Search
English Turkish Sentence Translations Page 157053
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| So, first, you drag me into town, | Önce beni bu kasabaya sürükledin şimdi de... Önce beni buraya sürüklüyorsun,... Önce beni bu kasabaya sürükledin şimdi de... | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| What isn't? | Ne yaramayacak? Ne olmayacak? Ne yaramayacak? | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Look... I know what I did, | Bak ne yaptığımı... Bak, ne yaptığımı biliyorum. Bak ne yaptığımı... | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| So we just go back to the way we were before? | Yani eskiden olduğumuz gibi mi olalım? Sadece eski halimize dönsek olmuyor mu? Yani eskiden olduğumuz gibi mi olalım? | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| are you saying this is my fault? | Bunların benim hatam olduğunu mu söylüyorsun? Bunun benim suçum olduğunu mu söylüyorsun? Bunların benim hatam olduğunu mu söylüyorsun? | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| You're gonna have to let me grow up, for starters. | İlk önce benim büyümeme izin vereceksin. İlk olarak, büyümeme izin vermen lazım. İlk önce benim büyümeme izin vereceksin. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Yeah? | Efendim? Evet? Efendim? | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Yeah. yeah, okay. | Evet, evet tamam. Evet. Evet, tamam. Evet, evet tamam. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| I guess you were right about this not being over. | Sanırım bitmediği konusunda haklıymışsın. Bu işin bitmediği konusunda sanırım haklıymışsın. Sanırım bitmediği konusunda haklıymışsın. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Sheriff Carnegie. | Şerif Carnegie. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Excuse us, girls. Hi, we're with the, FBI. | Affedersiniz bayanlar. Biz FBI'dan geliyoruz. Afedersiniz, kızlar. Merhaba, biz FBI’ danız. Affedersiniz bayanlar. Biz FBI'dan geliyoruz. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| It's okay. you're safe. just tell us. | Sorun yok, güvendesiniz. Bize söyleyin. Sorun yok. Güvendesiniz. Bize söyleyebilirsiniz. Sorun yok, güvendesiniz. Bize söyleyin. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| It was... | O... Onu... O... | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Sorry? | Anlayamadım? Pardon? Anlayamadım? | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Paris Hilton's not dead, as far as we know, right? | Paris Hilton bildiğimiz kadarıyla ölmedi değil mi? Bildiğimiz kadarıyla Paris Hilton ölmedi, değil mi? Paris Hilton bildiğimiz kadarıyla ölmedi değil mi? | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Whew! that's ripe. | Olgunmuş. Vıcık vıcık. Olgunmuş. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| What are those, seeds? | Ne bunlar, tohum mu? Ne bunlar, çekirdek mi? Ne bunlar, tohum mu? | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Yahtzee! | Buldum! İşte bu! Buldum! | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| So, local legend has it that the forest was guarded | Yerel efsaneye göre orman bir Pagan tanrısı olan... Yani, yerel efsaneler, ormanın Leshii adında Yerel efsaneye göre orman bir Pagan tanrısı olan... | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| She alive? | Hayatta mı? Yaşıyor mu? Hayatta mı? | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Yeah, barely. | Evet, neredeyse. Evet, zar zor. Evet, neredeyse. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Super. I wouldn't want to miss it. | Süper. Bunu kaçırmak istemezdim. Süper. Kaçırmak istemezdim. Süper. Bunu kaçırmak istemezdim. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| You have no idea. | Nasıldı bilemezsin. Hayal bile edemezsin. Nasıldı bilemezsin. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| No, not since they cut down my forest | Hayır, ormanımı yok edip... Hayır, Yugo bitkisi ekeceğiz diye... Hayır, ormanımı yok edip... | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| They worship Lincoln, Gandhi, Hilton. | Onlar Lincoln, Handhi, Hilton'a tapıyorlar. Lincoln'e Gandhi'ye, Hilton'a tapıyorlar. Onlar Lincoln, Handhi, Hilton'a tapıyorlar. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| You people used to have old time religion. | İnsanlar eski tarz dinleri kullanmalılar. Siz insanların eskiden bir dinleri vardı. İnsanlar eski tarz dinleri kullanmalılar. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Maybe, but... | Belki öyle ama... Olabilir, ama... Belki öyle ama... | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Well, I hate to break it to you, sister, but, uh... | Bunu bozmak istemem kardeşim ama... Hevesini kırmak istemem kardeş ama... Bunu bozmak istemem kardeşim ama... | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| No. | Hayır. Doğru. Hayır. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| But I can totally read your mind, Dean. | Ama senin aklını okuyabiliyorum Dean. Ama zihnini tamamen okuyabilirim, Dean. Ama senin aklını okuyabiliyorum Dean. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| One distant father figure, coming right up! | Bir baba figürü hemen geliyor! Bir adet uzak baba figürü, hemen geliyor. Bir baba figürü hemen geliyor! | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| All right. thank you. | Tamam. Teşekkürler. Pekala, teşekkür ederim. Tamam. Teşekkürler. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Hey, listen, I was thinking about what you said yesterday... | Dün söylediklerini düşünüyordum. Dinle, dün söylediklerin hakkında düşünüyordum. Dün söylediklerini düşünüyordum. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Well, maybe you're right. | Belki de sen haklısın. Haklı olabilirsin. Belki de sen haklısın. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| I mean, look, I'm not exactly Mr, innocent | Bak ben bu karışıklıktaki... Ben de tüm bu pisliğin içinde... Bak ben bu karışıklıktaki... | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| Point is, I was so worried about watching your every move | Yani senin her hareketine bakmakla o kadar meşguldüm ki... Asıl konu, senin her hareketini izlemek konusunda o kadar endişeleniyordum ki... Yani senin her hareketine bakmakla o kadar meşguldüm ki... | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| So, for that, I'm sorry. | Bunun için özür dilerim. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| So, where do we go from here? | Peki şimdi nereye gidiyoruz? Nereye gidiyoruz? Peki şimdi nereye gidiyoruz? | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| I can get on board with that. | Bu konuda aynı fikirdeyim. Bu sözlerle bunu yapabilirim. Bu konuda aynı fikirdeyim. | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| What do you say we get the hell out of here? | Ne dersin buradan toz olup gidelim mi? Buradan bir an önce defolup gitsek nasıl olur? Ne dersin buradan toz olup gidelim mi? | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| You want to drive? | Kullanmak ister misin? | Supernatural Fallen Idols-1 | 2009 | |
| SAM: Now, you're sure it's vampires? SAMUEL: Definitely. | Vampir olduklarına emin misin? Kesinlikle. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Their Alpha's building an army. | Onların ilki bir ordu topluyor. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| We don't scare them anymore. | Onları artık korkutmuyoruz. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| We all thought you were dead. | Hepimiz öldüğünü sanıyorduk. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| We're guessing whatever pulled Sam up pulled me down. | Sam'i ne çıkardıysa beni de onun çıkardığını sanıyoruz. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| So, whatever this is, we're both a part of it. | Bu her neyse ikimiz de bunun bir parçasıyız. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| But you don't know what that is. | Ama ne olduğunu bilmiyorsunuz? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| BOBBY: Dean, you all right? DEAN: It's Sam, Bobby. | Dean sen iyi misin? Sorun Sam, Bobby. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| He's just... he's different. Something's not right to me. | O farklı. Bana ters gelen bir şeyler var. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| What is wrong with him? | Onun neyi var? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| CASTIEL: I don't know, Dean. I'm sorry. | Bilmiyorum Dean. Üzgünüm. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| It's like you let him get turned. | Onun dönüşmesine izin vermişsin gibi düşünüyorum. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Get a man on the inside, | İçeriye bir adamımızı sokup... | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| help us find that Alpha vamp we've been looking for? | ...aradığımızı ilk vampir ile ilgili bilgi almak istedin. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| You think I'd do something like that, risk my own brother? | Sence böyle bir şey yapıp öz ağabeyimi riske atar mıyım? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| You got my back. | Arkamı kolluyorsun. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| No matter what happens, I can always count on you, | Ne olursa olsun daima sana güvenebilirim... | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| right, Sammy? | ...değil mi Sammy? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Yeah. Of course, Dean. | Evet. Elbette Dean. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| What are you? You're not human. | Nesin sen? Sen insan değilsin. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| SAM: Please, just let me explain. | Lütfen açıklamam izin ver. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Why the hell should I believe anything you say? | Neden söyleyeceklerine inanayım ki? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| There's something wrong with me, really wrong. | Benimle ilgili bir sorun var. Büyük bir sorun. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| You're right. He looks terrible. | Haklıymışsın. Berbat görünüyor. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| What's...? [Grunts] Let me go. | Ne... Bırakın beni. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Has he been feverish? Have you? | Ateşi var mıydı? Var mıydı? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Is he speaking in tongues? | Başka dilde konuşuyor muydu? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Are you speaking in tongues? | Başka dilde konuşuyor muydun? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| No. What are you... | Hayır. Sen ne... | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| are you diagnosing me? | Bana teşhis mi koyuyorsun? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| You better hope he can. | Öyle olmasını umut et. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| You really think that this is... | Sence gerçekten de bu... | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| What, you think that there's a clinic out there | Cehennemden çıkan insanlar için... | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| for people who just pop out of Hell wrong? | ...bir klinik olduğunu mu sanıyorsun? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| then you shut your hole. You got it? | Sonra o çeneni kapatacaksın. Anladın mı? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| How much do you sleep? | Ne kadar uyuyorsun? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| At all? | Hiç mi? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Not since I got back. | Geldiğimden beri uyumadım. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| And it never occurred to you | Ve bu sana bir sorun... | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| that there might be something off about that?! | ...gibi gelmedi, öyle mi? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Of course it did, Dean. | Elbette geldi, Dean. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| I... I just never told you. | Sadece sana hiç söylemedim. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| What are you feeling now? | Şu an ne hissediyorsun? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| [Scoffs] I feel like my nose is broken. | Burnum kırılmış gibi hissediyorum. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| No, that's a physical sensation. How do you feel? | Hayır, fiziksel olarak değil. Şu an ne hissediyorsun? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Well, I think... Feel. | Ben düşünüyorum... Hisset. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| I... don't know. | Bilmiyorum. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| This will be unpleasant. What... | Bu pek hoş olmayacak. Ne? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Bite down on this. | Bunu ısır. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| If there's someplace that you find soothing, | Eğer sana huzur veren bir yer varsa... | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| you should go there. | ...oraya gitmelisin. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| In your mind. | Aklından. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| So that's good news? | Bu iyi haber mi? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Physically, he's perfectly healthy. | Fiziksel olarak mükemmel durumda. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Then what? | Peki ne o zaman? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| It's his soul. | Sorun ruhu. | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| I'm s... I'm sorry. One more time, like I'm 5. | Özür dilerim. Bir kere daha söyle, 5 yaşındaymışım gibi düşün. Kusura bakma. Beş yaşındaymışım gibi bir daha anlatır mısın? | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| What do you mean, he's got no... | Ne demek onun ruhu... Ne demek ruhu Sam geri getirildiğinde... | Supernatural Family Matters-1 | 2010 | |
| Somehow, when Sam was resurrected, | Sam dirilirken bir şekilde... | Supernatural Family Matters-1 | 2010 |