Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 168898

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
It's a Bowie knife. I don't know how the hell she got it.	Bu bir av bıçağı. Bu cehennemde nasıl bulmuş olabilir anlamadım.	The People That Time Forgot-1	1977
Well, yes, she must have been in contact with Tyler.	Evet, o Tyler ile görüşmüş olmalı.	The People That Time Forgot-1	1977
Tyler. Good God! She knows the name.	Tyler. Yüce Tanrı! İsmini biliyor.	The People That Time Forgot-1	1977
Ajor.	Ajor.	The People That Time Forgot-1	1977
Ajor, listen, did Tyler teach you to speak our language?	Ajor, dinle, Tyler bizim dilimizi konuşmayı mı öğretti?	The People That Time Forgot-1	1977
Yes. He teach you, too?	Evet, sana da mı o öğretti?	The People That Time Forgot-1	1977
No. Tyler and me learned together.	Hayır. Tyler ve ben birlikte öğrendik.	The People That Time Forgot-1	1977
Grow up together.	Birlikte büyüdük.	The People That Time Forgot-1	1977
Tyler is a friend of mine. I guess he's a friend of yours, too?	Tyler benim bir dostum. Sanırım sen de onun dostusun?	The People That Time Forgot-1	1977
Was good man...	İyi adam...	The People That Time Forgot-1	1977
Gone now.	Şimdi gitti.	The People That Time Forgot-1	1977
Ajor has no friends.	Ajor'un hiç dostu yok.	The People That Time Forgot-1	1977
No people. Pull that photograph of Tyler.	Halkı yok. Tyler'ın fotoğrafını göster..	The People That Time Forgot-1	1977
Ajor...	Ajor...	The People That Time Forgot-1	1977
Go on... take it.	Hadi.. al.	The People That Time Forgot-1	1977
Your friend Tyler seems to have made quite an impression.	Dostunuz Tyler oldukça iyi bir izlenim bırakmış görünüyor.	The People That Time Forgot-1	1977
Why don't you... go and light a fire or something?	Neden bir ateş yakmaya... ya da bir şey yapmaya gitmiyorsunuz?	The People That Time Forgot-1	1977
Right, I've got the whole story.	Doğru, tüm hikaye bende.	The People That Time Forgot-1	1977
She comes from a race of people called the Galu.	O Galu denilen insan ırkından geliyor.	The People That Time Forgot-1	1977
It's a Stone Age tribe, or at least it was when Tyler	Bu bir Taş Devri kabilesi, ya da en azından öyleydi.	The People That Time Forgot-1	1977
and a girl called Lisa stumbled into one of their settlements.	Ve Lisa adında bir kız yerleşim bölgelerine geldi.	The People That Time Forgot-1	1977
Lisa, wasn't that the girl that Tyler rescued?	Lisa, Tyler'ın kurtardığı kız değil miydi?	The People That Time Forgot-1	1977
That's right. The only other survivor of the original party.	Doğru. Asıl gruptan ilk kurtulan.	The People That Time Forgot-1	1977
Well, it appears that Tyler and the girl were welcomed by the Galu	Tyler ve kız Galu tarafından memnuniyetle karşılandı,..	The People That Time Forgot-1	1977
and lived with them for more than 2 years. I'm glad somebody's friendly.	ve iki yıldan fazla bir süre onlarla yaşadılar. Memnun olanlardan birisiyle dostum.	The People That Time Forgot-1	1977
During that time, they taught the Galu farming skills,	Bu sre içinde, onlar Galu'ya tarım becerilerini öğretir,	The People That Time Forgot-1	1977
generally helped them advance from the Stone Age into the Iron Age.	Taş Devrinden Maden Devrine ilerlemelerine yardımcı olurlar.	The People That Time Forgot-1	1977
Why is she so upset over Tyler's picture?	Neden Tyler'ın resmine bu kadar üzüldü?	The People That Time Forgot-1	1977
Because another more advanced race,	Çünkü Naga denen ..	The People That Time Forgot-1	1977
called the Naga, didn't like the competition.	başka bir ırk, rekabetçi değildi.	The People That Time Forgot-1	1977
They massacred every Galu they could lay their hands on.	Onlar ellerine geçirdikleri tüm Galuları katletti.	The People That Time Forgot-1	1977
Is... Tyler dead?	Tyler .. öldü mü?	The People That Time Forgot-1	1977
Well, there's a chance that Tyler and Lisa may have been captured.	Tyler ve Lisa'nın esirler arasında olabilme şansı var.	The People That Time Forgot-1	1977
The Nagas usually sacrifice their prisoners to appease their volcano god.	Nagalar genellikle tanrıları yatıştırmak için esirleri volkana atıyorlarmış!	The People That Time Forgot-1	1977
Well, in this case, it would make more sense to keep them alive.	Bu durumda, onları hayatta tutmak daha mantıklı olur.	The People That Time Forgot-1	1977
Their knowledge would help the advance of the Nagas.	Onların bilgileri Nagaların ilerlemelerine yardımcı olur.	The People That Time Forgot-1	1977
Well, I hope not. They sound a pretty vile bunch.	Ben pek umutlu değilim. Onlar oldukça bayağı bir grup.	The People That Time Forgot-1	1977
Ajor was one of the few Galus to escape. And she's been on the run ever since.	Ajor kaçabilen bir kaç Galu'dan biri. Ve o zamandan beri kaçıyor.	The People That Time Forgot-1	1977
When did all this happen? About 4 months ago.	Bütün bunlar ne zaman olmuş? Yaklaşık dört ay önce.	The People That Time Forgot-1	1977
Then there's a good chance that Tyler may still be alive.	O zaman Tyler'ın hayatta olabilmesi için bir şans var.	The People That Time Forgot-1	1977
Can Ajor take us to where the Nagas live?	Ajor, bizi Nagaların yaşadığı yere götürür müsün?	The People That Time Forgot-1	1977
Goddamn it, another one. I told you...	Lanet olsun, biri daha. Size söyledim...	The People That Time Forgot-1	1977
I told you what I was going to do.	Neler olup bittiğini size söyledim.	The People That Time Forgot-1	1977
Don't these things ever sleep?	Burada hiç uyumaz mısınız?	The People That Time Forgot-1	1977
The island never sleeps.	Ada asla uyumaz.	The People That Time Forgot-1	1977
Take it away! Take it away! Take it away!	Alın onu! Kurtarın! Alın!	The People That Time Forgot-1	1977
That's a big one. Oh, that's a beauty!	Bu büyük bir tane. Oh, bu çok güzel!	The People That Time Forgot-1	1977
That's a Poecilotheria fasciata.	Bu bir, Poecilotheria fasciata.	The People That Time Forgot-1	1977
I don't believe it, Charly. I thought nothing could faze you.	İnanamıyorum, Charly. Senin hiçbir şeyden korkmadığı düşündüm.	The People That Time Forgot-1	1977
Hairy plane ride, Ajor's friend in the forest, you took them on without blinking an eye.	Tehlikeli uçak yolculuğu, Ajor'un orman dostları, bir göz kırpmada hepsini yok ettin.	The People That Time Forgot-1	1977
And along comes this little spider... Little?	Ve beraber gelen şu küçük örümcek... Küçük mü?	The People That Time Forgot-1	1977
It was cute. It was kind of cuddly, too, wasn't it?	Çok sevimli, bu tür çok sevimli olur, değil mi?	The People That Time Forgot-1	1977
Now, stop it. You're making my flesh creep.	Hemen şunu kes! Beni ürpertiyorsun.	The People That Time Forgot-1	1977
At least it proves you're human.	En azından insan olduğunu kanıtlıyor.	The People That Time Forgot-1	1977
Well, everyone has their breaking point, McBride.	Herkesin bir kırılma noktası vardır, McBride.	The People That Time Forgot-1	1977
With me, it's spiders. With you... it's me.	Benimle, bu örümcekler. Seninle... ben.	The People That Time Forgot-1	1977
What is it? Band lu.	Bu nedir? Band lu.	The People That Time Forgot-1	1977
A hunting party? I hope they're not hunting us.	Bir av partisi mi? Umarım biz av değilizdir.	The People That Time Forgot-1	1977
In that case, I shall try and get a picture.	Bu durumda, çalışıp bir resim alalım.	The People That Time Forgot-1	1977
Galu! Galu!	Galu! Galu!	The People That Time Forgot-1	1977
Flare pistol.	Fişek tabancası.	The People That Time Forgot-1	1977
Ajor, no!	Ajor, hayır!	The People That Time Forgot-1	1977
His name is Mikay.	Onun adı, Mikay.	The People That Time Forgot-1	1977
He was good friend of Tyler.	O Tyler'ın en iyi dostuydu.	The People That Time Forgot-1	1977
Did he have time to say anything about Tyler?	Tyler hakkında bir şey söyledi mi?	The People That Time Forgot-1	1977
He was taken with many others to mountain of skulls,	O dağda bazılarının Nagas şehrine..	The People That Time Forgot-1	1977
the city where the Nagas live.	götürüldüklerini söyledi.	The People That Time Forgot-1	1977
Can you take us there? Yes. But it's hopeless.	Bizi oraya götürebilir misin? Evet. Ama umutsuz bir durum.	The People That Time Forgot-1	1977
Even if you can get in, you can never escape Nagoramata.	Oraya gitsek bile, Nagoramata'dan asla kaçamazsın.	The People That Time Forgot-1	1977
Who's he? The volcano god of the Nagas.	O da kim? Nagaların volkan tanrısı..	The People That Time Forgot-1	1977
He rules the land. No one can go against his will and live.	O toprakları yönetir. Hiç kimse onun iradesine karşı gelemez.	The People That Time Forgot-1	1977
Where's Ajor going? She's looking for the entrance to a cave.	Ajor nereye gidiyor? Bir mağara girişi arıyor.	The People That Time Forgot-1	1977
If she finds it, it'll make life a lot easier.	Eğer bulursa, hayat daha kolaylaşacak.	The People That Time Forgot-1	1977
We'd be crazy to go over the top if there's a shortcut.	Orada bir kestirme yol varsa bile, gitmemiz delilik olur.	The People That Time Forgot-1	1977
You bounder!	Seni aşağılık!	The People That Time Forgot-1	1977
Leave me! Leave me!	Bırakın beni! Bırakın beni!	The People That Time Forgot-1	1977
He's awake.	Uyanıyor.	The People That Time Forgot-1	1977
Ben? Ben, can you hear me?	Ben? Ben, duyuyor musun?	The People That Time Forgot-1	1977
Norfolk, Charly, you all right?	Norfolk, Charly, sağ mısınız?	The People That Time Forgot-1	1977
We thought you were dead.	Senin öldüğünü düşündük.	The People That Time Forgot-1	1977
At the entrance of the Band lu camp, behind you, up the slope.	Band lu kampının girişinde, arkanda, yamaçtan yukarda.	The People That Time Forgot-1	1977
Any idea what they plan to do with us?	Herhangi bir planımız var mı?	The People That Time Forgot-1	1977
I think we're some sort of offering.	Bir teklif sunmayı düşündüm.	The People That Time Forgot-1	1977
These stakes were in the ground when we got here.	Bu topraklar onlara ait.	The People That Time Forgot-1	1977
You mean a sacrificial offering?	Bunun anlamı bir kurban sunmak mı?	The People That Time Forgot-1	1977
No, not religious. Something more practical.	Hayır, dini değil. Daha pratik bir şey.	The People That Time Forgot-1	1977
Somebody's dinner then?	O zaman birinin akşam yemeği?	The People That Time Forgot-1	1977
Sorry, Charly.	Üzgünüm, Charly.	The People That Time Forgot-1	1977
You're okay, you know that?	İyisin, biliyorsun?	The People That Time Forgot-1	1977
I think it's better not to talk.	Konuşmanın faydasız olduğunu düşünüyorum.	The People That Time Forgot-1	1977
Some of them hunt by sound,	Bazıları sesler ve kokuyla	The People That Time Forgot-1	1977
rather than smell.	avlanır.	The People That Time Forgot-1	1977
Oh, good girl, my notes.	Oh, iyi kız, notlarım.	The People That Time Forgot-1	1977
I get for you. Band lu not see.	Seni alalım. Band lu görmesin.	The People That Time Forgot-1	1977
Great. No gun, no ammunition. God knows what we'll do if they follow us.	Hatika. Silah yok, cephane yok. Takip ederlerse ne yapacağımızı Tanrı bilir.	The People That Time Forgot-1	1977
They won't. They're afraid to cross over the boundary.	Gemiyorlar. Sınırı geçmekten korkuyorlar.	The People That Time Forgot-1	1977
Hogan to Polar Queen. Hogan to Polar Queen.	Hogan'dan Kutup Kraliçesine. Hogan'dan Kutup Kraliçesine.	The People That Time Forgot-1	1977
Look, I can't hear you. I just hope you're still out there, all right?	Bakın, sizi duyamıyorum. Hala orada olmanızı umuyorum, doğru mu?	The People That Time Forgot-1	1977
Our repairs to the plane are just about finished. I still have to test fly the ship.	Onarımları neredeyse bitirdik. Gemiye deneme uçuşu yapacağım.	The People That Time Forgot-1	1977
If she checks out all right, then I'm going to look out for the major.	Eğer onaylanırsa, o zaman dışarıya bakmaya gidiyorum.	The People That Time Forgot-1	1977