Search

English Turkish Sentence Translations Page 15387

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
Fine...	Fine.	Die Unsichtbare-1	2011
What I said recently was meant as a kick up the arse.	Son zamanlarda söylediklerim seni teşvik etmek içindi.	Die Unsichtbare-1	2011
You’ll be great.	Harika iş çıkaracaksın.	Die Unsichtbare-1	2011
I’ve never slept with a woman.	Bir kadınla hiç yatmadım.	Die Unsichtbare-1	2011
Give the big red prick a spin. If it points at you, you’re in!	Kırmızı şeyi çevir. Kimi gösterirse sıra onda!	Die Unsichtbare-1	2011
Hannes!	Hannes!	Die Unsichtbare-1	2011
Anal. Shit.	Anal yapmadım. Pislik.	Die Unsichtbare-1	2011
I’ve never done it nude, in the bum, with a dog over the fence.	Hiç çıplak, arkadan ve bir köpekle çitin üstünde yapmadım.	Die Unsichtbare-1	2011
On your marks... Get set, go!	Yerlerinize. Hazır olun, başla!	Die Unsichtbare-1	2011
Fine!	Fine!	Die Unsichtbare-1	2011
I’ve never... Slept with a guy.	Hiçbir zaman... Bir erkekle yatmadın.	Die Unsichtbare-1	2011
Hey, that’s kind of mean.	Bu kabaydı.	Die Unsichtbare-1	2011
I’ve never slept with a woman	Hiç bir kadınla ya da bir köpekle çitin üstünde yapmadım.	Die Unsichtbare-1	2011
But in the bum.	Arkadan da.	Die Unsichtbare-1	2011
Come here, everyone.	Buraya bakın, millet.	Die Unsichtbare-1	2011
Wait. Let’s christen her.	Bekle. Dur onu kutsayalım.	Die Unsichtbare-1	2011
We christen you... Camille!	Seni kutsuyoruz. Camille!	Die Unsichtbare-1	2011
The virgin. The virgin!	Bakire. Bakire!	Die Unsichtbare-1	2011
Here’s to the virgin. Bravo!	İşte bakiremiz. Bravo!	Die Unsichtbare-1	2011
The virgin Camille.	Bakire Camille.	Die Unsichtbare-1	2011
It doesn’t start until 8, Fine.	8'e kadar başlamayacakmış, Fine.	Die Unsichtbare-1	2011
Morning.	Günadydın.	Die Unsichtbare-1	2011
Olaf, there are lots of mirrors here so you can always fix your hair.	Olaf, her yerde ayna var böylece saçını her daim düzeltebilirsin.	Die Unsichtbare-1	2011
Are you Christoph Werner or Werner Christoph?	Sen Christoph Werner mi yoksa Werner Christoph musun?	Die Unsichtbare-1	2011
Either is fine by me.	İkisi de bana uyar.	Die Unsichtbare-1	2011
Down there is the refectory, as we theatre people call it.	Biz tiyatrocuların deyişiyle, arka taraf yemekhane.	Die Unsichtbare-1	2011
This is a real stage. It’s nothing like yours.	Burası gerçek bir sahne. Sizinkine benzemez.	Die Unsichtbare-1	2011
Hey, here’s my favourite actress.	İşte benim en sevdiğim oyuncu.	Die Unsichtbare-1	2011
It’s that incredible young man...	İşte bizim harika çocuk da gelmiş.	Die Unsichtbare-1	2011
My favourite director’s assistant. Stop it.	En sevdiğim yönetmen asistanı. Kes şunu.	Die Unsichtbare-1	2011
She’s bowing to me, the silly thing! Hello.	Şuna bak selam veriyor, aptal şey! Merhaba.	Die Unsichtbare-1	2011
Are things going well? As you see...	İşler iyi gidiyor mu? Gördüğün gibi.	Die Unsichtbare-1	2011
Is that her? No, it’s her.	Bu o mu? Hayır, o.	Die Unsichtbare-1	2011
Right, everyone. Welcome to the world of theatre.	Pekala millet. Dünya tiyatrosuna hoş geldiniz.	Die Unsichtbare-1	2011
Caesar, give us our marching orders. The enemy is at the door.	Caesar, bize tezkerelerimizi ver. Düşman kapıda.	Die Unsichtbare-1	2011
I climbed a tall mountain and at the top were six old men.	Tepesinde 6 adam bulunan yükse bir dağa tırmanıyordum.	Die Unsichtbare-1	2011
I was sure I’d seen them before but I couldn’t remember where.	Nerede gördüğümü hatırlayamasam da onları daha önce gördüğümden emindim.	Die Unsichtbare-1	2011
One of them said "Where on earth have you been?	Bir tanesi şöyle dedi. "Neredeydin sen?"	Die Unsichtbare-1	2011
"You’re the director. "	"Sen yönetmensin."	Die Unsichtbare-1	2011
"Sorry. I have no idea. I don’t even know the play. "	"Üzgünüm. Hiçbir fikrim yok. Oyunu bile bilmiyorum." dedim.	Die Unsichtbare-1	2011
"But we agreed to meet. "	"Ama buluşmaya karar vermiştik."	Die Unsichtbare-1	2011
"Very well. Let’s improvise. "	"Pekala. Doğaçlama yapalım." dedim.	Die Unsichtbare-1	2011
We started and in this play they all turned on me.	Başladık ve oyunda beni tahrik ettiler.	Die Unsichtbare-1	2011
They abused me.	Beni hırpaladılar.	Die Unsichtbare-1	2011
"You piece of shit, you loser, you wimp!"	"Seni pislik, ezik. Seni pısırık!"	Die Unsichtbare-1	2011
I said "Please stop it. Stop it! Please put on another play. "	"Lütfen durun. Başka bir oyun oynayın." dedim.	Die Unsichtbare-1	2011
They wouldn’t stop. They came over to me.	Durmadılar. Üzerime üzerime geldiler.	Die Unsichtbare-1	2011
Then I recognised their faces.	Sonra yüzlerini hatırladım.	Die Unsichtbare-1	2011
They were boys from my boarding school.	Yatılı okulumdaki çocuklardı.	Die Unsichtbare-1	2011
I tried to get away.	Kaçmaya çalıştım.	Die Unsichtbare-1	2011
But they pushed me closer to the edge.	Ama beni kenara doğru ittiler.	Die Unsichtbare-1	2011
One more step and I’d fall.	Bir adım daha atsam düşecektim.	Die Unsichtbare-1	2011
Let’s start.	Hadi başlayalım.	Die Unsichtbare-1	2011
Act One, Scene One. Yves’ house. Enter...	Rol bir, sahne bir. Yves'in evi. Giriş.	Die Unsichtbare-1	2011
I’m Camille. Remember my name.	Ben Camille. İsmini hatırlarsın.	Die Unsichtbare-1	2011
You know... for me sex is like eating cake.	Seks benim için kek yemek gibidir.	Die Unsichtbare-1	2011
I eat and eat and can’t get enough.	Sürekli yerim ama yeterli gelmez.	Die Unsichtbare-1	2011
My pussy wants to be stroked. I like it when it’s wet.	Kukum okşanmak istiyor. Islak olmasını severim.	Die Unsichtbare-1	2011
When did you last dream? I dream every night.	En son ne zaman rüya gördün? Her gece görürüm.	Die Unsichtbare-1	2011
Nightmares. I love nightmares.	Kabuslar. Kabusları severim.	Die Unsichtbare-1	2011
A finch!	Saka kuşu!	Die Unsichtbare-1	2011
There are many ways.	Pek çok yolu vardır.	Die Unsichtbare-1	2011
Marlon Brando used to... You do know who he was?	Örneğin Marlon Brando... Onu tanıyorsun değil mi?	Die Unsichtbare-1	2011
He used to go to the zoo	Hayvanat bahçesine gider ve rolü için en uygun hayvanı ararmış.	Die Unsichtbare-1	2011
He’d watch the animal, study its movements,	Hayvanı izlermiş,...	Die Unsichtbare-1	2011
and base his part on its behaviour and character.	...karakterinin temelini ve davranışlarını oluştururmuş.	Die Unsichtbare-1	2011
What kind of animal is Camille? A toad.	Camille ne tür bir hayvan? Kurbağa.	Die Unsichtbare-1	2011
At first I thought she was a wildcat	Başlangıçta onun vahşi bir kedi olduğunu düşünmüştüm...	Die Unsichtbare-1	2011
but on the tenth reading I thought "No, not a wildcat".	...ama onuncu okuyuşumda "Hayır, vahşi kedi değil" diye düşündüm.	Die Unsichtbare-1	2011
They have such perfect fur. A scraggly bird?	Çok güzel kürkleri var. Az gelişmiş bir kuş olabilir mi?	Die Unsichtbare-1	2011
Something more aggressive.	Daha saldırgan bir şey.	Die Unsichtbare-1	2011
A hyena.	Sırtlan. Aç olanlarından.	Die Unsichtbare-1	2011
Fine’s performing again!	Fine yine oyun oynuyor!	Die Unsichtbare-1	2011
What’s on TV? I’m rehearsing.	Televizyonda ne var? Prova yapıyorum.	Die Unsichtbare-1	2011
I’m a hyena. I’m sexy.	Sırtlanım. Seksiyim.	Die Unsichtbare-1	2011
Well, you may be sexy but that creature isn’t.	Sen seksi olabilirsin ama sırtlan değil.	Die Unsichtbare-1	2011
It’s really ugly.	Çok çirkin.	Die Unsichtbare-1	2011
Is that the kind of thing you’re doing now?	Oynadığın oyun bu mu artık?	Die Unsichtbare-1	2011
Beautiful. You’re really beautiful.	Güzlesin. Çok güzelsin.	Die Unsichtbare-1	2011
Should we kiss?	Öpüşmeli miyiz?	Die Unsichtbare-1	2011
Do I have bad breath?	Nefesim mi kokuyor?	Die Unsichtbare-1	2011
No, sorry. I’ll try it another way.	Hayır, özür dilerim. Başka türlü deneyeceğim.	Die Unsichtbare-1	2011
What do you learn at drama school?	Drama okulunda ne öğreniyorsunuz?	Die Unsichtbare-1	2011
I need energy. I need excitement. Wake up, guys!	Bana enerji lazım. Coşku lazım. Uyanın millet!	Die Unsichtbare-1	2011
An animal exercise. Come here, Nick.	Hayvan egzersizi. Buraya gel, Nick.	Die Unsichtbare-1	2011
You’re a dog.	Sen köpek ol.	Die Unsichtbare-1	2011
If I see that mobile once more I’ll send you packing.	Eğer o telefonu bir kez daha görürsem sizi sepetlerim.	Die Unsichtbare-1	2011
Fine, you’re a hyena.	Fine, sen sırtlansın.	Die Unsichtbare-1	2011
Go on, go on! You’re not made of wood.	Devam edin, devam edin! Odun değilsiniz ya.	Die Unsichtbare-1	2011
You’re made of flesh. Touch!	Etten ibaretsiniz. Dokunun.	Die Unsichtbare-1	2011
Go on, go on! Energy, energy, energy! Yes!	Devam edin. Enerji, enerji! Evet!	Die Unsichtbare-1	2011
It’s too tight.	Çok sıkı oldu.	Die Unsichtbare-1	2011
What’s this here? Can you lose it?	Buradaki de ne? Zayıflayabilir misin?	Die Unsichtbare-1	2011
I’ll go on a diet.	Diyet yapacağım.	Die Unsichtbare-1	2011
Good.	İyi. Nefesini çek.	Die Unsichtbare-1	2011
Step back.	Sen geri dur.	Die Unsichtbare-1	2011
Stand straight.	Dik dur.	Die Unsichtbare-1	2011
It turns you into a woman.	Seni kadına çevirdi.	Die Unsichtbare-1	2011
She has no inhibitions. She chats up people, she chats up men.	Çekinceleri yok. İnsanları tavlıyor, erkekleri tavlıyor.	Die Unsichtbare-1	2011
She’s crazy. A mess. How about you?	Deli biri. Darmadağın. Peki ya sen?	Die Unsichtbare-1	2011