Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 152563
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| so l used an alpha wave inducer. | o yüzden bende alfa dalgası başlatıcısı kullandım. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| They're only meant for occasional use. | Onlar sadece geçici kullanım için tasarlanmıştır. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| The scan results, Doctor. Oh, yeah. | Tarama sonuçları, Doktor. Oh, evet. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| There wasn't even a trace of diploid variation. | Diploid(2n kromozonlu hücre) dönüşümünün izi bile yoktu. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| lt's definitely not a clone. | Kesinlikle klon değil. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Positive identification Rao Vantika. | Kesin teşhis Rao Vantika. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| They must have overlooked something. | Bir şeyi gözden kaçırıyor olmalılar. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Dax to Bashir. | Dax'ten Bashir'e. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l need some advice. Can you come? | Bazı tavsiyelere ihtiyacım var. Gelebilir misin? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l'll be right there. Bashir out. | Orada olacağım. Bashir tamam. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Every conceivable test has been done, Kajada. | Her makul test yapıldı, Kajada. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Here's the hypothesis. | İşte hipotez. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| The body dies, the consciousness lives on. | Vücut ölür, bilinç yaşamaya devam eder. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| ln another brain? Possible? | Başka bir beyinde mi? Olası mı? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| The closest thing l've seen is synaptic pattern displacement, | Gördüğüm en yakın şey sinirsel yapı değişimi, | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| never done by a non Vulcan. | o da Vulcan olmayan biri tarafından hiç yapılmadı. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l think Vantika was working on it. | Sanırım Vantika onun üstünde çalışıyordu. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| There are over 70 different computer simulations in his file. | Dosyasında yetmişten fazla değişik bilgisayar simulasyonu var. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| All involve storing neural energy patterns | Gerekli bütün sinirsel enerji depolama kalıpları | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| in different areas of the brain. | beynin farklı bölgesinde. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| There's plenty of room. A humanoid uses a small portion of the brain. | Hücre bolluğu var. Bir insansı beyninin küçük bir kısmını kullanır. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| What if another entity shared the unused portion? | Peki ya başka bir varlık kullanılmayan kısmı paylaşırsa? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Hypothetically... | Varsayımsal olarak... | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Vantika's consciousness could be occupying someone else's brain | Deuridium'un ulaşmasını beklerken | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| while he waits for the deuridium to arrive. | Vantika'nın bilinci başka birisinin beynini ele geçirmiş olabilir. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| But whose? | Ama kiminkini? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Kajada. They're both Kobliad. | Kajada. İkisi de Kobliad. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| What better place to hide than in the mind of your enemy? | Saklanmak için düşmanının zihninden daha iyi neresi olabilir? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| lt doesn't make sense. | Anlam ifade etmiyor. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| She's done everything to convince us that Vantika is alive. | Bizi Vantika'nın yaşadığına ikna etmek için her şeyi yaptı. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| lf he's controlling her, why would he call attention to himself? | Eğer onu kontrol edebiliyorsa, neden dikkatleri kendi üzerinde çeksin ki? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| We're not suggesting he's controlling her. | Onu kontrol ettiğini öne sürmüyoruz. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| This is theoretical, but to extend the logic, | Bu teorik, ama mantığı genişletmek için, | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| there's no reason to believe she'd be aware of it. | onun bunun farkında olduğuna inanmak için sebep yok. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Like a stowaway the pilot's at the helm | Kaçak yolculuk yapmak gibi pilot dümendedir | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| but someone is along for the ride. | ama birisi yolculuk boyunca oradadır. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Would an examination of Kajada confirm this? | Kajada'yı muayene etmek bunu onaylar mı? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| We don't know what we're looking for. | Neyi arayacağımızı bilmiyoruz. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| We have to identify a method of transfer. | Transfer metodunu tanımlamalıyız. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l could assign some personnel | Kajada üzerinde sürekli gözetim sağlayacak | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| to maintain continuous surveillance on Kajada. | biraz personel ayırabilirim. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| We're stretched to the limit preparing for the shipment. | Sevkiyata hazırlanmak için limitlerimizi kullanmalıyız. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l'll just set the computer | Bilgisayarı korunan bir bölgeye geçmesi durumunda | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| to alert us if she goes near a secured area. | bizi uyaracak şekilde ayarladım. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| She has to be left out of our security plans. | Güvenlik planlarımızın dışında kalmak zorunda. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| She won't like that. We have no choice. | Bundan hoşlanmayacak. Seçeneğimiz yok. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| What do we tell her? She'll figure it out. | Ona ne söyleyeceğiz? Hiç bir şey. Farkına varacaktır. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| When she does, send her to me. | Farkettiği zaman, onu bana gönder. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| The security codes have been changed. | Güvenlik kodları değişmiş. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l've been denied access. Why? | Erişimim reddedildi. Neden? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Because l ordered it. What kind of fool are you? | Çünkü ben emrettim. Ne cins bir aptalsın sen? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| My own special variety. | Kendi özel cinsim. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l'm the only one with experience of Vantika. | Vantika'yla deneyimi olan bir tek ben varım. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l believe it's necessary at this point to restrict access | Bu noktada güvenlik dosyalarına erişimin dört kişiyle sınırlandırılmasına | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| to the security files to four people | gerektiğine inanıyorum | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| myself, Lieutenant Primmin, Major Kira and Commander Sisko. | ben, Yüzbaşı Primmin, Binbaşı Kira ve Kumandan Sisko. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| When is the shipment scheduled to arrive? | Sevkiyatın gelişi ne zamana planlandı? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l can't give you that information. | Sana bu bilgiyi veremem. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| What about this Ferengi, Quark? What about him? | Peki ya şu Ferengi, Quark? Ne olmuş ona? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| From what l understand, he has his hands into everything. | Anladığım kadarıyla, her şeyde bir parmağı var. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| ls he under surveillance? l always keep an eye on him. | O gözetim altında mı? Her zaman bir gözümü onun üstünde tutarım. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l hope so, because he's exactly the kind | Umarım öyledir, çünkü o tamamen Vantika'nın | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| that Vantika would use in his plans. | planlarında kullanacağı türden birisi. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Everything has been taken care of. | Her şey dikkate alındı. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| You said that about Vener Vll. | Vener Vll'den bahsetmiştin. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| You should thank me for Vener Vll. You got paid, didn't you? | Vener Vll için bana teşekkür etmelisin. Ödemeni aldın, değil mi? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| We almost got killed. | Neredeyse öldürülüyorduk. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| A normal risk in your line of work. | Mesleğin için normal bir risk. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| A normal risk when we work for you. That's for certain. | Senin için çalıştığım zaman normal bir risk. Kesin olan bu. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| So when do we meet this Kobliad? | Pekala şu Kobliad'la ne zaman görüşeceğiz? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| When he decides it's appropriate. | O karar verdiğinde gerçekleşecek. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| All right, then, a better question | Pekala, o zaman, daha iyi bir soru | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| when do we get paid? | ne zaman ödememiz yapılacak? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| When the job is completed. Not acceptable. | İş tamamlandığı zaman. Kabul edilemez. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| We'll require an advance payment of 70%. | Ödemenin %70'ini avans olarak istiyoruz. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Durg, wake up. | Durg, uyan. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| This is Quark you're talking to, remember? | Bu konuşuğun Quark, hatırladın mı? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| All past debts have been settled. | Bütün eski borçlar ödendi. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| They'll never be settled. | Hiç bir zaman ödenmediler. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| You'd still be rotting in a Cardassian jail if l hadn't... | Ben olmasaydım hala Cardasya hapishanesinde çürüyor olurdun... | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Can you speak? Pushed... Vantika. | Konuşabilir misin? Üzgünüm... Vantika. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l can't keep her conscious any longer. | Bilincini daha fazla açık tutamam. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| lf she moves too much she could suffer permanent paralysis. | Çok hareket ederse kalıcı felç geçirebilir. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Did you see anybody behind her? | Onun arkasında hiç kimseyi gördün mü? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l just heard the scream and looked up. | Çığlıkları duydum ve bakmaya gittim. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| She fell from the balcony. What was she doing up there? | Balkondan düşmüş. Orada ne yapıyormuş? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| She had a feeling you might be helping someone | Deuridium sevkiyatını çalacak kişiye yardım ediyor olabileceğini | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| hijack this deuridium shipment. | düşünüyordu. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l resent the inference. lt's a suspicion. | Bu sonuçtan gücendim. Sadece şüphe. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Was anyone else in the bar? | Barda başka biri var mıydı? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| At the time of the accident. No, just me. | Kazanın olduğu sırada. Hayır, sadece ben. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Just tidying up, which, if you'll excuse me, l must finish. | Sadece ortalığı toplarlıyordum, bana izin verirseniz, bitirmeliyim. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Not so fast, Quark. | Bu kadar hızlı değil, Quark. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| l want to look at that third floor | Sen bütün delilleri bertaraf etmeden önce | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| before you get rid of all the evidence. | üçüncü kata bir bakmak istiyorum. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| Be my guest but l'm telling you, she was alone up there. | Konuğum olun ama size söylüyorum, yukarıda tek başınaydı. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| And she had no business invading the privacy of a law abiding citizen. | Ve kanunlara saygılı bir vatandaşın mahremiyetini bozmaya hakkı yoktu. | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| What do you think? Could this have been a suicide attempt? | Ne düşünüyorsun? İntihar girişimi olabilir mi? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| There's no indication of suicidal behaviour, | İntahara yönelik davranış belirtisi yok, | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 | |
| but who knows what the effect of sharing one's brain might be? | ama birisinin beynini paylaşmanın sonucunun ne olabileceğini kim bilir? | Star Trek: Deep Space Nine The Passenger-1 | 1993 |