• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 158192

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Well, we hid her from a couple of scrap drives. Pek vatanseverce olmasa da biz onu devletten sakladık. Görmelisiniz. Taken-2 2002 info-icon
but we did our bit in other ways. Oysaki iyi bir konuşma yaptım sanıyordum. Taken-2 2002 info-icon
Was it very terrible? Çok mu kötüydü? Taken-2 2002 info-icon
Nah, it wasn't so bad. O kadar da kötü değildi. Taken-2 2002 info-icon
RUSSELL: What do you got. Toland? Ne görüyorsun Toland? Taken-2 2002 info-icon
Lights! Blue ones! Işıklar! Mavi ışıklar! Taken-2 2002 info-icon
What the hell are they?! Bunlar da ne böyle?! Taken-2 2002 info-icon
JOHNSON: Captain. we've got to bail out! Yüzbaşı. Çıkmamız lazım! Taken-2 2002 info-icon
Trust me. Johnson... we won't die. Güven bana Johnson...Ölmeyeceğiz. Taken-2 2002 info-icon
ALLIE: They say some men Derler ki, bazıları hayatlarının sonuna kadar savaşı yaşamaya devam ederler. Taken-2 2002 info-icon
and some men put it behind them like an old pair of shoes. Bazıları ise, savaşı bir çift eski ayakkabı gibi geçmişlerine gömerler. Taken-2 2002 info-icon
And then. I guess. there are others who go on fighting. Herhalde diğerleri, kiminle olduğunu, neden vazgeçmemeleri gerektiğini bilmeseler de savaşmaya devam ederler. Taken-2 2002 info-icon
MAN : Some people will tell you the war was won Bazıları savaşı üstün insan kuvvetiyle... Taken-2 2002 info-icon
Some people say that it was strategy Bazıları stratejiyle, şansla ya da çok güçlü olduğumuz için kazandığımızı anlatır. Taken-2 2002 info-icon
What won the war was secrets... Bize savaşı kazandıran, onların sırlarını bilip, kendi sırlarımızı iyi saklamış olmamızdır. Taken-2 2002 info-icon
Gentlemen, meet the Enola Gay. Beyler, karşınızda Enola Gay. Taken-2 2002 info-icon
When the Enola Gay dropped her payload on Hiroshima, Enola Gay, Hiroşima'ya yükünü bıraktığı zaman... Taken-2 2002 info-icon
only 1 07 men in the entire country Bütün ülkede bu yükün ne olduğunu sadece 107 kişi biliyordu. Taken-2 2002 info-icon
The B 29 had been redesigned to carry its load, B 29 bu iş için modifiye edildi ve atom bombasını taşıyacak özel bir ekip seçildi. anladığınız şeylere Taken-2 2002 info-icon
They were carrying out a mission so secret Görev o kadar gizliydi ki, bu ekip bile ne olduğunu bilmiyordu. Taken-2 2002 info-icon
The secret was kept until the ultimate moment. Sır en son ana kadar çok gizli tutuldu. Sonucunda savaş kazanıldı. Taken-2 2002 info-icon
As members of the Intelligence Corps, İstihbarat ekibi olarak göreviniz sırları korumak olacak. Taken-2 2002 info-icon
Here at the 509th Bomb Group, 509. Bombardıman grubunda bu konu daha da önemlidir. Taken-2 2002 info-icon
by the fact that we are the only base authorized Çünkü burası atomik silahları bulundurma yetkisi olan tek üs. Taken-2 2002 info-icon
At any given moment, Sürekli olarak ağzınızı sıkı tutmanız... Taken-2 2002 info-icon
and, if necessary, to lie through your teeth ...ve gerekli olduğunda yalan söylemeniz. Taken-2 2002 info-icon
may very well determine the course of history. Tarihin akışını değiştirebilir. Taken-2 2002 info-icon
Group, ten hut! Haz Rol! Taken-2 2002 info-icon
We had 1 8 more sightings today. Bugün 18 ihbar daha aldık. Taken-2 2002 info-icon
Dancing lights, mostly. Çoğunlukla dans eden ışıklar. Taken-2 2002 info-icon
The bulk of them over the Pacific Northwest Kuzeybatı Pasifik'te bir küme, sanıyorum göller bölgesinde de üç tane. Taken-2 2002 info-icon
Something Russian? Ruslar mı? Taken-2 2002 info-icon
I heard something on the radio. Radyoda birşeyler duydum. Başka gezegenlerden gelmiş olduklarını söyleyenler var. Taken-2 2002 info-icon
We used to hear that a lot at Los Alamos. Los Alamos'tayken bunları çok duyuyorduk. Taken-2 2002 info-icon
We never knew if it was something of ours Bizimkilerden miydi, yoksa Alman mıydı hiç anlayamadık. Taken-2 2002 info-icon
That's right, Owen, I forgot. You were at Los Alamos. Doğru ya Owen. Sen de oradaydın. Unutmuşum. Taken-2 2002 info-icon
We got a new mare in at the stables. Ahırda yeni bir kısrak var. Taken-2 2002 info-icon
I thought you might like to join me for a ride. Senin de binmek isteyebileceğini düşündüm. Taken-2 2002 info-icon
I'd like that very much. Fine. Çok sevinirim. Tamam. Taken-2 2002 info-icon
No. She doesn't ride. Hayır. O, ata binmez. Tom? Evet? Taken-2 2002 info-icon
Her constitution... Bünyesi fazlaca nazik. Taken-2 2002 info-icon
He's a bit of a bully, your father. Baban biraz asabi galiba. Taken-2 2002 info-icon
It's not personal. He just he's like that. Kişisel bir konu değil. Öyle işte. Taken-2 2002 info-icon
Captain, are you gonna ride or stand around yappin'? Yüzbaşı gelecek misiniz? Yoksa çene mi çalacaksınız? Taken-2 2002 info-icon
If he doesn't let you ride, Ata binmene izin vermiyorsa, sinemaya gitmene ne der acaba? Taken-2 2002 info-icon
Man named Kenneth Arnold Kenneth Arnold adlı pilot dağların üzerindeyken, 9 adet tabak biçiminde uçan cisim gördüğünü söylüyor. Taken-2 2002 info-icon
This is all over the Seattle papers. Bütün Seattle gazetelerinde yazıyor. Bizim istihbaratçılar araştırıyor. Taken-2 2002 info-icon
"And they're running with it, sir. " "Araştırıyor, efendim." "Efendim" demeyi unutmamalısın. Taken-2 2002 info-icon
What do you make of all this? Bütün bunlardan ne çıkarıyorsun? Taken-2 2002 info-icon
Some sort of reconnaissance coming over the Bering Strait. Bering boğazı üzerinde bir keşif yapıyor olabilirler. Öyle olmalı. Taken-2 2002 info-icon
You don't think we're being invaded by Martians, then? O zaman Mars'lıların istilasına inanmıyorsun demek ki? Taken-2 2002 info-icon
No...sir. Hayır...Efendim. İnanmıyorum. Taken-2 2002 info-icon
WOMAN: Hey there, soldier. Selam asker. Eğlence mi arıyorsun? Taken-2 2002 info-icon
Not now, Sue. I'm on duty. Şu an değil Sue, görevdeyim. Taken-2 2002 info-icon
You look ready for action, Olaya girmeye hazır gibisin hiç görevdeymiş gibi görünmüyorsun. Neden gidip uzanmıyorsun? Taken-2 2002 info-icon
I'm meeting the colonel to go over something. Albayla buluşup bir şey konuşacağım. Taken-2 2002 info-icon
Sure you are. Eminim öyledir. Taken-2 2002 info-icon
Call you later? Sonra arayayım? Orada olmayacağım. Taken-2 2002 info-icon
MAN: Welcome back to KGFL studios Roswell, New Mexico'dan yayın yapan KGFL'e hoşgeldiniz. Taken-2 2002 info-icon
It's a breezy July 2. 1 947. Bu rüzgarlı 2 Temmuz 1947 Akşamnda Dinah Washington'dan Stairway To The Stars'ı dinliyoruz. Taken-2 2002 info-icon
Is anybody out here?! Etrafta kimse var mı?! Taken-2 2002 info-icon
We believe that what we saw was God's angels dancing. Tanrı'nın meleklerini dansederken gördük. Taken-2 2002 info-icon
That, or some new airplane from White Sands Ya da deneme uçaklarınızdan biri kontrolden çıktı. Taken-2 2002 info-icon
You mentioned that you saw a crash. Bir kaza gördüğünüzden bahsettiniz. Kesinlikle. Taken-2 2002 info-icon
If that was God's angels, Eğer onlar Tanrı'nın melekleriyse şu anda Pine Lodge'un 1.5 mil yukarısında kamp yapıyorlar. Taken-2 2002 info-icon
OWEN: Yes? Evet? Taken-2 2002 info-icon
Excuse me for interrupting, sir. Böldüğüm için bağışlayın efendim. Taken-2 2002 info-icon
There's a rancher just came into the sheriff's office Çiftçilerden biri şerifin ofisine görmeniz gereken birşey getirdi. Taken-2 2002 info-icon
And I need to see you. Ben de seni görmeyi istiyorum. Eğer bu gece kaçabilirsem seni ararım, ne dersin? Taken-2 2002 info-icon
I want every bit of debris out of this pasture Bütün enkazın toplanıp üsse taşınmasını istiyorum. Taken-2 2002 info-icon
All of your men are confined to the base pending a debriefing. Tüm adamlarını sorgulanmak üzere üsse gönder. Buna siz ikiniz de dahilsiniz. Taken-2 2002 info-icon
Yes, sir. Yes, sir. Evet efendim! Evet efendim! Taken-2 2002 info-icon
Any witnesses? Yes, sir. Tanık var mı? Evet efendim. Brazel adında bir adam. Taken-2 2002 info-icon
Sir, we'd appreciate your not speaking to anyone about this. Bayım, bu konuda kimseyle konuşmazsanız çok makbule geçer. Taken-2 2002 info-icon
What crashed in that field was a constant level balloon train. Oraya düşen şey bir balondu. Bu da üzerindeki radar reflektörlerinin ana maddesi. Taken-2 2002 info-icon
If the Russians have figured out how to build a bomb, Eğer Ruslar bir bomba yapmanın yolunu bulduysa bunu bilmemiz lazım. Ve bu balon bize bunu söyleyecek. Taken-2 2002 info-icon
Reporters are all over this. Gazeteciler bu işin üzerinde Onlara birşeyler vermemiz lazım. Biri vermiş bile. Taken-2 2002 info-icon
MAN: With us this morning in the KGFL studios Bu sabah KGFL stüdyolarında konuğumuz olan çiftlik sahibi, bize ilginç bir hikaye anlatacak. Taken-2 2002 info-icon
We've got to shut this guy up, sir. Bu herifi susturmamız lazım. Taken-2 2002 info-icon
We thought we'd let it go, Mogul'daki olayı örtbas etmek için buna izin vermeyi düşündük. İhbar raporlarını sen de gördün. Taken-2 2002 info-icon
People are eating this up with a spoon. İnsanlar bu hikayeye saldırıyorlar. Taken-2 2002 info-icon
I wouldn't recommend that, sir. Bunu tavsiye etmem efendim. Taken-2 2002 info-icon
Why is that, Captain? Neden yüzbaşı? Taken-2 2002 info-icon
If we give our seal of approval to this, Eğer bunu onaylayacak olursak insanlar uzaylılara inanacaklar. Taken-2 2002 info-icon
You get a country that thinks we're not in control of the skies, Ve halkımız bizlerin göküyüzüne hakim olamadığımızı düşünmeye başlayacak. Taken-2 2002 info-icon
Which do you like better for the press release Basın açıklamasında ne yazalım? Uçan Diskler mi? Uçan Daireler mi? Taken-2 2002 info-icon
Is this for real, Captain? Bu geçek mi yüzbaşı? Onlar sahiden uzay gemisi parçaları mıydı? Taken-2 2002 info-icon
No, it was ours. Hayır parçalar bizimkilere ait. A 1 Gizlilk derecesine sahip bir casus balonun parçaları. Taken-2 2002 info-icon
Some flying saucer, eh, sir? Sözde uçan daire efendim. Taken-2 2002 info-icon
This highly classified project collided with something, Bu gizli proje birşeyle çarpıştı ve düştü öyle mi? Taken-2 2002 info-icon
I suppose so, yes. Sanıyorum öyle oldu, evet. Neyle çarpıştı peki? Taken-2 2002 info-icon
The advantage comes through preparation. Hazırlıklı olmak avantaj sağlar. Taken-2 2002 info-icon
By the time your troop goes out for its wilderness badge, Sizin oymak keşfe çıktığı zaman, sizler etrafı avucunuzun içi gibi biliyor olacaksınız. Taken-2 2002 info-icon
Isn't that kind of like cheating? Bu birazcık hile olmuyor mu? Taken-2 2002 info-icon
Scouting is about attitude. İzcilikte tavır çok önemlidir. Sen bu tavrını düzeltmek için birşeyler yapmalısın. Taken-2 2002 info-icon
We've done this weekend 14 times, Dad. Buraya 14. gelişimiz baba. Sence hala hazır olmadık mı? Taken-2 2002 info-icon
You're ready when you know Çevrenizi öğrendiğiniz zaman hazır olacaksınız. Taken-2 2002 info-icon
When you can be sure that nothing can surprise you. O zaman sizi şaşırtacak hiçbir şey olamaz. Taken-2 2002 info-icon
Oh, my God. Aman Allah. Taken-2 2002 info-icon
Once you let them in, there's no turning back. Onlara bir kez izin verilirse artık geri dönüşü olmaz. Bu dünyanın sonu olur. Taken-2 2002 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 158187
  • 158188
  • 158189
  • 158190
  • 158191
  • 158192
  • 158193
  • 158194
  • 158195
  • 158196
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim