Search
English Turkish Sentence Translations Page 19516
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
A herd of dolphins have been sighted on the port side. | İskele tarafında bir yunus sürüsü görülmüştür. İskele tarafında bir yunus sürüsü görülmüştür. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
For a view of the dolphins, please look to the left side of the ship. | Yunus sürüsünü görebilmek için lütfen geminin sol tarafından bakın. Yunusları görmek için lütfen geminin soluna bakınız. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
That's a Yamana High School uniform you're wearing, right? | Üzerindeki Yamana Lisesinin üniforması değil mi? O giydiğin bir Yamana Lisesi üniforması, değil mi? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
It's famous for its smart students. | Zeki öğrencileriyle ünlüdür. Zeki öğrencileriyle tanınır. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Many go on to good universities. | Çoğu iyi üniversitelere girer. Çoğu iyi üniversitelere gider. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
... But I failed to get off the boat. | Ama ben gemiden inmeyi bile başaramadım. ... Ama ben gemiden inmeyi bile beceremedim. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Uh, what's this...? | Bu nedir? Ha, bu ne...? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
It's a fruit tart. | Bu bir meyveli tart. Meyveli tart. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Excuse me, I ordered a tart! | Tart siparişi benimdi! Bakar mısınız, onu ben sipariş ettim! | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
I'm terribly sorry. | Çok özür dilerim. Çok üzgünüm. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Sorry about that. Here's your fruit tart. | Özür dilerim. İşte tartınız. Kusura bakmayın. İşte meyveli tartınız. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
2009. | 2009. 2009. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
In 3 minutes and 33 seconds, the ferry will be hijacked. | 3 dakika 33 saniye sonra feribot kaçırılacak. 3 dakika 33 saniye sonra vapur kaçırılacak. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
I didn't order this... | Ben bunu sipariş etmemiştim. Bunu sipariş etmedim... | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Mind if I tell you an amusing story? | Komik bir hikaye duymak ister misin? Sana zevkli bir hikaye anlatayım mı? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
It's about my father. | Babam hakkında. Babamla ilgili. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Actually, it's about the way my father raised me. | Aslında babamın beni nasıl yetiştirdiği hakkında. Aslında, babamın beni yetiştirme şekliyle ilgili. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
My life's so ludicrous, it's laughable. | Hayatım çok komiktir, seni güldürebilir. Hayatım o kadar saçma ki, gülersin. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
The ferry won't stop until we arrive in Hokkaido. | Feribot Hokkaido'da kadar durmayacak. Vapur Hokkaido'ya varana kadar durmayacak. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
We might as well enjoy the voyage. | Yolculuğun tadını çıkart. Yolculuğun tadını çıkarsak iyi olur. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
The story of my absurd life will make the trip memorable. | İstersen absürt hayat hikayem bu yolculuğu senin için eşsiz kılabilir. Absürd hayatımın hikayesi yolculuğu ilginç kılacaktır. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Do you want to hear about it? | Dinlemek ister misin? Anlatmamı ister misin? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
You see... | Aslında... Görüyorsunya... | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
I wanted to be... | Ben... Ben bir... | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
a champion of justice. | ...bir adalet savaşçısıyım. adalet koruyucusu olmak istemiştim. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
A champion of justice? | Adalet savaşçısı mı? Adalet koruyucusu mu? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Isn't it ridiculous? That's what I was raised to be. | Saçma değil mi? Ben bunun için yetiştirildim. Çok saçma değil mi? Bunun için yetiştirildim. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
To be a champion of justice? | Bir adalet savaşçısı olmak için mi? Adalet koruyucusu olmak için? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Weird, isn't it? | Garip değil mi? Garip, değil mi? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
It's a vague ambition, when you think about it. | Düşünürsen, bu çok anormal bir yetiştirme tarzı. Düşününce, anlaşılmaz bir tutku. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
It's not like wanting to be a lawyer or a soccer player. | Yani ailenin bir avukat ya da futbolcu olmanı istenmesi gibi bir şey değil. Avukat ya da futbolcu olmayı İste mek gibi değil. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
According to my father, | Babama göre... Babama göre, | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
the preparation was more important than the title. | ...yol, varılacak yerden daha önemliydi. hazırlık aşaması isimden daha önemliydi. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
A strong body and a calm mind. | Güçlü bir beden ve huzurlu bir zihin. Güçlü bir vücut ve sakin bir akıl. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
He told me that I had to acquire those qualities. | Bana hep bu özelliklere sahip olmam gerektiğini söylerdi. Bu özellikleri elde etmem gerektiğini söylerdi. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
I've been working out since I was a kid. | Çocukluğumdan beri her gün egzersiz yaptım. Çocukluğumdan beri çalışıyordum. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
And I had zen training too. | Zen eğitimi de aldım. Zen eğitimi de aldım. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
You meditated? | Meditasyon mu yaptın? Meditasyon mu yaptın? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
To have a mind as peaceful as a stream. | Nehir gibi akan bir huzur için... Bir akıntı kadar durgun bir akla sahip olmak için. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
A mind that stays calm and isn't tempted by violence. | ...zihin sakin kalabilmeli ve şiddet onu baştan çıkartamamalıdır. Şiddetle baştan çıkarılamayan, sakin kalan bir akıl. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Did you succeed? | Sen başarılı oldun mu? Başarılı olabildin mi? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Have you ever read Atsushi Nakajima's Apprentice? | Atsushi Nakajima'nın Çırak romanını okudun mu? Atsushi Nakajima'nın Çırak kitabını okudun mu? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
No... I'm a science major. | Hayır... Ben Fen bölümündeyim. Hayır... Ben bilim dalında okuyorum. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Let me summarize the novel for you. | Romanı senin için özetleyeyim. Senin için özetleyeyim. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
It presents a problem. | Roman, bir sorunu ortaya koyar. Bir problem sunuyor. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Often tyranny oppresses the righteous. | Zalimler genellikle dürüstlere baskı yaparlar. Çoğunlukla zorbalık, haklılığa üstün gelir. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
The unjust deserve punishment. | Adaletsizlik cezayı gerektirir. Adaletsiz olan cezayı hak eder. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
But we hardly ever hear that justice wins. | Ama gerçek hayatta kazanan her zaman adalet olmaz. Ama adaletin kazandığını hemen hiç görmeyiz. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
That's the summary. | Özetle konu bu. Özet bu. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
The book was from my father. It left me perplexed. | Kitabı bana babam vermişti. Okuduğumda kafam çok karıştı. Kitap babamındı. Bittiğinde kafamı karıştırdı. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Was it the wording? | Anlatımı yüzünden mi? Üsluptan dolayı mı? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
The novel is set in the time of Confucius. | Roman Konfüçyüs zamanında geçiyordu. Roman, Confucius zamanında geçiyordu. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
It's scary to realize how oppression has always ruled. | Baskının her zaman işe yaradığını fark etmek çok korkutucuydu. Zorbalığın her zaman hakim olduğunu fark etmek korkutucu. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Don't you agree? | Sence de öyle değil mi? Katılmıyor musun? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Justice hasn't won since the beginning of time. | Adalet aslında hiç kazanamıyor. Zamanın başlangıcından beri adalet hiç kazanmamış. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
It's ridiculous. | Bu çok saçma. Çok saçma. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
It's so ridiculous... | O kadar saçma ki... O kadar saçma ki... | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
It's a shame. | Utanç verici. Utanç verici. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Why did your father want you to be a champion of justice? | Baban neden seni bir adalet savaşçısı olarak yetiştirdi? Baban neden bir adalet koruyucusu olmanı istedi? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
I'll tell you more later. | Daha sonra anlatırım. Sonra daha fazla anlatırım. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
I have a pie in the oven. | Fırında bir tartım var. Fırında turtam var. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
A champion of justice. | Bir adalet savaşçısı. Bir adalet koruyucusu. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
We overheard you talking. | Sohbetinize kulak misafiri olduk. Konuşmanıza kulak misafiri olduk. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
We might not be young, but we have good hearing. | Artık genç olmayabiliriz ama kulaklarımız hala sağlam. Genç olmayabiliriz Ama iyi duyarız. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
That was some story. | Ne hikayeydi ama. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Do you think it's true? | Sence gerçek mi? Sence gerçek mi? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Maybe he has ulterior motives. | Belki altında başka bir niyet vardır. Belki gizli emelleri vardır. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
We have an announcement. | Bir duyurumuz var. Bir duyurumuz var. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
You are advised to follow the armed men's instructions. | Silahlı adamların talimatlarına uymanızı tavsiye ediyoruz. Silahlı adamların söylediklerini uygulamanızı öneririz. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Follow the armed men's instructions. | Silahlı adamların talimatlarına uymanızı tavsiye ediyoruz. Silahlı adamların söylediklerini uygulayın. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
It's a hijack. | Bu bir kaçırma. Bu bir kaçırmadır. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
People. | Dinleyin. İnsanlar. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
From now on, this ferry is Noah's Ark. | Şu andan itibaren bu feribot Nuh'un Gemisidir. Şu andan itibaren bu vapur Nuh'un Gemisi'dir. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
To take a voyage to the new world. | Birlikte yeni dünyaya gideceğiz. Yeni Dünya'ya yolculuk edecektir. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
What's this about? | Bu da ne böyle? Bu ne demek? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Try not to be reckless. We have many friends. | Aptalca davranmayın. Gemide çok sayıda dostumuz var. Umursamaz davranmayın. Bu geminin orasında burasında... | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
here and there... all over this vessel. | Geminin her tarafındayız. yerleşmiş pek çok adamımız var. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
You might not know what's going on but | Neler olduğu hakkında hiçbir fikriniz olmayabilir. Ne olduğunu anlamayabilirsiniz ama | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
remember we'll shoot anybody who resists. | Direnenler vurulur. Bunu bilin yeter. Bilin ki karşı koyan olursa vurulacaktır. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
We might shoot you even if you don't resist. | Direnmeseniz bile istersek sizi vurabiliriz. Karşı koymasanız da vurabiliriz. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Look, that's the apple pie we ordered. | Bak, sipariş ettiğimiz elmalı tart gelmiş. Bak, sipariş ettiğimiz elmalı turta. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
The champion of justice. | Adalet savaşçısı. Adaletin koruyucusu. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
So it was true. | Demek doğruymuş. Yani gerçekmiş. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
No kidding? | Her kelimesi. Şaka değil mi? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Didn't you hear them warn you? | Yapılan uyarıları duymadın mı? Sizi uyardıklarını duymadın mı? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Our friends are all over this vessel. | Geminin her tarafındayız. Arkadaşlarımız bu geminin her yerinde. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
I had my eye on you, high school girl. | Gözüm senin üzerindeydi liseli kız. Gözüm üzerinde lise kızı. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
I knew she'd be perfect as our first victim. | Bence ilk kurbanımız olarak çok iyi bir seçim. İlk kurbanımız olarak harika olacağını biliyordum. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Please don't shoot her. | Lütfen onu öldürme. Lütfen onu vurma. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Learning how to be a champion of justice | Bir Adalet Savaşçısının Eğitimi Bir adalet koruyucusu olmayı öğrenmek | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Every day of my childhood was spent training. | Çocukluğumun her günü egzersizle geçti. Çocukluğumun her günü eğitimle geçti. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
I had no time to play with friends. | Diğer çocuklarla oyun için zamanım yoktu. Arkadaşlarımla oynamaya vaktim yoktu. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
And I didn't know what I was doing it for either. | Üstüne üstlük bütün bu egzersizleri neden yaptığımı da bilmiyordum. Ayrıca bunu neden yaptığımı da bilmiyordum. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
Do you see what I mean? | Yani şunu demek istiyorum. Anlıyor musun? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
How often does a champion of justice get to use his skills? | Bir adalet savaşçısı yeteneklerini hangi sıklıkta kullanır ki? Bir adalet koruyucusu yeteneklerini sergileme şansını kaç kere elde eder ki? | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
When I fought the school bullies... | Okuldaki kabadayıları benzettiğimde... Okul kabadayılarıyla kavga ettiğimde... | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
the teacher lectured me on how violence was bad. | ...öğretmen şiddetin ne kadar kötü bir şey olduğuna dair nutuk çekerdi. öğretmen şiddetin ne kadar kötü olduğundan bahsetmişti. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
I often had a good cry with Mom. | İçimi sadece anneme dökerdim. Genellikle annemleyken ağlardım. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
But don't get me wrong. | Ama sakın yanlış anlama. Ama yanlış anlama. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |
I really loved my father. | Babamı gerçekten severdim. Babamı çok severdim. | Fisshu Sutori-1 | 2009 | ![]() |