Search
English Turkish Sentence Translations Page 156270
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Stop there, please. Straight away, just slouch over. | Orada dur, lütfen. Biraz omuzlarını sarkıt. Dur lütfen. Biraz belini bük. Bu kadar dik durma. Dur lütfen. Biraz belini bük. Bu kadar dik durma. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Don't make it so upright. | O kadar dik durma. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
No, no, no, you're not getting it! | Hayır, hayır. Anlamıyorsun! Hayır, olmuyor. Hayır, olmuyor. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Your arms are too flouncy and ballet. | Kollarını çok akıcı ve balerin gibi kullanıyorsun. Kollarını kullanamıyorsun ve hâlâ balerin gibisin. Kollarını kullanamıyorsun ve hâlâ balerin gibisin. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Hands upright. Tight. | Eller dik. Sıkı. Kollar dik. Sıkı. Kollar dik. Sıkı. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
You should be able to do that, yeah? | Tek yapmamız gereken bu, değil mi? Bunu yapabilmen gerek. Bunu yapabilmen gerek. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
What did I say? | Ne dedim şimdi ben? Ne dedim ki şimdi? Ne dedim ki şimdi? | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Come on. We don't have time for this. | Hadi ama. Bunun için zamanımız yok. Haydi ama. Bunun için vaktimiz yok. Haydi ama. Bunun için vaktimiz yok. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Oh, how sad. Crying over a street dance. | Oh, ne üzücü. Sokak dansı için ağladı. Ne üzücü. Sokak dansı yüzünden ağlıyor. Ne üzücü. Sokak dansı yüzünden ağlıyor. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Oh, bite it, Chloe. | Oh, acıklı olma Chloe. Kapa çeneni Chloe. Kapa çeneni Chloe. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Listen, I'm sorry if I was a cow back there. Carly, it's not you. | Dinle, orada seni yıldırdıysam özür dilerim. Carly, senin yüzünden değil. Hatalıysam özür dilerim. Sorun sende değil. Hatalıysam özür dilerim. Sorun sende değil. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
all my life I've been told to stand up straight, turn out posture, and now... | hayatım boyunca hep dik durmam söylendi, yapmacık davranmam gerektiği ve şimdi... ...bütün hayatım boyunca dik durmam ve kasılmam söylendi. Şimdiyse... ...bütün hayatım boyunca dik durmam ve kasılmam söylendi. Şimdiyse... | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Now, they tell me I look wrong. | Şimdi, bana yanlış yaptığımı söylüyorlar. Bunun yanlış olduğunu söylüyorlar. Bunun yanlış olduğunu söylüyorlar. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
They say I've grown too tall. | Çok uzun olduğumu söylediler. Çok uzun olduğumu söylüyorlar. Kraliyet Balesi... Çok uzun olduğumu söylüyorlar. Kraliyet Balesi... | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
They won't even put me up for the Royal Ballet auditions. | Hatta Royal Ballet'in seçmeleri için bile. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Come on. | Hadi ama. Lütfen ama. Lütfen ama. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
I just... I don't know where I fit in any more. | Ben sadece... Ne kadar yetenekli olduğumu artık bilmiyorum. Artık nereye aidim bilmiyorum. Artık nereye aidim bilmiyorum. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Forget them, babes. You're with us now. | Unut onları, bebeğim. Artık bizimlesin. Onları boş ver hayatım. Artık bizimlesin. Onları boş ver hayatım. Artık bizimlesin. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
I feel bad. | Çok kötü hissediyorum. Kendimi kötü hissediyorum. Öğrencileriniz bunu çok istiyor. Kendimi kötü hissediyorum. Öğrencileriniz bunu çok istiyor. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Your students really put themselves through it. | Öğrencilerin gerçekten kendini ortaya koydu. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
They're nothing if not hard workers. | Onlar bu kadar sıkı çalışmazlardı. Çok çalışmazlarsa işe yaramaz. Ama bale yapmak istiyorlar. Çok çalışmazlarsa işe yaramaz. Ama bale yapmak istiyorlar. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
But, they really want to do ballet. | Ama, gerçekten bale yapmak istiyorlar. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Making them do something else? I don't understand it. | Onlarla başka bir şey yapmak mı? Bunu anlayabilirim. Niye başka bir şey yaptırıyorsunuz? Anlamıyorum. Niye başka bir şey yaptırıyorsunuz? Anlamıyorum. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Have you ever been to a ballet? What do you think? | Daha önce davet gibi bir yere katıldın mı? Aklında ne var? | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Would you like to accompany me? I don't know. It's not really my scene. | Bana eşlilk etmek ister misin? Bilemiyorum. O tür yerler bana göre değil. Benimle gelmek ister misin? Bilmiyorum. Beni pek açmaz. Benimle gelmek ister misin? Bilmiyorum. Beni pek açmaz. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
How do you know... if you've never been? | Nereden biliyorsun... daha önce denedin mi? Hiç izlemediysen, nereden bileceksin? Hiç izlemediysen, nereden bileceksin? | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Maybe she fancies you. | Belki senden hoşlanıyordur. Senden hoşlanıyor olabilir. Kapa çeneni. Senden hoşlanıyor olabilir. Kapa çeneni. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Get out. You never know with them arty farty types. | Yürü git. Asla nasıl davranacaklarını bilemezsi. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Jay's a fool, you know that, right? | Jay bir aptaldı, bunu biliyorsun değil mi? Jay aptalın teki, biliyorsun değil mi? Aramayacak değil mi? Jay aptalın teki, biliyorsun değil mi? Aramayacak değil mi? | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
He's never going to call, is he? | Seni geri aramadı değil mi? | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Nope. Never in a million years. | Hayır. Never in a million years. Hayır. Bence artık ümidi kes. Hayır. Bence artık ümidi kes. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
You don't need him, anyway. It's all about Jay, though. | Ona hiçbir durumda ihtiyacın yok. Bu Jay'le ilgili, doğru. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Stop putting yourself through it. | Kendini durdurmayı bırak. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Tell you what... | Ne diyorsun yani... Bak ne diyeceğim... Bak ne diyeceğim... | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
What are you doing? You call him. | Ne yapıyorsun? Sen onu ara. Ne yapıyorsun? Ara onu. Ne yapıyorsun? Ara onu. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Have you dialled? It's on speaker. I want to hear. | Onu mu aradın? Hoparlöre aldım. Duymak istiyorum. Çevirdin mi? Hopârlör açık. Duymak istiyorum. Çevirdin mi? Hopârlör açık. Duymak istiyorum. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Yeah, this is Jay. You know what to do. | Selam ben Jay. Ne yapman gerektiğini biliyorsun. Jay'i aradınız. Ne yapacağınızı biliyorsunuz. Jay'i aradınız. Ne yapacağınızı biliyorsunuz. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Jay, it's Carly. | Jay, ben Carly. Jay, benim Carly. Jay, benim Carly. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
I know it's over with me and the crew and everything, I just wish you'd of said... | Bence ben ve ekibi hala düşünüyorsun, yani demek istiyorum ki... Beni ve ekibi bıraktığını biliyorum, ama keşke bana... Beni ve ekibi bıraktığını biliyorum, ama keşke bana... | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Just wish you'd said, 'you're dumped, muppet'. | Bak bir de bunu dinle, ''sen içini döktün ve gittin'' | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Carly's taking us all the way to the finals | Carly finallerle ilgili bizimle konuştu Carly, yeni balet sevgilisiyle, bizi finallere getiriyor. Carly, yeni balet sevgilisiyle, bizi finallere getiriyor. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
with her new ballet boyfriend... | ve bir de yeni balet sevgilisiyle ilgili... | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
So, go suck on that 'time out', alright? | Yani, ''bahsettiğin ara'' sana kalsın, tamam mı? 'Ara veriyoruz' lafının canı cehenneme. Aferin kızım. 'Ara veriyoruz' lafının canı cehenneme. Aferin kızım. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
You tell him, rude girl. | Anlat ona, sert kız! | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
That part of your life is now over. | Hayatının bu kısmı bitti. Hayatının o evresi artık bitti. Hayatının o evresi artık bitti. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
It's time for the next phase. | Şimdi sıra, yeni hayatında. Artık yeni bir evreye geçtin. Artık yeni bir evreye geçtin. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Nice to see you. Nice to see you, too. | Sizi görmek güzel. Sizi de öyle. Sizi gördüğüme sevindim. Ben de. Sizi gördüğüme sevindim. Ben de. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Are you some kind of ballet celebrity? | Sen ünlü bir balet miydin? Sen bale ünlüsü falan mısın? Sen bale ünlüsü falan mısın? | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
I used to dance. | Hala öyleyim. Eskiden dans ederdim. Eskiden dans ederdim. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Helena, darling. Oh, Michael. | Helena, tatlım. Oh, Michael. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
I'm so pleased you could make it. | Bu güzel davet için teşekkürler. Gelebildiğine çok sevindim. Bunu hayatta kaçırmazdım. Biliyorsun. Gelebildiğine çok sevindim. Bunu hayatta kaçırmazdım. Biliyorsun. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
I wouldn't miss it for the world... you know that. | Bunu her zaman yaparım, bilirsin. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Michael, this is Carly. | Michael, bu Carly. Michael, bu Carly. Öğrencilerimle çalışan hevesli genç koreograf. Michael, bu Carly. Öğrencilerimle çalışan hevesli genç koreograf. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
An exciting young choreographer who is working with my students. | Öğrenciler için koreografiden sorumlu. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
And this is Michael who is choreographing tonight's ballet. | Ve Michael da bu geceki balet gösterinin koreografisinin sahibi. Bu da Michael, bu geceki balenin koreografı. Bu da Michael, bu geceki balenin koreografı. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
I'd love to see some of your work. | Bir ara neler yaptığını görmek isterim. Koreograflarınızı görmek isterim. Bir oluruna bakarız. Koreograflarınızı görmek isterim. Bir oluruna bakarız. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Oh, we'll see if that can be arranged. | Oh, her zaman bekleriz. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Well, enjoy the performance. | Pekala, keyfini çıkarın. İyi seyirler dilerim. İyi seyirler dilerim. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
You're in every scene. | Mükemmel görünüyorsun. Her sahnede sen varsın. Her sahnede sen varsın. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
He's just an old student of mine. Oh, yeah. | Sadece eski öğrencilerimden. Evet, öyledir. Eski bir öğrencim. Anladım! Eski bir öğrencim. Anladım! | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
What did you teach him, exactly? | Ona tam olarak ne öğrettin? Ne öğrettin peki? Ne öğrettin peki? | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
I got goose bumps, like. | Tüylerim diken diken oldu. Tüylerim diken diken oldu. Tek bir kelime bile etmediler. Tüylerim diken diken oldu. Tek bir kelime bile etmediler. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Oh, gosh... they never even said a word. | Oh, Tanrım. Tek bir konuşma bile yoktu. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
But you understood? | Ama ne anlattığını anladın değil mi? Ama hikâyeyi anladın? Ama hikâyeyi anladın? | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Not everything, but it was powerful. | Tam değil ama bu çok güçlüydü. Hepsini değil, ama çok güçlüydü. Hepsini değil, ama çok güçlüydü. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
I could feel what they were feeling. Good. | Ama nasıl hissettirdiğini anladım. Güzel. Onların hissettiklerini ben de hissettim. Güzel. Onların hissettiklerini ben de hissettim. Güzel. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Remember that for your routine. But, that's ballet. | Bunun sıradan bir şey olduğunu unutma. Ama bu bale. Koreografinde bunu unutma. Ama bu bale. Koreografinde bunu unutma. Ama bu bale. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Think less, 'this is ballet', 'this is street dance'... | Sorun bale veya sokak dansı olması değil 'Bu bale', 'Bu sokak dansı' diye ayırma... 'Bu bale', 'Bu sokak dansı' diye ayırma... | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
...but more, 'this is dance'. | ...herşeyden önce, ''bu dans'' ...'Bu dans' diye düşün. Ama yarışmaya gireceğiz. ...'Bu dans' diye düşün. Ama yarışmaya gireceğiz. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
But, we're still entering a street dance competition. | Ama biz bir sokak dansı yarışmasına gireceğiz. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
I mean, it's a different world. | Demek istediğim, tamamen farklı dünyalar. Orası çok ayrı bir dünya. Aynı dünya. Orası çok ayrı bir dünya. Aynı dünya. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Same world. | Aynı dünya. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
You'll have a stage and an audience. | Bir sahne ve seni seyreden seyirciler olacak. Bir pistiniz ve seyircileriniz olacak. Onların ne hissetmelerini istiyorsun? Bir pistiniz ve seyircileriniz olacak. Onların ne hissetmelerini istiyorsun? | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
What do you want them to feel? | Aynı his değil mi? | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Jay. I got your message. | Jay. Mesajını aldım. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
It was Shawna, she's mad at you. | Shawna'ydı, delinin tekidir. Shawna sana çok kızgın. Geçen gün arayamadım, özür dilerim. Shawna sana çok kızgın. Geçen gün arayamadım, özür dilerim. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
I'm sorry I didn't call you back the other day. | Seni geri aramadığım için özür dilerim. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
You said you needed time out. | Sen ara vermek istediğini söyledin. Ara vermen gerektiğini söyledin. Seni özledim. Ara vermen gerektiğini söyledin. Seni özledim. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
I've missed you. Really? | Seni özledim. Gerçekten mi? | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Look at you, where have you been? You look amazing. | Kendine bak, nerelerdeydin? Hayret verici görünüyorsun. Neredeydin? Çok güzel olmuşsun. Neredeydin? Çok güzel olmuşsun. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
You wouldn't believe. | İnanamadın. Hayatta inanmazsın. Hayatta inanmazsın. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Do you want to ask me in? Tell me about it. | Bununla ilgili bir şey söyleyeyim mi? İçeri davet edecek misin? İçeride anlatırsın. Özür dilerim. İçeri davet edecek misin? İçeride anlatırsın. Özür dilerim. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
It's me who should be apologising. | Üzgün olması gereken benim. Asıl ben özür dilemeliyim. Asıl ben özür dilemeliyim. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
What will your ballet boyfriend think? | Peki ya balet sevgilin ne olacak? Balet sevgilin bu işe ne der? Balet sevgilin bu işe ne der? | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Probably pirouette you to death, if he existed. | Hiç olmadı ki öyle bir sevgilim. Sevgilim olsaydı, parmak ucunda dönerdi. Sevgilim olsaydı, parmak ucunda dönerdi. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
You know I've been waiting for you. | Seni hep bekledim. Biliyorsun, seni bekliyorum. Biliyorsun, seni bekliyorum. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
And you're still going for the finals? Gonna try. | Hala finallere katılmayı düşünüyor musun? Deniyorum. Hâlâ finallere gidecek misiniz? Deneyeceğiz. Hâlâ finallere gidecek misiniz? Deneyeceğiz. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Are the ballet dancers any good? | Baletlerden iyi olan var mı? Baleciler yetenekli mi bari? Çok yetenekliler. Baleciler yetenekli mi bari? Çok yetenekliler. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Really good. | Gerçekten çok iyiyler. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Problem is trying to get them to dance like us. | Problem onların bizim tarzımızda nasıl dans edeceklerinde. Asıl sorun onları bizim gibi dans ettirmekte. Asıl sorun onları bizim gibi dans ettirmekte. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
You know there's still a place for you? It sounds like you're managing just fine. | Ekipte senin için hala yer var, biliyor musun? Bana ekibi iyi yönetiyormuşsun gibi geliyor. Senin yerin her zaman hazır. Bence sen iyi kotarıyorsun. Senin yerin her zaman hazır. Bence sen iyi kotarıyorsun. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
One minute I think we're doing good... | Bir dakika bence de iyi gidiyoruz... Bir anlık iyiyiz diyorum... Bir anlık iyiyiz diyorum... | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
...then I think of 'The Surge' and we don't even come close. | ...then I think of 'The Surge' and we don't even come close. ...ama Surge'ü düşününce moralim bozuluyor. ...ama Surge'ü düşününce moralim bozuluyor. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Not everyone can be a winner. Well, thanks. | Herkes kazanamaz öyle. Pekala, teşekkürler. Herkes birinci olamaz. Sağ ol be! Herkes birinci olamaz. Sağ ol be! | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
But... you've got to do your best. | Ama... Sen en iyisini yapmalısın. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Oi! Fred and Ginger, there is a queue. | Hey! Fred ve Ginger, kuyruk oluşmaya başladı. Hey, Fred Ginger ikilisi, insanlar bekliyor. Hey, Fred Ginger ikilisi, insanlar bekliyor. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Why now? I don't get it. | Neden şimdi? Anlamadım. Neden şimdi geldi? Anlamıyorum. Ara verelim demişti. Demek ki ara bitti. Neden şimdi geldi? Anlamıyorum. Ara verelim demişti. Demek ki ara bitti. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
He said it was a time out and he meant it. | Zamana ihtiyacı olduğunu söylemişti. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
Besides which... I'm a sex goddess. | Bilemiyorum artık. Yatakta iyi olduğumdan olabilir. Ayrıca Shawn, ben bir seks tanrıçasıyım. Ayrıca Shawn, ben bir seks tanrıçasıyım. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |
He couldn't stay away. | Benden uzak duramıyor da ondan. Benden uzak kalmaya dayanamadı. Evet, unutmuşum. Benden uzak kalmaya dayanamadı. Evet, unutmuşum. | StreetDance 3D-1 | 2010 | ![]() |