Search
English Turkish Sentence Translations Page 165662
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
One farthing's worth, Mrs. Wilberforce. | Sadece bir çeyreklik Bayan Wilberforce. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Surely it isn't as simple as all that. | Konu elbette bu kadar basit değil. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
it would simply confuse the whole issue. | ...tüm mesele karmaşık bir hale girerdi. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
has it occurred to you to wonder... | ...bizim gibi 5 tane adamın böyle bir duruma... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Why we should risk apprehension, public humiliation, disgrace? | Neden kendimizi böyle bir aşağılanma, utanç ve endişe içine sokalım ki? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Major, tell her. | Albay, lütfen ona... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
there is waiting an invalid, a dear, sweet, little old lady... | ...hasta, tatlı ve yaşlı bir bayan... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
not, may heaven bless her, not unlike yourself... | ... sizin gibi onun da ilerde mekanı cennet olsun ... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
waiting with patient serenity, but with high hope... | ...korkacak hiç bir şeyi olmadan... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
that she has nothing more to fear. | ...bir sükunet ama büyük bir umutla bekliyor. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Each of them could tell a similar story. | Her biri benzer hikayeler anlatabilir. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
I planned the robbery, Mrs. Wilberforce. | Soygunu planlayan bendim Bayan Wilberforce. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
I still don't think it can be said... | ..bunun geçerli bir mazeret olduğunu... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
But to sit in judgment on your fellow creatures. I'm sorry. | Ama diğer canlıları yargılarken böyle değilsiniz. Üzgünüm. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
This is getting us nowhere. We must do something. | Bu bizi bir yere götürmüyor. Bir şeyler yapmamız gerekiyor. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Quite right, Mr. Harvey, we've got to tell her. | Çok doğru Bay Harvey, ona anlatmamız gerekiyor. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Mrs. Wilberforce, I wanted to spare you this, | Bayan Wilberforce, sizi bu durumun dışında tutmak istiyordum... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
but I'm afraid the police are after you too. | ...ama üzgünüm ki polis sizin de peşinizde. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
As hot? | Suçlu mu? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
If they pick her up, there's no saying what they may do to her. | Eğer polisler onu tutuklarsa, ona yapabileceklerini söylemek zor. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
She carried the lolly for us. Yes, I know I carried the lolly, but... | Parayı bizim için o taşıdı. Evet, parayı ben taşıdım ama... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
but she was ignorant of the plan, of course. | Ama tabii onun plandan hiç haberi yoktu. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Ignorance in the sight of the law is no excuse. | Hiç haberinin olmaması kanun için geçerli bir mazeret değil. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
They'd never believe us. Yeah. | ...bize asla inanmazlar. Evet. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Oh, but this is ridiculous. | Ama bu çok saçma. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
The grilling, the rubber hoses. The rest of her life sewing mail bags. | Sorguya çekme, lastik hortum. Kalan ömründe posta çuvalı dikecek. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Mail bags? | Posta çuvalı mı? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
We won't let them get you, Mrs. Wilberforce. | Sizi almalarına izin vermeyeceğiz Bayan Wilberforce. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
The east castle street job. | East Castle Sokağı'ndaki işi. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Oh. Oh, dear. Oh, dear. | Ah tanrım, ah tanrım. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
It's a bogey. A bogey. Oh, no. | Bu bir polis, bir polis. Hayır. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Let's get out of here. Where do we go? | Hemen buradan gidelim. Nereye gideceğiz? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Go to the door. Ask him what he wants. | Kapıyı açın ve ne istediğini sorun. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Manchester. | Manchester. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Buttoned up? | Çenemi kapalı mı tutayım? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
The superintendent asked me to call in on the way back. | Şef, dönerken size uğramamı istemişti. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
What about? What's the matter? Oh, it's nothing, ma'am. | Ne için? Sorun nedir? Hiçbir şey hanımefendi. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Just to let you know, we've sorted out all that rumpus. | Bilmenizi isterim ki tüm o karmaşayı çözmüş bulunmaktayız. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
You'll not be wanted. I won't be wanted? | Size gerek kalmadı. Bana gerek kalmadı mı? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
You can't come in without a search warrant. A search warrant? | Arama emri olmadan giremezsiniz. Arama emri mi? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
You haven't got a search warrant, have you? | Elinizde arama emri yok, değil mi? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
No, ma'am. Then good night. | Hayır hanımefendi. O halde iyi geceler. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
He... c coming. | Geri geliyor. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Now, will you please buzz off? | Şimdi lütfen çekip gider misiniz? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
The cases. Let me give you a piece of advice. | Çantalar. Size küçük bir tavsiye vereyim. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Surely you don't intend to take the money. Surely we must send back the money. | Tabii parayı almaya niyetiniz yok. Tabii ki parayı geri götürmeliyiz. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
I agree that we must stay low and... and buttoned up. | Göze batmayıp sessiz kalmak zorunda olduğumuza katılıyorum. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
I was quite wrong. Doesn't she understand? | Çok hatalıydım. Hiç anlamıyor mu? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
make me sew mail bags, | ...çuval dikmek zorunda bıraksalar da... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
and give myself up. | ...teslim olmayı tercih ederim. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
How about suicide? What do you mean? | Peki ya intihar? Ne demek istiyorsun? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Signed, Mrs. Wilberforce. " and then somebody goes down and hangs her. | ...şeklinde not yazdırırız, sonra da birimiz gidip onu asarız. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Hmm? Very funny. | Nasıl? Aman ne komik. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
I mean to say... well. | Demek istediğim... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
that you hate little old ladies. | ...yaşlı küçük kadınlardan nefret ettiğini söyledin. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
I... I'm not... | Ben.. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Well, we'd sooner not go now, ma'am, not in this rain. | Şimdi gitmesek iyi olur, en azından bu kadar yağmur yağarken. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Uh, Mr. Lawson here's got a bad cold. | Bay Lawson biraz üşütmüş. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
out of temptation. | ...kilitlesem iyi olur. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Not in front of the parrots. | Papağanlarının önünde olmaz. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Send her up here afterwards. | Onu biraz sonra buraya gönderin. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Upstairs. Major Courtney? But what can he... just a moment, please. | Albay Courtney mi? Ama ne Bir dakika lütfen. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
he has the solution to all our problems. | ...bulduğu bir çözüm önerisi var. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
But professor Marcus said... he was lying. | Ama Profesör Marcus Yalan söylüyordu. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
All the same, I don't like it. | Gene de bu durum hoşuma gitmiyor. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Shut up, will ya? Shut up! Please, please. | Kapa çeneni, tamam mı? Kapa çeneni! Lütfen, lütfen. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Let us try to be patient. | Sakin olmaya çalışalım. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
a spark of decency remains. | ...tek istediğim dediklerime inanmanız. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
But I... I need your help. | Ama yardımınıza ihtiyacım var. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Stay here. Guard the money. | Burada kalın ve parayı koruyun. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Be quiet. I am still talking to major Courtney. | Sessiz olun. Hala Albay Courtney ile konuşuyorum. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Wait downstairs. | Aşağıda bekleyin. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
I've nothing to say! I'm going to stay buttoned up. | Söyleyecek hiçbir şeyim yok! Ağzımı hiç açmayacağım. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
I'll have that, Mr. Robinson. I gave Mrs. Wilberforce our word... | Onu ben alırım Bay Robinson. Bayan Wilberforce'a... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
that no attempt would be made to remove the money. | ...parayı almak için hiçbir şey yapmayacağımıza dair söz verdim. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Thank you. Thank you! | Teşekkür ederim. Teşekkür ederim! | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
The idea is preposterous. | Çok mantık dışı bir fikir. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
You know me better than that. | Bundan daha iyisini yapabilirsin. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
They'll be here shortly. Oh, whatever's that? | Birazdan burada olurlar. Bu da neydi böyle? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
A chimney pot. See who it is, Harry. | Baca külahı mı. Bak bakalım kimmiş Harry. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
No, no. He, uh... he come down. | Hayır, hayır. O aşağı indi. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
The chimney... is he hurt? | Baca mı? Yaralandı mı? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
for doing the major any more than it is for doing Mrs. Lopsided, eh? | ...Bayan Eğik için yapmamız neden idamlık bir suç olsun ki? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
I sat there when we thought the major was doing it, okay? | Albay işi hallediyor diye düşünürken orada oturuyordum, tamam mı? | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Ahh, you're being stupid. Okay, I'm stupid, | Aptallık ediyorsun. Tamam, ben aptalım... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
but nobody touches Mrs. Lopsided, nobody. | ...ama kimse, hiç kimse Bayan Eğik'e dokunmayacak. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
What for? The major has a train to catch. | Ne için? Albayın yakalaması gereken bir tren var. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Harry and Louis are desperate men. We must be careful. | Harry ve Louis umutsuz adamlar. Dikkatli olmamız gerekiyor. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Unreliable... and dangerous. | Güvenilmez ve tehlikeli biri. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Don't shout out or any... | Bağırmayın ya da... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Don't be stupid, one round. Don't call me that. | Aptallaşma tek atış. Bana öyle deme. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Oh, dear, oh, dear, oh, dear! | Tanrım, tanrım, tanrım! | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Where's Mr. Robinson? He's... | Bay Robinson nerede? O... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
It's, uh, out there too. | Anahtar da dışarıda. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
I shall certainly tell the police. | Bunu mutlaka polise anlatmalıyım. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
I thought Harry done her. | Harry'nin onu öldürdüğünü sandım. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Have you any idea... | Polislerin neden bu kadar geciktiği yönünde... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
What my husband would have said about all this if he were alive! | Eğer yaşıyor olsaydı, kocam bu konu hakkında ne derdi ki! | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
Captain Wilberforce was in the mercantile marines. | Kaptan Wilberforce ticaret filosunda görevliydi. | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |
He went down with his ship, oh, 29 years ago... | 29 yıl önce Çin Denizi'nde... | The Ladykillers-2 | 1955 | ![]() |