Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 168058
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
I I found out about it too late. | Ben... Ben, bunu ogrendigimde, artik cok gecti. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
There was nothing I could do. | Yapabilecegim bir sey yoktu. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
You've got to understand what I'm dealing with. | Benim, neyle karsi karsiya oldugumu anlamalisin. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
and a kid who's been locked up for something he didn't do. | islemedigi bir suctan iceri atilmis bir cocugum var benim. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
Your shoes are looking pretty good right now. | Senin, yerinde olmak, bana cok guzel gorunuyor su an. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
Look, I I get it, I get it. | Tamam, anliyorum seni. Eğer trafiği atlatacaksak... | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
I'm trying to protect my family, too. | Ama ben de, kendi ailemi korumaya calisiyorum. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
Caleb dies, boom, suddenly you show up. | Caleb oldu ve sen aniden beliriverdin. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
Grand Central Station. | "Grand Central Station." | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
Hey, sweetie. | Merhaba, tatlim. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
Uh, I'm still learning how to do the wash, | Uh, hala camasir nasil yikaniyor, ogrenme asamasindayim, İşi bırakmaya hiç niyeti yok. Boşuna vaaz veriyorsun. Annem değilsin. Benimle böyle konuşamazsın. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
so whatever no longer fits, | o yuzden, uzerine olmayan bir seyler olursa, | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
we'll just send it to your sister. | kardesine yollariz. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
he would have killed his brother. | kardesini oldurecegini yaziyor. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
The police have one, too. | Poliste de bir kopyasi var. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
Do you know what you've done? | Ne yaptiginin farkinda misin? | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
That you shot someone. | Senden çok şey öğrendim, Summer Roberts. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
All you care about | Senin tek endisen, | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
is what people in Newport think of us | Newport'taki insanlarin hakkimizda ne dusundukleri, | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
of you. | daha dogrusu senin hakkinda. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
You know, I don't need you to protect me. | Beni korumana ihtiyacim yok, | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
I need you to stay out of my life. | hayatimdan uzak dur yeter. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
How would I make it without him? | Onsuz nasil yasayacaktim? | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
Now here I am again... alone, | simdi yine... | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
I really want to put this behind us. | Bu olayi, artik arkamizda birakalim istiyorum. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
I mean, can we? | Bilmiyorum, yapabilir miyiz? | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
Okay. | Ben de. | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
Okay. | Guzel. Ben neden gitmek istemiyorum? | The O.C.-1 | 2003 | ![]() |
First day of school. | Burada unuttuğum saat için sizi daha önce aramıştım. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
You know I ask you questions in the hopes of eliciting an actual response? | Tijuana'da bir motelde yattığınızda mı? O zaman mı arkadaştınız? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
I feel I convey more with a look. | Hayır! Hayır! Hayır! Çok tuhaf bir şey. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
You look adorable. No. | Ve bu evde bu tatillerin kutlanması demek. Ondan sonrasıysa bir keşmekeş. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Cute? No. | ...bütün bir Cohen ailesi burada sığınıyor. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Dope. No. | Eğer öyleyse sen ne yapacaksın? Her gün Chino'ya mı gidip geleceksin? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Rad. Please, please! This is so painful for me... | Tamam buna saygı duyarım. Onlara ben yalan söyleyeceğim. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Doesn't Seth look rad? | Ama burada bilinmeyen bir numara var. Bu gerçekten garip... Tamam mı? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
First day. You excited? | Çoktan geç kaldım. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
'Nuff said. | Bugün okul vardı. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
How do you do that, by the way? | Tamam. Ya da ben evde kalıp biraz uyumaya çalışayım. Summer, ona neler düşündüğünü anlatmalısın. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
How do you convey everything with just a look? | Hey. Beni vurdun. Bil bakalım aşk oku kimi vurdu? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
And again! | Mahkeme beni senin avukatın olarak atadı. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Because we're going to school with like 300 Lukes minus the redeeming social qualities? | Annem beni terketti. Karının evini yaktım! Nasıl herşey düzelecek? Bence, Summer ve ben en sonunda bazı şeyleri aştık. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Don't be nervous. | Anladım, affedersin. Heyecanlıyım demek istemiştin. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
I'm not nervous. I'm just not going. | Ne düşünüyorum biliyor musun? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Let's see. Be humiliated in front of the entire school | Evet, harika. Cumartesi görüşürüz. Teşekkürler. Hoşça kal. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
If you're trying to make me feel better... | SAT sonucun %98'miş! | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Is that something burning? | Biliyor musun işte tam da bu tip büyücü bilimi... | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Okay, so new oven, haven't quite figured out how to make french toast... | Gideceğimden emin değilim. Kendimi iyi hissetmiyorum. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Not in the oven would be a good place to start. | Okulda görüşürüz. Oh, beni bilirsin, süprizlerle doluyumdur. Yemekten sonra gelirim. ...korkusunu falan anlattığımızda, | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Since no one will hire me, I've got plenty of time. | ...onun da kendine ait bir ailesi olduğunu unuttum. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
I'm going to go out and buy a cookbook. | İyi misin? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
C'mon, it's good, it's... they're crunchy. | Şimdi değilsin, ama yakında olacaksın | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
No thanks. | Üzgünüm. Kötü bir şakaydı. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
I think it's safe to say that this year is going to be different. | Olur, neden kaçtığını sorduklarında onlara ne söyleyeceksin? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Nah, I'm just kidding, they pee in both. Ryan has Mr. Schmidt for pre Calc. | Selam. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Well, at least you have each other. | Sadece, çok uzun zaman oldu... | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Hey fellas. | Tüm arkadaşlarını kaybedenlerden mi? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
All right, don't get your speedos in a bunch. | Sıradan bir gün olsa seni hiç rahatsız etmezdim. Ama küçük... | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
This is a nightmare. | Bu yüzden topu sana attım. Hala 6 ay var. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
I heard she died down there. She looks pretty good, for a dead girl. | 8 nasıl? 8? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Hey, whores. Why don't you go work another corner? | Kahvaltı için üzgünüm, Kiki. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Coop, that is as bad as it's going to get. | Ev telefonumu. Ryan öyle bir hissin yok mu? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
I spoke too soon. Hello, Summer. | Ne? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Oh really? | Tamam! | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
So, why don't we just get out of here? | Sadece, dün akşam için üzgün olduğumu söylemek istedim. Anna. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Right now? Just get into your car, get onto the pier... | Ayrıca, eğer gitmezsem, bu kadınlar tüm hafta sonunu benim hakkımda dedikodu ederek geçirirler. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
I know, I've been looking for an excuse to get out of it. | Tatlım. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
I think you found one. | Eşyalarını topla ve defol. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Okay, I'll meet you out front. Something to look forward to. | Turks ve Caicos'taki Club Med'de aerobik hocası olmuş. Yapamam Müdür Kim, babamı arar. Daha da kötüsü annemi arar. Pittsburgh aynı zamanda Andy Warhol, Bay Rogers ve ketçapın evidir. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Coop. Can we go please? | Ryan, çık dışarı. Ve şimdi onlardan biri oldum. Onunla konuşacağını düşünmüştüm. Erkekliğin gitmiş. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Hey. Can we maybe talk or... | Kanunen Ryan, hepimiz kardeşiz, yani... | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Stay away from her. | Yarına kadar gitmiyoruz... Tijuana'ya? Boş ver. İkincisi... Evet, geçici olarak Gerçekten güzelmiş. Gerçekten öyleydi. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
How am I supposed to do that? We all go to the same school. | O bunu bilmiyor. Neden söylemiyorsun? Bu beni daha iyi hissettirdi. Sonra bunu yapmakta özgürüz. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
before hooking up with one of her best friends. Ass. | Dün gece sayıImaz mı? Hayır. Cumartesi gecesi çıkacağız. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Hey, you okay? | Ryan, heyecanlanma. Harika olacaksın. Onda bir sürü var, | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Yeah, I just have to get used to it... this, I guess. | Ryan'a sordum. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Well, we're still on, right? Yeah, something to look forward to. | Ryan ve Theresa'yı duydun mu? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
See ya, Summer. | Yani evi satacağım | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Slowly I thaw her icy heart. | Hadi. Sonra görüşürüz. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Look at you. | Asıl iğrenç olan Frank'in... | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
I feel like this is heading somewhere. New girlfriend... | Paran bittiğinde mi? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Oh God. I should have found that attractive co worker years ago. | Neredeyse konuştuk. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
It was a figure of speech. Rachel's attractive? | Kendinle başbaşa olmadıkça başkasıyla da beraber olamazsın. Hayır, daha önce hiç görmedim. Ben çok iyiyim. Öylesine söyledim. Güzel. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
you know, in relation to which she invokes amorous feelings | Ne kadar süre kalacak? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
in my far more, extremely more attractive wife. | Benim adim Kirsten ve ben bir alkoligim. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Good answer. | Onlara hala söylemediniz mi? yollara düşmek, yol üzerindeki restoranlara uğramak, Kuzey Amerika'da krep turu yapmak. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Mornings used to be our time. Oh, I remember them well. | Babanın başına gelen onca şeye rağmen, Ben de korkunç olabilirim. Sanırım ben üstesinden gelirim. Evet, ama benim yapabileceğimi sanmıyorum. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
What happened? | Aileler beni sever. Herşeyi düzeltir mi? Evet, düzeltir. Taylor. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Just hang on. Just one sec. Wait a minute. | Giysiyi beğendin mi? Kesinlikle göz kamaştırıcı. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
I can't get it. Just hang on one second. Just hold on. | Senden utanmıyorum. Ben sadece seni korumaya çalışıyorum | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
How did she know? Oh, you're not going to answer it are you? | Bu Newport ve plastik cerrahi konuşmaları seni sıkmıyor ya, Anna? Mükemmel değil. Ama bunu da atlatacağız. Hep atlatırız. Ryan, Harbor School ülkedeki en iyi hazırlık okullarından biridir. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Hey. Rachel? | Bunun için pek şansım yok. ...karmaşık bir hal aldı. Sen burada ne yapıyorsun? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Hi, Dad. | Ne istiyorsun? Hayır, konu benim ne istediğim değil. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
So, Summer. If you would care to join me for lunch today, | Ne kadar bakteri birikiyor demiştin? Bak, eğer hemen birşeyler bulmazsan bir sonraki durağın Phoenix olacak. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
There's nothing but empty chairs at your table. | Park bekçiliğine ne dersin? Tam gün çalışılacak boş mevki. Ve ikimizin de kazanmak için herşeyi var! | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Seth Cohen? | ...onu da katalım mı? | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Anna! Hey! How are you doing? | Mükemmel bir anne olmadığımı biliyorum | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Excuse me. We were talking here. | belirleyecek olan büyük bir uzlaşma toplantımız yok. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Oh, so insulting him counts as conversation. | Şu anda biraz acelem var. Seni görmek de güzel. Seth. Seni görmek hep ilginçtir. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |
Yeah, well, if it doesn't, then we've never spoken. | 9 ay içinde bikinimi giyeceğim. | The O.C.-2 | 2003 | ![]() |