Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 150042
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
I needed to look in your eyes one last time. | Gözlerinin içine son bir kez bakmalıydım. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Well, I hope it was worth it. | Umarım buna değmiştir. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Mr. Silva... | Bay Silva... | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
you are going to be transferred to Belmarsh Prison... | Savcılık, duruşmaya çıkarılmaya | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
where you will be remainded in custody... | uygun olduğunuza karar verene kadar | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
until the Crown prosecution service deem you fit to stand trial... | Belmarsh Hapisanesi'nde... | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Say my name. Say it. | Adımı söyle! Söyle. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
My real name. | Gerçek adımı söyle. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I know you remember it. | Hatırladığını biliyorum. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Your name is on the memorial wall of the very building you attacked. | Adın, Saldırdığın binanın hatıra duvarında yazıyor. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I will have it struck off. | Onu sildireceğim. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Soon, your past will be as nonexistent as your future. | Geçmişin de geleceğin gibi yok olacak. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I'll never see you again. | Seni bir daha görmeyeceğim. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Did you know what it does to you? | Hidrojen Siyanit, insana... | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Hydrogen cyanide? | ne yapar biliyor muydun? | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Look upon your work... | Ne yapmışsın bir bak, | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Let me know what you recover from his computer. | Bilgisayarından ne çıktığını bildirin. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Has he trasmitted the lists? If so, to who. | Listeyi göndermiş mi? Gönderdiyse kime? | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I want this resolved. Yes, ma' am. | Bunun çözülmesini istiyorum. Anlaşıldı efendim. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
His name is Tiago Rodriguez. | Adı Tiago Rodriguez. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
He was a brilliant agent. | Çok iyi bir ajandı. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
But he started operating beyond his brief hacking the Chinese. | Hong Kong Çin'e devredilirken orda görevliydi. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
The hand over was coming up and they were onto him, so... | Görevinin dişinda Çinli'leri hackledi. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
We should go, ma' am. Board of equiry begins in thirty minutes. | Gitmeliyiz efendim. Soruşturma otuz dakika içinde başlayacak. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I want to know what's on that computer. | O bilgisayarda ne olduğunu bilmek istiyorum. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Now, looking at Silva's computer... | Görünüşe göre Silva, bilgisayarıyla bir kaç olağandışı şey yapmış. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
He's established failsafe protocols... | Belli dosyalara, girilmesi durumunda hafızayı silecek şekilde kaydetmiş. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Only about six people in the world could program safeguards like that. | Dünyada sadece altı kişi bu şekilde dosya kaydedebilir. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Of course there are. Can you get past them? | Bunu halledebilir misin? | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I invented them. | Ben, bu yöntemi keşfettim. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Right then. | Şimdi... | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Let's see what you got for us... mr. Silva. | Bir bakalım nelerin var... Bay Silva. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
what do you make of this? | Bu nedir? | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
This is Omega site. | Omega sitesi. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Most encrypted level it has. | Şifrelemesi çok üst düzey. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Looks like obfuscated code to conseal its true purpose. | Asıl niyetini gizleme amaçlı karmaşık bir kod. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Security through obscurity. | Karmaşıklaştırarak koruma diyebiliriz. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Ladies and gentlemen, if I might have order. | Bayanlar baylar izninizle | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I'd like to begin proceedings. | toplantıyı başlatmak istiyorum. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
We are gathered today to adress important issues | Bügün burada ulusal güvenliğimizi ilgilendiren | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
concerning the future of our national security. | bazı önemli konuları görüşmek için toplandık. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
So you believe your security for MI6 during the recent crisis | Yani, bu son kriz boyunca MI6'yı yeterince iyi... | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Well, I believe we've apprehended the responsible party... | Hassas bilgileri sağlama alacak, gerekli adımları atarak, | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
to ensure that the sensitive information's contained. | Baylar ve bayanlar, oturumumuz başlıyor. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Such a job well done. | Ne iyi yapmışsınız! | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I find it rather diffucult to overlook the monumental security breaches | Devasa güvenlik açığını gözden kaçırmanız, | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
and dead operatives for which you are almost single handedly responsible. | ve ajanların ölmesi zor olacak birşeydi. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
He's using a polymorphic engine to mutate the code. | Kodu sürekli değiştirmek için çokşekilli bir motor kullanıyor. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Whenever I try to get an access, it changes. | Girmeyi denediğimde değişiyor. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
It's like solving a Rubik's cube that's fighting back. | Rubik Küpü'nü çözmek gibi bir şey. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Go in on that. | Devam et. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Granborough. | Granborough. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Granborough Road, it's an old... | Granborough istasyonu, | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
tube station on the Metropolitan line. | yıllardır kapalı olan, | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Been closed for years. | bir istasyon. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Use that as a key. | Bunu anahtar kelime olarak kullan. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
look, it's a map. | Bu bir harita. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
It's London. | Burası Londra | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Subterranean London. | Londra'nın altı. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Why the doors open? | Kapılar neden açılıyor. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Can someone tell me how to hell he got into our system? | Sistemimize nasıl girdiğini biri bana söyleyebilir mi? | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Shit, shit, shit. | Lanet olsun. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
He hacked us. | Bunu hackledi. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
He is gone. | O gitmiş. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I'm on a stairwell below isolation. | Alt merdiven boşluğundayım. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
You read me, Q? | Duyabiliyor musun? | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I can hear you. I'm looking for you. | Duyabiliyorum. Seni arıyorum. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Got you. Tracking your location. | Buldum. Yerini izliyorum. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Just keep moving forward. | İlerle. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Enter the next service door on your right. | İleride, sağındaki kapıdan gir. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
If you're throught that door, you should be in the tube. | Girince tünelde olacaksın. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I'm in the tube. | Tüneldeyim. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Bond, this isn't an escape. This was years in the planning. | Bunu yıllardır planlamış. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
He wanted us to capture him, he wanted us to access his computer. | Onu yakalamamızı ve bilgisayarına girmemizi istedi. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
It was all planned. | Hepsi planlıydı. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Blowing up HQ, all the emergency protocols... | Karagahın her köşesine girerek bilgileri elde etmiş. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I got all that. | Hepsini anladım. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
What he's got planned next that worries me. | Başka neler planladığı endişelendiriyor beni. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
District Line is the closest, there should be a service door on your left. | Solunda bir kapı olmalı. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
It won't open. | Açılmıyor. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Of course it will. Put your back into it. | Açılmalı. Omuzla. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Why don't you come down here and put your back into it? | Neden buraya gelip sen omuzlamıyorsun. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Now it's stuck. | Sıkışmış. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Oh good ! ! | Çok iyi. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
There's a train coming. | Bir tren geliyor. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I'm through. | Girdim. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I told you. | Açılacağını söylemiştim. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
We've alerted security. Police are on their way. | Güvenliği alarma geçirdik. Polis yolda. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Where are you now? | Şu anda nerdesin? | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Temple tube station. | İstasyonda eziliyorum. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Along with half of London. | Londra'nın yarısıyla birlikte. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Oh, I see you, here you are | Ha, seni görüyorum. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
I know where I am, Q. | Nerde olduğumu biliyorum, Q. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Where is he? | Asıl O nerde? | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Give us a second. I'm looking for him. | Bir dakika ver. Arıyorum. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
There's too many people. I cann't see him. | Çok fazla insan var. onu göremiyorum. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Welcome to rush hour on the tube. | Akşam trafiğine hoşgeldin, | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Not something you'd know much about. | Tabii sen nasıl olduğunu bilmezsin | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
The train's leaving. | Tren ayrılıyor. | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |
Do I get on the train? | Trene bineyim mi? | Skyfall-1 | 2012 | ![]() |