Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 148549
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Sometimes you got to have some balls. | Bazen biraz yürekli olmak gerekir. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Well, I've never had any complaints. | Hiç şikâyet eden olmadı. Öyleyse duyayım. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| So, it was an oversight. | O zaman gözümüzden kaçmış. Böyle şeyler hep olur. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Okay, better. Good. | Tamam, daha iyi. Frene hafifçe bas. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| You don't want to stomp on it, right? | Abanmana gerek yok, değil mi? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| I barely even touched the pedal. | Pedala dokunmadım sayılır. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| These brakes are completely different | Bu frenler annemin arabasındakilerden çok farklı. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| That's 'cause these brakes cost more than Mom's car. | Çünkü bu frenler annenin arabasından daha pahalı. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Okay? Good. | Pekâla, güzel. Gördün mü? Güzel. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| This thing is so huge. | Bu şey kocaman. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Why needs a car this big? | Böyle bir arabayı kim, ne yapsın? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Oh, just think of it as eight Priuses welded together. | Sekiz Prius'un birbirine bağlandığını düşün. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| There you go. Good. | İşte. Güzel. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| When's your, uh, test? | Sınav ne zamandı? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Tomorrow morning. Hmm. | Yarın sabah. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Can't believe I'm finally going to get my learner's permit. | Acemi sürücü iznimi alacağıma inanamıyorum. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| I still remember my Driver's Ed teacher, Mrs. Romanoff. | Direksiyon hocamı hâlâ hatırlıyorum. Bayan Romanoff. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Built like a Buick. | Bir Buick kadar iriydi. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Uh, hey, I noticed you're still living out of boxes upstairs. | Yukarıda hâlâ kolilerle yaşadığını fark ettim. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Oh, yeah. It just takes a while to settle in. | Evet. Sadece yerleşmek biraz zaman alıyor. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Thanks, but I was just going to hang some posters, | Sağ ol. Ama ben birkaç poster asıp... | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| and paint the walls. | ...duvarları boyayacağım. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| You're gonna paint? | Boyayacak mısın? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Oh, yeah, my friend Kim just redid her room | Evet. Arkadaşım Kim odasını... | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| this amazing shade of purple. | ...morun harika bir tonuna boyadı. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Purple? Wow. | Mor mu? Vay canına! İşte başlıyoruz. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Uh, we got to go back to the house... carefully. | Eve dönmemiz lazım. Dikkatli bir şekilde. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Hey, you did great. | Harikaydın. Ve Sophia'ya seni aratacağım. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Easy. Take a breath. | Yavaş. Nefes al. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Nice place... for a condo. | Güzel yer. Bir daire için. Babam merhaba der. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Sebastian Stark, a prosecutor... | Sebastian Stark, savcı. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| It's like Babe Ruth getting sent down to the minors. | Babe Ruth'un alt lige düşmesi gibi. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Are we almost done here? | İşimiz bitti mi? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| My client has a business meeting. | Müvekkilimin iş görüşmesi var. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Why, is there a rave somewhere without enough crank? | Niye? Bir partide toz sıkıntısı mı var? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Screw you. It's a date. | Canın cehenneme. İlk randevu. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Hope you like it rough. What do you say we end this farce? | Umarım sert seversin. Komediyi bırak! | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| My client has an alibi. | Bay Ransom olay yerinde değildi. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| His father's a respected business leader, | Babası saygın bir iş adamı. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| and I'm not a third chair associate anymore. | Ve ben artık 3. avukat değilim. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| CASEY: We got something. | Bir şey bulduk. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Found a baggie by the back door, | Zulada plastik torba bulduk. Metamfetamine benziyor. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Hook him up. | Tutuklayın. Ve torbada kan var. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| No way! That's not mine! | Olamaz! Be benim değil. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Make sure you read him his Mirandas. | Haklarını mutlaka okuyun. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Mr. Dasher is an excellent attorney. | Bay Dasher mükemmel bir avukattır. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Trial is war, second place is death? | Duruşma savaştır, ikincilik ölüm. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| I'll notify your next of kin. | Yakın akrabalarına haber veririm. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| You got a second, Detective? | Bir saniyeniz var mı, Dedektif? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Already gave my statement. Yeah, I read it. | İfademi zaten verdim. Evet, okudum. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| There are some things I need to clarify I'm busy. | Bazı noktaları netleştirmem lazım. Meşgulüm. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Look, I get that I'm not on the LAPD's Christmas card list, | LA polisinin Noel listesinde olmadığımı biliyorum. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| You don't even remember, do you? | Hatırlamıyorsun, değil mi? Beni aydınlat. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Eight years ago, you defended a rich scumbag | 8 yıl önce saldırıyla suçlanan Palmer adında... | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| named Palmer on an assault charge. | ...zengin bir pisliği savundun. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Yeah, so? | Evet, ne olmuş? Ne mi olmuş? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| So, I was the arresting officer, | Onu tutuklayan bendim. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| the guy you accused of beating a confession | Müvekkilinden zorla ifade almakla suçladığın adam. Hatırladın mı? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Technically that wasn't an accusation. | Teknik olarak bir suçlama değildi. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Okay, I it was more like subtle innuendo. | Tamam mı? Kurnazca bir hamleydi. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| I faced a disciplinary board. | Disiplin Kurulu'na gönderildim. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| They cleared me, but I had to switch precincts. | Beni akladılar. Mıntıkamı değiştirip... | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Start over again. | ...yeniden başlamak zorunda kaldım. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Look, I'll make you a deal, okay. | Bak, bir anlaşma yapalım. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| No, no, you help me out, | Bana yardım et, sana söz... | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| I will screw Scott Ransom | ...Scott Ransom'ı, seni becerdiğimden 10 kat daha sert becereceğim. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| If you cross me again | Yine kazık atarsan... Söz veriyorum atmam. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| We were setting Ransom up on a big time meth score. | Ransom'ı üstünde yüklü miktarda metamfetaminle yakalayacaktık. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Joey was running point, I was backup. | İdare Joey'daydı. Ben destek olacaktım. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Everything was SOP. | Her şey operasyon kurallarına göreydi. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Joey's about to get the cash when a... | Joey parayı alırken... | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| a truck pulls in front of the alley I was set up in. | ...ben de arka sokağa yanaşan bir kamyonetin içinde olacaktım. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| By the time I get the guy to move his rig, | Adam malı çıkarttığında tam onu yakalayacakken... | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Joey's on the ground and Ransom's getting in his car. | ...Joey yerdeydi ve Ransom arabasına biniyordu. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Detective, I saw you drive up to the scene. | Dedektif, seni olay yerine gelirken gördüm. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Where did you go after the shooting? | Olaydan sonra nereye gittin? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| After the paramedics arrived, I went after Ransom. | Sağlık ekibi geldikten sonra, Ransom'ın peşinde düştüm. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| But he drives one of these Italian sports car | Ama uçak motoru olan o lanet İtalyan arabalarından sürüyordu. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| I couldn't even get close. | Yaklaşamadım bile. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| It wasn't your fault, Isaac. | Senin suçun değildi, Isaac. Merhametine ihtiyacım yok. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Just put Ransom away. | Ransom'ı hapse tık yeter! | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Cops still haven't found the murder weapon. | Polisler cinayet silahını bulamadı. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Who cares? The blood type on the baggie matches Rodriguez. | Kimin umurunda? Torbadaki kan Rodriguez'inkiyle uyuşuyor. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| We're a DNA test away from paradise. | Mükemmel bir DNA testimiz var. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| My opening will | Açılış konuşmam göz alıcı olacak. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Who said anything about Tinkerbell doing the opening? | Açılışı kim Tinkerbell yapacak dedi? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| She asked. | O istedi. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Can I close? | Kapanışı ben yapabilir miyim? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| I have no idea. Can you? | Bilmem. Yapabilir misin? | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| I'm just kidding. | Şakaydı. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| So could I close? No. | Yani yapabilir miyim? Hayır. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Judge just called a suppression hearing. | Yargıç haksız fiil için oturum istiyor. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Dasher's challenging our warrant | Dash, Ransom'ın evinde yaptığımız aramaya karşı çıkıyor. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| the bullet that killed Detective Rodriguez was nine millimeter. | ...Dedektif Rodriguez'i öldüren kurşunun 9 mm.lik olduğu yazıyor. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| The M.E.'s report makes no such conclusive finding. | Adli tabibin raporunda ise böyle bir bulguya rastlanmamış. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| Hence the search and all evidence yielded should be excluded. | Araştırma ve toplanan deliller geçersiz sayılmalı. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| This is a desperate request | Bu, saçma bir hatadan kaynaklanan umutsuzca bir talep. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| JUDGE PEARLMAN: I'm inclined to grant | Bay Dasher'ın talebini kabul ediyor... | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| disciplinary action against | ...ve Bayan Poe ile Bay Woodland'e yaptırım uygulanmasını istiyorum. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 | |
| As lead attorney, I take full responsibility | Baş avukat olarak bu hatanın sorumluluğunu üstleniyorum. | Shark LAPD Blue-1 | 2006 |