Search
English Turkish Sentence Translations Page 20276
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Hi. Hello. | Merhabalar. Merhaba. | Francesca-1 | 2009 | |
| This is Francesca. Hello. | Bu, Francesca. Merhaba. | Francesca-1 | 2009 | |
| And our friend, Emanuel. Emanuel. | Arkadaşımız, Emanuel. Emanuel. | Francesca-1 | 2009 | |
| Okay, so. | Pekâlâ. | Francesca-1 | 2009 | |
| The job is in... | Bu iş... | Francesca-1 | 2009 | |
| Rimini. Rimini? | Rimini. Rimini mi? | Francesca-1 | 2009 | |
| Relax, I'll give you all the details when you bring me the money. | Sakin olun. Parayı getirdiğinizde size tüm ayrıntıları vereceğim. | Francesca-1 | 2009 | |
| Ri... no. | Ri... Hayır. | Francesca-1 | 2009 | |
| This one wants a 55 year old woman. | Bu iş 55 yaşındaki olgun bayanlara yönelik. | Francesca-1 | 2009 | |
| So, the job is near Milan, | İşiniz Milan'ın yanındaki... | Francesca-1 | 2009 | |
| in Santangelo Lodinese. | ...Santangelo Lodinese'de. | Francesca-1 | 2009 | |
| Santangelo Lo... | Santangelo Lo | Francesca-1 | 2009 | |
| So, food, lodging, and 900 euros per month. | Yemek, kalacak yer ve aylık 900 avro. | Francesca-1 | 2009 | |
| You have to tend to an 84 year old | Orada 84 yaşında alzheimer ve parkinson hastası olan... | Francesca-1 | 2009 | |
| with Alzheimer's or Parkinson's or whatever. | ...birisi var ve siz ona bakmakla yükümlüsünüz. | Francesca-1 | 2009 | |
| He's brain dead. Classic! | Beyin ölümü gerçekleşti. Anlayacağınız üzere! | Francesca-1 | 2009 | |
| By Friday you bring me two grand to give to the agency. | Cumaya kadar acenta için iki bin dolar getireceksiniz. | Francesca-1 | 2009 | |
| Monday at the latest, you're off. You start work Tuesday. | En geç pazartesi günü. İşe salı günü başlayacaksınız. | Francesca-1 | 2009 | |
| No children or parents. | Yanında çocuk veya ebeveyn getirmek yok. | Francesca-1 | 2009 | |
| Can I let you know by Friday? | Cumaya kadar size haber versem? | Francesca-1 | 2009 | |
| What? | Anlamadım? Cumaya kadar kafamı toparlamam gerek. | Francesca-1 | 2009 | |
| I thought you were serious! | Ciddi olduğunu düşünmüştüm. | Francesca-1 | 2009 | |
| She's not decided? | Daha kararını vermemiş ki? | Francesca-1 | 2009 | |
| Oh, no, no, no. | Hayır, hayır. Emin değil mi? | Francesca-1 | 2009 | |
| I did this for your mother. | Bunu annen için yaptım. Benimle dalga mı geçiyorsunuz? | Francesca-1 | 2009 | |
| No, but I didn't... | Hayır ama Hayır ne? | Francesca-1 | 2009 | |
| Do you know how hard it is to get a job there | Çingene sorunu nedeniyle... | Francesca-1 | 2009 | |
| because of the gypsy issue? | ...orada iş sahibi olmanın ne kadar zor olduğundan haberin var mı? | Francesca-1 | 2009 | |
| And you want to think it over! | Bir de "düşünmem gerek" diyorsun! | Francesca-1 | 2009 | |
| Don't worry, even if I change my mind you'll have the money by Friday. | Meraklanma, fikrimi değiştirsem bile paran cumaya kadar elinde olacak. | Francesca-1 | 2009 | |
| The money isn't for me, it's for the agency. | Para benim için değil, acenta için. | Francesca-1 | 2009 | |
| Sure, for the agency... | Elbette, acenta için... | Francesca-1 | 2009 | |
| Listen. Is there a prostitution problem in Italy? | Baksana. İtalya'da hiç fuhuş sorunu var mı? | Francesca-1 | 2009 | |
| What did you say? | Ne dedin? Orada fuhuş sorunu yok mu? | Francesca-1 | 2009 | |
| She wants to do prostitution too? | Kendisi fuhuş mu yapmak istiyor? Hayır, hayır. | Francesca-1 | 2009 | |
| Keep it down! | Sessiz olun. | Francesca-1 | 2009 | |
| He was asking if there are any dangers where I'm going! | O sadece gideceğim yerde herhangi bir tehlike olup olmadığını sordu. | Francesca-1 | 2009 | |
| I can't promise anything, it's not my family. | Bir şeye söz veremem, orası benim anavatanım değil. | Francesca-1 | 2009 | |
| One thing you must know | Bilmeniz gereken bir şey var ki... | Francesca-1 | 2009 | |
| is that only whores turn to whoring. | ...o da orada sadece fahişeler fuhuş yapar. | Francesca-1 | 2009 | |
| But even if the girls are good, | Fakat kızlar iyi bile olsa... | Francesca-1 | 2009 | |
| they still might get raped once or twice... | ...bir ya da iki kereliğine tecavüze uğramaktan kaçamazlar. | Francesca-1 | 2009 | |
| Okay, that has happened, but they can always leave, can't they? | Pekâlâ. Farz edelim ki bunlar oldu, orada yaşamaya devam edebilirler, değil mi? | Francesca-1 | 2009 | |
| No one's keeping them, right? | Onları kimse koruyamaz, değil mi? | Francesca-1 | 2009 | |
| Can I have a peach juice? | Şeftali suyu alabilir miyim? | Francesca-1 | 2009 | |
| Water. And you? | Su alayım. Peki ya siz? | Francesca-1 | 2009 | |
| Me too. Still water. | Ben de su alayım. | Francesca-1 | 2009 | |
| Anyway... I have an image to protect. | Neyse. Koruyacak bir imajım var benim. | Francesca-1 | 2009 | |
| You do? Yes, and I don't do stuff like that. | Öyle mi? Evet. Ben işleri bu şekilde yürütmem. | Francesca-1 | 2009 | |
| I could get burnt. | İmajımı zedeler. | Francesca-1 | 2009 | |
| If you don't mind my asking, what is exactly your job? | Sormamda bir sakınca yoksa, tam olarak hangi işle meşgulsün? | Francesca-1 | 2009 | |
| Mine? Yes. | Ben mi? Evet. | Francesca-1 | 2009 | |
| I am a migrant work force expert | Avrupa Komitesi'nde göçmen... | Francesca-1 | 2009 | |
| within the European Community. | ...bir işgücü uzmanıyım. | Francesca-1 | 2009 | |
| And what's your job? | Peki ya sen? | Francesca-1 | 2009 | |
| I'm a fashion expert. | Moda uzmanıyım. | Francesca-1 | 2009 | |
| You're quite a lady, aren't you. | Kadınlarla içli dışlısın, değil mi? | Francesca-1 | 2009 | |
| Mr. Pandele is well respected, mom's worked for him for 6 years. | Bay Pandele çok saygı duyulan birisidir, annem onun için tam altı yıl çalıştı. | Francesca-1 | 2009 | |
| Your mom does a great job. It's her strongpoint. | Annenin harika bir işi var. Onun dayanak noktası bu iş. | Francesca-1 | 2009 | |
| You know she's in Poiana with some of my colleagues? | Annenin Poiana'daki meslektaşlarımdan biri olduğunu biliyor musun? Biliyorum. | Francesca-1 | 2009 | |
| So, Maria... | Pekâlâ, Maria... | Francesca-1 | 2009 | |
| bring me the money Friday. | ...parayı bana cuma günü getirin. | Francesca-1 | 2009 | |
| Bye. Bye. Thank you. | Hoşça kalın. Güle güle. Teşekkürler. | Francesca-1 | 2009 | |
| What's the place called? Santangelo Lo... | Gideceğimiz yerin ismi neydi? Santangelo Lo... | Francesca-1 | 2009 | |
| Lodinese. Lodinese. | Lodinese. Lodinese. | Francesca-1 | 2009 | |
| How do you spell it? | Nasıl yazılıyor? Okunduğu gibi. | Francesca-1 | 2009 | |
| Mita, what's up dude? Hello, hello. | Mita, n'aber kanka? Selam, selam. | Francesca-1 | 2009 | |
| Man, I missed you so much! Hold on to this, Freza. | Dostum ya feci özledim seni! Tutsana şunu, Freza. | Francesca-1 | 2009 | |
| We have something to talk about. | Seninle konuşacak şeylerimiz var. | Francesca-1 | 2009 | |
| Come closer, or everyone will see. | Yaklaş bakalım yoksa herkes görecek bizi. | Francesca-1 | 2009 | |
| Come on. Here. | Gel, haydi. | Francesca-1 | 2009 | |
| Cut it out! Codrin! | Kes şunu, Codrin! | Francesca-1 | 2009 | |
| Mita, were you gonna feed me to Remulus? | Mita, beni Remulus'un karşısında küçük mü düşürecektin? | Francesca-1 | 2009 | |
| No, not true. I'll pay him back in a week. | Hayır, öyle bir şey yok. Bir hafta içinde parayı ödeyeceğim. | Francesca-1 | 2009 | |
| What week? One week! | Kaç hafta? Bir hafta içinde! | Francesca-1 | 2009 | |
| What week? Huh? Codrin, come on! | Ne haftası lan? Codrin, tamam! | Francesca-1 | 2009 | |
| You bought a car? And you can't pay back your debt? | Kendine bir de araba mı aldın? Ve tutup borcunu ödeyemiyor musun? | Francesca-1 | 2009 | |
| You ride in a BMW 325 and yourwife takes the fuckin' bus. | Altında BMW 325 var ve buna rağmen karıcığın otobüsle gidip geliyor! | Francesca-1 | 2009 | |
| How long have we been waitin' for him? | Onun için ne kadar süredir bekliyoruz? | Francesca-1 | 2009 | |
| For three whole fucking days. So, what do we do about this? | Kahrolası üç gündür. Ee, ne yapacağız bu konuda şimdi? | Francesca-1 | 2009 | |
| Hold on, come here! | Gel bakalım! | Francesca-1 | 2009 | |
| Come here! You fucking asshole! | Gel buraya! Amına koyduğum! | Francesca-1 | 2009 | |
| Bitch, I'll fuckin' tear your insides apart, shithead. | Dalağını sikeceğim senin, yarak kafa! | Francesca-1 | 2009 | |
| Come on, Freza! | Gel, Freza! | Francesca-1 | 2009 | |
| You walk like a woman! I'm gonna ass fuck you! | Kadın gibi yürüyorsun lan! Götünü sikeceğim senin! | Francesca-1 | 2009 | |
| You got the wrong car? | Yanlış arabaya mı bindi? | Francesca-1 | 2009 | |
| Fucking shit! | Siktiğim! | Francesca-1 | 2009 | |
| This dickhead really gets to me! | Bu sikkafa beni cidden sinir ediyor! | Francesca-1 | 2009 | |
| Watch the car, we're gonna need it. | Arabayı iyi izle, ona ihtiyacımız olacak. | Francesca-1 | 2009 | |
| Is that you? Yes, mom. | Sen misin? Benim, anne. | Francesca-1 | 2009 | |
| Did you meet with that guy? Yes. | Şu adamla buluştun mu? Evet. | Francesca-1 | 2009 | |
| Fine... | İyi işte... | Francesca-1 | 2009 | |
| I have to give him 2000 by Friday, like Maria said. | Cumaya kadar ona 2000 dolar vermek zorundayım, Maria'nın dediği gibi. | Francesca-1 | 2009 | |
| And... | Dahası... | Francesca-1 | 2009 | |
| I have to be there by Tuesday. | ...salıya kadar da orada olmak zorundayım. | Francesca-1 | 2009 | |
| Somewhere near Milan. | Milan'ın yakınında bir yerde. | Francesca-1 | 2009 | |
| Santangelo Lodinese, or something. | Santangelo Lodinese gibi bir şey ismi. | Francesca-1 | 2009 | |
| I can't believe it, Milan? Yes. | İnanamıyorum. Milan demek? Evet. | Francesca-1 | 2009 | |
| What's so unbelievable? | Nedir bu kadar inanılmaz olan? | Francesca-1 | 2009 | |
| You're gonna call me crazy again. What? | Bana yine delirmişsin diyeceksin. Ne? | Francesca-1 | 2009 |