Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 21026
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Okay, okay. Shut up, already. | Tamam, tamam. Her kimse, sussun. Tamam, tamam. Kesin bir sesinizi de. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Nobody's talking, Leela. | Kimse konuşmadı ki, Leela. Konuştuğumuz yok, Leela. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
We're just painting each other's toenails with rat blood. | Burada oturmuş, fare kanıyla birbirimizin tırnaklarını boyuyorduk. Biz sıçan kanıyla ayak tırnağı boyuyoruz sadece . | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Lights out, ladies! | Işıklar kapanıyor, kızlar! Işıklar sönüyor, bayanlar! | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Those compact fluorescent bulbs waste pennies a day. | O enerji tasarruflu ampüller, günde bir kuruş harcıyor. O kompakt florasanlar her gün bir sürü kuruş harcıyor. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Okay, feministas, all clear. | Tamam, feministler, tehlike geçti. Tamamdır, feministalar, tehlike geçti. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Whoa! | Vooa! | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
We now go live to Leela with the escape plan. | Şimdi Leela ile kaçış planındayız. Şimdi bağlandığımız kişi Leela; kaçış planlı olan. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Leela? Thanks, Linda. | Söz sende Leela. Teşekkürler, Linda. Leela? Teşekkürler, Linda. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Now we're in here because we tried to save endangered wildlife. | Buraya nesli tükenmekte olan canlıları kurtarmaya çalıştığımız için düştük. Buradayız, çünkü tehlikedeki vahşi hayatı kurtarmaya çalıştık. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
So this time, endangered wildlife will save us. | Şimdi bu sefer, nesli tükenmekte olan canlılar bizi kurtaracak. O yüzden bu sefer, tehlikedeki vahşi hayat bizi kurtaracak. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
The Martian muck leech. | Marslı çamur sülüğü. Mars Pislik Sülüğü! | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
That's right. He's been living off me since we got captured. | Doğru. Yakalandığımızdan beri benimleydi. Doğru. Esir edildiğimizden beri bana bağlı yaşıyordu. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Little cutie almost sucked me dry. | Bu sevimli şey, iliğimi kuruttu. Küçük tatlı şey neredeyse kuruttu beni. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Look at him go. | Şunun gidişine bakın. Şunun gidişine bak. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Like a green snake through a sugarcane cake. | Elmanın içindeki kurtçuk gibi gidiyor. Şekerkamışı pastasının içindeki yeşil yılan gibi. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Keep trying. | Devam edin. Denemeye devam et. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Our top story. The universe's most wanted eco feminists are now behind bars, | Günün haberi. Evrenin en çok aranan çevreci feministleri kodesi boyladı. Flaş haberimiz: Evrenin arananlar listesinin tepesindeki eko feministler parmaklıklar ardında,... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
including gang leader, Turanga Leela. AKA, the Notorious B I Itch. | Çete liderleri, Turanga Leela da dahil. Nam ı diğer, Azılı Kal tak. ...içlerinde çete lideri Turanga Leela da var, diğer ismiyle, Adı Çıkmış Sür(Göz)tük. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
We finished un pinking the ship, Hubert. Now what? | Gemiyi boyamayı bitirdik, Hubert. Şimdi ne var? Gemiyi pembeleştir me meyi bitirdik, Hubert. Ee, şimdi? | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Now we get back to work. | Şimdi işimizin başına dönüyoruz. Şimdi işe geri döneceğiz... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
And if that means destroying an ecosystem or two, so be it. | Bu, bir iki tane ekosistemi patlamamız demekse, öyle olsun. ...ve bu bir iki ekosistemi yok etmek demekse, bırak öyle olsun. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
I just meant without our good friends Fry, Leela, Amy and the robot. | Dostlarımız Fry, Leela, Amy ve robot olmadan nasıl olacak demek istedim. Arkadaşlarımız Fry, Leela, Amy ve Robot'suz yani. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Oh, boo hoo. This is a business, not a social club. Money talks. | Burası bir iş yeri, eğlence kulübü değil. Burada para konuşur. Oh, vıdı vıdı. Burası iş yeri, bir kulüp değil. Para konuşur. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
True wealth is measured in friendships. | Gerçek servet, dostlukla ölçülür. Gerçek zenginlik, arkadaşlıklarla ölçülür. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Shut up, you. | Kapa çeneni. Kes sesini, seni. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Life goes on. | Hayat devam ediyor. Hayat devam ediyor işte. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
But I believe we'll forever carry the pain on the inside. | Ama acısını hep içimizde yaşayacağımıza inanıyorum. Ama herkesin bilmediği, bu elemin daima bizimle olacağı. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Oh, no, a rooster! That indicates it's the following morning. | Olamaz, horoz öttü! Demek ki sabah oldu. Oh, olamaz, bir horoz! Bu ertesi sabah olduğunun işareti. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
How's that creepy crawler doing? | Bizim sürüngen ne alemde? Şu sürünen sürüngen ne halde? | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
I'm sorry, femi sisters, but it pooped out around 3:00 a.m. | Üzgünüm kızlar, saat 03:00 civarı tükeniverdi. Üzgünüm, femi kızkardeşler, sabah 3 gibi bitap düştü. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Poor thing couldn't take another bite. | Zavallı şey bir ısırık daha alamadı. Zavallı şeyin ısıracak gücü kalmadı. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Well, I guess we failed. | Galina başarısız olduk. Galiba, başaramadık. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
But what matters is, we tried our best and we looked good doing it. | Ama önemli olan, elimizden geleni yaptık ve yaparken de güzel göründük. Ama önemli olan, en iyimizi yaptık ve yaparken iyi göründük. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Bender, is that you? | Bender, sen misin? Bender, sen misin? | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Who does it look like? My identical cousin Buster? | Kime benziyorum? Aynı model kuzenim Buster'a mı? Kime benziyor? Tek yumurta kuzenim Baskına Gelen'e mi? | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
You're here to break us out? But you're the one who put us in. | Bizi kaçırmaya mı geldin? Ama bizi içeriye sen tıktırdın. Bizi kaçırmak için mi buradasın? Ama bizi içeri tıkan sensin zaten. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
But I'm Bender, king of the combination shot. | Çünkü ben Bender'ım, organize işlerin kralı. Aaa, ben Bender'ım, Kombinasyon Vuruşu'nun Kralı. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
I put you in so that by busting you out, I could commit 15 felonies at once. | Sizi içeri tıktırdım, çünkü kaçırınca tek seferde 15 suç işlemiş olacağım. Sizi içeri tıktım; çünkü sizi buradan firar ettirip aynı anda 15 suç işleyebileyim diye. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Put my rap sheet miles ahead of yours on the all time chart. | Benim suç kayıtlarım sizinkileri sollayıp geçecek. Sabıka kaydımı, tüm zamanlar listesinde sizinkilerin çok önüne koyabileyim diye. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
You are one devious bastard. | Sen tam üçkağıtçı hergelenin tekisin. Dolaplarla dolu adinin birisin. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
That's what it says on my vanity plate. | Özel plakamda da öyle yazıyor zaten. Taşıt plakamda yazan şey o. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
What about the sentries? Already taken care of. | Nöbetçiler ne olacak? Çoktan icaplarına bakıldı. Nöbetçiler ne olacak? İcabına çoktan bakıldı. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
I sent them a cake laced with nutmeg. That's a human sleeping drug, right? | Onlara hindistan cevizli kek yolladım. Onu yiyince insanlar uyur, değil mi? Onlara bir pasta yolladım, "cevizli" . Bu bir insan uyutma ilacı, değil mi? | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
No, it's a human baking drug. | Hayır, onu yiyince azarlar. Hayır, o bir insan fırınlama ilacı. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Okay, Plan B. Everyone knows men have one fatal weakness, | Tamam, Plan B'ye geçiyoruz. Herkes erkeklerin en zayıf noktasını bilir. Panik yok, B Planı. Erkeklerin ölümcül bir zayıflığı olduğunu herkes bilir,... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
they can't resist hookers. Dixie, Trixie, you know what to do. | Fahişeler karşı koyamazlar. Dixie, Trixie, ne yapacağınızı biliyorsunuz. ...sokak kadınlarına dayanamazlar. Dixie, Trixie, ne yapılacağını biliyorsunuz. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Hello, boys! | Merhaba, çocuklar! Merhaba, çocuklar! | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Your eyes say no, but your machine gun fire says... | Gözleriniz hayır diyor, ama makineli tüfekleriniz evet gibi. Gözleriniz hayır diyor, ama makineli tüfekleriniz diyor ki... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Ladies and gentleman and whatever, | Bayanlar, baylar ve geriye kalanlar. Bayanlar ve Baylar ve diğerleri her kimse, | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
welcome to my most environmentally disastrous implosion ever. | Şimdiye kadar en etkili çevre yok edişime hoşgeldiniz. Çevresel olarak en feci çökertmeme hoşgeldiniz. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
A whole star system! | Kocaman bir yıldız sistemi! Bütün bir yıldız sistemi! | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Kif, old boy, mind if I sit on your shoulders for a better view? | Kif, moruk, daha iyi görebilmek için omuzlarına çıkabilir miyim? Kif, eski dost, daha iyi görebilmek için omuzlarına oturabilir miyim? | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Well, actually, sir, I was hoping... | Şey, aslında, efendim, ben de Aslında, efendim, ben düşünmüştüm ki... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Thanks. | Sağ ol. Sağol. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
My associate Philip Fry here will have honor to blow this ugly, dirty star | Ortağım Philip Fry da, bu çirkin, pis yıldızı, güzel temiz bir... Bu onur,.. ortağım Philip Fry'ın. Bu çirkin, pis yıldızı patlatıp... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
into nice, clean black hole. | ...kara deliğe çevirirken eşlik edecek. ...onu güzel, temiz bir kara delik haline getirecek. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Fry, careful those wires. What you doing down there? | Fry, kablolara dikkat et. Aşağıda ne yapıyorsun? Fry, kablolara dikkat et. Ne yapıyorsun aşağıda? | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Just polishing your shoes, Mr. W. | Ayakkabılarınızı parlatıyordum, Bay W. Ayakkabılarınızı parlatıyorum sadece, Bay W. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
That nice. Get between the toes there, very dirty. | Çok güzel. Parmak aralarına da gir, çok kirlendiler. Çok hoş. Parmakların arasına da gir, çok kirli. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Well, so much for Plan B. | Bu kadar Plan B yeter. B planı bunu kaldıramadı. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
What's Plan C? | Plan C ne? C Planı ne? | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
All situations have the same Plan C. Bending, come on. | Tüm Plan C'lerde olduğu gibi, bükmek. Hadi, gelin. Bütün durumların C Planı aynıdır: Bükme, gelin hadi. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
We're boned, Bender. It's a brick wall. | Mahvolduk, Bender. Duvar, tuğladan yapılmış. Hapı yuttuk, Bender. Bu duvar tuğladan. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Granted, it's not on the list of approved bendables, | Bükülebilir nesneler listesinde olmayabilir... Kabul. Bu onaylı bükülebilirler listesinde değil,... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
but I'm so great! | ...ama ben çok süperim! ...ama, ben, çok, büyüğüm! | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Dogs! The boning continues. | Köpekler! Üstümüze geliyorlar. Köpekler! Hapı yutma devam ediyor. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Green Bluebird, this is Mr. Fabulous. We are go for cheesing it. | Yeşil Serçe, burası Bay Muhteşem. Kanatlanmaya hazırız. Yeşil Boz ördek,... Bay Şahane konuşuyor. Tüymek için başarılı olduk. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Professor! Hermes! Zoidberg! | Profesör! Hermes! Zoidberg! Profesör! Hermes! Zoidberg! | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Scruffy. A janitor. | Scruffy. Hademe. Scruffy. Kapıcı. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
You helped us escape? | Kaçmamıza siz mi yardım ettiniz? Kaçmamıza yardım mı ettiniz? | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Even after we locked you in a go go cage like common go go dancers? | Sizi dansçı kızlar gibi kafese kapatmamıza rağmen mi? Sizi sıradan disko dansçıları gibi bir disko kafesine kapatmamıza rağmen? | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
I couldn't live with myself, Leela. I call myself a scientist, | Daha fazla dayanamadım, Leela. Bir de kendime bilimadamı diyorum. Kendimden nefret ettim, Leela. Kendime bilim adamı diyorum,... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
wear the white coat and probe a monkey every now and again, | Beyaz önlük giyip, maymunlar üzerinde deney yapsam da... ...beyaz önlüğü giyip ara sıra da bir maymunu dürtüklüyorum,... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
yet I put monetary gain ahead of preserving nature. | ...maddi kazancı, doğayı korumaya tercih ettim. ...ama yine de maddiyatı doğanın muhafazasının önüne koyuyorum. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Can you ever forgive me? | Beni bağışlayabilecek misin? Beni affedebilecek misin? | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
I reckon. | Ben ederim. Bence edecek. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
I could kiss you, Professor. Okay, but watch out for my new grill. | Seni öpebilirim, profesör. Tamam, ama yeni kaplamalara dikkat et. Sizi öpebilirim, Profesör. Peki, ama yeni parmaklıklarıma dikkat et. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Before the grand finale, as it were, | Muhteşem finale geçmeden önce... Büyük fa nil den önce, her zamanki gibi,... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
it seems only fitting that I, Commodore 64 Zapp Brannigan, | ...bu duruma en uygun kişi, ben Komodor 64, Zapp Brannigan... ...bu anın hakkını ancak ben, Komodor 64 Zapp Brannigan... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
say a few brief pages in honor of... | ...bugünün anısına bir şeyler ...Wong onuruna kısa birkaç sayfalık... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Whatever your plan is, Fry, I suggest you get on with it. | Planın her neyse, Fry, bir an önce geçmeni tavsiye ederim. Planın her neyse Fry, kaldığın yerden devam etmeni öneriyorum. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Get... Shoot, I got hot sauce on my Number 9 shirt. | Hassiktir, 9 numaralı t shirtüme sos dökmüşüm. Hay aksi, 9 numara kazağıma tavuk sosu dökülmüş. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Okay, locate the Dark One by finding someone whose thoughts I can't read. | Tamam, düşünceleri okunamayan Karanlık Varlık'a odaklanayım. Peki, Karanlık Olan'ı, düşüncelerini okuyamadığın kişiyi bularak tespit et hadi. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
And unaccustomed... | Ve alışılmamış... Ve alışık olmadığınız... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
By God! I'm the greatest speaker of all time. | Vay canına! Gelmiş geçmiş en iyi konuşmacılardan biriyim. ...gibi Tanrım! Ben gelmiş geçmiş en iyi konuşmacıyım. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
They're suckling at the teats of my every syllable. | Ağzımdan her çıkanı, sazan gibi yutuyorlar. Ağzımdan çıkan her he'ce'yi havada kapıyorlar. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Allow me now... | Şimdi izninizle... Şimdi izin verin de... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
His voice is like ear sandpaper. I miss Amy. | Sesi, zımpara kağıdı gibi. Amy'i özledim. Sesi kulaktaki zımpara kağıdı gibi. Amy'yi özledim. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
The one secret no one ever suspected | Hiç kimsenin şüphelenmediği tek sırrım... Kimsenin kuşkulanmadığı sır şu:... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
is that I really did stage the moon landing. | ...gerçekten aya inişi düzenlemiş olmam. ...stüdyoda aya inişi ben düzenledim... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
On Venus. | Ama Venüs'te. ...Venüs'te olanı! | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
If I had all the money in the world, I'd... Oh, wait. I do. | Dünya'nın tüm parası benim olsa, o zaman... Dur biraz. Zaten benim. Dünyadaki bütün para bende olsaydı, o zaman... Oh, bir saniye. Ben de zaten. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
I'd like to thank the academy, my agent, and most of all, | Öncelikle beni bu ödüle layık gören akademiye, menajerime ve en önemlisi... Teşekkürlerimi akademiye, acenteme ve hepsinden önemlisi,... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
my operating system, Windows Vista, for everything it... | ...işletim sistemim, Windows Vista'ya, teşekkür etmek... ...işletim sistemim Windows Vista'ya sunmak istiyorum, benim için yap... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
System error. | İşletim hatası. Sistem Hatası. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
Naked ladies. Naked ladies. Naked ladies. Naked ladies. | Çıplak kadınlar. Çıplak kadınlar. Çıplak kadınlar. Çıplak kadınlar. Çıplak kızlar. Çıplak kızlar. Çıplak kızlar. Çıplak kızlar. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
I never should have taken that accent elimination class from Jackie Chan. | Asla Jackie Chan'den diksiyon dersi almamalıydım. Jackie Chan'den şu aksan giderme kursunu asla almamalıydım. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
And so, as we obliterize this star, | Ve böylece bu yıldızı patlatırken... Ve böylece, bu yıldızı çökertize ederken,... | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |
let us remember those immortal words once spoken by a great man, moi. | ...bilge bir kişi tarafından, o benim, söylenen şu unutulmaz sözleri hatırlayalım. ...şu ölümsüz sözleri hatırlayalım, bir zamanlar büyük bir adamın söylediği. | Futurama into the Wild Green Yonder-1 | 2009 | ![]() |