Search
English Turkish Sentence Translations Page 19521
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| He's at a cafe or something. | Kafe gibi bir yerde. Kafe ya da öyle biyerde. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| He sits with his eyes closed, concentrating on the song. | Gözlerini kapatmış şarkıyı dinliyor, iyice kendini kaptırmış. Gözleri kapalı ve şarkıya konsantre olarak oturmaktadır | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Then comes the muted part. | Sonra sessiz bölüm geliyor. Sonra sessiz kısım gelir. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| He hears a woman's voice and looks up. | Bir kadın sesi duyup başını kaldırıyor. Bir kadın sesi duyar ve bakar. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| What...? | Yok daha neler. Ne...? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Maybe it was a waitress who talked to him. | Diyelim ki bu kadın garson olsun. Belki ona konuşan bir garsondur. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| He's startled and looks up. | Adam şaşırıyor ve bakakalıyor. Şaşırır ve yukarı bakar. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Their eyes meet and they fall in love! It's unlikely... | Bakışları buluşuyor ve aşık oluyorlar. Hikayeye bak. Gözleri buluşur ve aşık olurlar... Olmayacak şey. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| And they live happily ever after. | Ve sonsuza kadar mutlu yaşıyorlar. Ve sonsuza kadar mutlu yaşarlar. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| There you go. | İşte budur. İşte oldu. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| All thanks to your song. | Hepsi sizin şarkınız sayesinde. Hepsi şarkınız sayesinde. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Well, was it really due to the music? | Müzik sayesinde mi aşık olacaklar? Yani bu, müzik yüzünden mi oldu? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Soon, they have a child. | Sonra bir çocukları olur. Yakında çocukları olur. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| It goes on? | Böyle gider. Devam mı ediyor? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| The child becomes a great person. How's that? | Çocuk büyür ve çok önemli biri olur. Ne dersiniz? Çocuk harika bir insan olur. Bu nasıl? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Great at what? | Ne kadar önemli? Ne de harika? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| A Nobel Prize winner? | Mesela Nobel ödülü alır. Nobel ödülü sahibi? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| That's dumb. | Çok saçma. Çok aptalca. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Maybe the child prevents World War 3 and wins the Prize. | Belki de çocuk 3. Dünya Savaşının çıkmasını önlediği için barış ödülü alır. Belki çocuk 3. Dünya Savaşı'nı engeller ve ödülü alır. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Nobel Peace Prize! | Nobel barış ödülü! Nobel Barış Ödülü! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| It won't happen. | Bu olmayacak. Olmaz öyle şey. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| It's a fish story. | Palavra. Bu abartılmış bi hikaye (balık hikayesi). | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| That's what it's called. | Şarkının adı da bu işte. Bu ismi veriyoruz. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| If it's a fish story | Madem palavra... Eğer abartılmış bir hikayeyse, | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| make it a story of our hardcore fans saving the world together. | ...bari sıkı hayranlarımızın birlikte dünyayı kurtardığı bir hikaye olsaydı. sıkı fanlarımızın dünyayı kurtardıkları bi hikaye olsun. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Most unlikely. | Sen daha iyi salladın. En olmayası şey. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| We failed to reach people of this generation. | Bu kuşağa ulaşma şansımızı kaybettik. Bu jenerasyonun insanlarına ulaşmayı başaramadık. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| But our song goes beyond time. | Ama şarkı zaten bu zamana ait değil. Ama şarkımız zamanın ötesine geçecek. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Something like that could happen. | Buna benzer şeyler olabilir. Böyle bi şey olabilir. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Isn't it the way the world turns? | Dünya zaten böyle dönmüyor mu? Dünya böyle dönmüyor mu? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Fish Story will one day save the world. | Balık Hikayesi bir gün dünyayı kurtaracak. Balık Hikayesi bir gün günü kurtaracak. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| No way! | İyi salladım. Hayatta olmaz! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Don't say that! | Öyle deme. Öyle deme! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Let's drink to us. | İçelim. Hadi bize içelim. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| We've come to the last 60 minutes. | Son 1 saate girdik. Son 60 dakikaya geldik. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Impact will be in 1 hour. | Çarpışmaya 60 dakika var. Çarpışma 1 saat içinde olacak. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Data is insufficient. The angle is unexpected. | Veriler yetersiz. Açı belirlenemiyor. Veri yetersiz. Çarpışma açısı belirsiz. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| We need more time to plot the exact orbit of the comet. | Göktaşının kesin yörüngesini çizmek için daha fazla zaman gerekiyor. Meteorun kesin yörüngesini belirlemek için daha fazla vakte ihtiyacımız var. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Santos, when will the missiles be ready? | Santos, misiller ne zaman hazır olacak? Santos, füzeler ne zaman hazır olacak? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| We have no time. | Hiç zamanımız kalmadı. Vaktimiz yok. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| It's fucked, it's over. | Buraya kadarmış, her şey bitti. Bok oldu, bitti. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| We're not going to make it. | Başaramayacağız. Yapamayacağız. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| 1 hour to impact. | Çarpışmaya 1 saat var. Çarpışmaya 1 saat. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Get ready for the tidal wave. | Tsunami için hazırlıklı olun. Gel git dalgasına hazır olun. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Evacuate to elevated places. I repeat... | Yüksek yerlere gidin. Tekrar ediyorum... Yüksek yerlere gidin... Tekrar ediyorum. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| It won't take long, the final moment. | Merak etme çok uzun sürmeyecek. Çok kalmadı, son an. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| It'll be over in a moment. | Birdenbire olup bitecek. Bir dakika içinde olacak. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| There will be a tidal wave. Evacuate to elevated places. | Büyük bir dalga gelecek. Yüksek yerlere gidin. Bir gel git dalgası oluşacak. Yüksek yerlere gidin. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| The tidal wave will affect all of Japan... | Tsunami bütün Japonya'yı etkileyecek... Gel git dalgası tüm Japonya'yı etkileyecek... | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Japan will be underwater in the blink of an eye. | Japonya göz açıp kapayana kadar sular altında kalacak. Japonya göz açıp kapayana kadar sular altında kalacak. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| The tidal wave will be bigger than Mt. Fuji. | Tsunami Fuji dağından bile yüksek olacak. Gel git dalgası Fiji Dağı'ndan yüksek olacak. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| You're wrong if you think you could swim out of it. | Yüzebileceğini sanıyorsan yanılıyorsun. İçinden yüzer çıkarız sanıyorsanız yanılıyorsunuz. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| The impact will shred you in a split second. | Basınç her şeyi bir anda parçalayacak. Çarpışma sizi saniyenin yarısında parçalara ayıracak. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| We have zero percent chance of surviving it. | Hayatta kalma şansımız yüzde sıfır. Kurtulma şansımız yüzde sıfır. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| No escape. | Kaçış yok. Kaçış yok. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| I thought you said you'd listen to your records. | Hani en sevdiğin müzikleri dinleyecektin? Müziğinizi dinleyeceğinizi söylediniz sanıyordum? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| You'd listen to them even if the world ended today. | Bugün dünyanın son günü olsaydı hani müzik dinleyecektin? Dünya bugün sonlansa bile onları dinleyecektiniz. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| You're running out of time. | Hadi, zaman tükeniyor. Vaktiniz azalıyor. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Yes! That's right! | Evet, işte bu! Evet! Aynen böyle! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| That's how you should have behaved from the beginning. | Daha en başta bunu yapmalıydın. Baştan beri böyle davranmalıydın. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| You shouldn't have pretended that you weren't scared! | Korkmamış gibi davranmaya çalışmamalıydın. Korkmuyormuş gibi davranmamalıydın. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| I told you so! | Söylemiştim. Söylemiştim! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| I've been warning you for 10 long years! | Sizi 10 yıldır uyarıyorum! 10 uzun yıldan beri sizi uyarıyorum. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| I told you and you didn't listen... | Kimse beni dinlemedi. Söyledim ve siz dinlemediniz! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| The Prince! | Prensim! Prens! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| What was that? | Bu da neydi? O da neydi? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Was it hit? | Vuruldu mu? Vuruldu mu? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Was it the bombs? | Bombaları mı? Bombalar mıydı? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Bull's eye? | On ikiden... Tam isabet? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| The missiles hit the bombs! | Misiller bombaları vurdu. Füzeler bombayı vurdu! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| The missiles launched from the Indian vessel hit the bombs. | Uzay aracından gönderilen misiller bombaları vurdu. Hint gemisinden yollanan füzeler bombayı vurdu. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| The comet exploded in pieces. | Göktaşı parçalandı. Meteor parçalarına ayrıldı. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| The Indian vessel rewrote history! | Hint uzay aracı tarihi yeniden yazdı! Hint gemisi tarihi yeniden yazdı! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| They did it! | Başardılar! Başardılar! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| I knew it... | Biliyordum! Biliyordum... | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| There are heroes to save the day! | Dünyayı kahramanlar kurtardı! Günü kurtaran kahramanlar gerçek! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| We have live footage. | Canlı bağlantı kuruyoruz... Canlı bağlantımız var. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| It's from the space ship. | Uzay aracıyla bağlantı kurduk... Uzay gemisinden canlı bağlantı. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| I did nothing really. | Ben bir şey yapmadım. Aslında ben hiçbir şey yapmadım. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| It was all thanks to her. | Hepsi onun sayesinde oldu. Hepsi onun sayesinde. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| She did all the calculations. | Bütün hesaplamaları o yaptı. Tüm hesaplamaları o yaptı. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| She's so extremely clever! | O kadar zeki biri ki. Öyle acayip zeki ki! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Once asleep, no noise will wake her. | Çok ağır uyur, uyurken hiçbir şey duymaz. Bir kere uyudu mu, kimse onu uyandıramaz. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Sorry... | Özür dilerim... Üzgünüm... | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| I'm sorry. | Özür dilerim... Üzgünüm. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| "The story of my solitude..." | "Yalnızlığımın hikayesi..." | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| "If my solitude were a fish" | "Eğer yalnızlığım bir balık olsaydı" | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Atsushi Ito | Atsushi Ito | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Kiyohiko Shibukawa | Kiyohiko Shibukawa | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Toshimitsu Ohkawauchi 1 | Toshimitsu Ohkawauchi | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Noriko Eguchi | Noriko Eguchi | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Hidekazu Mashima | Hidekazu Mashima | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Gaku Hamada | Gaku Hamada | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Takashi Yamanaka | Takashi Yamanaka | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Kazuki Namioka | Kazuki Namioka | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Mai Takahashi | Mai Takahashi | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Kenjiro Ishimaru | Kenjiro Ishimaru | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Mikako Tabe | Mikako Tabe | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Mirai Moriyama | Mirai Moriyama | Fisshu Sutori-1 | 2009 | |
| Nao Omori | Nao Omori | Fisshu Sutori-1 | 2009 |