Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 156654
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
(Daz) I will do. | "Söylerim." Söylerim. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Janice) Don't forget. (Daz) I won't. | " Unutma ama. Unutmam." Unutma. Unutmam. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Three months? | "Üç ay mı?" Üç ay mı? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Shaun) I don't go back till I start secondary. | "Liseye başlayana kadar dönmeyeceğim." Orta okula başlayana kadar geri dönmem. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Lucky bastard. I should've broke his neck. | " Şanslı piç. Boynunu kırmalıydım onun." Şanslı piç. Veletin boynunu kırmalıydım. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Three months off school? I fractured his skull. | " Okulsuz üç ay mı? Kafatasını çatlattım." Üç ay okuldan uzaklaştırma? Kafatasını çatlatmışım. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) I need to hit someone. Hit Smithy, he wouldn't notice. | " Ben de birisine vurmalıyım. Smithy'ye ne dersin? Fark etmez bile." Birilerini vurmam gerek. Smithy'yi vurabilirsin, farkına bile varmaz. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) What did your mam say? She's not bothered. | " Annen ne diyor peki? Dert etmedi." Annen ne diyor bu işe? Kılını bile kıpırdatmadı. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Really? Weren't my fault anyway. | " Gerçekten mi? Zaten benim suçum değildi." Yapma ya? Sonuçta benim hatam değildi. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
You fucker! (yelling) | Göt oğlanı! Adi herif! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(woman) So what I want to try today is a basic job application letter. OK? | "Bugün en basit şekilde işe başvuru formu hazırlayacağız, tamam mı?" Bugünkü dersimizin konusu temel iş başvurusu mektubu. Tamam mı? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(woman) That's very good. | "Hiç fena değil." Çok iyi gidiyor. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Oi, Shaun. | "Shaun." Shaun. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(gunshot) Shit! Fucking hell, Shaun, leg it. | "Hassiktir oradan Shaun, topla donunu." Siktir! Hapı yuttuk, Shaun, topukla. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
Come on! (groans) | "Çabuk ol!" Çabuk! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Shaun, fucking hurry up! | "Shaun, topukla çabuk!" Shaun, acele et! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Shaun) Daz'll go back for them. | Daz aramak için geri döner. Daz almaya gider. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Why didn't you fucking tell me? I'm still your dad, you know! | "Ne sikime bana bir şey söylemedin? Senin babanım ben hâlâ!" Bana ne hakla söylemezsin? Hâlâ senin babanım! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
Fuck you too, you little twat! (door slams) | Sen siktir git, gavurun dölü! Sen de siktir, tembel teneke! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Fucking bastard! What's the matter? | Yavşak herif! Ne oldu, neyin var? Bacaksız velet! Sorun ne? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Fucking little sod. He'd be better off with his fucking mam! | Siktiğimin hödüğü. Anasıyla kalsa daha hayırlı olurdu! Bok kadar boyuyla! Anasının yanında daha iyi olurdu. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Shaun) Probably. | Muhtemelen. Galiba. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) What's up with you? | Senin neyin var? Senden ne haber? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Weren't she pleased to see you? | Seni gördüğüne memnun olmadı mı? Seni görmek istemedi mi? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) For fuck's sake. I'm fucking piss wet through! | "Tanrı aşkına. Donuma işedim!" Lânet olsun. Sırılsıklam oldum! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(woman) Shaun? What's going on? Nothing. I just fell over. | " Shaun? Neler oluyor?" Yok bir şey. Düştüm sadece. Shaun? Neler oluyor? Yok bir şey. Ayağım burktum. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
What's up with Daz? (Daz) Fucking bastard. | Daz'ın neyi var? " Amına koduğumun piçi!" Daz'ın nesi var? Orospu çocuğu. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) You're fucking sulking still? Fucking lover boy. | "Hâlâ küs müsün? Koduğumun sevdalısı!" Hâlâ belanı bulamadın mı? Salak âşık. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Well, fuck you. | "Siktir git!" Çek arabanı. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(young Shaun) Yeehaw! It loves you, Daz. | "Senden hoşlandı, Daz." Yihhu! Seni sevdi, Daz. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
Get off me case! Fuck off. (horse whinnies) | İndir beni! Siktir. Tadımı kaçırma! Siktir git. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(groans) (laughs) It serves you right. | Sana iyi davranıyor. Sana hizmet ediyor. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Katy) It's a pony. Horses have to be bigger. | O daha bir midilli. Atların daha büyük olması gerekir. Bu bir midilli. Atlar daha iri olmalı. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) It looks fucking big enough to me. What are you doing? | Bana göre yeterince büyük görünüyor. Ne yapıyorsun? Bana göre gayet iri. Ne yapıyorsun? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Katy) Shaun's coursework. | Shaun'un ödevini. Shaun'un ödevi. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
He's coming. (Shaun) Go on. | Geliyor. Devam et. O geliyor. Devam et. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
What, on that? (Shaun) Aye. Go on. | Ne, ata mı bineyim? Evet. Durma. Ne, neye devam et? Evet. Devam et. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Piece of piss, mate. Watch. | Çocuk oyuncağı, dostum. Seyret. Dostum, izle. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(sighs) Am I going to pass? | Geçer miyim dersin? Geçecek miyim? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
How do I get on him? (Shaun) Fuck knows. | Nasıl bineceğim? Kim bilir. Nasıl binilir buna? Kim bilebilir. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(laughs) I don't even want to know. | Bilmek de istemiyorum. Bilmek bile istemem. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daniel) Shauny. Shaun! | "Shauny. Shaun!" Shauny. Shaun! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(receptionist) I'll make sure she gets that. | Mesajınızı mutlaka iletirim. Teslim almasına özen gösteririm. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(teacher) 15 minutes. | "15 dakika." 15 dakika. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
Fucking thing! (teacher) Sedman! | Lanet şey. " Sedman!" Lânet kağıt! Sedman! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(bell rings) Be with you in a minute. | Hemen geliyorum. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(woman) Do you want the money? Wait a minute. Will you call me? | Paranı istiyor musun? Bekle bir dakika. Beni arar mısın? Para istemiyor musun? Bekleyin biraz. Beni arar mısın? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Shauny! | "Shauny!" Shauny! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
Dan? (dogs bark) | Dan? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(coughs) Wanker. Very clever, Shaun. | Otuz birci. Çok komik, Shaun. Azgın herif. Çok zekîce, Shaun. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(bike revs) You're a wanker! | Otuz bircinin tekisin! Sen azgının tekisin! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
Fuck off. (changes channel) | Siktir ulan. Canın cehenneme. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Shaun) Hurry up. Some fucker's gonna see us. Push! | "Acele et. Yoksa biri bizi görecek! İt!" Acele et. Bizi görecekler. İttir! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Fucking get off my head, you knob! | "Kafamın üstenden çekil, seni geri zekâlı!" Kafamdan çekilsene, geri zekâlı! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Shaun) Daz! What? | " Daz!" Ne var? Daz! Ne var? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Shaun) Come here. | "Gel buraya." Gelsene. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) For fuck's sake, it starts with a W. What more do you want? | Ne alaka, "O" ile başlıyor. Daha ne istiyorsun? Lânet olsun, "a" ile başlıyor. Daha ne istiyorsun? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) What are you doing? | Ne yapıyorsun? N'apıyorsun? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daz) Yeah, that means it's fireproof. | Yani ateş almaz. Yanisi yangına dayanıklı. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(mimics Michael Jackson) ♪ Gilly told me in detention | Gözaltındayken Gilly söyledi. Gilly demişti içerdeyken | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Shaun) What, fireproof? | Yanmayacağını mı? Ne, yangına dayanıklı? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(fire alarm) Fucking twat. Fucking hell, Shaun! | Seni dangalak. Cehenneme git, Shaun! Gerzek herif. Lânet olsun, Shaun! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Shaun) Daz! Daz! | Daz! Daz! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Katy) Shaun! (shouting) | Shaun! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daniel) Hey, Shaun? | Shaun? Hey, Shaun? | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daniel) Daz? It's me. | Benim. Daz mı? Benim. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daniel) Fuck. I forgot the wreath! | Lanet olsun. Çelengi unuttum. Siktir. Çelengi unuttum! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Shaun) Come on, come on. Wreath! | Hadi, acele edin. Çelenk! Hadi. Hadi. Çelenk! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
Hurry up. (Daniel) Alright, alright! | Acele et. Tamam, tamam! Acele et. Tamam, tamam. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
It's freezing. (Shaun) Yeah. | Buz gibi. Evet. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daniel) Why do I have to do this? Shut up moaning. | " Bunu neden yapmak zorundayım ki?" Sızlanmayı kes. Bunu neden yapmak zorundayım? Sızlanmayı kes. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(boy) It's not even that deep. Just go in! | "O kadar da derin değil. Hadi atla." O kadar derin değil ki. Hadi dalalım. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
You're full of shit! (yells) | "Korkak tavuğun tekisin." Ödleğin tekisin! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(shouts) Lovely and warm. | "Sıcak ve güzel." Çok güzel ve ılıkmış. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Katy) Shaun! | "Shaun!" Shaun! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Shaun) The bastard's got a gun! | "Koduğumun herifinde tüfek var." Pezevengin silahı var. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Shaun) Daniel! | "Daniel!" Daniel! | Summer-2 | 2008 | ![]() |
Cheeky bastard. (laughs) | Arsız piç. Ukala velet. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Katy) Alright. See you. See you. | Görüşürüz. Görüşürüz. Pekâlâ, görüşürüz. Görüşürüz. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
(Daniel) Zoe's staying for tea. Alright. | Zoe çaya kalacak. Tamam. Zoe çay içmeye kalacak. Tamam. | Summer-2 | 2008 | ![]() |
It'll be my last chance. | Viski içmek için son şansım. Bu benim son şansım olabilir. | Summer-3 | 2008 | ![]() |
Ill? Dying. | Hasta mı? Ölüyor. | Summer-3 | 2008 | ![]() |
Don't you like the way I move when you see me? | "Seni gördüğümdeki hareketlerimi sevmiyor musun" | Summer-3 | 2008 | ![]() |
Don't you like the things that I say? | "Söylediklerimi sevmiyor musun" | Summer-3 | 2008 | ![]() |
(mimics Michael Jackson) Gilly told me in detention | Gözaltındayken Gilly söyledi. Gilly demişti içerdeyken | Summer-3 | 2008 | ![]() |
Come on. | "Hadisene." Hadi. | Summer-4 | 2008 | ![]() |
... making it one of our most lucky lottery numbers. | "...şanslı numaralardan birini daha belirliyoruz..." ...ve bu da lotodaki şanslı numaralardan biri. | Summer-4 | 2008 | ![]() |
And 40. So congratulations to all our winners tonight. | "Ve 40. Bu gecenin tüm kazananlarına tebrikler." Ve 40. Bu geceki talihlilerimizi kutluyoruz. | Summer-4 | 2008 | ![]() |
Gilly told me in detention | Gözaltındayken Gilly söyledi. Gilly demişti içerdeyken | Summer-4 | 2008 | ![]() |
MONDAY, JULY 2 | 2 TEMMUZ PAZARTESİ | Summer-5 | 1986 | ![]() |
Don't you think it's hot then, too? | O tarihte fazla sıcak olmaz mı? | Summer-5 | 1986 | ![]() |
You mean in August? | Ağustosta mı? | Summer-5 | 1986 | ![]() |
No, it's bearable, nothing like Cairo... | Hayır, dayanabilirsin, Kahire'ye benzemez. | Summer-5 | 1986 | ![]() |
I mean, give me 2 or 3 weeks warning and... | Bana bir iki hafta önce haber ver, sonra... | Summer-5 | 1986 | ![]() |
Delphine, it's for you! | Delphine, sana! | Summer-5 | 1986 | ![]() |
Hi, you OK? | Selam, ne haber? | Summer-5 | 1986 | ![]() |
That's terrific! Are you pleased? | Bu harika! Mutlu musun? | Summer-5 | 1986 | ![]() |
Then all three of us can go. | Öyleyse, üçümüz beraber gidebiliriz. | Summer-5 | 1986 | ![]() |
You're dumping me, is that it? | Beni ekiyorsun, öyle mi? | Summer-5 | 1986 | ![]() |
2 weeks before our vacation, that's rough. | Tatile iki hafta kala, bu çok zor. | Summer-5 | 1986 | ![]() |