilirsin. Yapamam. Gerçekten. Sen git. Eskiler ne der bilirsin. Yapamam. Gerçekten. Sen git. Eskiler ne der bilirsin. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Well, it don't make any kind of sense. | Çok anlamsız. Çok anlamsız. Çok anlamsız. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Zoe? I got nothing. But it's definitely Tracey. | Zoe? Hiçbir fikrim yok. Ama kesinlikle Tracey. Zoe? Hiçbir fikrim yok. Ama kesinlikle Tracey. Zoe? Hiçbir fikrim yok. Ama kesinlikle Tracey. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |