Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 150704
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| You can't save people | İlginin ortasında olursan... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| when you're the center of attention. | ...insanları kurtaramazsın. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| But I'm not going anywhere | Ama dünya karanlıktan kurtulmadan... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| until I know Earth is safe from the darkness. | ...hiçbir yere gitmiyorum. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| it could be anywhere. | Her yerde olabilir. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| I was wondering. | Düşünüyordum. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Your bracelet seemed to repel the darkness, | Bileziğin karanlığı geri teptirdi... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| not send it away. | ...onu göndermedi. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| I don't think the bracelet will work as a portal | Karanlık ruh bir bedende değilse... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| unless the dark spirit is trapped inside of a host. | ...bileziğin geçit görevini göreceğini sanmıyorum. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| You're superpowered. | Seninde süper güçlerin var. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Why wouldn't the darkness want you? | Neden karanlık seni istemedi? | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Because you're pure of spirit. | Çünkü saf bir ruhun var. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| It's why you could never lure the darkness to you, | Bu yüzden ne yaparsan yap karanlığı... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| with all of your saves. | ...üzerine çekemeyecektin. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| I don't feel pure of spirit. | Saf bir ruh hissetmiyorum. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| I have just as many issues as anyone else. | Herkes gibi sorunlarım var. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| But still, you risked your soul to save me. | Ama yinede kendi ruhunu beni kurtarmak için tehlikeye attın. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| And if you hadn't jumped between us | Eğer aranıza girmeseydim... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| the dark spirit would have possessed you, Kal El. | ...karanlık ruh seni ele geçirecekti Kal El. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| It's like he could see things in me I didn't want to face. | İçimdeki yüzleşmek istemediğim şeyleri görüyor gibiydi. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Now imagine that creature | Şimdi o yaratığın... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| wielding all of your powers. | ...tüm gücüne sahip olduğunu düşün. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| The people of this planet would be doomed. | Bu gezegendeki insanların sonu gelir. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| You sound like my father, | Babam gibi konuştun. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| that I was destined to fail. | Kaderimde başarısız olmak varmış gibi. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Failure is something we all have to live with. | Başarısızlık hepimizin birlikte yaşamayı öğrenmesi gereken bir şey. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| But it's how you overcome it that defines you. | Ama seni tanımlayan şey nasıl üstesinden geldiğindir. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| I know this isn't easy for you. | Bunun senin için kolay olmadığını biliyorum. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| But I need you to leave the darkness to me. | Ama karanlığı bana bırakmalısın. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Kind of makes you wonder | Bu yasa dışı insanlara... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| if we put too much faith in these vigilantes. | ...çok mu inanıyoruz diye düşünmemi sağlıyor. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Maybe The Blur isn't the hero he thinks he is. | Belki Görüntü sandığı gibi bir kahraman değildir. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| [ Sighs ] Who's your mama? | En büyük kimmiş söyle bakalım? | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| What what is this? | Nedir bu? | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| That is the only copy on the chapter of Green Arrow | Godfrey'in yayınlayacağı Green Arrow bölümünün... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| that Godfrey was gonna reveal today. | ...tek kopyası. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Yours truly picked Godfrey's pocket, | Godfrey'in cebinden aldım ve... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| so you can rest assured that your secret is safe. | ...artık sırrın güvende. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| "Wow, Lois. 007's got nothing on you. | Vay Lois. 007 yanında hiç kalır. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| You're a brilliant and talented super sleuth." | Sen akıllı, yetenekli süper bir dedektifsin. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Thank you. I appreciate it. | Teşekkürler. Buna minnettarım. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| I know how much trouble you must've gone to to get this. | Bunu almak için ne kadar zahmet çektin biliyorum. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| I can't, uh I can't have the people that I love | ...sevdiğin insanların benim için savaşmalarına izin veremem Lois. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Does this have anything to do | Bunun Chloe'nin uzun bir... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| with why Chloe took an extended vacation? | ...tatile çıkması ile ilgisi var mı? | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| About that | Ona gelince. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Chloe's not catching a tan on a beach somewhere, | Chloe sana söylediğim gibi... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| like I told you she was. | ...bir sahile güneşlenmeye gitmedi. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| The truth is...She left, | Gerçek şu ki o gitti ve... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| and I don't think she's coming back. | ...geri geleceğini sanmıyorum. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| What happened? Is she okay? | Ne oldu? O iyi mi? | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| She's okay. She's fine. | Bir şeyi yok o iyi. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| But when a person that you love knows your secret, | Ama sevdiğin insan sırrını biliyorsa... | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| it becomes their secret, too. | ...bu onun da sırrı oluyor. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| And she was willing to give up everything to protect it, | Onu korumak için her şeyden vazgeçiyor. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| which, unfortunately, included me. | Ne yazık ki bunun içinde bende varım. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Wait. I I think that she probably just needs space. | Bekle. Bence sadece biraz uzaklaşmaya ihtiyacı vardır. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| I know how she feels about you. She'll be back. | Seni hakkında hissettiklerini biliyorum Geri dönecektir. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| I hope you're right... | Umarım haklısındır. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Because it's gone on long enough. | Çünkü bu iş çoktan bitmiş olacak. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| What's happening? What are you doing, Oliver? | Neler oluyor? Ne yapıyorsun Oliver? | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Doing what I have to. | Yapmam gereken şeyi. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| [ Beep ] Send them in, please. | Lütfen onları içeriye al. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| I brought you here to make an announcement. | Bir duyuru yapmak istiyorum. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| People have these so called vigilantes all wrong. | İnsanlar yasa dışı kişiler diyerek hata yapıyorlar. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| There's only one way for me to set the record straight. | Benim için bunu direk kanıtlamanın tek bir yolu var. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Mr. Queen. Mr. Queen. | Bay Queen. Bay Queen. | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| What inspired you to become the masked archer? | Neden maskeli bir okçu oldunuz? | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Woman: What can you say about The Blur? | Görüntü hakkında ne söyleyebilirsiniz? | Smallville Supergirl-1 | 2010 | |
| Professor, why did we let Luthor do this? Look at this place. | Profesör, Luthor'un bunu yapmasına nasıl izin verdik? Buraya bir bakın. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| He's done nothing but defile our holy ground. | Kutsal toprağımızı kirletmekten başka bir şey yapmamış. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| History has taught us to walk among our enemies. | Tarih bizlere düşmanlarımızın arasında yürümeyi öğretti. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Yeah, while they walk all over us? | Evet onlar bizim üstümüzde yürürken mi? | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| I understand your anger, Jeremiah... | Kızgınlığını anlıyorum Jeremiah... | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| ...but we have no access to these caves without his permission. | ...ama onun izni olmadan bu mağaralara giriş yasaktır. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Professor Willowbrook, thank you for coming on such short notice. | Profesör Willowbrook, bu kadar kısa sürede gelebildiğiniz için teşekkürler. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| I didn't realize you'd be bringing someone with you, though. | Yanınızda birini getireceğinizi fark etmemiştim. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| This is Jeremiah Holdsclaw, future leader of the Kawatche people... | Bu Jeremiah Holdsclaw, Kawatche insanlarının gelecekteki lideri... | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| ...and one of my brightest graduate students. | ...ve mezun olan en zeki öğrencilerimden biri. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Oh. He may be able to help... | Oh. Eseri tanımlamaya... | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| ...identify the artifact. | ...yardımcı olabilir. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Jeremiah, it's an honor to meet you. | Jeremiah, seninle tanışmak bir onur. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Perhaps you could show us what you found. | Belki bize bulduğunuz şeyi gösterebilirsin. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Yes, of course. Miriam. | Evet tabii ki. Miriam. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| What do you...? | Ne düşünüyor...? | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| What do you make of this, professor? | Bundan ne çıkarıyorsunuz, profesör? | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Incredible. Palak. | İnanılmaz. Palak. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Palak. | Palak. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| What is Palak? | Palak nedir? | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Ancient traditional cookware. | Eski geleneksel bir yemek aleti. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Cookware? | Yemek aleti mi? | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Beautiful example. | Çok güzel bir örnek. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Jeremiah, what do you think it is? | Jeremiah, ne olduğunu düşünüyorsun? | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| I think the professor is right. | Bence profesör haklı. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| I think we should take it back to the museum to properly study it. | Bence müzeye götürüp doğru düzgün incelemeliyiz. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Oh, no. It can't leave the cave. | Hayır. Bu mağarayı terk edemez. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| Not until I've had it thoroughly analyzed. Miriam. | Tamamen analiz etmeden olmaz. Miriam. | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| If you are the friend of the Kawatche that you claim to be... | Eğer iddia ettiğin gibi Kawatche'lerin dostuysan neden şimdi... | Smallville Talisman-1 | 2004 | |
| ...then why won't you let us take it now? | ...almamıza izin vermiyorsun? | Smallville Talisman-1 | 2004 |