Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 151523
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
That isn't Muhammad, that's Santy Claus. | Bu Muhammed değil, Noel Baba. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Sorry boys. | Üzgünüm çocuklar, denedim ama olmadı. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Aw crap. | Siktir ya. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Boys, you got Santa to be Mohammed? | Çocuklar, Muhammed'in yerine Noel Baba'yı mı koydunuz? Ne zaman? | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
When you all said you | Muhammed'i, Tom Cruise'a teslim edeceğinizi söylediğinizde. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
We promised Jesus that Mohammed | İsa'ya Muhammed'i U Haul'un içinde güvende tutacağımıza söz vermiştik. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
I'm sorry, Kyle. | Üzgünüm, Kyle. Bunun cidden işe yarayacağını düşünmüştüm. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
If we were gonna have someone in a bear costume, | Eğer birine ayı kostümü giydireceksek, neden gerçekten Muhammed'e giydirelim ki... | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
You fucking idiot. | ...amına koyduğumun aptalları. Öyleyse nerede o? | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Meanwhile, at the hall of the super best friends... | Bu arada, Süper Kankalar'ın Meclisinde. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Buddha, will you lay off that stuff already? | Buda, şunları kaldırmadın mı daha? Artık sorun olmaya başladı. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Oh, and you're one to talk. | Söyleyene de bak. Sabahtan akşama internette porno izliyorsun. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Watching porn isn't like doing coke, fag! | Porno izlemek kokain çekmek gibi değil, puşt! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
What? | Ne var? Bir imdat çağrısı alıyoruz! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
On the super best screen! | Süper Ekran'a bakalım! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Super best friends! | Süper Kankalar! Bize yardım etmelisiniz! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
The casa bonita is under attack! | Casa Bonita saldırı altında. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Great Scott! | Yüce Scott! Bu Barbra Streisand! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
I thought Barbra Streisand | Barbra Streisand'ın Robert Smith tarafından yok edildiğini zannediyordum! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Yeah! | Evet! Kim tekrardan çalıştırmış olabilir ki? | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
I don't know, semen. | Bilmiyorum, Dölman. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
It's sea man! | Adım Gölman! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
The casa bonita is gone! | Casa Bonita yok oldu! İsa, yardım et bize! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Jesus, that's where those boys took Muhammad! | Yüce İsa, burası çocukların Muhammed'i götürdükleri yer. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
We have to stop her! | Onu durdurmalıyız! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
On the super best friends power cycles! | Süper Kankalar, güç bisikletlerine! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
There, there my little mouse friend. | İşte, minik fare dostum. Yakında hayal edemeyeceğin kadar çok kıçın olacak. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Ahh Kevin, you brought me my fonseca. | Kevin, içeceğimi getirmişsin. Aferin oğluma. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Someone is at the door, Kevin. | Kapıda biri var, Kevin. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
We've tried to be left alone, Kevin. | Yalnız kalmaya çalışıyoruz, Kevin. Bu saatte kim rahatsız ediyor olabilir ki? | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Why, it's an African American man, Kevin. | Nasıl yani? Bir Afro Amerikalıymış Kevin. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Yes? | Evet. Ne istiyorsun? | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Yo, man, sorry to bother ya, | Rahatsız ettiğim için üzgünüm ya,... | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
But there's been an accident down the street, man! | ...ama caddenin aşağısında bir kaza oldu, adamım! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Oh, I'm I'm terribly sorry, but I don't let strangers in. | Çok üzgünüm ama yabancıları eve almıyorum. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Yo I understand, man, but this is real bad. | Anlıyorum adamım, ama durum cidden kötü ya. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
My lady's legs is all busted up | Benim hatunun bacakları mahvoldu, yolun ortasında eli ayağı tutmayan biri gibi... | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
There's a gas station about half a mile down the road. | Yolun devamında, yaklaşık bir km. sonra bir benzin istasyonu var. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
They have a phone there. | Orada telefon var. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Okay, I see. | Tamam, öyle olsun. Sanırım anlıyorum. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
You just don't want to let a black man in your house. | Sadece, siyahi bir adamı evine almak istemiyorsun. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
No, please, it isn't that at all. | Hayır, lütfen. Ondan değil. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
No, I gets it, man. | Hayır, anlıyorum adamım. Bir şeylerin değiştiğini zannediyordum. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Thought when we got a black president, things would be different. | Siyahi bir başkanımız olduğu için artık farklı olacak diye düşünüyordum. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
We gots a black president, | Siyah bir başkanımız var, ama beyazlar hala bir telefonunu kullandırmak için bile... | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
No, wait! | Hayır, bekle. Üzgünüm. Haklısın, siyahi bir başkanımız var. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Nice work, Conner. | İyi iş çıkardın, Conner. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Yeah, the all how's anything change speech, | "Hiçbir şey değişmedi." konuşması beyazlar üzerinde her zaman işe yarar. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Eric Cartman? | Eric Cartman? | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Suprise to see me, asshole? | Beni gördüğüne şaşırdın mı, göt herif? Kapıyı kapa! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Cheery ho! | Selamlar olsun. Benim adım Pip! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
I would like to see | Acaba küçük kasabamızı parçalara ayırmaktan vazgeçer misiniz diye soracaktım? | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Meanwhile, at the legion of doom, which is Tom Cruise's house... | Bu arada, kıyamet birliğinde. Ki burası Tom Cruise'un evi... | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
How do you like that? | Hoşunuza gitti mi? Ünlüler de şiddet kullanabilir! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Mr. Cruise, please call Barbra Streisand off! | Bay Cruise, lütfen Barbra Streisand'i geri çekin! Her şeyi yok ediyor. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
We will call her off when you give us Muhammad. | Anca bize Muhammed'i verdiğinizde onu geri çekeriz. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
We don't have Muhammad. | Muhammed bizde değil. Nerede olduğunu bilmiyoruz. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
That's your problem! | Bu sizin sorununuz. Onu tekrar bulun, yoksa Babs hepinizi öldürür. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Oh boy! | İşte bu! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Kenny! | Kenny! Kenny, dostum. N'apıyorsun? Muhammed'e göz kulak olman gerekiyordu. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
I am! | Oluyorum. İçeride. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Oh, thank God. | Tanrıma bin şükür. Selam, Muhammed. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Really sorry about all this, dude. | Yaşananlar için gerçekten üzgünüm, dostum. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
So what the heck are we gonna do now? | Peki şimdi ne bok yiyeceğiz? Muhammed burada güvende değil. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
The gingers and celebrities | Kızıllar da, ünlüler de onun bir parçasını istiyor. Nereye gidebiliriz bilmiyorum. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Wait. No, wait a minute. | Bekle. Hayır bir dakika. Buldum, kesinlikle buldum. Ne? | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Remember the time we got an elephant to make love to a pig? | Bir fille domuzu seviştirdiğimiz zamanı hatırlıyor musun? Evet. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
I totally know how we can give the gingers | Muhammed'i güvende tutarak... | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
And the celebrities what they want, | ...hem kızıllara hem de ünlülere istediklerini vermenin yolunu biliyorum. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
She's going to get our coffee store next! | Bundan sonra kahve dükkanımıza gelecek! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
That's enough, Barbra | Bu kadar yeter, Barbra Streisand! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Smith! | Smith, dondurucu nefesini dene! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
No good! | İşe yaramadı! Bakın! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Barbra Streisand's using her toxic stink ray! | Barbra Streisand kokulu ışın zehrini kullanıyor! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Eric, your father never wanted this to happen. | Eric, baban asla böyle olsun istemezdi. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
He was protecting you as well as them. | Seni koruyordu, ayrıca onları da. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Them who? | Onlar kim? | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Eric, you have to understand, | Eric, anlamalısın. Her şey çok karışık. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Then start explaining it to me. | O zaman açıklamaya başla. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Come on. | Gelin, kapı açık. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Dr. Mephesto, we need your | Dr. Mephesto, yardımınıza ihtiyacımız var. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Oh for crying out loud! | İnanamıyorum, ipini koparan içeri girmeye başladı. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Doctor, this is Muhammad. | Doktor, bu Muhammed. Onu klonlamanı istiyoruz! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
So we can give his copies to | Böylece kopyalarını kızıllara ve Barbra Streisand'a verebiliriz. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Oh, alright. | Pekala. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
No, no, no, he's not doing | Hayır, hayır. Babamın kim olduğunu açıklamaktan başka hiçbir şey yapmayacak. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Dude, that doesn't matter to people right now. | Ahbap, şu anda kimsenin umurunda değil bu. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
It's all that matters. | Hayır, umurunda. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Dude, nobody gives a crap about who your stupid father is! | Ahbap, aptal babanın kim olduğu kimsenin sikinde değil! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Muhammad is an important issue with actual ethical rara | Muhammed etnik ayrılıklar bakımından önemli bir konu. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
I guarantee you, people care way more about who my father is. | Sizi temin ederim ki insanlar babamın kim olduğunu daha çok merak ediyor. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
In the small mountain town of South Park | Küçük dağ kasabası South Park'ta Mormon inancının peygamberi... | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
To fly up to nose of the deadly female singer | ...ölümcül bayan sanatçının burnuna uçmayı deniyor. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Our powers no working, swallow! | Güçlerimiz işe yaramıyor, Kırlangıç! | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
We can't attack streisand's nose. | Streisand'ın burnuna saldıramayız. Çok büyük. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
We have to find another weak spot! | Başka bir zayıf noktasını bulmalıyız! Musa... | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
We need to know any weakness | Barbra Streisand'ın herhangi bir zayıf noktası var mı onu öğrenmeliyiz. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Um, lemme think. | Bir düşüneyim bakalım. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Barbra Streisand can't resist | Barbra Streisand, Neil Diamond'la düet yapmaya dayanamaz. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |
Alright, I'll build a stage. | Pekala, ben sahneyi inşa ederim. | South Park 201-1 | 2010 | ![]() |