Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 150682
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| ...we'll let you know. Okay. | ...sana haber veririz. Tamam. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Look, about yesterday.... Oh, it's okay. | Bak, dün olanlar için.... Oh, sorun değil. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| You're not mad? | Bana kızmadın mı? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| About you running off? | Kaçtığın için? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| No, I had a good view when you left. | Yo, sen ayrılırken, manzara çok iyi görünüyordu. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| So who was screaming? | Peki, çığlık atan kimdi? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Some girl. ls she okay? | Bir kız. Şimdi, iyi mi? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| I don't know. She just kind of disappeared. | Bilmiyorum. Bir şekilde yok oldu. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| I'm really sorry I just left you. | Seni bıraktığım için, Gerçekten üzgünüm. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Well, it's not like we had a date or anything. | Zaten, randevulaşmamıştık, | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| But I had fun. | Ama, çok eğlendim. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| So did l. | Bende. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Our relationship has always been about pain and angst. | İlişkimiz her zaman, Korku ve acı üzerine kurulu oldu. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| I guess a little levity is refreshing. | Sanırım, bu tür bir olay, bunu canlandırabilir. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Maybe after a while, you'll stop torturing yourself and realize... | Belki bir süre sonra, kendine işkence etmeyi bırakıp... | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| ...that there's no reason why we shouldn't be together. | ...bir arada olmamamız için, hiçbir neden olmadığını fark edersin. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| I'm willing to wait as long as you want. | İstediğin kadar, Beklemeye hazırım. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Hey, wait. Hey, who are you? | Hey, bekle. Hey, kimsin sen? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| What happened? I saw you get pulled into the ground. | Ne oldu? Toprağa doğru çekildiğini gördüm. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Sara Conroy. | Sara Conroy. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Okay, Sara, what's going on? | Tamam, Sara, Neler oluyor? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| He's after me. Who? | Benim peşimde. Kim? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| He's always after me. | Her zaman benim peşimde. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Clark. Where were you? Pete, did you see that guy? | Clark. Nerelerdeydin? Pete, şu adamı gördün mü? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| What guy? How could you miss him? | Hangi adamı? Nasıl görmezsin? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| He had a big red cape on. He was standing right there. | Büyük kırmızı bir kapşonu vardı. Tam burada duruyordu. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Sara, you must | Sara, sen | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Who's Sara? | Sara'da kim? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| She was right there. | Tam buradaydı. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| The insanity defense. It's working. I get it. | Çılgın savunması. Anladım, işe yarıyor. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| I'm not insane. | Ben çılgın değilim. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| What do you call skipping an exam worth 50% of your grade? | Mezuniyet notunun yarısını etkileyecek bir sınava girmemeye, sen ne dersin? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| That's today? That was today. | Bugün mü? Bugündü! | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| You flunked. | Kaldın. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Chloe, I need your help. | Chloe, yardımına ihtiyacım var. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Something came up at the lake yesterday. | Dün gölde, bir şeyler oldu. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| You are referring to the Blue Lagoon moment... | Eski kız arkadaşınla... | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| ...with a certain former girlfriend, right? | ...mutlu anlar yaşamak istiyordun, Değil mi? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| You know about that? This is high school. Everybody knows. | Bunu biliyor musun? Burası bir lise. Herkes biliyor. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| The only | Sadece | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Did Sara Conroy tell you? | Bunu sana Sara Conroy'mu söyledi? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Doubtful, since I've never met anyone with that name. | Daha önce bu isimde birisiyle tanışmadığıma göre, Oldukça düşük bir olasılık. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Well, she's a new student. I think. | Pekala, o yeni bir öğrenci, Sanırım. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| I saw her in the woods, and I just saw her in the hallway. | Onu ilk korulukta gördüm, ve biraz öncede koridorda. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| She's definitely a candidate for Wall of Weird. | Kesinlikle, Gariplikler Duvarı'na çıkmaya aday. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Well, that's too bad, since the Wall of Weird has been retired. | Bu çok kötü. Çünkü, Gariplikler Duvarı, emekliye ayrıldı. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Chloe, who did this? I did. | Chloe, bunu kim yaptı? Ben yaptım. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| It's time to leave childish pursuits behind. | Çocukça uğraşları geride bırakmanın, Zamanı geldi. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| You're not the only one who grew up. | Bu yaz, büyüyen tek kişi sen değildin. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Besides, the Daily Planet was beginning to frown on my obsession. | Ayrıca, Daily Planet Takıntımdan rahatsız olmaya başlıyordu. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| But we know these stories are true. Do we? | Ama bu hikayelerin doğru olduğunu biliyoruz. Öyle mi? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| People have died because of that wall. And people have been saved too. | O duvar yüzünden, ölenler oldu. Ve hayatı kurtarılanlarda. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| I'm done chasing windmills, Clark. | Hayali işleri takip etmeyi bıraktım, Clark. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| From now on, it's hard news that can be backed up with facts. | Şu andan itibaren, gerçeklerle desteklenebilecek haberlerin, peşinde olacağım. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Lex, your message sounded urgent. | Lex, mesajın acil gibiydi. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Is something wrong? | Yanlış olan bir şeyler mi var? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| I'm having a rather strange day. | Çok garip bir gün geçiriyorum. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Join the club. | Kulübe hoş geldin! | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| I was hoping you could help me with a problem, Clark. | Bir sorunum hakkında bana yardım edebileceğini umuyordum, Clark. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Would you hand me that sword? | Bana şu kılıcı verebilir misin? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| ls this new? Depends on your definition. | Bu yeni mi? Nasıl tanımladığına bağlı. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| It was a ceremonial weapon used by a group of 1 6th century samurai warriors. | 16. yy. Samuray Savaşçıları tarafından kullanılan, Bir tören silahıydı. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| The Katai. | Katai'ler tarafından. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Ever heard of them? | Onları hiç duydun mu? | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Japanese history really isn't my strong suit. | Japon tarihi, pek bana göre değil. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Let me give you your first lesson. | Sana ilk dersini vermeme izin ver. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Legend has it this sword was forged in the fires of Mount Fuji. | Efsaneye göre, Fuji Dağı'nın lavları içinde dövülmüş. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| The blade can cut through anything. | Bu kılıç, herhangi bir şeyi kesebilir. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| The Katai never took it into battle. | Katai'ler bunu asla bir savaşta kullanmamışlar. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| They never had to. | Hiç ihtiyaçları olmamış. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Till the day the strongest Katai turned on his own. | Ta ki, en güçlü Katai, kendilerine karşı gelene kadar. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| One by one, the Katai fell at his hand. | Teker teker, tüm Katai'ler ölürken, | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Nothing left to lose... | Kaybedecek bir şey kalmayınca... | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| ...the last of the Katai lunged at the warrior with this sword... | ...Kalan son Katai, Bu kılıç ile hamlesini yapmış... | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| ...the blade cut him clean in two. | ...ve kılıç savaşçıyı iki parçaya ayırmış. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| But when the warrior's armor fell away... | Ama savaşçının zırhı, düşünce... | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| ...the Katai saw he wasn't even human. | ...Katai onun insan olmadığını fark etmiş. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Just like you, Clark. | Tıpkı senin gibi, Clark. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| See, I've always been honest with you. | Gördüğün gibi, Ben sana karşı hep dürüst oldum. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| But it turns out you've been lying to me from the first day I laid eyes on you. | Ama sen bana, tanıştığımız ilk günden beri, yalan söyleyerek karşılık verdin. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| No, Lex, I can explain. Too late! | Hayır, Lex, açıklayabilirim. Artık çok geç! | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| The irony is, all you had to do was come to me, Clark. | Tek yapman gereken, bana gelmekti, Clark. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| I was your friend. | Senin arkadaşındım. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| I would've protected your secret. I would've protected you. | Sırrını saklayabilirdim. Seni koruyabilirdim. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| But I couldn't be trusted. I'm a Luthor. | Ama ben, güvenilmezdim. Çünkü bir Luthor'dum. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| No, that's not it. I don't care! | Hayır, Sebep bu değil. Umurumda değil! | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| I'm going to dedicate myself to ensuring... | Hayatımın tümünü, dünyanın... | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| ...the whole world knows who Clark Kent really is. | ...Clark Kent'in gerçekte kim olduğunu öğrenmesine, Adayacağım. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Life as you know it is over. | Bildiğin yaşam, senin için bitti. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Mom! Dad! We got a big problem! | Anne! Baba! Çok ciddi bir sorunumuz var! | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Lilacs. I haven't seen lilacs in years. | Leylak. Yıllardır leylak görmemiştim. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| They're my favorite. My mother used to grow them for me. | En sevdiklerimdir. Annem eskiden, benim için yetiştirirdi. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Please don't let him take me again. | Lütfen O'nun beni tekrar, Almasına izin verme. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| The Traveler, Clark. | Gezginin, Clark. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Sara, you cannot escape me. | Sara, benden kaçamazsın. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| No matter where you hide, I will always find you. | Nereye saklanırsan saklan, Seni hep bulacağım. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| Clark. Thank God, we've been so worried. | Clark. Tanrıya şükür, Çok endişelendik. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| What happened? You fell asleep... | Ne oldu? Tarih sınavına çalışırken... | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| ...studying for your history exam. That was a day ago. | ...uykuya dalmışsın. Bu bir gün önceydi. | Smallville Slumber-1 | 2003 | |
| We've been trying to wake you since. You must've been dreaming. | O zamandan beri, seni uyandırmaya çalışıyoruz. Muhtemelen rüya görüyordun. | Smallville Slumber-1 | 2003 |