Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 163388
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| that wiII never reach any port. | bir gemi gibi olacagim. bir gemi gibi olacağım. | The Firm-1 | 1993 | |
| And as Iong as I`m aIive, | Hayatta oldugum surece Hayatta olduğum sürece | The Firm-1 | 1993 | |
| that ship wiII aIways be at sea, so to speak. | bu gemi bir sekilde denizlerde olacak. bu gemi bir şekilde denizlerde olacak. | The Firm-1 | 1993 | |
| Yasser fucking Arafat, huh? | Yasser rafat gibi degil mi? Yasser Arafat gibi değil mi? | The Firm-1 | 1993 | |
| Never a night in the same pIace. | sla iki gece ayni yerde degil. Asla iki gece aynı yerde değil. | The Firm-1 | 1993 | |
| In any case, I need your written authorisation | Her kosulda, oteki muvekkiller gibi faturalari vermek icin Her koşulda, öteki müvekkiller gibi faturaları vermek için | The Firm-1 | 1993 | |
| to reIease your biIIs, Iike every other cIient has given. | yazili izninize ihtiyacim olacak. yazılı izninize ihtiyacım olacak. | The Firm-1 | 1993 | |
| You have this authorisation with you? | Bu yetki belgesi yaninizda mi? Bu yetki belgesi yanınızda mı? | The Firm-1 | 1993 | |
| Anything in there? Nothing. | Bir sey var mi? Hicbir sey. Bir şey var mı? Hiçbir şey. | The Firm-1 | 1993 | |
| You got the account number? | Hesap numarasini yazdin mi? Hesap numarasını yazdın mı? | The Firm-1 | 1993 | |
| Mitch says the money`s there...7%0,000. | Mitch paranin hesapta oldugunu soyledi...750,000. Mitch paranın hesapta olduğunu söyledi...350,000. | The Firm-1 | 1993 | |
| I Iove your mouth. | o agzina bayiliyorum. O ağzına bayılıyorum. | The Firm-1 | 1993 | |
| That`s not my best feature. | En iyi ozelligim degildir. En iyi özelliğim değildir. | The Firm-1 | 1993 | |
| What is? | Ne peki? | The Firm-1 | 1993 | |
| What is this? You Iet the MoroItos off the hook! | Bu da ne? Morolto ailesini kurtarmissin! Bu da ne? Morolto ailesini kurtarmışsın! | The Firm-1 | 1993 | |
| They`re my cIients. The Mafia`s getting away. | onlar muvekkillerim. Mafya bundan siyriliyor. Onlar müvekkillerim. Mafya bundan sıyrılıyor. | The Firm-1 | 1993 | |
| You`re behind the times. So? They padded their biIIs! | Bir adim geridesiniz. N'olmus? Fatura sisirmisler! Bir adım geridesiniz. N'olmuş? Fatura şişirmişler! | The Firm-1 | 1993 | |
| You think if they don`t kiII, they aren`t bad. | Oldurmedikleri surece kotu olmadiklarini saniyorsun. Öldürmedikleri sürece kötü olmadıklarını sanıyorsun. | The Firm-1 | 1993 | |
| Who`s hard to find... | Hangisini bulmak daha zor... | The Firm-1 | 1993 | |
| the kiIIer or the Iawyer who hides their money. | katili mi, paralarini saklayan avukati mi? katili mi, paralarını saklayan avukatı mı? | The Firm-1 | 1993 | |
| You want the Mafia? Get their Iawyers. | Mafya'yi mi istiyorsun? vukatlarini yakala. Mafya'yı mı istiyorsun? Avukatlarını yakala. | The Firm-1 | 1993 | |
| Without the firm the MoroItos can`t Iaunder money. | Morolto'lar sirket olmadan para aklayamaz. Morolto'lar şirket olmadan para aklayamaz. | The Firm-1 | 1993 | |
| You are so naive. | Cok safsin. Çok safsın. | The Firm-1 | 1993 | |
| Other Bendini Lamberts wiII be Iaundering money tomorrow. | Yarin parayi baska Bendini Lambert'lar aklar. Yarın parayı başka Bendini Lambert'lar aklar. | The Firm-1 | 1993 | |
| How wiII you get them? One at a time. | onlari nasil yakalayacaksin? Teker teker. Onları nasıl yakalayacaksın? Teker teker. | The Firm-1 | 1993 | |
| I`m a Iawyer, and I got mine. You`re the cop, Tarrance. | Ben avukatim ve benimkini hallettim. Polis sensin Tarrance. Ben avukatım ve benimkini hallettim. Polis sensin Tarrance. | The Firm-1 | 1993 | |
| You get the rest. | Gerisini sen yakala. | The Firm-1 | 1993 | |
| With what? OverbiIIing, maiI fraud? That`s exciting! | Neyle? Fatura sisirme, posta sahtekarligi? Cok heyecanli! Neyle? Fatura şişirme, posta sahtekarlığı? Çok heyecanlı! | The Firm-1 | 1993 | |
| It`s not sexy, but it gets them 10,000 | Pek cazip degil, ama bu yuzden 10 Bin Dolar para Pek cazip değil, ama bu yüzden 10 Bin Dolar para | The Firm-1 | 1993 | |
| and five years in prison. | 5 yil hapis cezasi alirlar. 5 yıl hapis cezası alırlar. | The Firm-1 | 1993 | |
| That`s ten and five for each act. | Her suc eylemi icin 10'a bes. Her suç eylemi için 10'a beş. | The Firm-1 | 1993 | |
| Have you reaIIy Iooked at that? | Bunu gercekten arastirdin mi? Bunu gerçekten araştırdın mı? | The Firm-1 | 1993 | |
| You`ve got every partner on overbiIIing. | Fatura sisirmeden tum ortaklari tutuklayabilirsin. Fatura şişirmeden tüm ortakları tutuklayabilirsin. | The Firm-1 | 1993 | |
| There`s 2%0 acts of maiI fraud there. That`s racketeering. | 250 posta sahtekarligi olayi var. Buyuk bir is. 250 posta sahtekarlığı olayı var. Büyük bir iş. | The Firm-1 | 1993 | |
| That`s minimum 1 ,2%0 years in prison | En az 1250 yil hapis cezasi En az 1250 yıl hapis cezası | The Firm-1 | 1993 | |
| and 2.% miIIion in fines. | 2.5 Milyon para cezasi. 2.5 Milyon para cezası. | The Firm-1 | 1993 | |
| That`s more than you had on Capone. | Capone'dan aldiginizdan daha fazla. Capone'dan aldığınızdan daha fazla. | The Firm-1 | 1993 | |
| Twist this how you want. You made a deaI to save your ass. | Nereye cekersen cek. Kurtulmak icin anlasma yaptin. Nereye çekersen çek. Kurtulmak için anlaşma yaptın. | The Firm-1 | 1993 | |
| You got our 7%0,000, and you`re stiII a hotshot Iawyer. | 750,000 dolarimizi aldin ve hala iyi bir avukatsin. 350,000 dolarımızı aldın ve hala iyi bir avukatsın. | The Firm-1 | 1993 | |
| That money was aIways for somebody eIse. | Parayi zaten baskasi icin istedim. Parayı zaten başkası için istedim. | The Firm-1 | 1993 | |
| Yeah, I`m a Iawyer with references from the firm. | Evet, sirketten referansi olan bir avukatim. Evet, şirketten referansı olan bir avukatım. | The Firm-1 | 1993 | |
| You want that on your resume? | Ozgecmisine yazacak misin? Özgeçmişine yazacak mısın? | The Firm-1 | 1993 | |
| You think I`II ever turn on my ignition again without sweating? | Bundan sonra arabami korkmadan calistirabilecek miyim? Bundan sonra arabamı korkmadan çalıştırabilecek miyim? | The Firm-1 | 1993 | |
| Then I don`t understand you. What`d you do it for? | Seni anlayamiyorum. Bunu neden yaptin? Seni anlayamıyorum. Bunu neden yaptın? | The Firm-1 | 1993 | |
| You didn`t win a thing. I won my Iife back. | Hicbir sey kazanmadin. Hayatimi geri kazandim. Hiçbir şey kazanmadın. Hayatımı geri kazandım. | The Firm-1 | 1993 | |
| You don`t run me, and they don`t run me. | Beni siz yonetmiyorsunuz, onlar da yonetmiyor. Beni siz yönetmiyorsunuz, onlar da yönetmiyor. | The Firm-1 | 1993 | |
| Wanna know something weird? I discovered the Iaw again. | Tuhafina gidecek bir sey soyleyeyim. Kanunu yeniden kesfettim. Tuhafına gidecek bir şey söyleyeyim. Kanunu yeniden keşfettim. | The Firm-1 | 1993 | |
| You made me think about it. | Dusunmeme neden oldun. Düşünmeme neden oldun. | The Firm-1 | 1993 | |
| I got through Iaw schooI without doing that. | Bunu yapmadan hukuku bitirmisim. Bunu yapmadan hukuku bitirmişim. | The Firm-1 | 1993 | |
| It`s you at the dog track. I couId`ve gone pubIic with it. | Kopek yarisindaki kaset. Herkese aciklayabilirdim. Köpek yarışındaki kaset. Herkese açıklayabilirdim. | The Firm-1 | 1993 | |
| Why didn`t you? It`s against the Iaw. | Neden yapmadin? Yasalara aykiri. Neden yapmadın? Yasalara aykırı. | The Firm-1 | 1993 | |
| How the heII did you come up with maiI fraud? | Posta yolsuzlugu isini nereden cikardin? Posta yolsuzluğu işini nereden çıkardın? | The Firm-1 | 1993 | |
| It was on the bar exam. | Baro sinavinda sorulmustu. Baro sınavında sorulmuştu. | The Firm-1 | 1993 | |
| They made me study Iike heII for it. | Sinava cok calistirdilar. Sınava çok çalıştırdılar. | The Firm-1 | 1993 | |
| You`ve had a busy day. | Yogun bir gun gecirdin. Yoğun bir gün geçirdin. | The Firm-1 | 1993 | |
| So did you. | Sen de oyle. Sen de öyle. | The Firm-1 | 1993 | |
| Why didn`t you teII me the truth about your pIan? | Neden bana planlarindan soz etmedin? Neden bana planlarından söz etmedin? | The Firm-1 | 1993 | |
| AII of it...the MoroItos. | Her seyi...Morolto'lari. Her şeyi...Morolto'ları. | The Firm-1 | 1993 | |
| I knew you`d worry and that might make you stay... | Endiselenecegini biliyordum bu durumda kalirdin... Endişeleneceğini biliyordum bu durumda kalırdın... | The Firm-1 | 1993 | |
| You needed to Ieave. | Gitmen gerekiyordu. | The Firm-1 | 1993 | |
| I Iike what you`ve done to the pIace. | Buraya yaptiklarini begendim. Buraya yaptıklarını beğendim. | The Firm-1 | 1993 | |
| You were going to your foIks. I was. | nnenlere gidiyordun. Oyleydi. Annenlere gidiyordun. Öyleydi. | The Firm-1 | 1993 | |
| Some detour. | Yolu mu degistirdin? Yolu mu değiştirdin? | The Firm-1 | 1993 | |
| Where are you going? To Iook for you. | Nereye gidiyorsun? Seni aramaya. | The Firm-1 | 1993 | |
| I guess I couIdn`t Ieave you without trying to heIp you. | Galiba sana yardim etmeye calismadan seni birakamazdim. Galiba sana yardım etmeye çalışmadan seni bırakamazdım. | The Firm-1 | 1993 | |
| Wanna teII me what happened? | olanlari anlatmak ister misin? Olanları anlatmak ister misin? | The Firm-1 | 1993 | |
| Someday. | Bir gun. Bir gün. | The Firm-1 | 1993 | |
| I think you shouId know that Avery was...pretty decent. | Bilmen gereken bir sey var. very...oldukca saygindi. Bilmen gereken bir şey var. Avery...oldukça saygındı. | The Firm-1 | 1993 | |
| He was decent... | Saygındı... | The Firm-1 | 1993 | |
| and corrupt and ruined and so unhappy... | ve adi, mahvolmuş ve mutsuz... | The Firm-1 | 1993 | |
| Listen, Abby... | Dinle Abby... | The Firm-1 | 1993 | |
| It couId`ve happened to you. Did I Iose you? | Sana da olabilirdi. Seni kaybettim mi? | The Firm-1 | 1993 | |
| You Iook tired. Did I? | Yorgun görünüyorsun. Kaybettim mi? | The Firm-1 | 1993 | |
| I`ve Ioved you aII my Iife. Even before we met. | Seni hayatım boyunca sevdim. Hatta tanışmamızdan önce. | The Firm-1 | 1993 | |
| Part of it wasn`t even you. It was just a promise of you. | Bir parçan sana ait değildi. Sadece bana verdiğin sözdü. | The Firm-1 | 1993 | |
| But these Iast days... | Bu son günlerde... | The Firm-1 | 1993 | |
| How couId you Iose me? | Beni nasıl kaybedebilirsin? | The Firm-1 | 1993 | |
| You think it`II make it? Make it where? | Sence başarabilir miyim? Nerede? | The Firm-1 | 1993 | |
| Boston. What`s in Boston? | Boston'da. Boston'da ne var? | The Firm-1 | 1993 | |
| We are. | Biz varız. | The Firm-1 | 1993 | |
| ..and a very smaII, unknown Iaw firm... | ..ve küçük ama potansiyeli yüksek... | The Firm-1 | 1993 | |
| ..with a Iot of potentiaI. | ..tanınmamış bir hukuk şirketi. | The Firm-1 | 1993 | |
| I'm currently doing an externship for extra credits | Su anda fazladan kredi icin Yargic Hookstratten'in yaninda Şu anda fazladan kredi için Yargıç Hookstratten'in yanında Şu anda fazladan kredi için Yargıç Hookstratten'in yanında | The Firm-2 | 1993 | |
| as a clerk for Judge Hookstratten. | yardimci olarak calisiyorum. yardımcı olarak çalışıyorum. yardımcı olarak çalışıyorum. | The Firm-2 | 1993 | |
| That's more impressive than being in the top 5%. | Bu, ilk yuzde beste olmaktan daha etkileyici. Bu, ilk yüzde beşte olmaktan daha etkileyici. Bu, ilk yüzde beşte olmaktan daha etkileyici. | The Firm-2 | 1993 | |
| I don't know offers you've had from Wall Street... | Wall Street'ten ne tur teklifler aldiginizi bilmiyorum... Wall Street'ten ne tür teklifler aldığınızı bilmiyorum... Wall Street'ten ne tür teklifler aldığınızı bilmiyorum... | The Firm-2 | 1993 | |
| The top 5 in my class, not the top 5%. I'm sorry... | Siniftaki ilk besteyim. En iyi, yuzde bes icinde degil, uzgunum... Sınıftaki ilk beşteyim. En iyi, yüzde beş içinde değil, üzgünüm... Sınıftaki ilk beşteyim. En iyi, yüzde beş içinde değil, üzgünüm... | The Firm-2 | 1993 | |
| Mr McDeere, we're offering you 68,000 a year | Bay McDeere, Chicago'nun onde gelen Bay McDeere, Chicago'nun önde gelen Bay McDeere, Chicago'nun önde gelen | The Firm-2 | 1993 | |
| from the leading law firm in Chicago. | hukuk sirketinden size yilda 68.000 oneriyoruz. hukuk şirketinden size yılda 68.000 öneriyoruz. hukuk şirketinden size yılda 68.000 öneriyoruz. | The Firm-2 | 1993 | |
| Where else do you have to be? My job. I'm on lunch break. | Nerede olmaniz gerekiyor? Isimde. Oglen paydosundayim. Nerede olmanız gerekiyor? İşimde. Öğlen paydosundayım. Nerede olmanız gerekiyor? İşimde. Öğlen paydosundayım. | The Firm-2 | 1993 | |
| I know you've had a lot of offers, | Baska teklifler aldigini biliyorum Başka teklifler aldığını biliyorum Başka teklifler aldığını biliyorum | The Firm-2 | 1993 | |
| but we have 127 clients that are Fortune 500 companies! | 127 muvekkilimiz, en varlikli 500 sirket arasinda! 123 müvekkilimiz, en varlıklı 500 şirket arasında! 123 müvekkilimiz, en varlıklı 500 şirket arasında! | The Firm-2 | 1993 | |
| We'll offer you 74,000... | Size 74.000 oneriyoruz... Size 34.000 öneriyoruz... Size 34.000 öneriyoruz... | The Firm-2 | 1993 | |
| is only 2,000 hours, not more. | sadece 2000 saatlik calisma bekliyoruz, o kadar. sadece 2000 saatlik çalışma bekliyoruz, o kadar. sadece 2000 saatlik çalışma bekliyoruz, o kadar. | The Firm-2 | 1993 | |
| We want you to have a life outside the office. | Buro disinda da bir hayatin olsun istiyoruz. Büro dışında da bir hayatın olsun istiyoruz. Büro dışında da bir hayatın olsun istiyoruz. | The Firm-2 | 1993 | |
| If you're a Lakers fan, we have a box at the Forum. | Lakers taraftariysan, salonda ozel koltuklarimiz var. Lakers taraftarıysan, salonda özel koltuklarımız var. Lakers taraftarıysan, salonda özel koltuklarımız var. | The Firm-2 | 1993 | |
| But with your ability and ambition, | ma bu yetenek ve hirsinla, Ama bu yetenek ve hırsınla, Ama bu yetenek ve hırsınla, | The Firm-2 | 1993 | |
| the place for you is our firm. | senin yerin bizim sirketimiz. senin yerin bizim şirketimiz. senin yerin bizim şirketimiz. | The Firm-2 | 1993 | |
| Let's not talk about the package, | Paketin ambalajini konusmayalim, Paketin ambalajını konuşmayalım, Paketin ambalajını konuşmayalım, | The Firm-2 | 1993 | |
| let's talk about what's in the package. | asil paketin icindekileri konusalim. asıl paketin içindekileri konuşalım. asıl paketin içindekileri konuşalım. | The Firm-2 | 1993 |