Search
English Turkish Sentence Translations Page 146634
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
What's your point? Nothin'. | Ne demek istiyorsun? Hiçbir şey. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Though I deal with death every time I walk into this place, | Bu yere ne zaman girsem, ölümle uğraşıyor olsam da, Hastaneye her girdiğimde, ölümle uğraşıyor olsam da,... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I'd never dealt with it from this side. | işin bu yönüyle hiç uğraşmak zorunda kalmamıştım. ...işin bu yönüyle daha önce hiç uğraşmamıştım. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
It's full of surprises, whether it's a small gesture from a co worker... | Sürprizlerle doludur, iş arkadaşının yaptığı küçük bir jest olabilir... Sürprizlerle doludur, iş arkadaşınızın yaptığı küçük bir jest olabilir,... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
... or a big gesture from someone you've never met. | ... ya da hiç tanımadığın bir insanın yaptığı büyük bir jest. ... ya da hiç tanımadığınız bir insanın yaptığı büyük bir jest. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Walk tall, kiddo. | Güçlü ol, evlat. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Of course, sometimes it's a little awkward, even with an old friend. | Elbette, bazen de tuhaf olabiliyor... eski bir dostunuzla olsa bile. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I just wanted to... Yeah. | Sadece şey demek... Evet. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Look... Thanks. | Bak... Teşekkürler. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
'K. 'K. | 'amam. 'amam. T'mam. T'mam. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Say, Barbie, for a second there, | Baksana Barbie, tam da Baksana Barbie, tam da... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I thought you were being a little cold, but then you saved it with the... | soğuk davrandığını düşünecektim ki, durumu 'amam ile ...soğuk davrandığını düşünecektim ki, durumu t'mam ile... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
"'K." | kurtardın. ...kurtardın. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
What are you gonna do, hide, then call him Ginger? | Sen ne yapacaksın, saklanıp ona Ginger mı diyeceksin? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
No. It's Monday, which, of course, means it's ethnic day, | Hayır. Bugün pazartesi, yani etnik kökenli isimler günü, Hayır. Bugün pazartesi, yani etnik kökenli isimler günü,... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
so I'll be going with Rosalita. Besides, I have a plan. | bu yüzden Rosalita diyeceğim. Ayrıca bir planım var. ...bu yüzden Rosalita diyeceğim. Ayrıca bir planım var. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Which is? Yeah, unfortunately, | Neymiş? Malesef, Neymiş? Maalesef,... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
the first part of the plan is not to share it with people who annoy me. | planın ilk kısmı, beni sinirlendiren insanlara söylememek. ...planın ilk kısmı, sinirlerimi bozan insanlara söylememek. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Want to hear the second part? | İkinci kısmını duymak ister misin? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Sure. I can't. | Elbette. Olmaz. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
My hands are tied by the first part. | İlk kısım yüzünden yapamam. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Baby, look at you. Please go see our doctor. | Bebeğim, kendine bir bak. Lütfen, bir doktora görün. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I hate Dr Kim. | Dr. Kim'den nefret ediyorum. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
He always makes me take my pants off, even that time I went in for pink eye. | Arpacık için bile gitsem, pantolonumu çıkarttırıyor. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Don't you think it's weird you've gone seven times today? | Bugün yedi defa yapmış olman, sence de tuhaf değil mi? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I think it's weird you're counting. | Bence senin sayıyor olman tuhaf. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
It's impossible to get a doctor to see a doctor. | Bir doktorun başka bir doktora görünmesini sağlamak imkansızdır. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Did somebody say they're lookin' for the baddest detective in town? | Birileri kasabadaki en kötü dedektifi aradığını mı söyledi? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Awesome afro. | Harika afro. Harika rasta. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I'm sorry to barge in on you, but I was wondering if you could help me. | Böyle daldığım için üzgünüm ama, biraz paslanmışım, senin yardımına ihtiyacım var. Böyle daldığım için üzgünüm ama biraz paslanmışım, senin yardımına ihtiyacım var. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I have this patient, constantly tired, always peeing, losing weight. | Bir hastam var, devamlı yorgun, devamlı tuvalete gidiyor ve kilo kaybediyor. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
You should have him checked out. He might have diabetes. | Kontrol ettirsen iyi olur. Şeker hastası olabilir. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
The good news is that it's Type 2 diabetes. | İyi haber, 2. derece şeker hastasısın. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
It's still serious, but it's totally manageable. | Hala ciddi bir şey ama idare edilebilir. Hâlâ ciddi bir durum ama idare edilebilir. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Devil woman gave me diabetes. | Şeytan kadın, bana, şeker hastalığı bulaştırdı. Şeytan kadın, bana şeker hastalığı bulaştırdı. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
How you holdin' up, Bambi? I'm OK. You have my charts? | Nasılsın, Bambi? İyiyim. Çizelgelerim nerede? Nasılsın, Bambi? İyiyim. Dosyalarım nerede? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Didn't anyone tell you? They switched your shift. You're off today. | Kimse söylemedi mi? Vardiyanı değiştirdiler. Bugün boşsun. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
He bought it. Great, great, great. | İnandı. Harika, harika, harika. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I took all his patients | Tüm hastalarını aldım ve Tüm hastalarını aldım... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
and I threatened his residents under penalty of death not to page him. | ona çağrı bırakmasınlar diye tüm doktorları öldürmekle tehdit ettim. ...ve ona çağrı bırakmasınlar diye tüm asistanlarını ölümle tehdit ettim. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
One last thing left to do. | Geriye bir tek şey kaldı. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Basic homemade anti drowning device to be worn till your brother returns. | Kardeşin gelene kadar boğulmanı engelleyecek, ev yapımı boğulma önleyici alet. Kardeşin gelene kadar boğulmanı engelleyecek, ev yapımı boğulma... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I like it. Oh, boy. | Hoşuma gitti. Tanrım. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Tryin' to cut back. | Bırakmaya çalışıyorum. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Where the hell is my car? | Arabam nerede? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I parked it right there. I know I parked it. | Tam buraya park etmiştim. Buraya park ettğimi biliyorum. Tam buraya park etmiştim. Buraya park ettiğimi biliyorum. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
For God's sake, am I losing my mind? | Tanrı aşkına, aklımı mı kaçırıyorum? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Tommy! Take me up! He's comin' back! | Tommy! Beni yukarı çek! Geri geliyor! | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Hey, you want a beer? Absotively. | Hey, bira ister misin? Kesinlikle. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Bath water. | Banyo suyu. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Backwash. | Sırt yıkama. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
There you go. Oh, thank you. | İşte. Oh, teşekkürler. İşte. Teşekkürler. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Hey, Dan, if Dad were here right now, what would you say to him? | Hey, Dan, eğer babam burada olsaydı, ona ne söylerdin? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I think he'd be glad to hear that. | Bence bunu duyduğuna memnun olurdu. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Maybe it was because I finally slowed down. | Belki en sonunda işlerimin rahatlamasından,... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Maybe it was remembering Dad's passion for bodily functions. | belki de babamın vücut fonksiyonlarına olan tutkusundandı. Hangisi bilmiyorum. ...belki de babamın vücut fonksiyonlarına olan tutkusundandı. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
But at that moment, it all hit me. | Ama o anda, beni çarptı. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Unfortunately, I'm not sure Dan's the guy to talk about it with. | Malesef, bunu konuşacabileceğim kişi, Dan değildi. Maalesef, bunu konuşabileceğim kişi Dan değildi. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Slow down, little duck. Some ducks can't hold their water. | Yavaşla, küçük ördek. Bazı ördekler suyu tutamıyorlar. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
It's OK. I know. | Sorun değil. Biliyorum. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
There's a lot in life that can let you down. | Hayatta birçok şey seni hayal kırıklığına uğratabilir. Hayatta birçok şey sizi hayal kırıklığına uğratabilir. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
It can be your mind... | Bu, aklın olabilir... Bu, aklınız olabilir... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
... or your body. Call me if you have any questions. | ... ya da bedenin. Eğer sorun olursa beni ara. ... ya da bedeniniz. Eğer sorun olursa beni ara. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I'm here for my ear infection. Go in and take your pants off. | Kulak enfeksiyonu için buradayım. İçeri gir ve pantolonunu çıkar. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
So, what'd he say? | Ne dedi? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Oh, it's the flu, like I said. | Dediğim gibi, gripmişim. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Luckily for me, I had someone to lean on. | Benim şansıma, bana destek olacak birisi vardı. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Can I talk to you for a second? | Dr. Cox, sizinle bir saniye konuşabilir miyim? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Nope. Really? | Olmaz. Gerçekten mi? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Not even two seconds to talk to me? | Benimle konuşacak iki saniyeniz bile mi yok? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Look, newbie... Oh, for God's sake. I'm a little swamped. Thank you. | Bak, Çaylak... Tanrı aşkına. Boğazıma kadar işe gömülmüş durumdayım. Teşekkürler. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
You know what sucks? I thought you were gonna come through for me. | Berbat olan şey ne, biliyor musun? Bu sefer bana destek olacağınızı düşünmüştüm. Beni üzen şey ne, biliyor musunuz? Bu sefer bana destek olacağınızı düşünmüştüm. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
In a minute. Hey, Newbie, just in case you didn't actually notice, | Bir dakika sonra. Hey, Çaylak, eğer fark etmediysen, Bir dakika sonra. Hey, Çaylak, eğer fark etmediysen,... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I have been covering all your patients, answering all your pages | tüm hastalarına ben bakıyorum, tüm çağrılarına ben cevap veriyorum, ...tüm hastalarına ben bakıyorum, tüm çağrılarına ben cevap veriyorum... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
and doing everything shy of picking up your sundress from the cleaners. | ve mayonu kuru temizlemeciden almaya kadar her türlü angarya işini ben hallediyorum. ...ve mayonu kuru temizlemeciden almaya kadar her türlü angarya işini ben hallediyorum. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Well, I didn't ask you to do any of that, did I? | Bunu ben istemedim, değil mi? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Outstanding! You're walkin' away like a pissy little ingrate. I mean, bravo! | Harika! Korkak bir nankör gibi gidiyorsun. Yani, bravo sana! | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Bravo, huh? | Bravo, ha? Bravo? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
What are we clappin' for? | Neyi alkışlıyoruz? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
His dad just died. | Babası vefat etti. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Why are you still antagonising him? | Hala niye ona ters davranıyorsun? Hâlâ niye ona ters davranıyorsun? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I don't know. I can't stop. | Bilmiyorum. Duramıyorum. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
You'd better come through for him. | Seni uyarıyorum. Ona arka çıksan iyi olur. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Be more sensitive. Try giving him a hug. | Biraz daha hassas davranabilirsin. Ona sarılmayı dene. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Barbie, you've met me before. Yes? | Barbie, beni tanıyorsun, değil mi? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Now, at most, I can muster one hug a year. | Senede en fazla bir sarılmayı kaldırabiliyorum. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
And nine months ago, I hugged my son, | Ve dokuz ay önce, oğluma sarıldım, Dokuz ay önce, oğluma sarıldım,... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
so you're gonna have to do it. | bu yüzden bunu senin yapman gerekecek. ...bu yüzden bunu senin yapman gerekecek. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Hold the phone. Are you suggesting | Dur bir dakika. Yani, Dur bir dakika. Yani,... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
that if I sleep with him that I won't have to deal with problems like this? | eğer onunla yatarsam, tüm bunlardan kurtulur muyum diyorsun? ...eğer onunla yatarsam, tüm bunlardan kurtulur muyum diyorsun? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I'm considering taking that hit. | Bunu denemeyi düşünebilirim. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Honestly, what is he like in post game? | Cidden, maç sonrası nasıl oluyor? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Is there spooning? Because I don't spoon. I'm not a spooner. | Kepçeleme mi var? Çünkü ben kepçelemem. Kepçeleyici değilim. Oynaşma var mı? Çünkü ben oynaşmam. Oynaşan tiplerden değilim. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Well, it took a whole tube of gel, but I finally got my hair down. | Bir tüp jöle kullanmam gerekti, ama en sonunda yatırmayı başardım. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
No one, male or female, ever cared, Ted. | Kimsenin, erkek ya da bayan, umrunda değil, Ted. Kimsenin, erkek ya da bayan, umurunda değil, Ted. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Where the hell are my reading glasses? | Okuma gözlüklerim nerede? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
The last few days, I'm beginning to feel the old noodle | Son birkaç gündür, yaşlı kafam Son birkaç gündür, yaşlı kafam... | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
is really letting me down. | bana kelek atmaya başladı. ...bana kelek atmaya başladı. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
I'm sure I'm just making mountains out of molehills. | Sanırım pireyi deve yapıyorum. | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |
Don't you think, Ted? | Sence de öyle değil mi, Ted? | Scrubs My Cake-1 | 2004 | ![]() |