Search
English Turkish Sentence Translations Page 156818
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
No, look. We're really sorry, McLovin. | Hayır canım. Çok üzgünüz, McLovin. Hayır. Bak, çok üzgünüz, McLovin. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
This has... This has gone on... This has gone way too far. | Bu işi fazla uzattık. Bu iş... Bu iş bu kadar uzamamalıydı. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
What? What are you talking about? | Siz neden bahsediyorsunuz? Ne? Neyden bahsediyorsunuz? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
We know you're not 25, man. We're not idiots, McLovin. | 25 yaşında olmadığını biliyoruz, dostum. Biz aptal değiliz, McLovin. 25 yaşında olmadığını biliyoruz. Salak değiliz, McLovin. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Yeah. Did you know the whole time? | Doğru. Baştan beri biliyor muydunuz? Evet. Başından beri biliyor muydunuz? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Look, when we were your age, we hated cops. | Senin yaşındayken biz de polislerden nefret ederdik. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
When we saw you in the liquor store today, we just... | Seni bugün içki dükkanında gördüğümüzde... Bugün seni içki dükkanında görünce... | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I guess we saw a bit of ourselves, you know... | ...bir parça kendimizi de görür gibi olduk. Galiba sende kendimizi gördük... | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
...and we just wanted to show you that... | Sana polislerin de kafa olabileceğini göstermek istedik. ...ve sana polislerin de... | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
...you know, cops can have a fun time too, you know? | ...eğlenceli vakit geçirebildiğini göstermek istedik. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Yeah. | Evet. Seth! Tabii. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
You know, in a way, I think we wanted to show ourselves. | Bir şekilde kendimizi göstermek istedik. Bir bakıma, galiba kendimizi göstermek istedik. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Also, I'm... | Ayrıca... | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I'm really sorry that I blocked your cock. | İcraatına taş koyduğum için özür dilerim. Hatunu kaçırmana neden olduğum için özür dilerim. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Apology accepted. Seriously, man. | Özür kabul edildi. Cidden, dostum. Özrün kabul edilmiştir. Gerçekten üzgünüz. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
It feels so good. I missed you guys. | Çok iyi geldi. Sizi özledim, arkadaşlar. Çok iyi geldi. Özlemişim sizi çocuklar. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I just wish we could make it up to you somehow, man. | Keşke bir şekilde hatamızı telafi etme imkanımız olsaydı. Keşke hatamızı telafi edebilsek dostum. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Well, do you think you can do me a really big favor? | Bana sahiden büyük bir iyilik yapar mıydınız? Sizden bir ricam olabilir mi? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
What is it? Anything. Name it. | Ne istersen. Söylemen yeter. Ne istersen. Söyle yeter. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
This kid's fucking crazy. Stay back for your own safety. | Bu çocuk tam bir azgın. Güvenliğiniz için yaklaşmayın. Bu çocuk manyağın teki. Güvenliğiniz için yaklaşmayın. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Get off me, you fucking cops. Get your hands off. | Çekin ellerinizi üstümden, adi aynasızlar. Bırakın beni amına koduğumun polisleri. Çekin ellerinizi. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Do you know who I am? I'm Fogell. | Benim kim olduğumu biliyor musunuz? Fogell'ım ben. Benim kim olduğumu biliyor musunuz? Benim adım Fogell. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
The joint can't hold me. Holy shit, Fogell's a badass. | Kodesiniz beni durduramaz. Vay anasını. Fogell bayağı esaslıymış. Hiçbir hapishane tutamaz beni. Hasiktir. Fogell da ne saldırganmış. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I'm gonna break your glasses, you fucking cop. You can't hold me. | Gözlüklerini dağıtacağım, dörtgöz aynasız. Beni durduramazsın. Gözlüklerini kıracağım sikimin polisi. Beni tutuklayamazsınız. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Fucking pigs. | Domuzlar. Am kafalı domuzlar. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Oh, shit. | Hassiktir. Hasiktir. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Nice mullet, asshole. | Saçların güzelmiş, hıyar herif. Saç traşın güzelmiş, göt herif. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
You crazy. This kid's crazy. | Sen delisin. Bu çocuk çıldırmış. Manyak. Manyak bu çocuk. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
He's nuts. Well, we caught the infamous Fogell. | Kafayı yemiş. En nihayet namlı Fogell'ı yakaladık. Kafayı yemiş. Aşağılık Fogell'i enseledik. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Get your hands... Wait for me, Nicola. | Çek ellerini. Bekle beni, Nicola. Çek ellerini... Bekle beni, Nicola. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Wait for me on the outside. | Çıkmamı bekle. Tahliye olmamı bekle. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
We were gonna go to Hawaii. | Hawaii'ye gidecektik. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Man, that's gonna get you so much ass. | Dostum, işte bu sana bayağı bir fiyaka kazandırır. Sahi mi? Bu yüzden herkes önünde domalacak dostum. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Seriously? | Harbi mi? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I know what to do about the car. Sweet. | Arabayı nasıl halledeceğimizi biliyorum. Güzel. Arabayı ne yapacağımızı buldum. Güzel. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Fucking go. Fucking throw up. | Yürüyelim. Vazgeçmek yok. Haydi. Kus. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Are you carrying me? | Sen beni taşıyor musun? Taşıyor musun beni? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
No, I'm saving you from the cops. | Hayır, polislerden kurtarıyorum. Hayır, seni polislerden kurtarıyorum. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
You saved me? | Beni kurtardın mı? Beni sen mi kurtardın? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Well, I don't know what you're talking about, but thanks. | Neden bahsettiğini bilemiyorum, ama sağol. Ne demek istediğini anlamadım ama sağol. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Can l... Should I just walk? | Artık yürüyebilir miyim? Yürüyeyim mi? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Should I walk? Yeah, sure. | Yürüsem? Olur tabii. Yürüyeyim mi? Tabii, elbette. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Okay. Where do you wanna go? | Tamam. Nereye gitmek istersin? Nereye gitmek istersin? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Sleepover at my house? You wanna come sleep...? | Bizim eve gidip uyumaya ne dersin? Bize yatmaya gidelim mi? Gelmek ister misin? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Does your mom still have pizza bagels? | Annenin yaptığı pizzalar duruyor mudur? Annen hâlâ halka pizza yapıyor mu? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Yeah. Lots. | Evet. Tonla var. Evet. Hem de bir sürü. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Pizza bagels. | Pizza. Halka pizza. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
So by signing this, you are officially saying... | Bunu imzalayarak beyan ediyorsun ki... Bunu imzalayınca, resmi olarak... | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
...that as we stopped you from being mugged... | ...seni gaspedilmekten kurtardık... ...seni gaspedilmekten kurtardığımızı, bir keşin ekip arabamızı... | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
...a crackhead stole our cruiser and did God knows what with it. | ...keşin teki arabayı çaldı ve Allah bilir ona ne yaptı. ...çaldığını ve haşat ettiğini beyan etmiş olacaksın. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
You cool to sign that? Of course. I owe you guys my life. | İmzalamak sana uyar mı? Elbette. Hayatımı size borçluyum. İmzalar mısın? Tabii ki. Size hayatımı borçluyum. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
We owe you, Mc... Wait, what's your real name again? | Biz sana borçluyuz, Mc... Dur biraz. Gerçek adın ne senin? Biz de sana borçluyuz, Mc... Dur biraz; asıl adın neydi? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Fogell. Fuck that. | Fogell. Siktir et. Fogell. Siktiret. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
We're calling you McLovin. McLovin. | Biz sana McLovin diyeceğiz. McLovin. Sana McLovin diyeceğiz. McLovin. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Let's do this dance, boys. | Hadi bu dansı yapalım, çocuklar. Haydi şu dansı yapalım çocuklar. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Oh, my God. What did I tell you guys, right? | Tanrım. Söylemiştim, değil mi? Aman Tanrım. Size söylemiştim, değil mi? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
That was crazy. | Harikaydı bu. Manyak bir şeydi. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
All right, now, guys, check this out. | Şimdi şunu izleyin. Şimdi şuna bakın. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
It's probably the greatest move in doughnut spinning history. | Spin atma tarihinin en muhteşem hareketi bu. Halka çörek dönüşü tarihinin belki de en müthiş hareketi olacak. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
You paying attention? | Dikkatle izliyor musunuz? Dikkatli izleyin. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Behold, the upward spiraling pigtail. | Yukarı doğru kıvrılan saç örgüsünü seyredin. İyi bakın. Yukarı sarmalanmış domuz kuyruğu. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Why is it called that? I don't know. | Niye öyle denmiş? Bilmem. Neden böyle demişler? Bilmem. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Make the badge proud, Slater. | Rozetini gururlandır, Slater. Rozetinin hakkını ver, Slater. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
He's not usually this drunk when he does this... | Bunu yaparken genelde bu kadar sarhoş olmaz... Normalde bu hareketi hiç bu kadar sarhoşken yapmaz... | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
...but I think that could make it more cool. | ...ama bence bu durumda daha güzel olacak. ...ama galiba böylesi daha havalı olacak. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Slater! Officer Slater. | Slater! Memur Slater. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
All right. Fucking crazy. | Pekâlâ. İşte budur. Evet. Manyak bir hareketti. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Let's do this. | Halledelim bakalım. Haydi yapalım şunu. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Hurry, hurry. Let's go. Go, go. I'm going, I'm going, I'm going. | Çabuk, çabuk. Dök, dök. Döküyorum, döküyorum. Çabuk, çabuk. Dökün. Döküyorum. Döküyorum. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I'm out, I'm out. Good, here we go, here we go. | Bitirdim. Güzel. İşte başlıyoruz. Bitirdim. Bitirdim. Güzel. Başlıyoruz. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Yeah? Yeah, okay. Back up. | Tamam mı? Geri çekil. Tamam. Tamam. Çekilin. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Don't blow yourself up, asshole. | Kendini yakma sakın, piç kurusu. Sakın patlama, amcık ağızlının arabası. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Yes. Oh, my God. | İşte bu. Tanrım. Evet. Aman Tanrım. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
It worked. It worked. | İşe yaradı. Oldu. İşe yaradı. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
We won. We won. | Başardık. Kazandık. Kazandık. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Can we shoot at it? | Arabaya ateş edebilir miyiz? Ateş edebilir miyiz? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I don't know. Can you? | Bilmem ki. Edebilir misin? Bilmem. Edebilir misin? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Break yourself, fool. | Kırıp geçireceğim seni, enayi. Al sana, salak araba. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Tight. | Harika. Müthiş. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Listen, and then she said she was gonna give me a blow J. | Sonra bana sakso çekeceğini söyledi. Dinle bak. Sonra bana sakso çekeceğini söyledi. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I can't believe she said that to you. Man, you have no idea. | İnanamıyorum abi ya! Al benden de o kadar. Sana bunu söylediğine inanamıyorum. İnanmazsan inanma. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
What was she thinking? You don't even know. | Kızın aklından ne geçiyordu acaba? Hiç bilemeyeceğim. Aklından ne geçiyordu ki? Bir bilsen. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I gotta tell you. I gotta tell you something, Evan. | Sana bir şey söylemem gerek, Evan. Sana bir şey söylemek istiyorum, Evan. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
What? | Neymiş? Nedir? | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I was in your room, like, three weeks ago... | Üç hafta kadar önce senin odandaydım. Üç hafta önce, sen sıçarken... | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
...while you were taking a shit. | Sen tuvalette sıçıyordun. ...odana girmiştim. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
And I saw your housing, like, forms. | Yurt formlarını gördüm. Yurt için doldurduğun formları gördüm. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
So I knew you and Fogell were gonna live together, you know. | Yani Fogell ile birlikte kalacağını biliyordum. Fogell'le aynı odada kalacağını biliyordum yani. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I'm sorry, man, I don't know. | Özür dilerim abi. Söyleyecek lafım yok. Özür dilerim dostum, bilmiyorum. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I should've told you. I don't know why I didn't. | Sana anlatmalıydım. Niye yapmadım bilmiyorum. Sana söylemeliydim. Neden söylemediğimi bilmiyorum. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Don't... No, don't be sorry. I should be sorry. | Özür dileme. Özür dilemesi gereken benim. Hayır, özür dileme. Asıl özür dilemesi gereken benim. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I was being a dick. I was being a big dick to you. | Sana çok hıyarlık ettim. Sana karşı sik kafalılık yaptım. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
Listen, Seth, I want you to know, I don't wanna live with Fogell. | Bak Seth, şunu söyleyeyim, Fogell ile kalmaya bayılmıyorum. Dinle, Seth. Fogell'e birlikte kalmak istemediğimi bilmeni istiyorum. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I never wanted to live with him. I just don't... I ha... | Onunla kalmayı hiç istemedim. Ama ben... Onunla aynı odada kalmayı hiç istemedim. Ben... | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I'm afraid to live with strangers. | ...tanımadığım insanlarla kalmaktan korkuyorum. Yabancı biriyle birlikte kalmaktan korkuyorum. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I can't do it. | Yapamam ki. Bunu yapamam. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I know, I know. | Biliyorum. Biliyorum, biliyorum. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I can't believe you saved me. | Beni kurtardığına inanamıyorum. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
I can't believe. I owe you so... | İnanamıyorum. Sana öyle borçluyum ki. İnanamıyorum. Sana borçluyum... | Superbad-2 | 2007 | ![]() |
You carried me. I love you. | Beni taşıdın. Seni seviyorum. Beni kucağında taşıdın. Seni seviyorum. | Superbad-2 | 2007 | ![]() |