Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 158422
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| lt scared me! l can see why! | Beni korkuttu. Nedenini anlayabiliyorum. | Tango-1 | 1998 | |
| lt could be softened. What do you say, Larroca? | Daha yumuşatılabilirdi. Sen ne diyorsun Larroca? | Tango-1 | 1998 | |
| l want to think it over first. | Önce düşünmek istiyorum. | Tango-1 | 1998 | |
| What did you think? | Merhaba. Ne düşünüyorsunuz? | Tango-1 | 1998 | |
| We liked the show a lot. | Gösteriyi çok beğendik. | Tango-1 | 1998 | |
| Very impressive. l don't think you need that scene. | Çok etkileyici. Bu sahneye ihtiyaç olduğunu sanmıyorum. | Tango-1 | 1998 | |
| The audience won't get it. | izleyici anlamayacaktır. | Tango-1 | 1998 | |
| We gave them beautiful dancing, beautiful women... | Onlara güzel danslar güzel kadınlar ve... | Tango-1 | 1998 | |
| lovely tango music. | ...muhteşem tango müziği veriyoruz. | Tango-1 | 1998 | |
| Then there, it all turns to fear, anxiety. | Ama sonra bu sahnede her şey korku ve gerilime dönüşüyor. | Tango-1 | 1998 | |
| That doesn't belong in a musical. lt's my conception of the show. | Bunun bir müzikalde yeri yok. Bu benim gösteri anlayışım. | Tango-1 | 1998 | |
| Maybe you could soften it a bit. | Belki biraz yumuşatabilirsiniz. | Tango-1 | 1998 | |
| The generals won't like it. Depends which ones. | Generallerin hoşuna gitmeyecektir. Hangileri olduğuna bağlı. | Tango-1 | 1998 | |
| There's a fascinating Borges quote: ''The past is indestructible. | Borges'in muhteşem bir sözü vardır: "Geçmiş yok edilemez. | Tango-1 | 1998 | |
| Sooner or later things turn up again. | Er ya da geç olaylar yeniden ortaya çıkar." | Tango-1 | 1998 | |
| One of the things that turns up is a plan to destroy the past.'' | Ortaya çıkıp duran şeylerden biri de geçmişi yok etme planı. | Tango-1 | 1998 | |
| Very clever. But one washes dirty linen at home. | Çok zekice. Ama kirli çamaşırlar evde yıkanmalıdır. | Tango-1 | 1998 | |
| Depends on the linen and the home. | Bu kirli çamaşıra ve eve bağlı. | Tango-1 | 1998 | |
| Think it over. We disliked it. l won't press it further. | Bir daha düşün.Bizim hoşumuza gitmedi. Daha fazla baskı yapmayacağım. | Tango-1 | 1998 | |
| Why'd you want to see me? | Neden beni görmek istedin? | Tango-1 | 1998 | |
| Why? To talk to you. What about? | Neden mi? Konuşmak için. Ne hakkında? | Tango-1 | 1998 | |
| We could talk about lots of things. | Bir çok şeyden bahsedebiliriz. | Tango-1 | 1998 | |
| l'd rather discuss us. Haven't we said it all? | Ama bizden bahsetmeyi tercih ederim. Her şeyi konuşmadık mı? | Tango-1 | 1998 | |
| l can't live this way, Elena. | Böyle yaşayamam Elena. | Tango-1 | 1998 | |
| l can't forget you, try as l may. | Denedim ama seni unutamıyorum. | Tango-1 | 1998 | |
| Angelo, let's not start that again. l love you, Elena. | Angelo, yine başlamayalım. Seni seviyorum Elena. | Tango-1 | 1998 | |
| l love you... | Seni seviyorum ve | Tango-1 | 1998 | |
| and l want you. | seni istiyorum. | Tango-1 | 1998 | |
| l need to kiss you, make love to you. | Seni öpmek, seninle sevişmek. | Tango-1 | 1998 | |
| Please... kiss me. | Lütfen. | Tango-1 | 1998 | |
| Kiss me, Elena. l love you! | Öp beni.Öp beni Elena. Seni seviyorum! | Tango-1 | 1998 | |
| l don't love you, l never did! | Seni sevmiyorum! Hiç sevmedim! | Tango-1 | 1998 | |
| l'm living with another man and l'm happy! | Başka bir erkekle birlikte yaşıyorum ve çok mutluyum! | Tango-1 | 1998 | |
| l don't care, Elena. l don't care. | Umurumda değil Elena. Umurumda değil. | Tango-1 | 1998 | |
| l can forgive everything! Right now! | Her şeyi affedebilirim. Şimdi! | Tango-1 | 1998 | |
| Let me live in peace. | Beni rahatsız etme. | Tango-1 | 1998 | |
| You're making a mistake, Elena! | Hata yapıyorsun Elena! | Tango-1 | 1998 | |
| You're making a mistake! | Hata yapıyorsun. | Tango-1 | 1998 | |
| No one plays games with me! | Kimse benimle oynayamaz! | Tango-1 | 1998 | |
| What's wrong? l got scared. | Ne oldu? Korktum. | Tango-1 | 1998 | |
| That's fine. Thanks, everyone. That's all for today. | İyiydi. Herkese teşekkürler. Bugünlük bu kadar! | Tango-1 | 1998 | |
| l want you all in the studio tomorrow at 8:00 a.m.... | Yarın, iltica balesi için hepinizi saat 8:00'de stüdyoda bekliyorum. | Tango-1 | 1998 | |
| for the immigration ballet. ln costume and made up by 11:00. | Saat 11:00'de kostümlü ve makyajlı olmalısınız. | Tango-1 | 1998 | |
| You liked my work? Terrific! | Beğendin mi? | Tango-1 | 1998 | |
| Marvelous. Was l convincing? | Harika. Muhteşem. İnandırıcı mıydım? | Tango-1 | 1998 | |
| Let's go. Let's see what the director says. | Gidelim. Bakalım yönetmen ne diyecek? | Tango-1 | 1998 | |
| Congratulations, Maestro. | Tebrikler Maestro. | Tango-1 | 1998 | |
| You were great. Thanks. | Harikaydın. Teşekkürler. | Tango-1 | 1998 | |
| Sorry, but one thing bothers me. | Üzgünüm ama bir şey beni rahatsız etti. | Tango-1 | 1998 | |
| My shout comes too soon. lt's not spontaneous enough. | Çok erken bağırdım. Yeterince spontane değildi. | Tango-1 | 1998 | |
| That's the trouble. l was terrified. | Sorun bu. Çok korktum. | Tango-1 | 1998 | |
| l thought he stabbed her. | Onu gerçekten bıçakladığını sandım. | Tango-1 | 1998 | |
| Set up a rehearsal for me tomorrow so l can work on my timing. | Yarın ben de prova yapayım ki çığlığımı ayarlayabileyim. | Tango-1 | 1998 | |
| Subtitles by <b>N A N Ã O</b> | Tango Garaj | Tango-1 | 1998 | |
| Brought through <b>Cappro International™</b> | Tango Garaj | Tango-1 | 1998 | |
| ®© 2015 | ®© 2015 | Tango-1 | 1998 | |
| Okay, let's do it. | Tamam, haydi. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| 10 4, 20 William 12. | 10 4, 20 William 12. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| You are eastbound, pursuing tanker truck. | Gaz kamyonun peºinde, doguya ilerliyorsunuz. Gaz kamyonun peşinde, doğuya ilerliyorsunuz. Gaz kamyonun peşinde, doğuya ilerliyorsunuz. Gaz kamyonun peşinde, doğuya ilerliyorsunuz. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Backup is available. | Yardimci güçler hazir. Yardımcı güçler hazır. Yardımcı güçler hazır. Yardımcı güçler hazır. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Air Unit 3 is in the area. | 3. Hava Birligi bölgenizde. 3. Hava Birliği bölgenizde. 3. Hava Birliği bölgenizde. 3. Hava Birliği bölgenizde. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| I can handle this myself. | Tek baºima halledebilirim. Tek başıma halledebilirim. Tek başıma halledebilirim. Tek başıma halledebilirim. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| This is Air Unit 3. Forget it, Tango. | 3. Hava Birligi. Birak onu, Tango. 3. Hava Birliği. Bırak onu, Tango. 3. Hava Birliği. Bırak onu, Tango. 3. Hava Birliği. Bırak onu, Tango. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| We'll take over. Drop back. | Onu elde edebiliriz. Peºini birak. Onu elde edebiliriz. Peşini bırak. Onu elde edebiliriz. Peşini bırak. Onu elde edebiliriz. Peşini bırak. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Drop dead. I've been on this case for 3 months. | Çek git. Üç aydir bu iºin peºindeyim. Çek git. Üç aydır bu işin peşindeyim. Çek git. Üç aydır bu işin peşindeyim. Çek git. Üç aydır bu işin peşindeyim. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| We're out of ourjurisdiction. Sheriff and CHP are on the way. | Yasal bölgemizin diºindayiz. ªerif ve polisleri yoldalar. Yasal bölgemizin dışındayız. Şerif ve polisleri yoldalar. Yasal bölgemizin dışındayız. Şerif ve polisleri yoldalar. Yasal bölgemizin dışındayız. Şerif ve polisleri yoldalar. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Do whatever you're going to do. | Yapacagin ºeyi yap. Yapacağın şeyi yap. Yapacağın şeyi yap. Yapacağın şeyi yap. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Good luck. | Iyi ºanslar. İyi şanslar. İyi şanslar. İyi şanslar. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Thanks. | Teºekkürler. Teşekkürler. Teşekkürler. Teşekkürler. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Jesus! | Tanrim! Tanrım! Tanrım! Tanrım! | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| He's crazy! | Deli! | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Glad you could drop in. | Buraya düºtügünüze sevindim. Buraya düştüğünüze sevindim. Buraya düştüğünüze sevindim. Buraya düştüğünüze sevindim. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Like jewelry? | Mücevher sever misiniz? | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Fuck you! | Seni becerecegim! Seni becereceğim! Seni becereceğim! Seni becereceğim! | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| I prefer blondes. | Sariºinlari severim. Sarışınları severim. Sarışınları severim. Sarışınları severim. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Do the honors. | Saygilarimla. Saygılarımla. Saygılarımla. Saygılarımla. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Captain. What's going on? | Yüzbaºi. Neler oluyor? Yüzbaşı. Neler oluyor? Yüzbaşı. Neler oluyor? Yüzbaşı. Neler oluyor? | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Letting the locals do their thing. | Iºi yerel güvenlige biraktim. İşi yerel güvenliğe bıraktım. İşi yerel güvenliğe bıraktım. İşi yerel güvenliğe bıraktım. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| You blew out the truck window. | Kamyonun camini indirdin. Kamyonun camını indirdin. Kamyonun camını indirdin. Kamyonun camını indirdin. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Two guys are in the road. I noticed. | Iki herif yolun ortasinda. Fark ettim. İki herif yolun ortasında. Fark ettim. İki herif yolun ortasında. Fark ettim. İki herif yolun ortasında. Fark ettim. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| We're out of our jurisdiction here. True. | Yasal sinirlarimizin diºindayiz. Dogru. Yasal sınırlarımızın dışındayız. Doğru. Yasal sınırlarımızın dışındayız. Doğru. Yasal sınırlarımızın dışındayız. Doğru. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| What's going on? I heard a rumor about this truck. | Olup biten ne? | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| What about it? It's not a truck. | Hangi konuda? Bir kamyon degil. Hangi konuda? Bir kamyon değil. Hangi konuda? Bir kamyon değil. Hangi konuda? Bir kamyon değil. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| It's a gas truck. | Bir gaz kamyonu. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| It's a major moving violation. | Yasayi çigneme söz konusu. Yasayı çiğneme söz konusu. Yasayı çiğneme söz konusu. Yasayı çiğneme söz konusu. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Check the first panel? | 1 . panoyu kontrol ettiniz mi? 1. Panoyu kontrol ettiniz mi? 1 . panoyu kontrol ettiniz mi? | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Full of gas. | Gaz dolu. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| We checked the whole truck! There's nothing in it! | Kamyonun her tarafini aradik! Hiç bir ºey yok! Kamyonun her tarafını aradık! Hiç bir şey yok! Kamyonun her tarafını aradık! Hiçbir şey yok! Kamyonun her tarafını aradık! Hiç bir şey yok! | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| You're out of your neighborhood, city boy! | Bölgenin diºinda bulunuyorsun, ºehir bebesi! Bölgenin dışında bulunuyorsun, şehir bebesi! Bölgenin dışında bulunuyorsun, şehir bebesi! Bölgenin dışında bulunuyorsun, şehir bebesi! | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| I want your badge and weapon! I want your ass! | Rozetini ve silahini istiyorum! Seni becerecegim! Rozetini ve silahını istiyorum! Seni becereceğim! Rozetini ve silahını istiyorum! Seni becereceğim! Rozetini ve silahını istiyorum! Seni becereceğim! | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Who do you think you are?! | Kendini ne saniyorsun? Kendini ne sanıyorsun? Kendini ne sanıyorsun? Kendini ne sanıyorsun? | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| He thinks he's Rambo. | Kendini Rambo saniyor. Kendini Rambo sanıyor. Kendini Rambo sanıyor. Kendini Rambo sanıyor. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Rambo. . . | Rambo... | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| . . .is a pussy. | ...korkak biridir. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| What do you know, it's snowing! | Bakin ne var, kar yagiyor! Bakın ne var, kar yağıyor! Bakın ne var, kar yağıyor! Bakın ne var, kar yağıyor! | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Anybody want to get high? | Kim kafayi bulmak istiyor? Kim kafayı bulmak istiyor? Kim kafayı bulmak istiyor? Kim kafayı bulmak istiyor? | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Not bad for a city guy. | ªehir bebesi için fena degil. Şehir bebesi için fena değil. Şehir bebesi için fena değil. Şehir bebesi için fena değil. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| Ray Tango. | Ray Tango. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| He's done it to us again. | Yine bize vurdu. | Tango & Cash-1 | 1989 | |
| If it isn't Tango, it's Cash. | Tango degilse, Cash. Tango değilse, Cash. Tango değilse, Cash. Tango değilse, Cash. | Tango & Cash-1 | 1989 |