Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 19481
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Right. | Sağa. Sağa. Sağa. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
This should be it. | Burası olmalı. Burası olmalı. Burası olmalı. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Let's get to work. Yeah. | İşe koyulalım. Tamam. İşe koyulalım. Tamam. İşe koyulalım. Tamam. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Okay, she's set. | Tamam, hazır. Tamam, hazır. Tamam, hazır. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Be careful. It's hot. | Dikkat et. Hâlâ sıcak. Dikkat et. Hâlâ sıcak. Dikkat et. Hâlâ sıcak. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Gorrammit, Wash! Hold it steady! | Kahretsin be Wash! Sabit tut! Kahretsin be Wash! Sabit tut! Kahretsin be Wash! Sabit tut! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Jayne, the dyna ram's live! | Jayne, kondansatörde elektrik var! Jayne, kondansatörde elektrik var! Jayne, kondansatörde elektrik var! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
The dyna ram, don't touch... Oh, no. | Kondansatöre sakın dokunma... Olamaz! Kondansatöre sakın dokunma... Olamaz! Kondansatöre sakın dokunma... Olamaz! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Where's the trash chute? We passed it in the vestibule. | Çöp kanalı nerede? Antrede önünden geçtik. Çöp kanalı nerede? Antrede önünden geçtik. Çöp kanalı nerede? Antrede önünden geçtik. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Wait... | Dur... Dur... Dur... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Someone's coming. | Biri geliyor. Biri geliyor. Biri geliyor. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You! | Sen! Sen! Sen! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You found her. | Onu buldun. Onu buldun. Onu buldun. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You brought back my wife. | Karımı geri getirdin. Karımı geri getirdin. Karımı geri getirdin. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Oh, my dear. | Hayatım. Hayatım. Hayatım. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
My own sweet Yolanda. | Tatlı Yolanda. Tatlı Yolanda. Tatlı Yolanda. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
This boy weighs a solid ton. | Bu adam kesin bir ton ağırlığında. Bu adam kesin bir ton ağırlığında. Bu adam kesin bir ton ağırlığında. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Doctor, you got yourself a patient to see to. Yes. I'll take care of him. | Doktor, görmen gereken bir hasta var. Tamam. Onunla ilgilenirim. Doktor, görmen gereken bir hasta var. Tamam. Onunla ilgilenirim. Doktor, görmen gereken bir hasta var. Tamam. Onunla ilgilenirim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I thought I'd never see you again. | Seni bir daha göremeyeceğimi sanıyordum. Seni bir daha göremeyeceğimi sanıyordum. Seni bir daha göremeyeceğimi sanıyordum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Forgive me. I don't mean to make a show. | Kusura bakmayın. Abartmak istememiştim. Kusura bakmayın. Abartmak istememiştim. Kusura bakmayın. Abartmak istememiştim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Please, I'm the one who's intruding. Not at all. | Rica ederim, esas rahatsız eden benim. Söz konusu bile değil. Rica ederim, esas rahatsız eden benim. Söz konusu bile değil. Rica ederim, esas rahatsız eden benim. Söz konusu bile değil. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I owe you a great debt of thanks. | Size minnettarım. Size minnettarım. Size minnettarım. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I just gave the lady a lift. No, you've done much more than that. | Bayanı sadece buraya getirdim. Hayır, çok daha fazlasını yaptınız. Bayanı sadece buraya getirdim. Hayır, çok daha fazlasını yaptınız. Bayanı sadece buraya getirdim. Hayır, çok daha fazlasını yaptınız. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You've returned to me the only thing I truly treasure. | Gerçekten kıymet verdiğim yegâne şeyi bana getirdiniz. Gerçekten kıymet verdiğim yegâne şeyi bana getirdiniz. Gerçekten kıymet verdiğim yegâne şeyi bana getirdiniz. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Well, then this is a day I'll feel good to be me. | Kendimle gurur duyduğum bir gün. Kendimle gurur duyduğum bir gün. Kendimle gurur duyduğum bir gün. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Do I owe you any reward? No... | Size ödül bedeli borçlu muyum? Hayır... Size ödül bedeli borçlu muyum? Hayır... Size ödül bedeli borçlu muyum? Hayır... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
The trip weren't even out of our way. I promised him 800 square. | ...yolumuzun üstündeydi. 800 söz vermiştim. ...yolumuzun üstündeydi. 800 söz vermiştim. ...yolumuzun üstündeydi. 800 söz vermiştim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
No, but we never agreed... Please. | Hayır, anlaşmamıştık. Lütfen. Karşılığını vermezsem mahcup olurum. Hayır, anlaşmamıştık. Lütfen. Karşılığını vermezsem mahcup olurum. Hayır, anlaşmamıştık. Lütfen. Karşılığını vermezsem mahcup olurum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
In my study... Well, are you hungry? | Çalışma odamda... Aç mısınız? Çalışma odamda... Aç mısınız? Çalışma odamda... Aç mısınız? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You both look so tired. There's food or... | İkiniz de çok yorgun görünüyorsunuz. Yemek ya da... İkiniz de çok yorgun görünüyorsunuz. Yemek ya da... İkiniz de çok yorgun görünüyorsunuz. Yemek ya da... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Yolanda, I'm babbling like a moon brain. | Yolanda, aptal gibi abuk sabuk konuşuyorum. Yolanda, aptal gibi abuk sabuk konuşuyorum. Yolanda, aptal gibi abuk sabuk konuşuyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
We'll both have plenty to say by nightfall. | Akşama bol, bol konuşuruz. Akşama bol, bol konuşuruz. Akşama bol, bol konuşuruz. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Six years. Is that all? | 6 yıl. O kadar oldu mu? 6 yıl. O kadar oldu mu? 6 yıl. O kadar oldu mu? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
From the day they found your shuttle. They set on me at Parth. | Mekiğini buldukları günden beri. Beni Parth'a götürdüler. Mekiğini buldukları günden beri. Beni Parth'a götürdüler. Mekiğini buldukları günden beri. Beni Parth'a götürdüler. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
These awful men. That wasn't me. I didn't know those men. | Korkunç adamlar. Ben değildim. O adamları tanımıyorum. Korkunç adamlar. Ben değildim. O adamları tanımıyorum. Korkunç adamlar. Ben değildim. O adamları tanımıyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
They said they wanted ransom, but... they sold me to slavers. | Fidye istediklerini söylediler ama... beni köle tüccarlarına sattılar. Fidye istediklerini söylediler ama... beni köle tüccarlarına sattılar. Fidye istediklerini söylediler ama... beni köle tüccarlarına sattılar. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Also unknown to me. | Bundan da haberim yok. Bundan da haberim yok. Bundan da haberim yok. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
When you left, I thought... | Gittiğinde sandım ki... Gittiğinde sandım ki... Gittiğinde sandım ki... Bir davet yapıldı. Umarım hazırsındır, Kaptan. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Well, you disappeared the same day as Heinrich. Heinrich? | Heinrich'le aynı gün ortadan kayboldun. Heinrich mı? Heinrich'le aynı gün ortadan kayboldun. Heinrich mı? Heinrich'le aynı gün ortadan kayboldun. Heinrich mı? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
The security programmer. And he was young and... | Güvenlik sistemi programcısı. Genç ve... Güvenlik sistemi programcısı. Genç ve... Güvenlik sistemi programcısı. Genç ve... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I saw you two talking, and I thought... | İkinizi konuşurken görmüş ve sanmıştım ki... İkinizi konuşurken görmüş ve sanmıştım ki... İkinizi konuşurken görmüş ve sanmıştım ki... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
But after they found his body... | Ama sonra cesedini buldular. Ama sonra cesedini buldular. Ama sonra cesedini buldular. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
They killed Heinrich? Well, I guess he wasn't useful anymore. | Heinrich'i öldürdüler mi? Sanırım artık gerekli değildi. Heinrich'i öldürdüler mi? Sanırım artık gerekli değildi. Heinrich'i öldürdüler mi? Sanırım artık gerekli değildi. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I never stopped looking. I knew you wouldn't. | Aramaktan hiç vazgeçmedim. Geçmeyeceğini biliyordum. Aramaktan hiç vazgeçmedim. Geçmeyeceğini biliyordum. Aramaktan hiç vazgeçmedim. Geçmeyeceğini biliyordum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
That's the thought that kept me alive. | Bu düşünce hayatta kalmamı sağladı. Bu düşünce hayatta kalmamı sağladı. Bu düşünce hayatta kalmamı sağladı. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
We have so much time to make up. | Telafi etmek için çok vaktimiz var. Telafi etmek için çok vaktimiz var. Telafi etmek için çok vaktimiz var. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Well, that's my cue to skedaddle. | Sıvışma vaktim gelmiş. Sıvışma vaktim gelmiş. Sıvışma vaktim gelmiş. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Let me get your money. | Hemen paranı getireyim. Hemen paranı getireyim. Hemen paranı getireyim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You won't disappear again? | Bir daha kaybolmayacaksın değil mi? Bir daha kaybolmayacaksın değil mi? Bir daha kaybolmayacaksın değil mi? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Never. | Asla. Asla. Asla. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
We gotta move fast. Yeah, he might come back and hug us in the act. | Acele etmeliyiz. Evet, geri gelip, iş üzerindeyken bizi kuçaklayabilir. Acele etmeliyiz. Evet, geri gelip, iş üzerindeyken bizi kuçaklayabilir. Acele etmeliyiz. Evet, geri gelip, iş üzerindeyken bizi kuçaklayabilir. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You don't know him. He's everything I said he was. | Onu tanımıyorsun. Anlattıklarımın hepsi doğru. Onu tanımıyorsun. Anlattıklarımın hepsi doğru. Onu tanımıyorsun. Anlattıklarımın hepsi doğru. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Oh, yeah, he's a killer of men. | Ya evet, cani bir adam. Ya evet, cani bir adam. Ya evet, cani bir adam. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Why, I'll bet he even eats up babies. | Eminim bebek filan da yiyordur. Eminim bebek filan da yiyordur. Eminim bebek filan da yiyordur. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You're wasting time. But let's take a breath here, Yolanda. | Vakit harcıyorsun. Bir dakika duralım Yolanda. Vakit harcıyorsun. Bir dakika duralım Yolanda. Vakit harcıyorsun. Bir dakika duralım Yolanda. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
We're sneakin' into a place you could walk into as welcome as glad news. | Kollar açık bir şekilde karşılanacağın bir eve gizlice giriyorsun. Kollar açık bir şekilde karşılanacağın bir eve gizlice giriyorsun. Kollar açık bir şekilde karşılanacağın bir eve gizlice giriyorsun. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
What's the math on that? The math on that is you not | Ne ayak? Hesaba katmadığın şu ki, Durran birazdan boğazını kesecek Ne ayak? Hesaba katmadığın şu ki, Durran birazdan boğazını kesecek Ne ayak? Hesaba katmadığın şu ki, Durran birazdan boğazını kesecek | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You would? If possible. | Öyle mi? Mümkün olsa. Öyle mi? Mümkün olsa. Öyle mi? Mümkün olsa. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Nope, that ain't it at all. | Hayır, mesele bu değil. Hayır, mesele bu değil. Hayır, mesele bu değil. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You'd have knocked him in the brain were that the case. | Durum bu olsaydı, bir tane kafasına çakar, bayıltırdın. Durum bu olsaydı, bir tane kafasına çakar, bayıltırdın. Durum bu olsaydı, bir tane kafasına çakar, bayıltırdın. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
You don't want him to know the truth. | Gerçeği öğrenmesini istemiyorsun. Gerçeği öğrenmesini istemiyorsun. Gerçeği öğrenmesini istemiyorsun. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Unlike all the other, I'm gonna go with hundreds of men you've married... | Diğerlerinin aksine, tahminim, evlendiğin yüzlerce adam içinde... Diğerlerinin aksine, tahminim, evlendiğin yüzlerce adam içinde... Diğerlerinin aksine, tahminim, evlendiğin yüzlerce adam içinde... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
you actually want this one to think well of you when you've gone. | ...gittiğinde bu adamın hakkında iyi düşünmesini istiyorsun. ...gittiğinde bu adamın hakkında iyi düşünmesini istiyorsun. ...gittiğinde bu adamın hakkında iyi düşünmesini istiyorsun. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
My God, could it be... | Aman Tanrım, yoksa... Aman Tanrım, yoksa... Aman Tanrım, yoksa... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I've actually met | ...gerçek kocanla mı... ...gerçek kocanla mı... ...gerçek kocanla mı... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
your real husband? | ...tanıştım acaba? ...tanıştım acaba? ...tanıştım acaba? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Congratulations. | Tebrik ederim. Tebrik ederim. Tebrik ederim. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Anything else you want on your tombstone, you piece of crap? | Mezar taşına yazılmasını istediğin başka bir şey var mı, seni aşağılık? Mezar taşına yazılmasını istediğin başka bir şey var mı, seni aşağılık? Mezar taşına yazılmasını istediğin başka bir şey var mı, seni aşağılık? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Now I'm intruding. | Şimdi de ben rahatsız ediyorum. Şimdi de ben rahatsız ediyorum. Şimdi de ben rahatsız ediyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Durran, this isn't what it looks like. | Durran, göründüğü gibi değil. Durran, göründüğü gibi değil. Durran, göründüğü gibi değil. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Unless it looks like we're stealing your priceless Lassiter... | Paha biçilmez Lassiter'ını çalıyor gibi görünmüyorsak tabi... Paha biçilmez Lassiter'ını çalıyor gibi görünmüyorsak tabi... Paha biçilmez Lassiter'ını çalıyor gibi görünmüyorsak tabi... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
'cause that's what we're doing. | ...çünkü yaptığımız bu. Ama silahı hiç sorma, çünkü benim için de yeni. ...çünkü yaptığımız bu. Ama silahı hiç sorma, çünkü benim için de yeni. ...çünkü yaptığımız bu. Ama silahı hiç sorma, çünkü benim için de yeni. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Well, I appreciate your honesty. Not, you know, a lot, but... | Dürüstlüğünü takdir ediyorum. Çok değil, ama... Dürüstlüğünü takdir ediyorum. Çok değil, ama... Dürüstlüğünü takdir ediyorum. Çok değil, ama... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Durran, you don't know what he's forced me to... Stop. | Durran, beni neler yapmaya zorladığını bilemezsin. Sus. Durran, beni neler yapmaya zorladığını bilemezsin. Sus. Durran, beni neler yapmaya zorladığını bilemezsin. Sus. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Yolanda, please, just stop. | Yolanda, sus artık. Yolanda, sus artık. Yolanda, sus artık. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Don't look at me like that. | Bana öyle bakma. Bana öyle bakma. Bana öyle bakma. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I said don't look at me like that! | Bana öyle bakma dedim! Bana öyle bakma dedim! Bana öyle bakma dedim! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Almost done. | Neredeyse bitti. Neredeyse bitti. Neredeyse bitti. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I just gotta plug the interface strike plate in and... | Sadece arayüzü takmam lazım ve... Sadece arayüzü takmam lazım ve... Sadece arayüzü takmam lazım ve... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
That's a pickup call. | Çöp çağrısı. Çöp çağrısı. Çöp çağrısı. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
How we doing? I can't reach it. | Nasıl gidiyor? Uzanamıyorum. Nasıl gidiyor? Uzanamıyorum. Nasıl gidiyor? Uzanamıyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Wash, we need more altitude now! | Wash, biraz daha yüksel! Wash, biraz daha yüksel! Wash, biraz daha yüksel! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Working on it, dear. | Uğraşıyorum hayatım. Uğraşıyorum hayatım. Uğraşıyorum hayatım. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Kaylee. Kaylee. | Kaylee. Kaylee. Kaylee. Kaylee. Kaylee. Kaylee. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Kaylee, Kaylee, Kaylee, Kaylee... | Kaylee. Kaylee. Kaylee. Kaylee... Kaylee. Kaylee. Kaylee. Kaylee... Kaylee. Kaylee. Kaylee. Kaylee... | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Okay, got it! | Tamam, oldu! Tamam, oldu! Tamam, oldu! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Let's not get all worked up here. Are you really so naive? | Heyecana kapılmayalım. Cidden bu denli saf mısın? Heyecana kapılmayalım. Cidden bu denli saf mısın? Heyecana kapılmayalım. Cidden bu denli saf mısın? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Do you think your life is anything to me? | Hayatın benim için bir şey ifade ediyor mu sanıyorsun? Hayatın benim için bir şey ifade ediyor mu sanıyorsun? Hayatın benim için bir şey ifade ediyor mu sanıyorsun? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
No one's killing any folk today on account of | Kimse kimseyi öldürmeyecek bugün çünkü çok yoğun bir programımız var "Yo Saf Bridge." Kimse kimseyi öldürmeyecek bugün çünkü çok yoğun bir programımız var "Yo Saf Bridge." Kimse kimseyi öldürmeyecek bugün çünkü çok yoğun bir programımız var "Yo Saf Bridge." | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
We'll get on about our... Drop it now! | Şimdi işimize... Hemen silahı indir! Şimdi işimize... Hemen silahı indir! Şimdi işimize... Hemen silahı indir! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Did you think I was a princess? | Bir prenses olduğumu mu sanıyordun? Bir prenses olduğumu mu sanıyordun? Bir prenses olduğumu mu sanıyordun? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
That I would stay locked up here in the tower? | Kulede kilit altında kalacağımı? Kulede kilit altında kalacağımı? Kulede kilit altında kalacağımı? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
With you? | Hem de senle? Hem de senle? Hem de senle? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I hoped. You're a rutting fool. | Öyle ümit ettim. Aptalsın. Öyle ümit ettim. Aptalsın. Öyle ümit ettim. Aptalsın. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
We're in. Go. Go. | İçerideyiz! Gazla. Gazla! İçerideyiz! Gazla. Gazla! İçerideyiz! Gazla. Gazla! | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Copy that. | Anlaşıldı. Anlaşıldı. Anlaşıldı. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
Saffron, you want to finish the damn job here | Saffron, işi bitirmek istiyorum çünkü vaktimiz kalmadı. Üzgünüm bayım. Saffron, işi bitirmek istiyorum çünkü vaktimiz kalmadı. Üzgünüm bayım. Saffron, işi bitirmek istiyorum çünkü vaktimiz kalmadı. Üzgünüm bayım. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
How long have you been with him? We are not together. | Ne kadardır onunla berabersin? Beraber değiliz. Ne kadardır onunla berabersin? Beraber değiliz. Ne kadardır onunla berabersin? Beraber değiliz. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
He's my husband. Well, who in the damn galaxy ain't? | Kocam olur. Koca galakside olmayan var mı? Kocam olur. Koca galakside olmayan var mı? Kocam olur. Koca galakside olmayan var mı? | Firefly-1 | 2003 | ![]() |
I feel so bad for you. | Sana çok acıyorum. Sana çok acıyorum. Sana çok acıyorum. | Firefly-1 | 2003 | ![]() |