Search

English Turkish Sentence Translations Page 164163

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
Do you work for Mr. Reid?	Bay Reid için mi çalışıyorsunuz?	The Green Hornet-1	2011
I'm his, Executive Associate.	Ben yönetici ortağıyım.	The Green Hornet-1	2011
Wow, that must be great.	Vay, bu harika olmalı.	The Green Hornet-1	2011
So far.	Ta ki şu ana dek.	The Green Hornet-1	2011
Kato, I've a really important question for you.	Kato, sana çok önemli iki sorum var.	The Green Hornet-1	2011
Uh, who is the Hottie Boom Body who's standing right behind me, right now?	Hemen arkamda duran Seksi Bom Vücut'lu da kim böyle?	The Green Hornet-1	2011
I'm kidding, hi I'm Britt Reid.	Şaka yapıyorum. Selam, ben Britt Reid.	The Green Hornet-1	2011
I own this newspaper, what's going on? It's a pleasure to meet you, sir.	Bu kendi gazetem, nasıl gidiyor? Sizinle tanışmak bir zevk, efendim.	The Green Hornet-1	2011
I'm Lenore Case. Thanks...Oh.	Ben de Lenore Case. Teşekkürler.	The Green Hornet-1	2011
I've been sent to you to be your temp until you find a secretary.	Siz bir sekreter bulana kadar geçici olarak gönderildim.	The Green Hornet-1	2011
Got one, why don't you tell me.	Birini bulduk, neden bana...	The Green Hornet-1	2011
How do you feel about the state of this newspaper?	...bu gazetenin hali hakkında ne hissettiğini söylemiyorsun?	The Green Hornet-1	2011
As it stands, today.	Bugünkü haliyle.	The Green Hornet-1	2011
Give.	Söyle bakalım.	The Green Hornet-1	2011
To be honest, this paper has taken a dip in the last few years.	Dürüst olmak gerekirse, bu gazete son birkaç yıldır batmış vaziyetteydi.	The Green Hornet-1	2011
In quality and ambition. Really?	Kalite ve çöküşle beraber. Gerçekten mi?	The Green Hornet-1	2011
Well, of course the entire industry has taken a hit because of the internet.	Tabii internet yüzünden tüm sektörden hit alma olayı da var.	The Green Hornet-1	2011
So there's a lot of pressure to print easy to digest articles.	Yani, makalelerin sindirimi kolay olsun diye ortada çok büyük bir baskı var. Dürüst olmak gerekirse, bu gazete son birkaç yıldır prestijini...	The Green Hornet-1	2011
And it is THE last family owned paper in the city.	Ve şehirdeki son aile gazetesi bu.	The Green Hornet-1	2011
And one of the only ones not attached to a conglomerate in the entire country.	Ve sadece tüm ülkedeki konglomeraya bağlı bir şey değil.	The Green Hornet-1	2011
So it's understandable.	Bu da anlaşılabilir.	The Green Hornet-1	2011
to be brazen at the very least.	...en azından yüzsüz oldu.	The Green Hornet-1	2011
Like that article that your father wrote, just after the night club bombing.	Gece kulübü bombalanmasından sonra babanızın yazdığı makale gibi.	The Green Hornet-1	2011
That was real reporting. That is the kind of article that can really make a difference.	Bu gerçek bir rapor. Bu tür makaleler gerçekten fark yaratabilir.	The Green Hornet-1	2011
Wow. That was good. You know a lot about this shit.	Vay. Bu iyiydi. Bu şey hakında çok şey biliyorsun.	The Green Hornet-1	2011
I, I studied journalism. I have a minor in criminology.	Ben, gazetecilik okudum da. Suç biliminde minörüm var.	The Green Hornet-1	2011
Criminology.	Suç bilimi.	The Green Hornet-1	2011
Study the criminal mind.	Suçlu aklına çalışalım.	The Green Hornet-1	2011
What are your thoughts on this Green Hornet character?	Yeşil Yaban Arısı karekteri hakkında düşüncelerin neler peki?	The Green Hornet-1	2011
Um, well first off, there's two kinds of criminals. Okay.	Peki, öncelikle iki türlü suçlu var. Tamam.	The Green Hornet-1	2011
There's the psycho ego maniac and the power maniac.	Psiko egosu manyaklığı ve güç manyaklığı.	The Green Hornet-1	2011
He uh, he seems to be the second,	O, o ikincisine uygun gibi.	The Green Hornet-1	2011
Because he defies the media. Excuse me, what do you think he'll do next?	Medyaya meydan okuyor çünkü. Affedersin, sizce sonra ne yapacak?	The Green Hornet-1	2011
Yeah, that's. Uh, what is his next move, is what I was going to ask.	Evet, bu. Sonraki hamlesi ne olacak, ben de bunu soracaktım.	The Green Hornet-1	2011
(mouths) Write it down.	Yaz bunları.	The Green Hornet-1	2011
Well, he'll probably try to appropriate more power.	Pekala, muhtelemen daha fazla güç edinmeye çalışacak.	The Green Hornet-1	2011
You know, he'll hit somebody on their own turf.	Biliyorsun, çim adam gibi giyiniyordu.	The Green Hornet-1	2011
Basically he'll start out small.	Küçükten başlayacak.	The Green Hornet-1	2011
And then he'll work his way up to the top.	Ve sonra en üste çıkmaya çalışacak.	The Green Hornet-1	2011
That's what John Gotti did to Paul Costellano in '85.	Bu, John Gotti 85'de Paul Costellano yaptığı gibi.	The Green Hornet-1	2011
And it worked? Yes.	İşe yaradı mı? Evet.	The Green Hornet-1	2011
Wow, look at you.	Vay, kendine bak.	The Green Hornet-1	2011
You really know a lot about this stuff.	Gerçekten bu şeyler hakkında çok şey biyorsun.	The Green Hornet-1	2011
And you're lovely and beautiful.	Ve hoş ve güzelsin.	The Green Hornet-1	2011
I was just sitting here, thinking.	Buraya oturup düşündüm.	The Green Hornet-1	2011
Why are you only pursuing this in your, uh...	Neden sadece bunun peşinde sen varsın, şey...	The Green Hornet-1	2011
Kato, help me out here, uh....	Kato, buradan kurtulmama yardım et.	The Green Hornet-1	2011
Twilight.	Alacakaranlık.	The Green Hornet-1	2011
Twilight? Yeah.	Alacakaranlık mı? Evet.	The Green Hornet-1	2011
I, I saw the movie but I don't see how...	Ben, filmini görmüştüm ama nasıl olduğunu	The Green Hornet-1	2011
Oh no, no, not like that.	Yok, hayır öyle değil.	The Green Hornet-1	2011
Not, not like the movie.	Filmdeki gibi değil.	The Green Hornet-1	2011
I guess if we were doing movies, it would be more like...	Sanırım biz film yapacak olsaydık, şey gibi olurdu...	The Green Hornet-1	2011
Uh, Cocoon.	Cocoon.	The Green Hornet-1	2011
Or, something like that.	Ya da onun gibi bir şey.	The Green Hornet-1	2011
Later in ones years.	Bir koca yıl sonra.	The Green Hornet-1	2011
What, I'm only 36.	Ne, daha 36'mdayım.	The Green Hornet-1	2011
(Whispers) Thirty six?	36 mı?	The Green Hornet-1	2011
Holy shit, that's crazy.	Hadi be, bu manyak bir şey.	The Green Hornet-1	2011
We'll have to build a ramp, huh?	Rampa kurmamız gerekecek, ha?	The Green Hornet-1	2011
Why, why now?	Neden, neden şimdi?	The Green Hornet-1	2011
She doesn't want to tell you.	Sana söylemek istemiyor.	The Green Hornet-1	2011
I don't think you know what you're talking about, Kato.	Neden bahsettiğini bilmiyorum, Kato.	The Green Hornet-1	2011
No, Mr. Kato is right.	Hayır, Bay Kato haklı.	The Green Hornet-1	2011
I do not feel comfortable discussing this.	Bunu tartışmakla rahat hissetmiyorum.	The Green Hornet-1	2011
And if this means I am not going to be your temp any longer?	Ve bu artık geçici sekreteriniz değilim mi demek?	The Green Hornet-1	2011
Then I'm sorry, it's...	Ve özür dilerim.	The Green Hornet-1	2011
That's exactly what it means.	Demek istediğim aslında buydu.	The Green Hornet-1	2011
Yep. Okay, thank you.	Evet. Tamam, teşekkür ederim.	The Green Hornet-1	2011
'Cause you are now my permanent secretary.	Çünkü, sen benim kalıcı sekreterim oldun.	The Green Hornet-1	2011
Here is what has gone down, Lenore.	İşte böyle yürüyor, Lenore.	The Green Hornet-1	2011
You've displayed two things.	İki şey gösterdin.	The Green Hornet-1	2011
Balls.	Memeler.	The Green Hornet-1	2011
And there's one thing I like on my women.	Ve bu da kendi kadınımda sevdiğim tek şey.	The Green Hornet-1	2011
(Whispers) It's balls.	Memeler.	The Green Hornet-1	2011
Please me my permanent secretary.	Lütfen benim kalıcı sekreterim ol.	The Green Hornet-1	2011
I'm not kidding. This is how I do it, this is how I roll.	Geçmiyorum. Ben böyle yaparım, telaffuzum böyledir.	The Green Hornet-1	2011
Every day, all day.	Her gün, bütün gün.	The Green Hornet-1	2011
I make it rain like this, okay.	Böyle yağmur yaparım, tamam mı?	The Green Hornet-1	2011
I want you to come work for me.	Benim için çalışmanı istiyorum.	The Green Hornet-1	2011
Just say yes. Just say yes.	''Evet'' de. Sadece ''evet'' de.	The Green Hornet-1	2011
Really? Don't think, just say yes.	Gerçekten mi? Hiç düşünme, he de gitsin.	The Green Hornet-1	2011
Okay, I'll do it, yes. Thank you, yes!	Tamam, yapacağım. Evet! Sağ ol, evet!	The Green Hornet-1	2011
This is so exciting. It is exciting.	Çok heyecan verici. Heyecan verici.	The Green Hornet-1	2011
Mr. Kato thank you so much. Don't thank him.	Bay Kato, çok teşekkür ederim. Ona teşekkür etme.	The Green Hornet-1	2011
He did nothing. Thank you, I promise I will not disappoint you.	O bir şey yapmadı. Teşekkür ederim, sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım, söz veriyorum.	The Green Hornet-1	2011
I don't think you will. I will definitely do research.	Uğratacağını sanmıyorum. Kesinlikle, araştırma yapacağım.	The Green Hornet-1	2011
Good, good. I will do fact checking, spell checking.	İyi, iyi. Gerçeği ve yazıları kontrol edeceğim.	The Green Hornet-1	2011
Anything that you need. Perfect, well...	İhtiyacınız olan her şeyi. Harika, güzel.	The Green Hornet-1	2011
why don't you get started on more Green Hornet research. Actually that's perfect.	Neden, Yeşil Yaban Arısı'nı araştırmakla başlamıyorsun? Harika olurdu aslında.	The Green Hornet-1	2011
Bam! She is hot!	Çat! Çok seksi.	The Green Hornet-1	2011
It's crazy how hot she is.	Manyak seksiydi ya.	The Green Hornet-1	2011
She's listening. Did you write down everything that she said?	O, dinleniyor. Dediği her şeyi yazdın mı?	The Green Hornet-1	2011
I think. Let me see.	Galiba. Bakayım.	The Green Hornet-1	2011
Let's get to work, Kato.	İşimizin başına, Kato.	The Green Hornet-1	2011
All right, we got a plan.	Pekala, bir planımız var.	The Green Hornet-1	2011
We start small, work our way up to the top.	Küçükten başlayıp, en üste çıkmaya çabalayacağız.	The Green Hornet-1	2011
We'll need a car.	Arabaya ihtiyacımız var.	The Green Hornet-1	2011
Hell's yes, we'll need a car.	Öyle tabii, arabaya ihtiyacımız var.	The Green Hornet-1	2011
With internal weapons.	Dahili silahlarıyla beraber.	The Green Hornet-1	2011