Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 163386
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Later on I`II teII you what Mitch is doing. | Mitch'in ne yaptigini sana sonra anlatirim. Mitch'in ne yaptığını sana sonra anlatırım. | The Firm-1 | 1993 | |
| TeII me now, Tammy. | Hemen anlat Tammy. | The Firm-1 | 1993 | |
| Get the keys back in his pants, before he wakes up. | Uyanmadan once anahtarlari pantolonuna geri koy. Uyanmadan önce anahtarları pantolonuna geri koy. | The Firm-1 | 1993 | |
| HeIIo? | lo? Alo? | The Firm-1 | 1993 | |
| You have to repeat that. | Bunu tekrarlamalisin. Bunu tekrarlamalısın. | The Firm-1 | 1993 | |
| That`s not possibIe. | Bu imkansiz. Bu imkansız. | The Firm-1 | 1993 | |
| She stoIe your keys and God knows what eIse. | nahtarlarini caldi ve kimbilir daha neleri yuruttu. Anahtarlarını çaldı ve kimbilir daha neleri yürüttü. | The Firm-1 | 1993 | |
| Who the heII is she? | Kim bu kadin? Kim bu kadın? | The Firm-1 | 1993 | |
| You know me. I... | Beni tanirsin. Ben... Beni tanırsın. Ben... | The Firm-1 | 1993 | |
| Somebody I met Iast night. | Dun gece tanidigim bir kadin. Dün gece tanıdığım bir kadın. | The Firm-1 | 1993 | |
| How did she know to go after your keys? | nahtarlari almasi gerektigini nasil bilebildi? Anahtarları alması gerektiğini nasıl bilebildi? | The Firm-1 | 1993 | |
| The guys Iand soon. She`d better be there. | damlar yakinda inecek. Kadin burada olsa iyi olur. Adamlar yakında inecek. Kadın burada olsa iyi olur. | The Firm-1 | 1993 | |
| They heard you on the phone. | Seni telefondan dinlediler. | The Firm-1 | 1993 | |
| Mitch sent you. | Seni Mitch yolladi. Seni Mitch yolladı. | The Firm-1 | 1993 | |
| I knew he was a cIoset ideaIist. | di bir idealist oldugunu biliyordum. Adi bir idealist olduğunu biliyordum. | The Firm-1 | 1993 | |
| He doesn`t know I`m here... | Burada oldugumu bilmiyor... Burada olduğumu bilmiyor... | The Firm-1 | 1993 | |
| but I did do it for him. | ama bunu onun icin yaptim. ama bunu onun için yaptım. | The Firm-1 | 1993 | |
| That`s even better than getting even with him. | onunla hesaplasmaktan cok daha iyi. Onunla hesaplaşmaktan çok daha iyi. | The Firm-1 | 1993 | |
| You got to get out of here. | Buradan gitmelisin. | The Firm-1 | 1993 | |
| What are you going to do? | Sen ne yapacaksin? Sen ne yapacaksın? | The Firm-1 | 1993 | |
| Abby, the girI was a setup. | bby, o kiz bir komploydu. Abby, o kız bir komploydu. | The Firm-1 | 1993 | |
| On the beach, she was a setup. | Kumsaldaki kiz, komploydu. Kumsaldaki kız, komploydu. | The Firm-1 | 1993 | |
| They do things Iike that... | Boyle seyler yapiyorlar... Böyle şeyler yapıyorlar... | The Firm-1 | 1993 | |
| just in case the usuaI inducements don`t work. | siradan baskilar belki ise yaramaz diye. sıradan baskılar belki işe yaramaz diye. | The Firm-1 | 1993 | |
| What`s going to happen? What are they gonna do to you? | Ne olacak peki? Sana ne yapacaklar? | The Firm-1 | 1993 | |
| Whatever it is... | Ne yapacaklarsa... | The Firm-1 | 1993 | |
| They did it a Iong time ago. | Uzun zaman once yaptilar. Uzun zaman önce yaptılar. | The Firm-1 | 1993 | |
| Get this thing out of here. This ain`t your aIIey. | Cek sunu. Bu sokak senin degil. Çek şunu. Bu sokak senin değil. | The Firm-1 | 1993 | |
| I`m caIIing the Department of Traffic... | Trafik polisini arayacagim... Trafik polisini arayacağım... | The Firm-1 | 1993 | |
| He caII? Not yet. | radi mi? Hanuz hayir. Aradı mı? Hanüz hayır. | The Firm-1 | 1993 | |
| Madge, Avery needs work done on the Kemmer papers. | Madge, very'nin Kemmer belgeleriyle ilgili isi var. Madge, Avery'nin Kemmer belgeleriyle ilgili işi var. | The Firm-1 | 1993 | |
| I`II just get it off his computer. | onun bilgisayarindan hallederim. Onun bilgisayarından hallederim. | The Firm-1 | 1993 | |
| What`s with you guys? It`s out of paper. | Sizin neyiniz var? Kagidi bitmis. Sizin neyiniz var? Kağıdı bitmiş. | The Firm-1 | 1993 | |
| Check every God damn fIoor for McDeere. | Her katta McDeere'i arayin. Her katta McDeere'i arayın. | The Firm-1 | 1993 | |
| The sonofabitch cut a deaI. | It herif anlasma yapmis. İt herif anlaşma yapmış. | The Firm-1 | 1993 | |
| Natisin... | Natisin... | The Firm-1 | 1993 | |
| EarIywine... HemphiII. | Earlywine... Hemphill. | The Firm-1 | 1993 | |
| HemphiII... Wait a minute. That`s Lomax`s secretary. | Hemphill... Bir dakika. o Lomax'in sekreteri. Hemphill... Bir dakika. O Lomax'ın sekreteri. | The Firm-1 | 1993 | |
| Wayne, it`s Warden Dynehart from WrightsviIIe prison. | Wayne, Wrightsville cezaevinden mudur Dynehart. Wayne, Wrightsville cezaevinden müdür Dynehart. | The Firm-1 | 1993 | |
| Wayne, I`ve been questioning a guard who sent a fax | Wayne, senin mahkum hakkinda Memphis'te hukuk sirketine Wayne, senin mahkum hakkında Memphis'te hukuk şirketine | The Firm-1 | 1993 | |
| to a Iaw firm in Memphis regarding your prisoner. | faks yollayan bir gardiyani sorguluyordum. faks yollayan bir gardiyanı sorguluyordum. | The Firm-1 | 1993 | |
| No, no, no, no! | Hayir, hayir, hayir! Hayır, hayır, hayır! | The Firm-1 | 1993 | |
| He`s not in his office. I`II check the buiIding. | Burosunda degil. Binayi arayayim. Bürosunda değil. Binayı arayayım. | The Firm-1 | 1993 | |
| Thank you, Madge. You`re weIcome. | Sagol Madge. Bir sey degil. Sağol Madge. Bir şey değil. | The Firm-1 | 1993 | |
| Mitch? We`ve just been Iooking for you. | Mitch? Biz de seni ariyorduk. Mitch? Biz de seni arıyorduk. | The Firm-1 | 1993 | |
| Can you step in here, pIease? | Buraya gelebilir misin lutfen? Buraya gelebilir misin lütfen? | The Firm-1 | 1993 | |
| Mr ToIar`s office. | Bay Tolar'in burosu. Bay Tolar'ın bürosu. | The Firm-1 | 1993 | |
| Yes, he`s right here, Nina. Transfer him. | Evet, su anda burada Nina. Transfer et. Evet, şu anda burada Nina. Transfer et. | The Firm-1 | 1993 | |
| Mr McDeere? | Bay McDeere? | The Firm-1 | 1993 | |
| Judge Tarrance for you. | Yargic Tarrance ariyor. Yargıç Tarrance arıyor. | The Firm-1 | 1993 | |
| One moment, pIease. | Bir dakika. | The Firm-1 | 1993 | |
| Get out of there. They know. Get out. | oradan cik. Biliyorlar. Cik. Oradan çık. Biliyorlar. Çık. | The Firm-1 | 1993 | |
| Did you hear what I said? Get out. Get over here now. | Dedigimi duydun mu? Cik. Hemen buraya gel. Dediğimi duydun mu? Çık. Hemen buraya gel. | The Firm-1 | 1993 | |
| Can you? I...I understand. | Yapabilir misin? Ben...anliyorum. Yapabilir misin? Ben...anlıyorum. | The Firm-1 | 1993 | |
| Rudy, get to the front door. | Rudy, on kapiya git. Rudy, ön kapıya git. | The Firm-1 | 1993 | |
| Mitch. What can I do you for? Have a seat. | Mitch. Senin icin ne yapabilirim? otursana. Mitch. Senin için ne yapabilirim? Otursana. | The Firm-1 | 1993 | |
| OK, Rudy, he`s headed east up the aIIey. | Tamam Rudy, doguya sokagin yukarisina ilerliyor. Tamam Rudy, doğuya sokağın yukarısına ilerliyor. | The Firm-1 | 1993 | |
| Get him. | Yakalayin. Yakalayın. | The Firm-1 | 1993 | |
| This way... There! | Bu taraftan... Orada! | The Firm-1 | 1993 | |
| I knew they wouIdn`t find her. | onu bulamayacagini biliyordum. Onu bulamayacağını biliyordum. | The Firm-1 | 1993 | |
| I need him here. Get him back on that pIane. | onu buraya getirin. Tekrar ucaga bindirin. Onu buraya getirin. Tekrar uçağa bindirin. | The Firm-1 | 1993 | |
| If we don`t get McDeere before he taIks to the feds... | McDeere'i FBl'yla konusmadan yakalayamazsak... McDeere'i FBl'yla konuşmadan yakalayamazsak... | The Firm-1 | 1993 | |
| What direction was he running? It`s McDeere. | Hangi yone kosuyordu? Bu McDeere. Hangi yöne koşuyordu? Bu McDeere. | The Firm-1 | 1993 | |
| Where are you? Never mind. What happened? | Neredesin? Bosver. Ne oldu? Neredesin? Boşver. Ne oldu? | The Firm-1 | 1993 | |
| Look, I`II send you a car. Just come on in. | Sana araba yollayacagim. Sana araba yollayacağım. | The Firm-1 | 1993 | |
| I`II teII you then. TeII me now. | o zaman anlatirim. Hemen anlat. O zaman anlatırım. Hemen anlat. | The Firm-1 | 1993 | |
| Mitch, it was a prison guard. Just come on in. | Mitch, bir gardiyan haber vermis. Hemen gel. Mitch, bir gardiyan haber vermiş. Hemen gel. | The Firm-1 | 1993 | |
| We`II pIace you in protective custody. | Seni hemen korumaya aliriz. Seni hemen korumaya alırız. | The Firm-1 | 1993 | |
| I wouIdn`t feeI protected. You`II get whacked? | Kendimi guvende hissettirmiyorsunuz. Belani mi ariyorsun? Kendimi güvende hissettirmiyorsunuz. Belanı mı arıyorsun? | The Firm-1 | 1993 | |
| Do you know the MoroItos are arriving today from Chicago. | Bugun Chicago'dan Morolto ailesi buraya geliyor. Bugün Chicago'dan Morolto ailesi buraya geliyor. | The Firm-1 | 1993 | |
| Their itinerary`s in front of me. | Seyahat programlari su anda onumde. Seyahat programları şu anda önümde. | The Firm-1 | 1993 | |
| They`re coming to Memphis this afternoon. | Bu aksam Memphis'e geliyorlar. Bu akşam Memphis'e geliyorlar. | The Firm-1 | 1993 | |
| I got their itinerary... | Biletlerinin kopyasi bende... Biletlerinin kopyası bende... | The Firm-1 | 1993 | |
| Northwest arrives 2:16 pm, straight to the Peabody. | Northwest 14:16'da variyor, Peabody oteline gidecekler. Northwest 14:16'da varıyor, Peabody oteline gidecekler. | The Firm-1 | 1993 | |
| The whoIe worId`s Iooking for you, so get here now. | Herkes seni ariyor, bu yuzden hemen gel. Herkes seni arıyor, bu yüzden hemen gel. | The Firm-1 | 1993 | |
| I got to get Iost for a few hours. | Birkac saatligine ortadan kaybolmaliyim. Birkaç saatliğine ortadan kaybolmalıyım. | The Firm-1 | 1993 | |
| Something I got to do. Where are the fiIes? | Yapmam gereken bir is var. Dosyalar nerede? Yapmam gereken bir iş var. Dosyalar nerede? | The Firm-1 | 1993 | |
| You`II get instructions after. After what? | Talimatlari sonra veririm. Neyden sonra? Talimatları sonra veririm. Neyden sonra? | The Firm-1 | 1993 | |
| He`s withhoIding evidence. | Delil sakliyor. Delil saklıyor. | The Firm-1 | 1993 | |
| He`s got 3/4 of a miIIion doIIars of our money. | Paramizin dortte ucu, 750.000 Dolari onda. Paramızın dörtte üçü, 350.000 Doları onda. | The Firm-1 | 1993 | |
| He`s a fugitive. I want him. | o bir kacak. onu istiyorum. O bir kaçak. Onu istiyorum. | The Firm-1 | 1993 | |
| Use the Memphis poIice if you have to. | Gerekirse Memphis polisini kullan. | The Firm-1 | 1993 | |
| It`s a red ten ton, registered to FarIey`s Catfish Farm. | Farley Yayinbaligi Ciftligine kayitli kirmizi 10 tonluk bir kamyon. Farley Yayınbalığı Çiftliğine kayıtlı kırmızı 10 tonluk bir kamyon. | The Firm-1 | 1993 | |
| Get its routes and find that truck. | Gittigi yeri ogrenip o kamyonu bulun. Gittiği yeri öğrenip o kamyonu bulun. | The Firm-1 | 1993 | |
| And issue APBs on Ray and MitcheII McDeere. | Ray ve Mitchell McDeere icin arama emri cikar. Ray ve Mitchell McDeere için arama emri çıkar. | The Firm-1 | 1993 | |
| During the steamboat era which was peaked in the 1870s, | 1970'lerde altin cagini yasayan buharli tekne doneminde, 1930'lerde altın çağını yaşayan buharlı tekne döneminde, | The Firm-1 | 1993 | |
| these great fIoating paIaces Iike the Robert E. Lee, | burada maketini gordugunuz Robert E. Lee gibi burada maketini gördüğünüz Robert E. Lee gibi | The Firm-1 | 1993 | |
| whose modeI you see here, fiIIed the Mississippi River. | yuzen saraylar Mississippi Nehrini dolduruyor. yüzen saraylar Mississippi Nehrini dolduruyor. | The Firm-1 | 1993 | |
| The Robert E. Lee was designed for the Mississippi River... | Robert E. Lee ozel olarak Mississippi Nehri icin tasarlandi. Robert E. Lee özel olarak Mississippi Nehri için tasarlandı. | The Firm-1 | 1993 | |
| FoIIow me now to the deck where the cargo | Simdi kargo ve yolcularin tasindigi guverteye gitmek icin Şimdi kargo ve yolcuların taşındığı güverteye gitmek için | The Firm-1 | 1993 | |
| and passengers were carried. | beni izleyin lutfen. beni izleyin lütfen. | The Firm-1 | 1993 | |
| The roIIers that powered the steam engine | Buhar motorunun calistirdigi carklar Buhar motorunun çalıştırdığı çarklar | The Firm-1 | 1993 | |
| were here on the main deck... | burada ana guvertedeydi... burada ana güvertedeydi... | The Firm-1 | 1993 | |
| Hey, Mitch. Mitch. | Hey, Mitch. Mitch. | The Firm-1 | 1993 | |
| ..the end of the steam era and advent of the raiIway. | ..buharli doneminin sonu ve trenin kesfi. ..buharlı döneminin sonu ve trenin keşfi. | The Firm-1 | 1993 | |
| The next gaIIery detaiIing... | Bir sonraki galeride... | The Firm-1 | 1993 | |
| We have the working steam engine | Burada Ordu'nun temizlik teknesi | The Firm-1 | 1993 | |
| off the US Army snag boat, the Arkansas II. | rkansas ll'nin calisir durumdaki motoru var. Arkansas ll'nin çalışır durumdaki motoru var. | The Firm-1 | 1993 | |
| You Iight a fire underneath the boiIers | Kazanlarin altinda ates yakarsiniz Kazanların altında ateş yakarsınız | The Firm-1 | 1993 | |
| The water is heated and turns it into steam. | Su isinir ve buhara donusur. Su ısınır ve buhara dönüşür. | The Firm-1 | 1993 |